Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/520 E. 2022/1050 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/520 Esas
KARAR NO : 2022/1050
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/06/2022
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketten 1 konteyner mermer satın aldığı, müvekkilinin satın almış olduğu bir konteyner mermerin 08.01.2022 tarihinde Arnavutluk’a gitmek üzere yola çıktığı, konteynerin çıkış tarihindeki gecikme bir yana ulaşması gereken tarihten de geç bir tarihte alıcılara ulaştığı, alıcılara varması üzerine boşaltıldığı ve mermerlerin oldukça hasarlı olduklarının tespit edildiği, ikinci ve üçüncü konteynerlerin yola çıkmalarının ardından müvekkilinin mermerler daha varmadan … Mermer İnşaat Pazarlama İthalat İhracat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ne ödeme yapmaya devam ettiği, ancak bu konteynerlerde de bulunan mermerlerin…’in göndereceğini vaad ettiği mermerler olmadığı farklı mermerlerin gönderildiği ayrıca yine kırık ve hasarlı mermerler olduğu liman da yer alan eksper firma tarafından tespit edildiği, davalı şirketin kötü niyetli bir şekilde kırık, çatlak ve hasarlı ürün göndererek müvekkilini defalarca zarara uğrattığı, İzmir 1.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası vasıtasıyla başlatılan icra takibine borçlu şirket itiraz ettiği, itiraz üzerine icra müdürlüğü takibin durdurulmasına karar verdiği, davalı tarafın borçlu olmadığına ilişkin iddialarının haksız ve hukuka aykırı olduğu, davalının yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazın şimdilik 10.000 TL olan kısmının 6100 sayılı Yasa’nın 109.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla iptali ile takibin devamına, borçlunun bu itiraz başvurusu bakımından kötü niyeti sabit olduğundan yasa gereği takip konusu alacağın %20’ sinden az olmamak üzere hakkında icra inkâr tazminatına/kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davayı ve iddiaları kabul anlamına gelmemek kaydıyla öncelikle; niteliği gereği itirazın iptali davalarında davacının takipte dayanmadığı belgeler dışındaki belgelere dayanayacağı, bu hususun Yargıtay HGK 18.9.2013 gün, 2013/142 E ve 2013/1371 K sayılı kararında da açıkça ve ayrıntılı belirtildiği, davacı tarafından açılan işbu dava kısmi dava olarak açılmış ise de davanın usulden reddi gerektiği, davayı ve iddiaları kabul anlamına gelmemek kaydıyla; davacı tarafın açıkça haksız ve kötü niyetli olduğu, şöyle ki; davaya konu icra takibini hem müvekkil şirkete hem de diğer müvekkilleri olan şirket temsilcisine karşı açtığı ancak işbu davayı sadece şirkete karşı açtığı, davacı tarafından takibe konulan alacağın likit olmayıp yargılamaya muhtaç olduğu, davacı tarafın dava dilekçesi ekinde de sunmuş olduğu faturalardan da anlaşılacağı üzere nakliye bedeli ve sorumluluğunun davacıya ait olduğu, davacı tarafın yüklemesi ve nakliyesi kendi sorumluluğunda olduğu halde bir yandan hasarlı mal iddiasında bulunmakta diğer yandan müvekkilden yeni siparişler verdiği, bu hususun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davanın reddine, haksız ve kötü niyetli davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, İzmir 1.İcra Müdürlüğünün … Takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Davacı vekilinin 21/12/2022 havale tarihli, davalı vekilinin de 22/12/2022 havale tarihli dilekçeleri ile, Sulh Protokolü imzaladıklarını, davanın işbu protokol uyarınca karara çıkmasını, yargılama gideri ve avukatlık ücreti taleplerinin olmadığını bildirdikleri görülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 313. maddesinde; ”Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.” hükmü yer almaktadır.
Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı vekilinin 21/12/2022 havale tarihli, davalı vekilinin de 22/12/2022 havale tarihli dilekçeleri ile tarafların sulh olmaları sebebiyle davanın konusuz kaldığı ayrıca sulh protokolü ile taraf vekillerinin birbirlerinden vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını beyan ettikleri anlaşılmakla, konusuz kalan dava açısından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, davanın açılışı sırasında yatırılan 170,78-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 90,08-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının talep halinde ilgili taraflara iadesine,
5-Vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.600,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/12/2022
Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)