Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/756 E. 2022/654 K. 06.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/756
KARAR NO : 2022/654

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/11/2021
KARAR TARİHİ : 06/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde …, … Mah. … üzerinde seyir halinde olan sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkili olduğu sürücü yönetimindeki … plaka sayılı motosiklete çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin ağır bir şekilde yaralandığını, müvekkilinin … Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, kazaya sebebiyet veren … plakalı araç sürücüsü olduğunu, müvekkilinin ise meydana gelen kazada kusursuz olduğunu, söz konusu trafik kazası ile ilgili İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …/… Soruşturma …/… karar sayılı numarasıyla soruşturması yürütüldüğünü, kazanın meydana geldiği aracı sigortalayan davalı tarafın kaza tarihindeki poliçe üst limiti ile sınırlı olmak kaydı ile ve sigortalısının kusuru oranında müvekkiline tazminat ödemekle yükümlü olduğununu, müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketinden tazmini ve fazlaya ilişkin tüm dava ve tazminat talep haklarının saklı kalması kaydıyla, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili olduğu şirkete, …-… tarihleri arasında … numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında ve ölüm/sakatlık halinde azami 410.000,00-TL. ile sınırlı olduğunu, müvekkili olduğu sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, bu nedenlerle esasa ilişkin cevap haklarının saklı kalması kaydıyla, müvekkili olduğu şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekilinin …/… Esas sayılı dosyasında 06/09/2022 havale tarihli dilekçesi ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi ile Sulh Protokolü imzaladıklarını bu nedenle davacının açtığı davadan feragat ettiğini bildirdiği görülmüştür.
Feragat, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde; ”Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunmuş olduğu … havale tarihli dilekçesinde davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraftan herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan etmiştir.
Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir.
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesinde, davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır, hükmü yer almaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, vekaletnamesinde davadan ve kanun yollarından feragat etmeye ilişkin özel yetkisi bulunan davacı vekilinin ön inceleme duruşması yapıldıktan sonra 06/09/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan ettiği anlaşılmakla, açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70-TL harcın 2/3 ‘ü olan 53,80-TL harcın, davanın açılışı sırasında yatırılan 59,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5,5-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davacıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.06/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır