Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/783 E. 2022/855 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/783
KARAR NO : 2022/855

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2020
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15.07.2020 tarihinde müvekkilinin mülkiyetinde bulunan ve ruhsatı kendi adına kayıtlı …-… plakalı Toyota Proace Verso marka aracı ile Urla ilçesi … Mahallesi, …/… Caddede dururken, park yerinden çıkan … plakalı aracın, sağ tamponuyla müvekkilinin arabasına vurduğunu, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü … beyanında “geri geri giderken arkamdaki aracı görmeyip aracımın sağ arka kısmından diğer aracın sağ tamponuna vurdum” şeklinde söylemde bulunduğunu, davalı …’ın beyanına göre tam kusurlu olduğunu, kazanın akabinde müvekkilinin hasarlı aracı …-… Gaziemir/İZMİR isimli yetkili servise götürdüğünü, aracı Türkiye’de satışa çıkmadığı için parçalarının bulunmadığını, sipariş verilse bile uzun sürede gelebileceği anlaşıldığından aracını Almanya’da tamir ettirdiğini ve onarım bedelinin malzeme ve işçilik dahil 8.422,40 Euro olduğunu, durumun arabulucuya intikal ettirildiğini ancak anlaşamadıklarını, bu nedenlerle kusur oranlarının tespiti ile haksız eyleminden dolayı meydana gelen zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili …’un … plakalı aracın maliki olduğunu, davaya konu kazanın gerçekleştiği sırada aracı diğer müvekkil …’un kullanmakta olduğunu, davacı tarafın aracını park edilmemesi gereken bir yere park etmesi sonucu kazanın meydana geldiğini, bu nedenle müvekkillerinin kazada hiçbir kusurlarının bulunmadığını, kazaya ilişkin olarak herhangi bir kusur raporu da düzenlenmediğini, kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, davacı tarafın talep ettiği hasar bedelinin fahiş olduğunu, gerçekleşen kazada ciddi bir hasar oluşmadığını, talep edilen bedelle araçta meydana gelen hasar arasında ciddi bir fark olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu olay Türkiye’de meydana geldiğinden Türkiye’deki pazar, işçilik ve onarım maliyetlerinin baz alınması gerektiğini, davacı tarafa ait aracın, model yılı ve markası dikkate alındığında onarım bedeli ile davacı tarafça haricen düzenletilen ekspertiz raporu içeriğinin gerçek piyasa değerini yansıtmadığını, kabulünün mümkün olmadığını, davacı yana davaya konu ettiği gerçek hasar bedelinin ödenmiş olduğunu, gerçek bedeli yansıtmayan ve sebepsiz zenginleşmeye sebep olan taleplerin reddinin gerektiğini, davaya konu edilen hasarın Türkiye koşulları dikkate alındığında oldukça düşük bir maliyetle tamir edilmesi mümkün iken, fahiş onarım ücreti tespit edilmesinin gerçeklerle bağdaşmadığını, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, sunulan ekspertiz raporunu kabul etmediklerini, davacı tarafça dosyaya sunulan herhangi bir fatura da bulunmadığını, bu nedenlerle davacı tarafça usul ve yasaya aykırı olarak açılan davanın müvekkil şirket yönünden reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde davalıya ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, dava konusu 15/07/2020 tarihli trafik kazasına ilişkin olarak davacı …T.C. kimlik numaralı … tarafından şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakları, yapılan başvuru sonucunda açılan hasar dosyası ve davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtlar,
3-Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde davacıya ait …-… plakalı Toyota Proace Verso marka araca ait olarak bulunan tramer kayıtları,
4-Dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri,
5-Türkiye Noterler Birliği nezdinde bulunan dava konusu trafik kazasının gerçekleştiği 27/01/2020 tarihi ve mevcut durum itibariyle … plakalı araca ait trafik tescil ve ruhsat belgeleri,
6-Dava konusu kazaya ilişkin 15/07/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı,
7-Trafik alanında uzman bilirkişi ile otomotiv alanında uzman bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinin 20/04/2022 havale tarihli raporları,
8-İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanlığı bünyesinde görevli üç kişilik öğretim görevlisinden oluşan bilirkişi heyetinin 27/06/2022 havale tarihli raporları,
9-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, 15/07/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’ya ait …-… plakalı araçta meydana gelen hasar neticesinde oluşan hasarlı parça, malzemeler ve işçilik bedeli olduğu belirtilen 8.422,40-EUR karşılığı 77.812,00-TL’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde ”Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde düzenlenmiştir. Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketi tarafından zararı karşılanan kişi sigorta sözleşmesinin tarafı değildir. Sigorta ettiren kendisi ya da sorumluluğu altında bulunan kişiler tarafından üçüncü kişilere verilecek zararları sigorta şirketine ödediği prim karşılığında sigorta ettirmektedir. Sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin üçüncü kişilere vereceği zararları teminat altına alırken hem üçüncü kişiyi hem de sigortalıyı koruma altına alan bir sigorta türüdür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve 1486. maddelerinde yapılan düzenlemeye göre sorumluluk sigortalarını isteğe bağlı sigortalar ile zorunlu sigortalar olarak ikiye ayırmak gerekir.
Tehlike sorumluluklarında üçüncü kişilerin zararının karşılanması amacıyla bazı alanlarda kamu yararı ve zarar görenlerin korunması gerekçesi ile sorumluluk sigortası yaptırmak yasal zorunluluk haline getirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun da 1483 ve 1484. maddelerinde de zorunlu sorumluluk sigortalarında uygulanacak hükümler ayrıca düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre zorunlu sigortalarda sigorta şirketinin zarar gören üçüncü kişiye karşı olan sorumluluğu kanundan doğan bir sorumluluktur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 13. maddesi ile bazı hallerde Bakanlar Kurulu’na da zorunlu sigortalar ihdas etme yetkisi verilmiştir. Zorunlu sorumluluk sigortalarının kamu yararı taşıması ve yapılmasının yasa ile zorunlu kılınması nedeniyle zorunlu sigortalarda zarar görenlerin korunması amacıyla bazı düzenlemeler yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, ”İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/1. maddesinde, ”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/son. maddesinde ise, ”İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmüne yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, ”sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. (EREN Fikret, Borçlar Hukuku, 9. B, s. 631 vd.; KILIÇOĞLU Ahmet, Borçlar Hukuku, 10. B., s. 264 vd.).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hâkimin taktirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nın 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanun’un 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları kapsamında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde; ”Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5. Bölümünde belirtilen ‘Kapsama Giren Teminat Türleri’ başlığı altında bulunan (a) bendinde ‘Maddi Zararlar Teminatı’ kapsamında araçta meydana gelen değer kaybı da sayılmıştır.
İlgili maddede Maddi Zararlar Teminatı; ”Hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır.” olarak tanımlanmıştır.
Türkiye Noterler Birliğine müzekkere yazılarak kazaya karışan araçlara ait ruhsat ve tescil belge ve bilgileri dosya arasına alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine müzekkere yazılarak davacı tarafa ait araca ilişkin tramer kayıtları temin edilmiştir.
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, sigortalı araca ait Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin, dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak davacı tarafça şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, varsa açılmış olan hasar dosyası ve varsa davacı tarafa yapılan ödeme ödeme evraklarının eksiksiz olarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, müzekkere cevabında gönderilen evrak ve kayıtlar dosya arasına alınmıştır.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın mahkememizce resen belirlenecek bir trafik alanında uzman bir otomotiv alanında uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 15/07/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, araçlara ilişkin tescil kayıtları, hasar dosyası, tramer kaydı, dava konusu araca ait yurt dışı tamirat evrakları ve sair hususlar göz önünde bulundurularak, 15/07/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda … plakalı araç sürücüsü ile …-… plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu trafik kazasına sebebiyet verdikleri hususu ile trafik kazası sonucunda davacıya ait …-… plakalı araçta meydana gelen hasar miktarı ve hasar nedeniyle zarar bedelinin, yurt dışı tamirat evraklarının dava konusu trafik kazası ve hasar ile uyumlu olup olmadığı, tamirat bedellerinin yabancı ülke piyasa koşullarına göre makul olup olmadığının da değerlendirilmesi suretiyle belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 20/04/2022 havale tarihli raporlarında sonuç olarak, …’un maliki olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü …’un 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 67. maddesini ihlal ettiğini, …-…-… plaka sayılı araç sürücüsü …’nın atfi kabil kusurunun olmadığını, davaya konu araçta yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 8.422,40.-Euro (KDV Dahil) hasar meydana geldiği görüş ve kanaatine varıldığını mütalaa etmişlerdir.
Davalılar … ve … vekili ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin bilirkişi heyetinin 20/04/2022 havale tarihli raporlarına karşı itiraz dilekçeleri sunmuş oldukları dikkate alınarak; İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak dosyanın İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanlığı bünyesinde görevli üç kişilik öğretim görevlisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 15/07/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, araçlara ilişkin tescil kayıtları, hasar dosyası, tramer kaydı, dava konusu araca ait yurt dışı tamirat evrakları ve sair hususlar göz önünde bulundurularak, 15/07/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda … plakalı araç sürücüsü ile …-… plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu trafik kazasına sebebiyet verdikleri hususu ile trafik kazası sonucunda davacıya ait …-… plakalı araçta meydana gelen hasar miktarı ve hasar nedeniyle zarar bedelinin, yurt dışı tamirat evraklarının dava konusu trafik kazası ve hasar ile uyumlu olup olmadığı, tamirat bedellerinin yabancı ülke piyasa koşullarına göre makul olup olmadığının da değerlendirilmesi suretiyle belirlenerek davalılar … ve … vekili ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin bilirkişi heyetinin 20/04/2022 havale tarihli raporlarına karşı itiraz dilekçeleri de değerlendirilerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde, … plakalı araç sürücüsü davalı …’un asli ve %100 oranında tam kusurlu olduğunu, bu kusurun sonuçlarından aracın, mülkiyet sahibi davalı …’un müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, ZMSS sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limitleriyle sorumlu olduğunu, …-… plakalı araç sürücüsü davacı …’ya her hangi bir kusur atfedilemediğini, hasar yönüyle; davaya konu …-… plakalı, TOYOTA marka, 2020 model, PROACE VERSO EXECUTIVE tipi aracın 15.07.2020 tarihli trafik kazası nedeniyle oluşan hasar onarımı ile ilgili (KDV dahil) 77.812,00-TL tutarındaki toplam hasar bedelinin kadri marufunda olduğunu, böylece; dosyaya sunulu olan 20.04.2022 tarihli bilirkişi raporuna iştirak edildiğini, işbu rapora yapılan itirazların yukarıdaki kanaatlerini maddi olgulardan yoksun olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Davalılar … ile …’un dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın sürücüsü ve maliki oldukları gözetildiğinde, bahsi geçen davalılar … ile …’un haksız fiil tarihi olan 15/07/2020 tarihi itibariyle temerrüte düştükleri izahtan varestedir.
Davacı tarafça dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı, başvuru neticesinde hasar dosyası açıldığı, ancak başvuru evrakının davalı sigorta şirketine tebliğ edildiği tarihi gösterir tebligat evrakının mahkememize sunulmadığı, dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler çerçevesinde hasar dosyasının hangi tarihte açıldığının da mahkememizce anlaşılamadığı, bu kapsamda davalı sigorta şirketi açısından temerrütün arabuluculuk son anlaşamama tutanağının tanzim edildiği 28/09/2020 tarihinde vuku bulduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, davalı … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde bulunan davalıya ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, dava konusu 15/07/2020 tarihli trafik kazasına ilişkin olarak davacı …T.C. kimlik numaralı … tarafından şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakları, yapılan başvuru sonucunda açılan hasar dosyası ve davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtlar, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan davacıya ait …-… plakalı Toyota Proace Verso marka araca ait tramer kayıtları, dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri, Türkiye Noterler Birliği nezdinde bulunan dava konusu trafik kazasının gerçekleştiği 27/01/2020 tarihi ve mevcut durum itibariyle … plakalı araca ait trafik tescil ve ruhsat belgeleri, dava konusu kazaya ilişkin 15/07/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, trafik alanında uzman bilirkişi ile otomotiv alanında uzman bilirkişi tarafından tanzim edilen 20/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporu, İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anadibil Dalı Başkanlığı bünyesinde görev yapan üç öğretim üyesi bilirkişi tarafından tanzim edilen 27/06/2022 havale tarihli bilirkişi raporu ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın 15/07/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’ya ait …-… plakalı araçta meydana gelen hasar neticesinde oluşan hasarlı parça, malzemeler ve işçilik bedeli olduğu belirtilen 8.422,40-EUR karşılığı 77.812,00-TL’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, dava konusu trafik kazasının sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile geri geri manevra yaptığı esnada aracının arka kısmıyla davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın arka kısmına çarpması neticesinde meydana geldiği, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’un %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, kaza neticesinde davacıya ait aracın hasar gördüğü, oluşan hasarın onarım bedelinin 8.422,40-EUR olduğu, davalılar … ile …’un dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın sürücüsü ve maliki oldukları gözetildiğinde, bahsi geçen davalılar … ile …’un haksız fiil tarihi olan 15/07/2020 tarihi itibariyle temerrüte düştükleri, davacı tarafça dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı, başvuru neticesinde hasar dosyası açıldığı, ancak başvuru evrakının davalı sigorta şirketine tebliğ edildiği tarihi gösterir tebligat evrakının mahkememize sunulmadığı, dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler çerçevesinde hasar dosyasının hangi tarihte açıldığının da mahkememizce anlaşılamadığı, bu kapsamda davalı sigorta şirketi açısından temerrütün arabuluculuk son anlaşamama tutanağının tanzim edildiği 28/09/2020 tarihinde vuku bulduğu, davacı tarafın iddiasını usulüne uygun deliller vasıtasıyla ispatladığı anlaşılmakla, açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE,
1-Hasar bedeline yönelik maddi tazminat talebinin KABULÜNE, 8.422,40-EUR maddi tazminatın, davalılar … ve … yönünden haksız fiil tarihi olan 15/07/2020 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta Anonim Sigorta Şirketi yönünden ise poliçe limiti 41.000,00-TL ile sınırlı olmak kaydıyla ve arabuluculuk son anlaşamama tutanağının tanzim edildiği 28/09/2020 tarihinden itibaren, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 99. maddesi gereğince 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizi Hakkında Kanun’un 4/a. maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Efektif Satış Kuru Türk Lirası karşılığının davalılar … ve … ve davalı … Sigorta Anonim Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 5.315,34-TL nispi karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 1.328,84-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.986,50-TL karar ve ilam harcının (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 2.800,71-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 82,00-TL elektronik tebligat, 259,00-TL tebligat, 2,40-TL kep posta masrafı, 3.600,00-TL bilirkişi ücreti, 69,60-TL dosya gönderme posta ücreti, 1.328,84-TL peşin harç ve 54,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplamda 5.396,24-TL yargılama giderinin (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 2.843,34-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca hesaplanan 12.449,92-TL nispi vekalet ücretinin (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 9.200,00-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 695,52-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin yüzlerine karşı, davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.