Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/25 E. 2022/293 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/25
KARAR NO : 2022/293

DAVA : Şirketin İhyası (TTK’nun Geçici 7.Maddesinden
Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2022
KARAR TARİHİ : 30/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası (TTK’nun Geçici 7.Maddesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin Merkez-… sicil numarasında kayıtlı … Plastik Doğrama Sanayi ve Tic. A. Ş. unvanlı şirketin eski ortakları olduğunu, kısa bir süre önce, İzmir ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Mevkinde bulunan … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazların parsel numaralarının değişerek yeni tapuların oluşturulduğunu, müvekkillerinin unuttukları bu taşınmazların varlığından tapu müdürlüğünün bildirimi ile haberdar olduklarını, şirketin 2013 yılında sermaye artışına gitmediği için resen tasfiye edilmesi nedeniyle taşınmazların satışının gerçekleştirilmesi için ihya edilmesi gerektiğini, ortakların amacının bununla sınırlı olup şirketin tekrar ticari faaliyetini devam ettirmek istemediklerini bildirmiş, şirket adına tapuda kayıtlı … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazlarının satışının sağlanması amacıyla …..Şirketinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı cevap dilekçesinde; ihyası talep edilen …..şirketinin 23/09/1988 tarihinde tescil edildiği, en son tescil edilen genel kurulunun 20/09/1996 tarihinde yapıp bu tarihten sonra herhangi bir genel kurulun
tescilinin yapılmaması nedeniyle TTK’nun geçici 7. Maddesi uyarınca çıkarılan Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim Ve Limited Şirketler İle
Kooperatiflerin Tasfiyelerine Ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğin 5(ç) maddesi uyarınca 28/03/2013 tarihinde münfesih sayılarak tescilli adresine ihtarda bulunulduğu, bu hususun Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlandığını, ihtara yasal
süresi içerisinde yanıt verilmemesi nedeniyle 20/08/2013 tarihinde sicil kaydının
resen silindiğini, TTK’nun geçici 7/(15) maddesi uyarınca davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmaması nedeniyle reddinin gerektiğini, terkin işleminin tebliğde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde uygulandığını, terkin edilen şirketin müdürlüğe herhangi bir bildirimde bulunmadığını, basiretli bir tacir olarak adres değişikliğini bildirmeyen şirketlere çıkarılan tebligatların TTK’nun geçici 7. maddesinin 4. kısmının a bendi gereği tebliğ edilmiş sayılması gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından şirketi temsile ve ilzama yetkili kişilere ihtar gönderilmediği gerekçesi ile Müdürlüğün yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasına ilişkin kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesi tarafından bozulmasına karar verildiğini, Müdürlüğün yasal hasım olup terkin işleminde bir kusuru bulunmaması ve dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini bildirmiş, davanın öncelikle hak düşürücü süre içinde açılmaması nedeniyle reddine, müdürlük aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, … Merkez-… sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nun geçici 7. maddesi uyarınca resen sicil kaydı kapatılan … Plastik Mamülleri Doğrama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı taşınmazların satış ve tasfiyesi işlemlerinin yapılması amacıyla sınırlı olarak ihyası istemine ilişkindir.
Davaya konu … merkez Merkez-… sicil numarasında kayıtlı iken … Plastik Mamülleri Doğrama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin genel kurul toplantısını düzenlenmede belirtilen süre içinde yapmaması nedeniyle TTK’nun geçici 7. Maddesi uyarınca çıkarılan Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim Ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine Ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğin 5(ç) maddesi uyarınca TTK’nun geçici 7. maddesi uyarınca, …, sicil kaydı 12/08/2014 tarihinde resen terkin edilmiştir.
Ticaret sicil kayıt örnekleri ile terkin edilen şirketin, terkinden önceki ortaklarının …,…, …, …, …, … oldukları, … ölümü ile mirasçısının … olup, davacıların TTK’nun geçici 7.maddesinin 15.fıkrasındaki kaydı silinen şirketin ihyasında hukuki menfaati bulunanlar sıfatı içinde davacıların taraf ve husumet sıfatlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya gelen tapu kayıt örneklerinden ve ekli belgelerden İzmir ili … ilçesi … köyü … mevkinde yer alan … ada … ve … parsel sayılı arsa niteliğindeki iki taşınmazın terkin edilen şirket adına kayıtlı olduğu, 12/11/2020 tarihinde 3402 sayılı yasanın 22(a)maddesi gereğince yenileme nedeniyle tescilinin yapıldığı görülmüştür.
Davalı tarafça, davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle reddinin gerektiği iddia edilmiş ise de; TTK’nun geçici 7.maddesinin 15.fıkrasında tasfiye edilmeksizin ünvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek mal varlığının, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren 10 yıl sonra Hazineye intikal edeceğinin düzenlendiği, ilgili fıkranın son cümlesinde ise ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanların haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceklerinin belirtildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/10/2021 tarih 2021/2387 esas ve 2021/6034 karar sayılı ilamı ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin 13/06/2019 tarih 2020/1657 esas ve 2021/832 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere TTK’nun geçici 7(15)maddesinde 5 yıllık hak düşürücü süre yanında terkin edilen şirketlerin ortaya çıkacak mal varlıklarının 10 yıl sonra hazineye intikal edeceğinin düzenlenmesi karşısında terkin tarihinden itibaren 10 yıllık süre içinde şirket ortaklarının şirkete ait mal varlığı üzerindeki mülkiyet hakkının devam ettiğinin, bu süre içinde talepte bulunmaları halinde mal varlıklarının tasfiyesi için ihya davası açmaya hakları bulunmasına göre bu sebebe bağlı hak düşürücü sürenin 10 yıl olarak uygulanması gerektiği dikkate alınarak; somut olayda şirketin 20/08/2013 tarihinde terkin edilip dava tarihi itibariyle 10 yıllık hak düşürücü sürenin sona ermediği anlaşılmakla, davalı tarafın aksi yöndeki iddiası haklı görülmemiş ve davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ile İzmir ili … ilçesi … köyü … mevkinde yer alan … ada … ve … parsel sayılı arsa niteliğindeki iki taşınmazın terkin edilen şirket adına kayıtlı olup, şirkete ait bu mal varlığının tasfiyesi amacına yönelik taşınmazların satış ve tasfiyesi ile diğer işlemlerinin yapılabilmesi için terkin edilen şirketin ihyası zorunlu olup, davanın TTK’nun geçici 7(15) maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı birlikte değerlendirildiğinde; davanın kabulü ile, şirketin ihyasına, ihyanın yalnız taşınmazların satış ve tasfiyesi işlemlerinin yapılıp sonuçlandırılmasına ilişkin işlemler ile sınırlı tutulmasına, davacılar vekilinin terkinden önceki şirket yetkililerinden …’ın yurt dışında ikamet etmesi ve …’nin ölümü nedeniyle eski yetkili …’in tasfiye memuru olarak atanmasına ilişkin talebi dikkate alınarak, talebinin uygun olduğu anlaşılmakla; taşınmazların satış ve tasfiyesiyle ilgili tasfiye işlemlerinin yapılabilmesi için şirketin terkinden önceki yetkilisi …’in tasfiye memuru olarak atanmasına, atanan tasfiye memuruna şirketin önceki yetkilisi olması nedeniyle ücret verilmesine yer olmadığına ve kararın ticaret siciline tescil ve ilanına karar vermek gerekmiştir.
Davalı …’nün yasal hasım olduğu, davacı tarafça yargılama gideri talep edilmediği dikkate alınarak davalı yargılama gideri ile sorumlu tutulmamıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ İLE;
İzmir …’nün Merkez-… sicil numarasında kayıtlı iken TTK’nun geçici 7. maddesi uyarınca resen sicil kaydı kapatılan … Plastik Mamülleri Doğrama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin tapuda adına kayıtlı İzmir İli, … İlçesi, … Köyü, … mevkiinde yer alan … Ada, … Parsel sayılı taşınmaz ile … Ada, … Parsel sayılı taşınmazların satışı, tescil kaydı üzerindeki takyidatların kaldırılması v.b tasfiyesiyle ilgili tüm işlemlerin yapılması amacıyla ilgili ek tasfiye işlemleriyle sınırlı olmak kaydıyla Ticaret Sicili’ne tescili ile ihyasına,
2-Tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için ihyasına karar verilen şirketin terkinden önceki yönetim kurulu üyesi …’in münferiden temsil yetkisi ile tasfiye memuru olarak atanmasına,
Tasfiye memurunun terkinden önceki şirket yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle tasfiye memuruna takdiren ücret verilmesine yer olmadığına,
3-Kararın Ticaret Siciline tescil ve ilanına,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken karar ve ilam harcı peşin alınmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5- Davacılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/03/2022

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza