Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/287 E. 2022/310 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/287
KARAR NO : 2022/310

DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 05/04/2022
KARAR TARİHİ : 11/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil bankanın …Şubesi tarafından …’a kredi kullandırıldığını, işbu kredi … Emeklilik Anonim Şirketi tarafından sigorta ettirildiğini, işbu sigorta şirketinin daha sonra … Anonim Şirketine devredildiğini, borçlu tarafından kredinin 21.12.2018, 21.01.2019, 21.02.2019 ve 21.03.2019 tarihli taksitlerinin ödenmediğini, yapılan araştırmada borçlu …’ın 18.09.2018 tarihinde vefat ettiğinin tespit edildiğini, sigorta şirketinin hayat sigortası kapsamında işbu kredi borcundan sokumlu olması nedeniyle müvekkil banka tarafından 30.10.2018 tarihinde sigorta şirketine başvuru yapıldığını, ancak sigorta şirketinin murisin sözleşme öncesinde kalp hastalığı teşhisinin bulunduğu ve murisin bu rahatsızlığını sigorta şirketinden saklayarak sözleşme akdettiği gerekçesiyle müvekkili bankaya ödeme yapmaktan kaçındığını, bu nedenlerle fazlaya ilişki hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili … Bankası Anonim Şirketinin muris …’a kullandırmış olduğu tüketici kredisinin, muris …’ın vefat etmesi nedeniyle …-…-…-… numaralı poliçeler kapsamında 05.04.2022 tarihi itibarıyla toplam 33.640,00-TL olan borcun ödeme tarihine kadar olan %18,72 gecikme faizi, %5 BSMV ve tüm ferileri ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile müvekkili … Bankası Anonim Şirketi’ne ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı sigorta şirketi üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… dosya numaralı dava şartı arabuluculuk ilk oturum ve son tutanağı,
2-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, davacı banka ile … arasında imzalanan ve davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan kredi borcunun 21/12/2018, 21/01/2019, 21/02/2019 ve 21/03/2019 tarihli taksitlerinin …’ın 18/09/2018 tarihinde vefatı sebebiyle ödenmemesi çerçevesinde, 05/04/2022 tarihi itibariyle mevcut olan toplamda 33.640,00-TL olan kredi borcunun ödeme tarihine kadar olan %18,72 gecikme faizi, %5 BSMV ve tüm ferileri ile birlikte …-…-…-… numaralı poliçeler kapsamında davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacı … Bankası Anonim Şirketine ödenmesi talebine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı üzere, dava konusu uyuşmazlık davacı banka ile dava dışı … arasında imzalanan kredi sözleşmesine yönelik olarak gerçekleştirilen bankacılık işleminden kaynaklanmaktadır.
İzmir Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığının 2021/5828 Muh sayılı 06/12/2021 tarihli yazısı ekinde gönderilen 25/11/2021 tarihli 1232 numaralı Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi Kararı uyarınca;
“Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davalarına olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir.
Bu itibarla;
1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri,
Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan, kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;
a) İki veya üç asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı,
b) Dört veya beş asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı,
c) Altı veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 numaralı,
d) On veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı,
e) On dört veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7 ve 8 numaralı,
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına,” karar verildiği aşikardır.
Yukarıda yer verilen karar kapsamında, dava konusu alacak talebinin davacı banka ile … arasında imzalanan ve davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, alacağın temelini dava dışı müteveffa …’a kullandırılan kredi bedelinin oluşturduğu, davacı bankanın dava dışı müteveffa … ile davalı sigorta şirketi arasında tanzim olunan sigorta poliçesinin tarafı olmadığı, davacı bankanın yalnızca dain-i mürtein sıfatına dayanarak kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talep ettiği, davalı sigorta şirketi ile dava dışı müteveffa … mirasçıları arasında davacı bankaya yapılma ihtimali bulunan ödemeler açısından halefiyet ilişkisi bulunduğu, davaya konu alacağın kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, talebe konu uyuşmazlık açısından İzmir İlinde İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli kılındığı anlaşılmakla, mahkememizin görevsiz olduğu, göreli mahkemenin ihtisas mahkemesi olarak belirlenen İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkemenin, davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi (davayı esastan inceleyebilmesi) için varlığı veya yokluğu gerekli olan haller, dava (yargılama) şartlarıdır. Davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için varlığı gerekli hallere, olumlu dava şartları (görev, hukuki yarar gibi); yokluğu gerekli hallere ise olumsuz dava şartları denilmektedir (kesin hüküm gibi). Dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan da denir.
Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından kendiliğinden (re’sen) gözetilir; taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine (esastan karara bağlanmasına) muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
Esasa ilişkin nihai karar ile taraflar arasındaki uyuşmazlık (esastan) sona erer ve hüküm kesinleşince (kesin hüküm ortaya çıkınca), artık o uyuşmazlık (dava konusu) hakkında, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak yeni bir dava açılamaz; açılırsa, kesin hükümden dolayı reddedilir (HMK m.303) (Kuru, Baki: Hukuk Muhakemeleri Usulü, İstanbul 2001, Cilt:3, s.3005).
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c. maddesinde; ”Mahkemenin görevli olması” hükmüne yer verilmiş olup, davanın görevli mahkemede açılması dava şartları arasında sayılmıştır.
Yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. maddesinde ise; ”Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” hükmü yer almaktadır.
Tüm dosya kapsamı, davacı tarafın iddiaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… dosya numaralı dava şartı arabuluculuk ilk oturum ve son tutanağı ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu uyuşmazlığın davacı banka ile … arasında imzalanan ve davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan kredi borcunun 21/12/2018, 21/01/2019, 21/02/2019 ve 21/03/2019 tarihli taksitlerinin …’ın 18/09/2018 tarihinde vefatı sebebiyle ödenmemesi çerçevesinde, 05/04/2022 tarihi itibariyle mevcut olan toplamda 33.640,00-TL olan kredi borcunun ödeme tarihine kadar olan %18,72 gecikme faizi, %5 BSMV ve tüm ferileri ile birlikte …-…-…-… numaralı poliçeler kapsamında davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacı … Bankası Anonim Şirketine ödenmesi talebine ilişkin olduğu, dava konusu alacak talebinin davacı banka ile … arasında imzalanan ve davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, alacağın temelini dava dışı müteveffa …’a kullandırılan kredi bedelinin oluşturduğu, davacı bankanın dava dışı müteveffa … ile davalı sigorta şirketi arasında tanzim olunan sigorta poliçesinin tarafı olmadığı, davacı bankanın yalnızca dain-i mürtein sıfatına dayanarak kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talep ettiği, davalı sigorta şirketi ile dava dışı müteveffa … mirasçıları arasında davacı bankaya yapılma ihtimali bulunan ödemeler açısından halefiyet ilişkisi bulunduğu, davaya konu alacağın kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, talebe konu uyuşmazlık açısından İzmir İlinde İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli kılındığı anlaşılmakla, mahkememizin görevsiz olduğu, göreli mahkemenin ihtisas mahkemesi olarak belirlenen İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, dava şartlarının bulunup bulunmadığının yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetileceği, dava şartı noksanlığını belirleyen hakimin davayı usulden reddetmekle yükümlü olduğu, usul ekonomisi ve yargılamanın süratle bitirilmesi ilkeleri nazara alınarak ve takdiren dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde görev dava şartı yokluğu sebebiyle açılan davanın usulden reddine vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın USULDEN REDDİ İLE, davaya konu uyuşmazlığın İzmir Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığının 2021/5828 Muh sayılı 06/12/2021 tarihli yazısı ekinde gönderilen 25/11/2021 tarihli 1232 numaralı Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi Kararı uyarınca İzmir İli açısından İhtisas Mahkemesinin İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi olarak belirlendiği anlaşılmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 115/2. maddesi gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi gereğince, tarafların görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep edebileceklerinin, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-Tarafların görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri durumunda dosyanın görevli İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, tarafların yokluklarında dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.11/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.