Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/356 E. 2022/976 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/356
KARAR NO : 2022/976
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16/02/2021 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını ve aracın kaza sonrası … Yetkili servisine çekildiğini, müvekkiline ait aracın davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe numarası ile kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza sonrası yapılan ihbar sonucu sigorta şirketi tarafından hasar dosyası açılarak sigorta şirketi tarafından eksper atanarak ekspertiz işlemi yapıldığını, araçta 66.854,00-TL hasarlı parça tespit edildiğini, ancak sigorta şirketi tarafından herhangi bir gerekçe göstermeden hasar dosyasını reddettiğinden müvekkilinin zararının karşılanmadığını, bunun üzerine müvekkilinin aracı yetkili servis otoparkından alarak götürdüğünü ve bunun için 1.000,00-TL ödeme yaptığını, müvekkilinin daha sonra aracını hasarlı olarak sattığını, alınan rapor üzerine sigorta şirketine 14/07/2021 tarihinde yeniden zararın tazmini için başvuru yapılmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığından sigorta şirketinin temerrüte düştüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.500,00-TL hasar bedeli, 100,00-TL değer kaybı ve 100,00-TL servis otopark ücretinin davalı sigorta şirketinin temerrüte düştüğü tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; aracın ruhsatı ve poliçeden de görüleceği üzere aracın hususi olmadığını, ticari bir araç olduğunu, davacının beyan formunda beyan yükümlülüğüne aykırı davrandığını ve yapılan araştırmalar neticesinde olumsuz durumlar ve hasarın kurmaca kaza olabileceği sebebiyle hasarın reddedildiğini, her ne kadar aracın satıldığı beyan edilmiş ise de bu hususun araştırılması gerektiğini, kazanın davacının beyan ettiği gibi olup olmadığı hususunda olay yerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını, eksper raporundaki hususların kabul edilmesi ve tedarik iskontosu uygulanması gerektiğini, değer kaybı ve otopark ücretinin poliçe teminat dışında olduğunu yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-… Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen … numaralı Birleşik Kasko Sigorta poliçesi, hasar dosyası, ödeme evrakları,
3-Dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri,
4-16/02/2022 tarihli trafik kazası tespit tutanağı,
5-… plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları,
6-… plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı,
7-Bilirkişi heyetinin 03/08/2022 havale tarihli raporları,
8-Bilirkişi heyetinin 14/10/2022 havale tarihli ek raporları,
9-Davacı vekilinin 14/11/2022 tarihli değer artırım dilekçesi,
10-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, 16/02/2021 tarihinde meydana gelen tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’a ait … plakalı araçta meydana gelen hasar sebebiyle oluşan onarım bedeli, değer kaybı ve otopark ücreti bedellerinin belirlenmesi ile belirlenecek hasar onarım bedeli, değer kaybı bedeli ve otopark ücreti bedellerinin temerrüt tarihi olduğu iddia edilen 28/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte … plakalı aracın İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası poliçesini tanzim eden davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde ”Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde düzenlenmiştir. Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketi tarafından zararı karşılanan kişi sigorta sözleşmesinin tarafı değildir. Sigorta ettiren kendisi ya da sorumluluğu altında bulunan kişiler tarafından üçüncü kişilere verilecek zararları sigorta şirketine ödediği prim karşılığında sigorta ettirmektedir. Sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin üçüncü kişilere vereceği zararları teminat altına alırken hem üçüncü kişiyi hem de sigortalıyı koruma altına alan bir sigorta türüdür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve 1486. maddelerinde yapılan düzenlemeye göre sorumluluk sigortalarını isteğe bağlı sigortalar ile zorunlu sigortalar olarak ikiye ayırmak gerekir.
Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları A.I maddesinde kasko sigorta poliçesinin konusu düzenlenmiştir. Buna göre kasko sigortasının konusu ”Bu sigorta ile sigortacı, sigortalının poliçede belirtilen ve karayolunda kullanma izni olan motorlu ve motorsuz kara araçlarından, römork veya karavanlardan iş makinelerinden, lastik tekerlekli traktörler, diğer zirai tarım makinelerinden doğan menfaatin aşağıda belirtilen risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alır.” şeklinde açıklanmıştır.
Kasko Sigortası Genel Şartlarında teminat altında kabul edilen riskler:
”a)Aracın karayolunda veya demiryolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz araçlarla çarpışması,
b)Gerek hareket gerek durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar,
c)Üçüncü kişilerin kötü niyet veya muziplikle yaptıkları hareketler, ile fiil ehliyetine sahip olmayan kişilerin yol açacağı zararlar,
d)Aracın yanması,
e)Aracın veya araç parçalarının çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi” olarak düzenlenmiştir. Bunun yanında Genel Şartlarda teminat dışında kalan zararlar arasında düzenlenmeyen rizikolar için de ek kloz ile teminat sağlanabilir.
Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarının B.3.3.4 tazminatın ödenmesine ilişkin maddesinde; sigortacının hasar ihbarı üzerine talep ettiği belgelerin kendisine eksiksiz olarak verilmesi ve zararın eksper vasıtasıyla tespiti kararlaştırılmış ise eksper raporunun tesliminden itibaren en geç 10 iş günü içinde genel ve özel şartlar kapsamında gerekli incelemeleri tamamlamak ve ödemeye engel bir durumun bulunmaması halinde tazminat miktarını tespit edip sigortalıya ödemek zorunda olduğu, tazminatın ödeme borcunun herhalde hasarın ihbarından itibaren 45 gün sonra muaccel olacağı açıklanmıştır.
Aracın pert olmasından kaynaklı olarak karşı açılan tazminat davalarında öncelikle sigortalı aracın riziko tarihi itibariyle gerçek değeri tespit ettirilerek, tamirinin ekonomik olup olmadığı, hurdaya ayrılmasının gerekip gerekmediğinin belirlenmesi ile tamir ekonomik değilse, aracın halen kimin uhdesinde bulunduğunun belirlenmesi, aracın davacı sigortalıda bulunması halinde, aracın kaza tarihindeki ikinci el piyasa rayiç değerinden sovtaj bedelinin mahsubu ile gerçek zarar miktarının belirlenmesi, aracın davalı sigorta şirketinde kalmış olması halinde ise ikinci el piyasa değerinden sovtaj bedelinin mahsup edilmeden zararın belirlenmesi gerekmektedir.
Poliçe düzenleme ve vade tarihinde yürürlükte bulunan 01.04.2013 tarihli Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarının “3.3. Sigorta Bedeli, Tazminatın Hesabı ve Ödenmesi” başlığı altında düzenlenen 3.3.2.2. bendinde “Onarım masraflarının sigortalı aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ve aynı zamanda eksper raporu ile aracın onarım kabul etmez bir hale geldiğinin tespit edilmesi durumunda, araç tam hasara uğramış sayılır. Aracın tam hasara uğraması halinde, aracın hasar anındaki rayiç değeri ödenir. Bu durumda, aracın Karayolları Trafik Yönetmeliğinin ilgili maddesi hükümleri doğrultusunda hurdaya ayrıldığına dair hurda tescil belgesi sigorta şirketine ibraz edilmeden araç sahibine sigorta tazminatı ödenmez. Değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur. Aynı şekilde kısmi onarımlarda parçaların sigorta şirketi tarafından tedarik edilmesi halinde hasarlı parçalar talep ettiği takdirde sigortacının malı olur.
Onarım masrafları sigortalı aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşsın veya aşmasın, ağır hasarlı aracın onarımının mümkün olduğunun eksper raporu doğrultusunda tespit edilmiş olması durumunda, aracın Karayolları Trafik Yönetmeliğinin ilgili maddesi hükümleri doğrultusunda trafikten çekildiğine dair “trafikten çekilmiştir” kaşeli tescil belgesi sigorta şirketine ibraz edilmeden araç sahibine sigorta tazminatı ödenmez.
Sigortalının ve sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişilerin aracın hasarlı haliyle sahibine terk edilmesine onay vermesi halinde aracın riziko tarihindeki rayiç değeri ile hasarlı hali arasındaki tutar sigortalıya tazminat olarak ödenebilir. Bu durumda ilgisine göre yukarıdaki paragraflarda düzenlenen usul çerçevesinde işlem yapılır. Sigortalının onayı ile aracı hasarlı haliyle sigortalıya terk ederek tazminatı ödemek isteyen sigortacı, tespit edip sigortalıya bildirdiği sovtaj bedelini bildirimden itibaren 1 aylık süreyle sınırlı olarak garanti etmiş sayılır. ” düzenlemesi yer almıştır.
Sigorta Sözleşmeleri Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinde, bilgilendirmenin yazılı yapılmasının esas olduğu, sigortacının asgari bilgelendirme yapıldığının yükümlü bulunduğu düzenlenmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları kapsamında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kazaya karışan araçlara ait ruhsat ve tescil belge ve bilgileri dosya arasına alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine müzekkere yazılarak davacı tarafa ait araca ilişkin tramer kayıtları temin edilmiştir.
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, sigortalı araca ait İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin, dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak davacı tarafça şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, varsa açılmış olan hasar dosyası ve varsa davacı tarafa yapılan ödeme ödeme evraklarının eksiksiz olarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, müzekkere cevabında gönderilen evrak ve kayıtlar dosya arasına alınmıştır.
Dava konusu … plakalı aracın markasının Dacia, tipinin SD, ticari adının Dokker, modelinin 2017, araç sınıfının Y1, cinsinin BB Van, kullanım amacının Yük Nakli-Ticari olduğu görülmekle, İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi kapsamında açılan iş bu davada mahkememizin görevli olduğu kanaati hasıl olmuş ve yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı … Sigorta Şirketi nezdinde davacı …’a ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen Birleşik Kasko Sigortası poliçesinin incelenmesinde, poliçenin 26/01/2021 ile 26/01/2022 tarihleri arasında geçerli olduğu, teminat bedelinin rayiç değer olduğu görülmektedir.
Davalı vekilinin otopark ücreti yönünden davanın belirli olması sebebiyle davacının hukuki yararı bulunmadığından bahisle dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesini talep ettiği, dava konusu uyuşmazlığın, 16/02/2021 tarihinde meydana gelen tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’a ait … plakalı araçta meydana gelen hasar sebebiyle oluşan onarım bedeli, değer kaybı ve otopark ücreti bedellerinin aracın İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası poliçesini tanzim eden davalı sigorta şirketinden tahsili taleplerine ilişkin olduğu, davacı vekilinin dava dilekçesinde araç üzerinde eksper incelemesi yapılması sebebiyle aracın otoparkta kaldığı süre açısından ödenen otopark ücretinin 1.000,00-TL olduğunu beyan ettiği, keza bu ödemeye dair faturanın da dava dilekçesi ekinde sunulmuş olduğu, otopark ücreti talebi yönünden davanın davacı tarafından belirlenebilir olduğu, davalı vekilinin davanın otopark ücreti yönünden belirlenebilir mahiyette bulunduğu yönündeki itirazının haklı olduğu, ancak Anayasa Mahkemesinin 20/04/2022 tarihli ve 31815 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2019/12190 Başvuru numaralı 22/02/2022 Karar tarihli kararında, belirlenebilir bir alacağın belirsiz alacak davası açılmak suretiyle talep edilmesi akabinde davanın hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesinin davacının mahkemeye erişim hakkını kısıtlar mahiyette olduğuna ve mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine, hukuki yarar yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesinin başvurulacak son çare olduğuna karar verildiği dikkate alındığında, davalı vekilinin otopark ücreti yönünden davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi talebinin reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde araç üzerinde eksper incelemesi yapılması sebebiyle aracın otoparkta kaldığı süre açısından ödenen otopark ücretinin 1.000,00-TL olduğunu beyan ettiği, keza bu ödemeye dair faturanın da dava dilekçesi ekinde sunulmuş olduğu, otopark ücreti talebi yönünden davanın davacı tarafından belirlenebilir olduğu, davanın otopark ücreti yönünden 1.000,00-TL olarak ikame edilmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın açılışı sırasında davacı vekili tarafından dava dilekçesinde hasar onarım bedeli açısından 15.500,00-TL, değer kaybı bedeli açısından 100,00-TL ve otopark ücreti açısından 100,00-TL olmak üzere dava değeri toplamda 15.700,00-TL gösterilmek suretiyle davanın ikame edildiği, peşin harcın 15.700,00-TL üzerinden yapılan hesaplama neticesinde 268,12-TL olarak yatırıldığı, ancak mahkememizce otopark ücreti bedelinin belirlenebilir olduğu ve davanın 1.000,00-TL üzerinden ikame edilmesi gerektiğinin kabul edildiği, bu kapsamda dava değerinin toplamda 16.600,00-TL olduğu anlaşılmakla, davacı vekiline mahkememizce dava değeri üzerinden resen yapılan hesaplama sonucunda belirlenen (16.600,00-TL/1000*68,31/4) 283,49-TL peşin harç bedelinden davanın açılışı sırasında yatırılan 268,12-TL harcın mahsubu neticesinde eksik kalan 15,37-TL peşin harcı mahkememiz veznesine yatırmak üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 120/2. maddesi gereğince iki haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş, verilen kesin süre içerisinde dava değeri üzerinden mahkememizce re’sen belirlenen eksik harcın mahkememiz veznesine yatırılmaması durumunda 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30. ve 32. maddeleri uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği, dosyanın işlemden kaldırılmasına müteakiben üç aylık yasal süre içerisinde mahkememizce re’sen belirlenen eksik peşin harcın mahkememiz veznesine yatırılmaması ve dosyanın işleme konulması için gerekli işlemlerin yapılmaması durumunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği ihtar edilmiş, davacı vekilinin 23/06/2022 tarihli duruşma tutanağının 5 numaralı ara kararı gereğince eksik harç bedelini verilen kesin süre içerisinde mahkememiz veznesine yatırmış olduğu görülmüştür.
Davalı vekilinin keşif yapılması talebinin dava konusu trafik kazasının 16/02/2021 tarihinde gerçekleştiği, bugüne kadar aracın tamirat işlemlerinin tamamlanmış olma ihtimali kuvvetli olması ayrıca keşif yapılmasının yargılamaya herhangi bir katkısı olmayacağı dikkate alınarak reddine karar verilerek, dosyanın dava konusu araçta oluşan hasar bedelinin belirlenmesi amacıyla mahkememizce resen belirlenecek otomotiv alanında uzman bilirkişiye tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 16/02/2021 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, ekspertiz raporu, … plakalı araca ait tramer kayıtları, dava konusu araca ait tescil kayıtları ile sair deliller göz önünde bulundurularak, 16/02/2021 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucunda … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan hasar bedelinin, araçta oluşan hasarın onarım bedeli, aracın kaza tarihi itibariyle rayiç değeri, aracın kaza tarihi itibariyle sovtaj değeri, dava konusu aracın km bilgileri göz önünde bulundurularak, hasar sebebiyle araçta oluşan değer kaybı bedelinin yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda aracın dava konusu kazadan önceki hasarsız ikinci el bedeli ile kazadan sonraki hasarlı ikinci el bedeli arasındaki fark esas alınmak suretiyle belirlenerek, dava konusu aracın hasarsız haline ilişkin kaza tarihi itibariyle mevcut piyasa araştırması ve ilan bilgilerine raporda somut olarak yer verilmek suretiyle taraflar, mahkememiz ve Bölge Adliye Mahkemesinin denetimine uygun ve elverişli şekilde düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, otomotiv alanında uzman bilirkişinin 03/08/2022 havale tarihli raporunda sonuç olarak; davacının maliki olduğu … plaka sayılı araç davalı … Sigorta Anonim Şirketinin 26/01/2021-26/01/2022 tarih aralığında … poliçe numarasıyla Birleşik Kasko Sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, … plaka sayılı aracın onarımının ekonomik olamayacağı sebebiyle aracın pert-total işlemine tabi tutulması gerektiğini, … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle ikinci el piyasa rayiç değerinin 100.000,00-TL, sovtaj bedelinin ise 50.000,00-TL olduğunu, neticeten araçtaki hasar bedelinin 50.000,00 TL olduğunu, … plaka sayılı aracın pert-total işlemine tabi tutulması sebebiyle araçta değer kaybı meydana gelemeyeceğini mütalaa etmiştir.
Dosyanın 03/08/2022 havale tarihli raporu tanzim eden otomotiv alanında uzman bilirkişiye tevdi ile davacı vekili tarafından sunulan 27/06/2022 tarihli beyan dilekçesi ile 09/09/2022 havale tarihli beyan dilekçesi ekinde yer alan Muğla 1. Noterliğinin 16/04/2021 tarih ve … yevmiye numaralı Araç Satış Sözleşmesinin ve davalı vekilinin rapora karşı itirazlarında belirttiği ve yine davalı vekili tarafından sunulan 18/01/2022 tarihli beyan dilekçesi ekinde yer alan Ortaca İlçe Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Büro Amirliği tarafından tanzim olunan 24/01/2021 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağının dikkate alınması suretiyle, araçta oluşan hasar bedelinin yeniden hesaplanması, kaza ile hasarın uyumlu olup olmadığı, araçta bulunan hasarların 24/01/2021 tarihli trafik kazasında oluşup oluşamayacağı ve sair itirazların değerlendirilmesi neticesinde düzenlenecek ek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, otomotiv alanında uzman bilirkişinin 14/10/2022 havale tarihli ek raporunda sonuç olarak; dava konusu … plaka sayılı aracın 45.000,00-TL bedel ile satış yapılması sebebiyle aracın sovtaj değerinin 45.000,00-TL olabileceği kanaatine varıldığını, bu nedenle 16/02/2021 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda … plaka sayılı araçtaki hasar bedelinin (100.000,00-TL-45.000.00-TL) 55.000,00-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Davalı vekilinin otomotiv alanında uzman bilirkişinin 14/10/2022 havale tarihli ek raporuna karşı itirazlarının, 24/01/2021 tarihinde meydana gelen kaza ile dava konusu olan ve 16/02/2021 tarihinde meydana gelen kazada benzerlikler olmasına karşın, 24/01/2021 tarihinde olay yerinde görevli trafik memurları tarafından düzenlenen tutanakta aracın ön kısmının hasarlı olduğu belirtildiği, bunun yanında16/02/2021 tarihinde olay yerinde görevli jandarma görevlileri tarafından düzenlenen tutanakta aracın ön kısmının hasarlı olduğu ve hava yastıklarının açıldığının kaza raporuna yazıldığı, 24/01/2021 tarihinde olay yeri kaza fotoğraflarına ilişkin dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, ancak 16/02/2021 tarihli kazaya ilişkin ise olay yerinde çekilmiş aracın hasarlı fotoğraflarında aracın hava yastıklarının açılığının görüldüğü, kaza ile hasarın uyumlu olmadığı hususunda ispat yükünün iddia eden sigorta şirketine ait olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından iddia edilen kaza ile hasarın uyumlu olmadığına dair herhangi bir delilin dosyaya sunulamadığı, bu kapsamında kaza ile hasarın uyumlu olmadığı iddiasının davalı sigorta şirketi tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla reddine reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 14/11/2022 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi ile davayı hasar bedeli yönünden 55.000,00-TL’ye arttırdıklarını beyan ettiği ve arttırılan dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırdığı görülmüştür.
Dava açılmadan önce davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu, davalı sigorta şirketi tarafından mahkememize sunulan hasar dosyası içeriğinde yer alan bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere rizikonun davalı sigorta şirketine ihbar edildiği, başvuru evrakının 14/07/2021 tarihi itibariyle davalı sigorta şirketine ulaştığı, bu kapsamda davalı sigorta şirketinin rizikonun ihbarı akabinde 8 iş gününün sona erdiği 28/07/2021 tarihi itibariyle meydana geldiği görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen … numaralı Birleşik Kasko Sigorta poliçesi, hasar dosyası, ödeme evrakları, dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri, 16/02/2022 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları, … plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı, bilirkişi heyetinin 03/08/2022 havale tarihli raporları, bilirkişi heyetinin 14/10/2022 havale tarihli ek raporları, davacı vekilinin 14/11/2022 tarihli değer artırım dilekçesi ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın 16/02/2021 tarihinde meydana gelen tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’a ait … plakalı araçta meydana gelen hasar sebebiyle oluşan onarım bedeli, değer kaybı ve otopark ücreti bedellerinin belirlenmesi ile belirlenecek hasar onarım bedeli, değer kaybı bedeli ve otopark ücreti bedellerinin temerrüt tarihi olduğu iddia edilen 28/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte … plakalı aracın İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası poliçesini tanzim eden davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, dava konusu … plakalı aracın markasının Dacia, tipinin SD, ticari adının Dokker, modelinin 2017, araç sınıfının Y1, cinsinin BB Van, kullanım amacının Yük Nakli-Ticari olduğu, davalı … Sigorta Şirketi nezdinde davacı …’a ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen Birleşik Kasko Sigortası poliçenin 26/01/2021 ile 26/01/2022 tarihleri arasında geçerli olduğu, teminat bedelinin rayiç değer olduğu, kazanın tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası olduğu, kaza neticesinde davacıya ait aracın hasar gördüğü, araçtaki hasarın onarım bedelinin KDV hariç olmak üzere 66.854,66-TL olduğu, … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle ikinci el piyasa rayiç değerinin 100.000,00-TL olduğu, hasarın onarım bedelinin rayiç değerinin %50’sini aşması sebebiyle onarımının ekonomik olmadığı, bu sebeple aracın pert-total işlemine tabi tutulması gerektiği, Muğla 1. Noterliğinin 16/04/2021 tarih ve … yevmiye numaralı Araç Satış Sözleşmesi dikkate alındığında aracın sovtaj değerinin 45.000,00-TL olduğu, neticeten araçtaki hasar bedelinin 55.000,00 TL olduğu, … plaka sayılı aracın pert-total işlemine tabi tutulması sebebiyle araçta değer kaybı meydana gelmeyeceği, aracın kazadan sonra çekici marifetiyle yetkili servise çekildiği, bu kapsamda davacı tarafça talep edilen otopark ücreti bedelinin makul olduğu, 24/01/2021 tarihinde meydana gelen kaza ile dava konusu olan ve 16/02/2021 tarihinde meydana gelen kazada benzerlikler olmasına karşın, 24/01/2021 tarihinde olay yerinde görevli trafik memurları tarafından düzenlenen tutanakta aracın ön kısmının hasarlı olduğu belirtildiği, bunun yanında16/02/2021 tarihinde olay yerinde görevli jandarma görevlileri tarafından düzenlenen tutanakta aracın ön kısmının hasarlı olduğu ve hava yastıklarının açıldığının kaza raporuna yazıldığı, 24/01/2021 tarihinde olay yeri kaza fotoğraflarına ilişkin dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, ancak 16/02/2021 tarihli kazaya ilişkin ise olay yerinde çekilmiş aracın hasarlı fotoğraflarında aracın hava yastıklarının açılığının görüldüğü, kaza ile hasarın uyumlu olmadığı hususunda ispat yükünün iddia eden sigorta şirketine ait olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından iddia edilen kaza ile hasarın uyumlu olmadığına dair herhangi bir delilin dosyaya sunulamadığı, bu kapsamında kaza ile hasarın uyumlu olmadığı iddiasının davalı sigorta şirketi tarafından ispatlanamadığı, davacı vekilinin 14/11/2022 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi ile davayı hasar bedeli yönünden 55.000,00-TL’ye arttırdıklarını beyan ettiği ve arttırılan dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırdığı, dava açılmadan önce davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu, davalı sigorta şirketi tarafından mahkememize sunulan hasar dosyası içeriğinde yer alan bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere rizikonun davalı sigorta şirketine ihbar edildiği, başvuru evrakının 14/07/2021 tarihi itibariyle davalı sigorta şirketine ulaştığı, bu kapsamda davalı sigorta şirketinin rizikonun ihbarı akabinde 8 iş gününün sona erdiği 28/07/2021 tarihi itibariyle meydana geldiği, davacı tarafın iddialarını usulüne uygun deliller vasıtasıyla ispatladığı anlaşılmakla, açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
1-a)Hasar onarım bedeli tazminatı talebinin KABULÜNE, 55.000,00-TL maddi tazminatın 28/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketinden tahsili ile davacı …’a verilmesine,
b)Değer kaybı bedeli tazminatı talebinin REDDİNE,
c)Otopark ücreti bedeli tazminatı talebinin KABULÜNE, 1.000,00-TL maddi tazminatın 28/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketinden tahsili ile davacı …’a verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 3.825,36-TL karar ve ilam harcından, 268,12-TL peşin harç ile 705,40-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 2.851,84-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 100,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 68,00-TL elektronik tebligat, 3,90-TL (KEP) posta masrafı, 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 771,90-TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak 770,52-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 268,12-TL peşin harç ve 705,40-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.032,82-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 680,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.06/12/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.