Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/738 E. 2022/416 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/738
KARAR NO : 2022/416

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2021
KARAR TARİHİ : 17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu hakkında İzmir 5. İcra Müdürlüğünün …/… E. Sayılı dosya numarası ile açmış oldukları icra takibine borçlu davalı tarafından itiraz edildiği ve takibin durduğu, davalı tarafın İcra Müdürlüğü’ ne yapmış olduğu itiraz haksız ve kötü niyetli olduğu, şöyle ki 18.03.2020 tarihinde davalı tarafın İzmir Narlıdere’deki su arıtma tesisine ürünler teslim edildiği, faturası da kendisine gönderildiği, sevk işlemlerine ve faturanın iletildiğine ilişkin belgeler ekte olduğu, fatura içeriğine davalı tarafından itiraz edilmediği fakat ödeme işlemi de davalı tarafından yapılmadığı, fatura kesilmeden önce 16.03.2020 tarihinde müvekkil ile davalı borçlu arasında; Ek kısmında teknik şartnamenin de bulunduğu sipariş sözleşme bildirim tutanağı düzenlenmiş taraflar tarafından imzalandığı, davalarının kabulüne, itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle takibin devamına, asıl alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı dilekçesinde müvekkil İdarenin takibe konu fatura nedeni ile borçlu olduğunu, takibe itirazın kötü niyetli olduğunu, arabuluculuk aşamasında anlaşma sağlanamadığını bu nedenle davanın ikamesi gerektiğini iddia ettiği ancak davacının iddiaları gerçeği yansıtmayıp, huzurdaki davanın reddine karar verilmesi gerektiği, şöyle ki; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22-d maddesine göre davacı şirket ile müvekkil idare arasında 16.03.2021 tarihinde “18 adet 12V 40 AH JEL AKU ve 18 adet 12 V6S AH JEL AKU” alımı işine ait sözleşme yapıldığı, İşin ifası sonrasında davacı … Akü A.Ş Şti.ne ait 31.03.2020 tarih … nolu (KDV Dahil) 19.799,71 TL tutarındaki fatura … nolu yevmiye fişi ile hesaba alınmış olup ödeme sırasına alındığı, ödemeler İle ilgili olarak müvekkil İdarenin tabi olduğu 5018 Sayılı Kanun Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 34′ üncü maddesinde “Kamu idarelerinin nakit mevcudunun tüm ödemeleri karşılayamaması halinde giderler, muhasebe kayıtlarına alınma sırasına göre ödenir” denildiği, Ödeme anında 6183 sayılı Kanun gereği firmanın SGK ve vergi borcu sorgulanmakta olup, davacı firmaya ödeme yapılmak istenmiş fakat firma vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgeyi İdaremize göndermediği için ödeme yapılamadığı, ödeme yapılabilmesi için bu belgenin İdarelerine ibraz edilmesi yasal bir zorunluluk olduğu, mevcut şartlarda ödeme yapılamaması davacının kusurundan kaynaklandığı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Uyuşmazlığın, İzmir Narlıdere su arıtma tesisine ilişkin teslim edilen akünün bedeli ödenmediği iddiasıyla faturanın tahsili yönünde İzmir 5.İcra Müdürlüğünün …/… Takip sayılı dosyasında itirazın haklı olup olmadığı, ödeme yapılamamasında davacının kusuru olduğu iddiaları ve itirazın iptali, icra inkar tazminatı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Tüm deliller toplanmış, İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası UYAP üzerinden getirtilmiş olup, incelenmesinde; borçlu vekilinin 01/10/2020 tarihli dilekçesi ile idarelerinin alacaklıya karşı borcunun bulunmadığını, borca, işlemiş ve işleyecek faize, tüm fer’ilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dava, İİK 67. madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
