Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/329 E. 2023/92 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/329 Esas
KARAR NO : 2023/92

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin, müvekkili şirkete 36.712,13-TL borçlu olduğunun anlaşıldığını, davalı şirket Torbalı İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile açılan takibi nedeniyle düzenlenen ilamsız takipte ödeme emrine 17.11.2021 tarihinde icra takibine kötü niyetle itiraz ettiğini, icra takibi öncesi ve sonrasında davalı borçlunun borcunu ödememekte ısrar ettiğini, arabulucuya başvurulduğunu, herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, davalı borçlu şirketin arabuluculuk toplantısına dahi katılmadığını, davalı adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin 3. kişilere devrinin önlenmesi amacıyla kayıtlarına ihtiyat-i tedbir konulmasını, torbalı icra müdürlüğü … esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takibe davalının yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını, talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi taraf duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24/01/2022 tarih, … Esas, … Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Uyuşmazlığın, taraflar arasında yapılan anlaşma gereği cari hesaba dayalı olarak ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili için Torbalı İcra Müdürlüğünün … Takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Mahkememizin 18/05/2022 tarihli ara kararı ile davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm deliller toplanmış, Torbalı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelenmiş, borçlu tarafça 17/11/2021 tarihli dilekçesi ile takibe, borcun tamamına ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dava, İİK 67. madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davalı borçlunun icra takibi tarihinden ve icra takibine karşı yapmış olduğu itirazdan sonra herhangi bir itirazi kayıt koymaksızın icra takibine konu asıl alacak bedelini ödemesi borcun kabulü anlamına gelmekle birlikte, borçlunun kabul ederek ödediği borcun tahsili amacıyla hakkında icra takibi başlatılmasına sebebiyet verdiği göz önünde bulundurulduğunda, icra dosyasına ilişkin vekalet ücreti ve icra giderlerinden sorumlu olduğu açıktır.
Davalı şirkete HMK’nun 222.maddesi gereğince belirlenen inceleme gün ve saatinde dava konusu ticari defter, kayıt ve belgeleri ibraz etmesi, ibraz edemiyor ise bulunduğu yeri yazılı olarak mahkemeye bildirmesi, aksi halde defter ibrazından kaçınmış sayılacağı ve mevcut duruma göre karar verileceği hususunun ihtar edildiği, buna karşın herhangi bir bildirimde bulunulmadığı görülmüştür.
Dosya ve taraflara ait ticari defter ve dayanakları üzerinde uyuşmazlık konularında SMMM bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmış, bilirkişinin 29/11/2022 tarihli raporunda özetle; davacı şirketin 2021 yılına ait ticari defterleri incelemeye tabi tutulduğunu, davalı tarafından defter ibrazına ilişkin her hangi beyanda bulunulmadığını, incelemenin davacı şirket defter, kayıt ve belgeleri üzerinde yapıldığını, defter kayıtlarının ve bu kayıtlara dayanak belgelerin birbirini doğruladığını, taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğunu, cari hesaba ve icra takibine dayanak faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olduğunu, raporun tarihi itibariyle, davalı yanca 20.000,00 TL’lik ödeme haricinde ödeme bilgisine ulaşılamadığı ve davalının icra takibi sonrasında yaptığı ödemeye rastlanmadığını, taraflar arasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, davacı kayıtlarına göre, davalıya ait kayıtların 120.05.760 müşteriler hesabında takip edildiğini, TL para birimi üzerinden takip edilen cari hesabın 36.712,13 TL borç bakiyesi verdiğini, davalının davacıya 36.712,13 TL ana para borcu bulunduğunu, davacı tarafından davalıya kesilen faturaların üzerinde vade tarihinin belirtildiği, ayrıca faturaların üzerinde “vadesinde ödenmeyen faturalara aylık %3 vade farkı tahakkuk ettirilir” ibaresinin yer aldığını, icra takip tarihi itibariyle, davacının, davalıdan, gecikmeye ilişkin talep edebileceği gecikme faizi tutarının 4.565,62 TL olarak hesaplanabileceğini, asıl alacak ve gecikme faizi toplamının icra takip tarihi itibariyle, 41.277,75 TL olduğunu, asıl alacak tutarı olan 36.712,13 TL’ye icra takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun uyarınca yıllık 9616,75 oranında gecikme faizi talebinin yerinde olacağının tespit edildiği, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu esas alınarak; davacı şirketin ticari defterlerin noter açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, sahibi lehine delil niteliğinde bulunduğu, davalının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) uyarınca tacir sıfatına haiz olduğu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiş olması nedeniyle defter ibrazından kaçındığı, davacının kendi ticari defter kayıtlarına göre davalıdan 36.712,13-TL asıl alacağının, 4.565,62-TL gecikme faizinin olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ İLE,
Torbalı İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibine ilişkin itirazının iptali ile takibin 36.712,13- TL asıl alacak üzerinden 4.565,62-TL gecikme faizi ile birlikte yıllık %16,75 değişen oranlarda avans faizi ile birlikte devamına,
Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası gereğince hesaplanan alınması gerekli 2.819,68-TL harçtan mahkememiz dosyasında peşin olarak alınan 498,54-TL, Torbalı İcra Dairesinin … sayılı dosyasında alınan 206,39-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.114,75-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesap ve takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 579,24-TL peşin ve başvurma harcı, 1 KEP gideri 0,75-TL, 4 tebligat gideri 28,00-TL, 4 müzekkere/posta gideri 172,50-TL, bilirkişi ücreti 700,00-TL olmak üzere toplam 1.480,49-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza