Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/322 E. 2022/341 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/322
KARAR NO : 2022/341

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 18/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir ili … İlçesı … mahallesi … mevkiinde bulunan mulkıyetı Hazineye ait … ada, … parsel nolu taşınmaz üzerinde davalı … Turizm ve Otelcilik İşletmeleri A.Ş. lehine 49 yıllığına Üst hakkı tesis edılerek tapu kütüğünde resmi senet düzenlendiği, Kültür ve Turizm Bakanlığı Arazı Tahsıs Komisyonunun 17.08.2020 tarıh ve …/… numaralı kararı uyarınca davalı şirket adına yapılan kesin tahsisin iptal edildiği, ödenen bedellerin iadesinin uygun bulunmadığı ve kesin tahsisisin iptal edildiği tarihe kadar olan kullamm bedelının tahsıl edılmçsı gerektıgı davalı şirkete bildirildiği, ilgili ödemeler yapılmadığından 07.04.2021 tarihinde Selçuk İcra Dairesinin …/… sayılı icra takip dosyası ile Selçuk Hazine Avukatlığınca alacagın tahsili yoluna başvurulduğu, davalı şirketin 20.04.2021 tarihinde takibe itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, davalı/borçlunun Selçuk İcra Dairesinin …/… sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Bir davanın veya işin Asliye Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için ; her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya uyuşmazlığın 6102 sayılı T.T.K.’da düzenlenen hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya TTK’nun 4.maddesinde( b-c-d-e-f) sayılan dava veya işlerde bulunması yahut özel bir yasal düzenleme ile dava Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinin açıkça belirtilmesi şarttır.
Somut olayda, taraflardan birinin Maliye Hazinesi olduğu, diğerinin davalı şirket olduğu, bir davanın yukarıda belirtildiği gibi ticari dava olabilmesi için, salt bir tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yetmeyip, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili bulunması gereklidir.
Davacı İdare tacir vasfına haiz ya da ticari işletme sahibi bulunmadığından ve kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla hareket ettiğinden davanın Türk Borçlar Kanunu’nun genel hükümlerine göre, genel mahkemede çözümlenmesi gerekmektedir. Dava, mutlak ya da nisbi ticari dava olarak tabir edilen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesi kapsamına girmemektedir.
Bu açıklamalara göre; somut olayda davacı taraf tacir olmayıp, sadece davalı tarafın tacir olması, uyuşmazlığı ticari bir iş saysa dahi, ticari bir dava niteliğine getirmeyeceği, uyuşmazlığın TTK.’nun 4.maddesinde sayılan uyuşmazlıklar arasında yer almadığı, davanın ticaret mahkemelerinde bakılacağına ilişkin açık bir yasa hükmünün de bulunmadığı, TMK’nın 588. maddesinden kaynaklanan davaların mal varlığına yönelik olduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 2. maddesi kapsamında davanın; ticari bir dava olmaması nedeniyle davaya bakma görevi mahkememize ait olmayıp, genel hükümlere göre çözülmesi gereken ve genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup davaya bakma görevinin genel mahkeme olan İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olması, HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. (Yargıtay 13.HD. 12/05/2014 tarih, 2014/8115 Esas ve 2014/15041 Karar, Yargıtay 13.HD. 21.06.2018 gün, 2018/2010 Esas ve 2018/7126 sayılı Karar, 26.04.2018 gün, 2015/42688 Esas ve 2018/5188 Karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. H.D.2018/3186 Esas ve 2018/2431 sayılı Karar, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. H.D.2018/792 Esas ve 2020/761 sayılı Karar)
HÜKÜM:
1-HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli İZMİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.18/04/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)