Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/744 E. 2022/834 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/744 Esas
KARAR NO : 2022/834

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2022
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19.10.2020 tarihli ihale için yatırılan teminat bedelinin iadesine ilişkin girişimlerinin sonuçsuz kalması nedeniyle; taraflar arasındaki uyuşmazlıkla ilgili, taraflarınca dava şartı zorunlu arabuculuk başvurusunda bulunulduğunu ancak sürecin tarafların anlaşamaması ile sonuçlandığını, huzurdaki uyuşmazlığın konusunun davalı bankanın, İzmir’de yer alan taşınmazın satışı için düzenlemiş olduğu ihale kapsamında müvekkili olduğu şirket tarafından yatırılan teminatın müvekkiline iade edilmemesinden kaynaklandığını, yukarıda açıklanan nedenlerle müvekkilin in bu iki ihale bedeli arasındaki fark nedeniyle uğradığı zararlara karşı tüm dava, şikayet ve başvuru, tazminat talebinin haklarını da saklı tutarak, davalı bankanın dürüstlük kuralına, hakkaniyete, usul ve yasalara aykırı olarak uhdesinde bulundurduğu ilk ihaleye yatırılan 3.300.000,00-TL teminat bedelinin, teminatın yatırıldığı 14.10.2020 tarihinden başlamak üzere işletilecek ticari faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacıya ait 04.03.2010 düzenleme tarihli, 80.000-TL bedelli senet için İzmir 7. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişidiğini ve takibin kesinleştiğini borçlu davacının maaşından her ay 1/4 oranında kesinti yapıldığını, yapılan kesinti miktarı da halihazırda 65.000-TL civarı olduğunu, henüz senet miktarını karşılamadığını, takibin üzerinden 3 yıldan fazla zaman geçmiş, şimdiye kadar takibe hiç bir itirazı olmayan borçlu davacı bu süreçte dosya borcuna ferilerin eklenmesi üzerine ve emekli olmak istediğinde bu borç nedeniyle emekli ikramiyesinin haczedileceği düşüncesi ile derdest davayı açma yoluna başvurduğunu, davacının korkutma suretiyle senedin alındığı iddiası yersiz ve davaya dayanak için uydurulmuş bir söylem olduğunu, tarafların yıllardır arkadaş olduğunu, davacının kendisine borç para verildiği konusunda ikrarının olduğunu, bu borç paranın tefeciden alındığı ve tefecinin davalıyı sıkıştırdığından dolayı kendisine baskı yapıldığını açıklanan nedenler ile davanın reddine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk Son Tutanağı, 19.10.2020 tarihli ihaleye ilişkin satış şartnamesi, 14.10.2020 tarihli teminata ilişkin dekont ve teminat, taşınmazın müvekkile ihaleye edildiğini bildirir banka maili, tarihli ihaleye ilişkin satış şartnamesi, yatırılan teminat bedeline ilişkin dekont, İkinci ihaleye ilişkin bedelin ödendiğini gösterir dekont, taşınmasın davacıya ihale edildiğini bildirir banka maili, 29.04.2021 tarihli teminatın iadesine ilişkin yapılan yazılı İhaleye konu taşınmaz için yapılan 19.10.2020 tarihli ve .01.2021 tarihli ihalelere ilişkin tüm kayıt belgeler, Taraflar arasındaki her yazışmalar ve yasal her türlü yasal delil.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekilinin ……. Esas sayılı dosyasında 20/10/2022 havale tarihli dilekçesi ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi ile Sulh Protokolü imzaladıklarını bu nedenle davacının açtığı davadan feragat ettiğini bildirdiği görülmüştür.
Feragat, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde; ”Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunmuş olduğu 20/10/2022 havale tarihli dilekçesinde davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraftan herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan etmiştir.
Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir.
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesinde, davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır, hükmü yer almaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, vekaletnamesinde davadan ve kanun yollarından feragat etmeye ilişkin özel yetkisi bulunan davacı vekilinin ön inceleme duruşması yapıldıktan sonra 20/10/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan ettiği anlaşılmakla, açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davacıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.20/10/20222
Katip …..
e-imzalıdır.

Hakim…
e-imzalıdır.