Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/810 E. 2022/569 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/810
KARAR NO : 2022/569

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 21/07/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil … Geri Dönüşüm Hurdacılık Taşımacılık Metal San. ve Tic. Ltd. Şti. ile … Ambalaj ve Makina San. ve Tic. Ltd. Şti., 29.06.2013 tarihli imal ve teslim sözleşmesi uyarınca “… tam otomatik yatay balya presi ve konveyör bant” makinasının imali ve teslimi konusunda anlaştıkları, sözleşmeye konu malın finansmanı, dava dışı …Anonim Ortaklığı tarafından sağlanarak davalı makina … Ambalaj ve Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından müvekkile teslim edildiği, söz konusu malın garanti süresi içerisinde hidrolik bloğu arızalandığı, hidrolik bloğu, debi valfi ile birlikte garanti kapsamında 06.09.2013 tarihinde davalı satıcı firma … Ambalaj ve Makina San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından değiştirildiği akabinde, söz konusu makinanın debi valfi arızalandığı, debi valfi garanti kapsamında 10.09.2013 tarihinde davalı satıcı firma tarafından değiştirildiği, yine söz konusu mal, 07.02.2014 tarihinde arızalandığı, 11.02.2014 tarihinde davalı satıcı firma tarafından muhtelif parçalar değiştirildiği, makinanın patlak pistonu tamir gördüğü, söz konusu mal, 13.02.2014, 02.03.2014, 12.03.2014, 02.04.2014 ve 25.04.2014 tarihlerinde aynı ya da farklı parçaların bozulması nedeni ile arızalandığı ve gerek müvekkilin çabaları gerek ise davalı satıcı firmanın yardımları ile tamir edildiği, son olarak 26.05.2014 tarihinde arızalanan mal tekrar tamir edildi ise de kullanılamaz durumda ve hurda vaziyette olduğu, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 18.09.2014 tarih ve …/… D.İş Esas -…/… Karar sayılı dosyasında 24.11.2014 tarihli bilirkişi raporunda malın ayıplı olduğu tespit edildiği, davalı aleyhinde, … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takiplerde haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalının 21.05.2018 tarihinde borca ve fer’ilerine , İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz ettiği, takibin durdurulduğu, yetkili icra dairesi olan … İcra Müdürlüğü’ne gönderildiği, davalı aleyhinde bu defa … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takiplerde haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalı 16.07.2020 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, takibin durdurulduğu, davalının … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası ile yaptıkları icra takibine ve borca yaptığı itirazın iptaline; alacağın % 20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki sözleşmenin 18. Maddesi uyarınca; Sözleşmeden doğan uyuşmazlıkların tahkim yolu ile çözülmesi kararlaştırılmış olup, …olarak belirlendiği, davacı tarafça da tahkim yoluna gidilmiş ve …, taraflardan birinin oda üyesi olmaması nedeniyle tahkim başvurusu reddedildiği, söz konusu karara karşı davacı tarafça İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… E. …/… K. Sayılı dosyasında itiraz edildiği, davacının itirazı husumet yokluğundan dolayı reddedildiği ve davanın esasına bakılmadığı, davacının … yerine müvekkil şirketi davalı gösterdiği ve bu nedenle davası reddedildiği, Tahkim ilk itirazlarının kabulü ile dosyada görevsizlik kararı verilmesini ve davanın reddine, söz konusu arızaların garanti kapsamında olmamasına ve davacı kusurundan kaynaklanmasına rağmen müvekkil şirket tarafından kusursuz şekilde giderildiği ve dilekçe ekinde sunulu davacı imzasına havi servis formlarında da görüleceği üzere çalışır vaziyette teslim edildiği, davacının sözleşme konusu makine ile ilgili herhangi bir zararı bulunmadığı gibi makineyi hurda bedelle sattığı iddiası da gerçeğe aykırı olduğu, öncelikle ilk itirazları ve zamanaşımı yönünden davanın reddine, aksi takdirde usul ve esas yönünden hukuka açıkça aykırı olan davanın reddine, kötü niyetle iş bu icra takibi ve davayı açan davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Uyuşmazlığın, taraflar arasında yapılan anlaşma ile … tam otomatik yatay balya presi ve konveyör bant makinası imalatından sonra garanti süresi içerisinde arızalanması nedeniyle davalı satıcıya başvuru üzerine yapılan tamiratlara rağmen kullanılamaz ve hurda vaziyette bulunan makinanın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak ayıplı mal bedelinin iadesine ilişkin … İcra Müdürlüğünün …/… Takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
Tüm deliller toplanmış, … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelenmiş, borçlu vekilinin 16/07/2020 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize, tüm fer’ilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dosya Mahkememize Torbalı … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10/08/2021 tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı görevsizlik kararı ile gelmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süresinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukuku, 2006, s. 219, 223).
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
… İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davacı … Geri Dönüşüm…Ltd. Şti. Olduğu, borçlunun davalı … Ambalaj..Ltd. Şti. olduğu, davacı alacaklı vekilinin borçlu aleyhine 153.400,00-TL ayıplı mal bedeli, 88.996,16-TL işlemiş faiz, toplam 242.396,16-TL alacak bedeli üzerinden icra takibi başlattığı, davalı tarafın süresinde yapmış olduğu itirazı üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.
Taraflar arasında tanzim olunan ve imza altına alınan ve de dava dilekçesi ekinde sunulan 29/06/2013 tarihli Sözleşmenin incelenmesinde ‘Tahkim Yoluyla Anlaşmazlıkların Çözümü’ başlıklı 18. maddesinde; ”Bu sözleşmeden doğacak uyuşmazlıklar İzmir Ticaret Odası ticari uzlaştırma ve ticari tahkim esasları hükümleri uyarınca tahkim yoluyla çözülmesi taraflarca ön kabulüdür” hükümlerine yer verildiği, taraflarca uyuşmazlığın çözümü noktasında … nezdinde yetkilendirilme yapıldığı anlaşılmaktadır.
… resmi internet sitesi üzerinde yapılan inceleme neticesinde, kurum bünyesinde … mevcut olduğu görülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 413. maddesinde; ”Tahkim sözleşmesinin konusunu oluşturan bir uyuşmazlığın çözümü için mahkemede dava açılmışsa, karşı taraf tahkim ilk itirazında bulunabilir. Bu durumda tahkim sözleşmesi hükümsüz, tesirsiz veya uygulanması imkânsız değil ise mahkeme tahkim itirazını kabul eder ve davayı usulden reddeder.
Tahkim itirazının ileri sürülmesi, tahkim yargılamasına engel değildir.” hükmü düzenlenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmede uyuşmazlıkların çözümü noktasında İzmir Ticaret Odası nezdinde yetkilendirilme yapıldığı izahtan varestedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda “Tahkim sözleşmesi, tarafların, sözleşme veya sözleşme dışı bir hukuki ilişkiden doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıkların tamamı veya bir kısmının çözümünün hakem veya hakem kuruluna bırakılması hususunda yaptıkları anlaşmadır.” şeklinde tanımlanmıştır (HMK m. 412/1).
Öğretide de tahkimin, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri haklarla ilgili olarak doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıkların mahkemeler yerine hakemler eli ile çözümlenmesi konusundaki anlaşmaları ve bu çerçevede yapılan yargılama sonucunda uyuşmazlığın kesin ve bağlayıcı biçimde çözümlenmesi olarak tanımlandığı görülmektedir (Akıncı, Ziya: Milletlerarası Tahkim, 4. Baskı, İstanbul 2016, s. 3).
Özel hukuka ilişkin uyuşmazlıkların çözümünde mahkemeler yerine hakemlere başvurulması konusunda sözleşme yapılabilir veya taraflarca sözleşmelere bu yönde bir hüküm konulabilir (HMK m. 412/2). Özel hukukun taraflara tanıdığı irade serbestisi, kendisini sözleşme yapıp yapmamak, sözleşmenin karşı tarafını ve içeriğini belirlemek noktalarında gösterdiği gibi taraflar arasında çıkmış ve çıkması muhtemel uyuşmazlıkları hakemler eliyle çözmek noktasında da gösterir. Hakem kararı, devlet mahkemeleri tarafından verilen karar gibi bağlayıcıdır. Bu hâliyle tahkim, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biridir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 116. maddesinde; ”İlk itirazlar aşağıdakilerden ibarettir:
a) Kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı.
b) Uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği itirazı.
c) İş bölümü itirazı.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un 117. maddesinde ise; ”İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez.
İlk itirazlar, dava şartlarından sonra incelenir.
İlk itirazlar, ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır.” hükmü bulunmaktadır.
Tahkim yoluna gidilebilmesi için tarafların tahkim sözleşmesi yapmaları ya da düzenledikleri sözleşmede tahkim şartına yer vermeleri gerekir. Tahkim anlaşması veya tahkim şartındaki uyuşmazlığın hakem veya hakemler kurulunca çözümlenmesine ilişkin irade beyan ve açıklaması tahkim şartı sözleşmesinin temel unsurudur. (HMK m. 412). Tahkim şartı veya anlaşmasının geçerli olabilmesi için tarafların tahkim iradesini açıkladıkları tahkim şartı ya da sözleşmede tartışma ve karışıklığa neden olmayacak biçimde açık ve kesin olarak belirtmiş olmaları zorunludur. Yerleşik Yargıtay içtihatlarında geçerli bir tahkim şartı varlığı veya tahkim anlaşmasının geçerli sayılabilmesi için uyuşmazlığın kesin olarak hakemde çözüleceğinin kararlaştırmış olması gerektiği kesin iradeyi ortadan kaldıran ya da zayıflatan kayıtların tahkim sözleşmesi veya şartını geçersiz-hükümsüz kılacağı kabul edilmektedir. Taraflar sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların tümünün tahkim yoluyla çözülebileceğini kararlaştırabilecekleri gibi sadece bir bölümünün tahkim yoluyla çözülebileceğini de kararlaştırabilirler.
Geçerli bir tahkim sözleşmesinin konusunu oluşturan uyuşmazlığın çözümü için mahkemede dava açılmışsa, karşı taraf tahkim ilk itirazında bulunabilir. Bu durumda tahkim sözleşmesi hükümsüz, tesirsiz veya uygulanması imkânsız değil ise mahkeme tahkim itirazını kabul eder ve davayı usulden reddeder. (HMK m. 413/I) Uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesinin kararlaştırıldığı hallerde aleyhine dava ikame olunan davalı tarafça ileri sürülecek tahkim itirazı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 116. maddesi gereğince ilk itiraz olarak sayılmış olup, aynı Kanun’un 117. maddesinde, ilk itirazların hepsinin cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorunda olduğu, aksi hâlde dinlenemeyeceği ve yine aynı Kanun’un 131. maddesinde ise, cevap dilekçesinin verilmesinden sonra, cevap süresi dolmamış olsa bile ilk itirazların ileri sürülemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Davalı vekilinin süresi içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesinde tahkim itirazında bulunmuştur.
İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelenmiştir.
İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davaya konu aynı sözleşmede öngörülen tahkim şartı nedeniyle … yapılan başvurunun davalının … üyesi olmadığı gerekçesiyle reddedildiği, verilen bu karara karşı süresi içerisinde… Yönetim Kurulu’na itiraz edildiği, bu itirazın da haksız olarak reddedildiği ileri sürülerek … Yönetim Kurulunun … tarihli … sayılı kararının iptaline ve kaldırılmasına karar verilmesinin talep edildiği, ancak davada davacının iptalini istediği kararı veren … Yönetim Kuruluna karşı herhangi bir husumet yöneltmediği, husumetin sözleşmeye taraf olan … Ambalaj Ltd Şti’ne karşı yöneltildiği, oysa uyuşmazlığın tarafı olan … karşı husumet yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle davalının sıfat (husumet) yokluğu nedeniyle verilen ret kararının temyizi sonucu Yargıtay … Hukuk Dairesi …/… Esas, …/… Karar sayılı ilamı ile 6100 sayılı HMK 416/2-c bendine göre mahkemeden hakem seçiminin istenebilecek olması karşısında hukuki yararı bulunmadığından verilen kararda usule ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından tüm itirazların reddi ile hükmün onandığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, … Arabuluculuk Bürosu’nun …/… büro dosya no, …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, taraflar arasında imzalanan 02/07/2013 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesi, Zonguldak … Noterliğinin 25/06/2014 tarihli … yevmiye no’lu ihtarname sureti, … Noterliği’nin 02/07/2013 tarih, … yevmiye no’lu evrağı, … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı icra takip dosyası, İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası, .. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyası, davacı ve davalı şirkete ait ticaret sicil kayıtları ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasında imzalanan 02/07/2013 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesi kapsamında, sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıkların çözümü noktasında … nezdinde yetkilendirilme yapıldığı, her ne kadar davacının başvurusu reddedilmiş ise de yukarıda değinilen Yargıtay İlamında da atıf yapıldığı üzere, Mahkemeden hakem seçiminin talep edilebilir olduğu, davacının başvurabileceği yolun henüz tüketilmediği, tahkim şartı yerine getirilmeksizin iş bu davanın ikame edildiği, davalı vekilinin süresi içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesinde tahkim itirazında bulunduğu, belirtilen gerekçeler dahilinde itirazın yerinde olduğu anlaşılmakla, davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 116/1-b. ve 413. maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, davanın açılışı sırasında yatırılan 2.586,00-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.505,30-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 24.017,73 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/06/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)