… Genel Müdürlüğü’ne evrak sureti eklenerek davacının vergi borcu yoktur yazısının alınıp alınmadığı, bu barkod nolu kayıt evrakının gönderilmesinin istenildiği, müzekkereye cevap verildiği görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, davalı şirketçe 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun gereği ödeme yapmadığı savunmasının haklı olup olmadığı, bu çerçevede davacı tarafça fatura bedelinin tahsili isteminde davalı şirkete sunmasının zorunlu olup olmadığı, davalı şirket uygulamasında vergi borç gösterir kayıt sunulmadan ödeme yapılıp yapılamayacağının tespit edilmesi, davalı şirketçe takibe itirazın haklı olup olmadığı, basit bir araştırma ile öne sürdüğü bu kayda ulaşma imkanının olup olmadığı, neticede paranın ödenmemesinde sorumluluğun hangi tarafta olduğu hususlarında tüm dosya kapsamı üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişinin mahkememize verdiği 08/04/2022 havale tarihli raporunda özetle; davalı idarenin 5018 Sayılı Kanun ile 4734 Sayılı Kanun’a tabi olduğu, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu Kapsamına giren kurumlar ile kamu tüzel kişiliğine haiz kurum ve kuruluşların (mesleki kuruluşlar ve vakıf yüksek öğrenim kurumları hariç) mal veya hizmet alımları ile yapım işleri nedeniyle hak sahiplerine yapacakları ödemelerde” Vadesi Geçmiş Borç Durumunu Gösterir Belge (6183 Sayılı Kanun’un. 22/A Maddesine göre ) aranılmasının zorunlu olduğu, Teklif isteme mektubunda bu hususun yazılı olduğu, davacının da bu mektubu imzaladığı, Dava konusu faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaya herhangi bir itirazın olmadığı, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 19.799,71 TL. alacaklı olduğu, Dava konusu faturanın 60 gün içinde yani en geç 22.05.2020 tarihinde (vergi borcu yoktur yazısı ibraz edildiği takdirde) davacıya ödenmesi gerektiği ancak dosya içerisinde ve yapılan incelemede 22.05.2020 tarihi ve öncesinde davacı tarafından ibraz edildiği, herhangi bir belgeye rastlanılmadığı, bu sebeple alacağın vadesinde ödenmemesinde kusurlu tarafın davacı taraf olduğu, icra takibi açılmasına davalı idarenin sebebiyet vermediği, Davalı idarenin vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgeyi oluşturma, ibraz edilmeyen bir vergi borcu yoktur yazısına ulaşma imkanı olmadığı, ancak davacı tarafından alınan ve ibraz edilen belgeyi kontrol edebileceği, sorgulayabileceği, Davacı şirketin, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun gereği davalının takip tarihinden önce ödeme yapmadığı savunmasında haklı olmadığı, vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgenin takip tarihinden sonra davalı idareye gönderildiği, davalı idarenin de icra takibi başlatılmış olması sebebiyle herhangi bir ödemede bulunmadığı, İşlemiş Faiz: Davacı; dava dilekçesinde alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz uygulanmasını, (ödeme emrinde ise yasal faiz) talep ettiği, dava dilekçesi harçlandırma formunda dava değeri 19.799,71 TL. olarak gösterildiği ve işlemiş faiz alacağının doğmayacağı kanaatine varıldığını belirtmiştir.
Toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava konusu faturanın 60 gün içinde yani en geç 22.05.2020 tarihinde (vergi borcu yoktur yazısı ibraz edildiği takdirde) davacıya ödenmesi gerektiği ancak dosya içerisinde ve yapılan incelemede 22.05.2020 tarihi ve öncesinde davacı tarafından ibraz eden herhangi bir belgeye rastlanılmadığı, tahsilata dayalı söz konusu takibin 23/09/2020 olduğu, yani takibe başlanılmış olduğu, davacı vekilince başvuruya ilişkin sunulmuş barkodun ise 15/04/2021 tarihli olduğu, davalı şirket müzekkere cevabına göre; bu barkodun da kabul edilmediği, ilk belge sunulan 28/06/2021 olduğunun ve bu tarihte de zaten icra takibinin başlatılmış olduğunun beyan edildiği, davalı şirketin vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgeyi oluşturma veya yazıya ulaşma imkanının olmadığı, ancak davacı tarafından alınan ve ibraz edilen belgeyi kontrol edebileceği, sorgulayabileceği, bu sebeple alacağın vadesinde ödenmemesinde davalı şirketin sorumlu olmadığı ve icra takibi açılmasına davalı şirketin sebebiyet vermediği kanaatiyle davanın reddine,
Dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın peşin harç olarak alınan 338,13-TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 257,43-TL harcın isteği halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davacıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)