Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/410 E. 2022/1057 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/410 Esas
KARAR NO : 2022/1057
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Sözleşmenin Feshi Nedeniyle Bedelsiz Kaldığı İddia Edilen Çekler Nedeniyle Borçlu Olunmadığının Tespiti İstemli )
DAVA TARİHİ : 20/05/2022
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Sözleşmenin Feshi Nedeniyle Bedelsiz Kaldığı İddia Edilen Çekler Nedeniyle Borçlu Olunmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı ….. Şirketi arasında 01.11.2021 tarihli hazır ürün alış-satış sözleşmesi ile 270.000 adet sandalyenin sözleşmede belirtilen tarihlerde ve en geç 27.04.2022 tarihine kadar müvekkiline teslimi konusunda anlaşmaya varıldığını, davalı ….. Şirketinin, diğer davalı ….. Şirketinden malları teslim alamaması sebebiyle teslim yükümlülüğünü tam olarak yerine getiremediğini, sözleşmede belirtilen sürelerde olmamak üzere gecikmelerle birlikte toplamda 174.756 adet ürünün teslimini yapıp, 95.304 adet ürünü ise teslim edemediğini, müvekkilinin toplam 12.370.770,00 TL bedelli çek ile davalı ….. Şirketine ödeme yapılarak çekleri teslim ettiğini, kalan ödemelerin hammadde temini ve nakit olarak yapıldığını, sözleşmede kararlaştırılan toplam 17.496.000,00 TL’lik ödemenin tamamının yapıldığını, eksik edim nedeniyle keşide ettikleri 17.05.2022 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini bildirerek çeklerin iadesinin talep edildiğini, cevabi ihtarnamede davalı ….. Şirketinin konkordato sürecinde olması ve tüm yetkinin konkordato komiserlerinde olması sebebiyle çeklerin iade edilemeyeceğinin bildirildiğini, teslim edilmeyen sandalye miktarına göre karşılık gelen 6.146.400,00 TL tutarındaki çekin keşide tarihi gelmemesi nedeniyle ödenmediğini, teslimin eksik yapılması nedeniyle müvekkilinin bu miktar yönünden ödeme yükümlülüğünün kalmadığını, bu miktara karşılık gelen dava konusu dört adet çek yönünden müvekkilinin ödeme yükümlülüğünün bulunmaması nedeniyle davalılara borçlu olmadıklarının tespiti ile çeklerin iptaline karar verilmesini talep ettiklerini, davalı ….. Şirketinin 2022 yılı Nisan ayında konkordato sürecine girdiğini, bu nedenle tüm işlemlerin konkordato komiserinin kontrolü ve izni çerçevesinde yapıldığını, çeklerin komiserin izni olmadan ciro edilemeyeceğini, ciro edilmesi halinde hukuken geçerli olmadığını, komiserin ciro için izin vermediğini beyan ettiğini, konkordato projesinde çeklerden söz edilmediğini, davalı ….. Şirketinin konkordato projesinde diğer davalı şirkete olan borcunu bildirmemiş olması sebebiyle kötüniyetli hareket ettiği ortada olduğunu, davalı ….. Şirketinin konkordato ilan edilmeden önce çekleri ciro etmesi halinde yapılan ciroların kötüniyetli olarak yapılması sebebiyle geçersiz olduğunu, konkordato dosyasında borçlunun, alacaklılarının icra takibi başlatmasının önüne geçilmesi adına tedbir kararı verilmesi gerektiğini bildirmiş, müvekkili davacının, davalılara dava konusu edilen dört adet çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, çeklerin iptaline, teminat karşılığı davalı şirketler ve dava dışı cirantaları ve lehtarı kapsayacak şekilde ödemeden men kararı verilmesine, çeklerin tahsili halinde teminatsız veya teminat karşılığı muhtemel icra takiplerinin durdurulması amacıyla davalı şirket ve dava dışı cirantaları ve lehtarı kapsayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı oluşturulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı ….. Şirketi vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket ile davacı arasında imzalanan 01.11.2021 tarihli hazır ürün alış – satış sözleşmesi ile 270.000 adet ağaç kollu piknik sandalyesinin sözleşmede belirtilen tarihlerde davacıya teslimi konusunda anlaşmaya varıldığını, sözleşme bedelinin 17.496.000,00 TL olarak belirlendiğini, müvekkili şirketin aracı konumunda olup sandalyelerin üretimi için davalı şirketler arasında 04.01.2021 tarihli ve 29.11.2021 tarihli sözleşmeler yapıldığını, 270.000 adet sandalyenin 16.195.140,00 TL bedelle üretiminin kararlaştırıldığını, davacı şirketin müvekkili şirketle yaptığı sözleşmenin gereği olarak sözleşme bedelinin 12.370.770,00 TL’lik bölümünü çekler ile kalan bakiyeyi nakit olarak ödediğini, müvekkili şirketin de davacıdan aldığı çekleri davalı diğer şirkete teslim ederek ödeme yaptığını, kalan bakiyeyi nakit olarak ödediğini, ödemeler yapılmasına rağmen diğer davalı şirketin ürünleri teslim etmemesi nedeniyle müvekkilinin ürünlerin bir bölümünün teslimini yerine getiremediğini, 174.756 adet ürünün teslimi yapılıp, 95.304 adet ürünün tesliminin ise yapılmadığını, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından edimlerin yerine getirilebilmesi için diğer davalı şirkete 15.04.2022 tarihli ihtarname keşide edilerek 25.04.2022 tarihine kadar kalan ürünlerin tesliminin yapılmasını, aksi halde teminatlarının nakde çevrileceğinin ihtar edildiğini, cevabi ihtarnamede 15.05.2022 tarihine kadar teslimatların yapılacağı belirtilmesine rağmen ürün tesliminin yapılmadığını, müvekkili şirketin keşide ettiği 17.05.2022 tarihli ihtarname ile davalı diğer şirketle olan sözleşmeleri feshettiğini ve bedelsiz kalan çeklerin iadesini talep ettiğini bildirdiğini ancak ürünlerin teslim edilmediği gibi çeklerin de iade edilmediğini, diğer davalı şirket hakkında geçici mühlet kararı verildiği için ürünlerin teslim edilmeyeceğinin ve çeklerin iade edilmeyeceğinin ortada olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin zor durum içerisine girdiğini, müvekkili şirketin bir bölüm sandalyeleri teslim edememesinin ve çekleri iade edememesinin diğer davalıdan kaynaklandığını, davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği taleplerinde haklı olmasından dolayı davayı kabul ettiklerini bildirmiş, davayı kabul beyanlarına göre davanın kabulüne karar verilmesini, kabul beyanının ilk duruşmadan ve delillerin toplanmasından önce yapılması nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden müvekkili şirket lehine indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Şirketi vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin 2022 yılının Nisan ayında konkordato sürecine girdiğini, bu nedenle İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası üzerinden konkordato talepli açtığı davada geçici mühlet kararı verildiğini, İİK’nun 286., 287. ve 297.maddeleri uyarınca bütün işlemlerin komiser nezareti ve izni ile yapıldığını, müvekkili şirketin ürünleri hammadde temin edilememesi sebebiyle teslim edemediğini, davacı tarafından teslim edilen ve henüz keşide tarihi gelmeyen çeklerin müvekkili şirket tarafından ciro edilmediğini, müvekkilinin komiser onayı olmadan çekleri iade etmesinin, her türlü ödemenin yada ödeme yerine geçecek alacaklılar arasında adaleti ihlal edecek herhangi bir işlem yapmasının mümkün bulunmadığını bildirmiş, davanın sebebi olan teslimatları konkordato süreci nedeni ile süresinde teslim edemediklerini kabul ettiklerinin dikkate alınarak vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden müvekkili şirket lehine indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; davacı ile davalı ….. Şirketi ve davalı şirketler arasında yapılan sözleşmeler ile davalı ….. Şirketinin, diğer davalı şirkete, davalı ….. Şirketinin ise davacı şirkete sözleşmede belirtilen tarihlerde teslim etmeyi taahhüt ettiği ürünlerin bir bölümünün teslim edilmemesine rağmen davacı tarafça, davalı ….. Şirketine, davalı ….. Şirketi tarafından diğer davalı şirkete nakit ve çek olarak ödenen sözleşme bedeline konu dört adet çekin ürün tesliminin belirlenen sürede yerine getirilmemiş olması nedeniyle sözleşmelerin davacı ile davalı ….. Şirketi tarafından feshi nedeniyle bedelsiz kaldığı iddia edilen dava konusu çekler nedeniyle, davacı şirketin, davalı şirketlere borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptali istemine ilişkin olup, dava konusu çek bedellerinin yargılama sırasında davacı tarafça dava dışı üçüncü kişiye ödenmiş olması nedeniyle ödenen çek bedellerinin istirdatı istemine ilişkindir.
Yargılama sırasında davacı tarafça davaya konu çeklerin davalı ….. Şirketi tarafından, dava dışı .. Şirketine ciro edilmesine bağlı olarak çek bedellerinin dava dışı şirkete ödenmesi nedeniyle dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşmüş, davacı vekili 21/11/2022 tarihli dilekçesi ile davanın istirdat davası olarak devamına, ödenen çek bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren reeskont faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Şirketi, cevap dilekçesi ile birlikte davayı kabul ettiklerini bildirmiş, davalı ….. Şirketi ise cevap dilekçesinde; taahhüt ettiği ticari ürünü dava konusu alacak miktarına karşılık gelecek sayıda teslim edemediklerini kabul etmekle birlikte vekalet ücreti ve yargılama giderinden indirim yapılmasını talep etmesine rağmen yargılama sırasında davalı ….. Şirketi vekili tarafından uyap sistemi üzerinden sunulan 26/12/2022 tarihli dilekçe ile davayı kabul ettikleri bildirilmiştir.
HMK’nun 308(1) maddesinde davayı kabul; davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesi olarak tanımlanmış, 309. maddenin ikinci fıkrasında kabulün hüküm ifade etmesinin karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatına bağlı olmadığı, 310. maddesinde kabulün hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, 311. maddesinde ise kabulün kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu düzenlenmiştir.
HMK’nun 308 ve devamı maddelerindeki düzenlemeler karşısında somut olay yönünden her iki davalı vekilinin davayı kabul ettiklerini bildirdikleri, vekaletnamelerinde davayı kabul yetkilerinin bulunduğu, davalıların davayı kabullerinin davacı tarafın ve mahkememizin muvafakatına bağlı olmadığı ve kabul beyanlarının kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu dikkate alınarak kabul beyanlarından sonra hiçbir delil toplanmaksızın davalı tarafların kabulü nedeniyle davanın, davacı tarafça dava konusu çeklerin yargılama sırasında ödenmiş olmasına bağlı olarak istirdat davasına dönüştüğü göz önünde tutularak kabulüne, dava konusu çekler nedeniyle davacının, davalılara borçlu olmadığının tespiti ile, davacı tarafça, dava dışı üçüncü kişiye yapılan ödeme tarihlerinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte çek bedellerinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça çeklerin iptali talep edilmiş ise de; dava konusu çeklerin ciro edilebilir nitelikte olduğu, davalı ….. Şirketi tarafından, dava dışı üçüncü kişiye ciro edildiği, yargılama sırasında üçüncü kişi tarafından çeklerin tahsil edildiği, buna göre çeklerin iptalinin mümkün bulunmadığı dikkate alınarak davacı tarafın çeklerin iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Davalı ….. Şirketi vekili, müvekkili şirketin edimini diğer davalı şirketin edimini yerine getirmemesinden kaynaklanan sebeple yerine getiremediğini iddia etmiş ise de; davalı ….. Şirketinin, davalı ….. Şirketine karşı edimini yerine getirmemiş olmasının davalı ….. Şirketinin, davacıya sözleşme ile yüklendiği edimini yerine getirmesinin mazereti olamayacağı dikkate alınarak yargılama giderleri açısından davalı ….. Şirketi hakkında HMK’nun 312(2) maddesinde düzenlenen davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olma koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla davalı ….. Şirketi ile diğer davalı ….. Şirketi HMK’nun 312(1) maddesinde düzenlenen hüküm gereği yargılama giderleri ile sorumlu tutulmuşlardır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Davanın, davalı her iki şirketin davayı HMK’nun 308(1) maddesi uyarınca kabulü nedeni ile her iki davalı yönünden davanın KABULÜ ile;
Dava konusu keşidecisi davacı … Kurumsal İletişim Hizmetleri AŞ, lehtarı davalı … Madeni Eşya San. ve Tic. Ltd. Şti olan, davacı tarafça, dava dışı üçüncü kişiye; 23/05/2022 tarihinde ödenen … nolu 1.500.000,00-TL bedelli, 31/05/2022 tarihinde ödenen … nolu 1.000.000,00-TL bedelli, 27/06/2022 tarihinde ödenen … nolu 1.824.200,00-TL bedelli, 01/08/2022 tarihinde ödenen … nolu 1.822.200,00-TL bedelli çekler nedeniyle davacının, davalılara borçlu olmadığının tespiti ile;
Davacı tarafça, yargılama sırasında dava dışı üçüncü kişiye davaya konu çek bedellerinin ödenmesi nedeniyle 1.500.000,00-TL’nin 23/05/2022 tarihinden, 1.000.000,00-TL’nin 31/05/2022 tarihinden, 1.824.200,00-TL’nin 27/06/2022 tarihinden, 1.822.200,00-TL’nin 01/08/2022 tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte istirdadı ile davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafın, davaya konu çeklerin iptali isteminin REDDİNE,
3-Davanın, davalı ….. Şirketi tarafından ilk duruşmadan önce, buna karşın davalı ….. Şirketi tarafından ilk duruşmadan sonra kabul edildiği dikkate alınarak;
Davalı ….. Şirketinin Harçlar Kanununun 22.maddesi gereğince alınması gereken karar ve ilam harcının 1/3’ünden, davalı ….. Şirketinin ise 2/3’ünden sorumlu bulunduğu anlaşılmakla;
279.907,05 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 104.965,15 TL harcın indirilmesinden sonra geriye kalan 174.941,9‬0 TL harcın 139.953,53 TL’sinden davalı ….. Şirketinin sorumlu olması kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 104.965,15-TL peşin harç, 46,00-TL bir adet tebligat ücreti, 123,00-TL on yedi adet elektronik posta masrafı, 2,25-TL üç adet kep ücretinden oluşan toplam 105.217,1‬0-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Davacı vekili ile davalı tarafların vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2022

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza