Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/580 E. 2022/827 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/580 Esas
KARAR NO : 2022/827

DAVA : Şirketin İhyası (TTK’nun Geçici 7.Maddesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/07/2022
KARAR TARİHİ : 19/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası (TTK’nun Geçici 7.Maddesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı tarafından resen terkin edilen ….Şirketi’nin ortağı olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğu İzmir 17. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında, sıra cetveli düzenlenip, alacaklılardan … tarafından İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …/… sayılı dosyasında sıra cetveline itiraz davasının açılmış olması üzerine terkini öğrendiklerini, Türk Ticaret Kanunu geçici 7(4-a ).maddesi uyarınca müvekkiline, diğer ortağı ve müvekkili şirketin adresine ihtar gönderilmeden gerçekleştirilen resen terkin işleminin hukuka aykırı olarak yapılmış olması ve müvekkili şirketin alacakları varken ve ticari hayatı devam ederken terkin’in yapılmış olması nedeniyle şirketin ihyasının gerektiğini, davacının terkin tarihinde, İzmir 17. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyası ile İzmir 17. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyalarında derdest icra takiplerinin varken terkinin yapıldığını, müvekkilinin takibe konu alacaklardan vazgeçmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, icra takipleri sırasında terkin işleminin yapılmasının makul bir nedeni bulunmadığını, Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7(2).maddesinde davacı ve davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere terkin hükümlerinin uygulanamayacağına ilişkin düzenlemenin icra takipleri içinde kıyasen uygulanması gerekip, icra takiplerinin kesinleşmiş olması nedeniyle yapılan terkin işleminin kanuna aykırı olduğunu, itirazın iptali gibi bir dava dosyasının terkine engel olması karşısında davaya konu icra dosyasının ilgili maddenin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceğini ileri sürmenin mümkün olmadığını, alacağı bulunan ve bunun için yasal yollar ile alacağını tahsil etmeye çalışan bir şirketin terkininin muhal olduğunu bildirmiş, terkin edilen şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmadığı gibi, duruşmalara da katılmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, TTK’nun geçici 7. maddesi kapsamında ticaret sicilinden terkin edilen ….Şirketi’nin, usulsüz terkin edildiği ve terkin tarihinde derdest icra takiplerinin bulunduğu gerekçesiyle takiplere konu alacağın tahsili amacıyla icra takip dosyalarının sonuçlandırılması için ihyası istemine ilişkindir. … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı ….Şirketi’nin, TTK’nun geçici 7. maddesi kapsamında, şirketin vergi dairesi kaydının kapalı olduğu ve şirket sözleşmesinin merkez maddesi gerekçesiyle Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce, sicil kaydı 14/07/2014 tarihinde resen terkin edilmiştir.
İzmir 17.İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı ve İzmir 17.İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı icra dosyalarında; terkin edilen şirket, alacaklı sıfatıyla terkin tarihinden önce borçlu hakkında icra takibi yapmış, terkinden önce ve terkinden sonra takip işlemlerine devam edilmiş olup, her iki icra dosyası halen derdesttir.
TTK’nun geçici 7(15)maddesinde ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin alacakları ile hukuki menfaatleri bulunanların, haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre içinde terkin edilen şirketin ihyasını isteyebilecekleri düzenlenmiştir.
Toplanan tüm deliller, dosya kapsamı, ticaret sicil kayıt örnekleri, icra dosyalarına ilişkin belge örnekleri, davalı tarafça dosyaya sunulan müzekkere cevabı ve ekindeki belge örnekleri ile; her ne kadar ihyası talep edilen şirketin, 14/07/2014 tarihinde terkin edilip mahkememizdeki dava beş yıllık süreden sonra açılmış ve istikrar kazanmış Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin ilamları ile TTK’nun geçici 7(2)maddesi çerçevesinde terkin tarihinde yalnız derdest davaların bulunmasının terkine engel olup, icra takiplerinin engel olmaması nedeniyle ihya davalarında hak düşürücü sürenin uygulama yeri bulunmamakta ise de; Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin, 05/09/2022 tarih 2022/4251 esas ve 2022/5467 karar sayılı, 04/04/2022 tarih 2021/4453 esas ve 2022/2752 karar sayılı, 23/03/2022 tarih 2021/9156 esas ve 2022/2306 karar sayılı ilamları ile özellikle somut olaya uygun düşen 22/03/2022 tarih 2021/9037 esas ve 2022/2304 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere TTK’nun geçici 7.maddesinde anonim ve limited şirketlerin hangi şartlarda sicilden resen terkin edileceğinin düzenlenip anılan maddenin birinci fıkrası uyarınca 01/07/2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerinin ilgili kanunlardaki tasfiye usullerine uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacağı, söz konusu maddenin 1/a bendinde 24/06/1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarları çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketlerin terkin edileceği düzenlemesine yer verildiği, aynı maddenin 1/b bendinde kanunun yürürlülük tarihinden önce veya 01/07/2015 tarihine kadar münfesih olan anonim ve limited şirketlerden söz edildiği ve 1/e bendinde ise kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış ancak genel kurulun toplanamaması nedeni ile ara bilançoları veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin işlemi yapılamayan şirket ve kooperatiflerden söz edilip resen terkin sebeplerinin belirtildiği, TTK’nun geçici 7. maddesinde düzenlenmeyen hallerle ilgili terkin işleminin usul ve yasaya aykırı yapılması halinde şirketin ihyası talebinin kabulünün gerektiği, geçici 7(1).maddesinde hangi hallerde şirket veya kooperatiflerin terkininin yapılacağının sayıldığı, somut olayda terkin edilen şirketin ilgili maddede sayılan haller nedeniyle terkin edilmeyip, ticaret sicil müdürlüğünden gönderilen 02/08/2022 tarihli yazı ekindeki şirket adına çıkarılan 31/03/2014 tarihli ihtarda infisah sebebinin vergi dairesi kaydının kapalı olması ve şirket sözleşmesinin merkez maddesi gereği olarak belirtildiği, merkez maddesi gereğinden açık ve anlaşılır bir sebebin belirtilmemesi nedeniyle bu sebebin usulüne uygun açıklanmadığı gibi şirketin vergi dairesi kaydının kapalı olmasının TTK’nun geçici 7.maddesinde sayılan terkin nedenlerinden olmadığı, buna göre terkin işleminin kanuna aykırı olarak usulsüz yapılması nedeniyle hak düşürücü sürenin uygulanmasının mümkün bulunmadığı, terkin tarihinde, terkin edilen şirketin davaya konu iki derdest icra takibinin bulunduğu, şirketin terkin edilmesi nedeniyle aktif takip ve dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle ihya isteminde hukuki yararının bulunduğu, her ne kadar şirket usulsüz olarak terkin edilmiş ise de; dava dilekçesi içeriğine göre taleple bağlılık ilkesi gereği şirketin yeniden ticari hayatına devam etmek istediği yönünde bir açıklamanın bulunmaması ve icra takiplerinin devamı ile sonuçlandırılması amacıyla ihyasının talep edildiği göz önünde tutularak her iki icra takibinin devamının sağlanması ve sonuçlandırılması için şirketin ihyasının gerektiği birlikte değerlendirildiğinde davanın kabulü ile şirketin talebe konu icra dosyaları ile sınırlı olarak ihyasına, icra takip dosyaları ile sınırlı olarak ihyasına karar verilmesine bağlı olarak terkinden önceki şirket yetkililerinin ek tasfiye memuru olarak atanmalarına, tasfiye memurlarına terkinden önceki şirket yetkilileri olmaları nedeniyle ücret verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olsa da, her ne kadar terkin edilen şirkete TTK’nun geçici 7(4)maddesi hükmü gereği ihtarlı tebligat gönderilmiş ve sicil gazetesinde ilan yapılmış ise de, terkin edilen şirket yetkililerine ihtarnamenin tebliğ edilmediği, terkinin kanunda yer almayan bir sebebe dayalı olarak usulsüz olarak yapıldığı, davalı tarafın hakkında dava açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği dikkate alınarak, davalı taraf yargılama giderleriyle sorumlu tutulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Davanın kabulü ile; … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı iken 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. maddesi gereğince sicil kaydı terkin edilen … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin İzmir 17.İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasındaki icra takibinin alacaklı sıfatıyla sürdürüp sonuçlandırması ve infazı işlemleri ile ilgili ek tasfiye işlemleriyle sınırlı olmak üzere Ticaret Siciline tescili ile ihyasına,
2-Ek tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için ihyasına karar verilen şirketin terkinden önceki yetkilileri davacı … ile … ‘ın ek tasfiye memuru olarak atanmasına,
Tasfiye memurlarına terkinden önceki şirket yetkilileri olmaları nedeniyle takdiren ücret verilmesine yer olmadığına,
3-Kararın Ticaret Siciline tescil ve ilanına,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken karar ve ilam harcının peşin alınması nedeniyle başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı yararına A.A.Ü.T. uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 80,70-TL peşin harç, 31,00-TL bir adet tebligat gideri, 6,50-TL bir elektronik tebligat gideri, 0,75-TL kep reddiyatı, 48,50-TL posta giderinden oluşan toplam 248,15-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yokluğunda HMK’nun 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza