Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/72 Esas
KARAR NO : 2023/751
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2021
KARAR TARİHİ : 23/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 12.08.2020 tarihli sipariş formu uyarınca mobilya alım satımına dair bir sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmeye göre satıcı davalının toplam 14.200,00 TL bedel karşılığında müvekkiline sipariş formundaki ürünleri eksiksiz ve ayıpsız olarak satmayı taahhüt ettiğini, müvekkilinin anlaşma gereği davalı firmanın … şubesi … mağazasında kredi kartı ile toplam 14.200,00 TL’yi ödediğini, sözleşme gereği sevk olunacak mallar için 13.08.2020 tarihinin kararlaştırıldığını, bu tarihte ürünlerin müvekkiline teslim edildiğini ancak dava konusu mobilyaların ayıplı olarak gönderildiğini, bunun üzerine müvekkilinin, davalı şirkete ait … şubesi mağazasında kendisiyle ilgilenen satış temsilcisi … isimli şahısla … üzerinden iletişime geçtiğini ve ayıplı malların fotoğraflarını göndermesi üzerine … isimli satış temsilcisinin de ayıpları gördüğünü ve gerekeni yapacağını belirttiğini, bu konuşmanın üzerine müvekkilinin defalarca tekrardan yazdığını ancak sonuç alınamadığını, … Şubesine uyarı niteliğinde yazı da gönderildiğini, müvekkilinin davalı şirkete malların ayıplı olduğu iddiasıyla defalarca şifahen ve fiziken bildirimde bulunmasına rağmen davalı şirket tarafından basiretli tacir anlamında bir geri dönüş alamadığını, müvekkili şirket yetkilisinin mağdur olduğunu belirterek taraflar arasında yapılan sözleşmeyi davalının temerrüde düşmesi nedeniyle feshettikleri ve sözleşme konusu mobilyalara ilişkin malların ayıplı olması nedeniyle bedelin taraflarına davalının temerrüt tarihi olan 13.08.2020 tarihi itibariyle ticari faiziyle birlikte iade edilmesine ve davalının mallarının da taraflarınca iade edilmesine, vekalet ücretinin ve dava giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davacının alışverişini … Çelik Nak. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. adına gerçekleştirmiş de olsa fatura ve sipariş formundan da görüleceği üzere “Step yatak odası, Mente genç odası” gibi tacirin şahsi kullanımı için satın aldığı ürünlerin ticari işletmesiyle ilgili olmayıp açıkça adi işi niteliğinde olduğunu, bu nedenle davanın görevsizlik nedeniyle reddinin gerektiğini, davacının Kanunda yer alan iki gün içinde usule uygun yapması gereken ayıp ihbar yükümlülüğüne uymadığını, ürünlerin müvekkili şirketin deposundan ayıpsız teslim alındığını, kurulum ve taşımasının müvekkili tarafından gerçekleştirilmediğini, bu hususta müvekkiline yüklenebilecek herhangi bir ayıp sorumluluğu olmadığını, sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kabulü halinde yıpranma payının düşülmesi ve ürünlerin davacı tarafından satıcıya iade edilmesine dair hüküm kurulması gerektiğini belirterek öncelikle davanın ticari dava niteliğinde olmaması nedeniyle usulden reddine, esasa girilmesi halinde davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Mahkememizce … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada 13/07/2023 tarihli celsede davacı şirket temsilcisinin duruşmaya gelmediği gibi yazılı mazeret de bildirmediği anlaşılmıştır. Davacının herhangi bir mazereti olmadan 13/07/2023 tarihli duruşmaya katılmaması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/1. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesinin 1.fıkrasında; ”Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.” hükmü düzenlenmiştir.
İşlemden kaldırma kararı verebilmesi için tarafların usulüne uygun biçimde duruşmaya çağrılmaları mazeretsiz olarak duruşmaya katılmamış olmaları veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirmiş olmaları gerekmektedir.
Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
Yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/5.maddesinde; ”İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.” hükmü bulunmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesinin 1. bendinde, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği, 5. bendinde de işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak 3 ay içinde yenilenmediği takdirde sürenin dolduğu gün itibariyle açılmamış sayılacağı hükmü getirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 13/07/2023 tarihli duruşmada davacı tarafın duruşmaya katılmaması üzerine işlemden kaldırılan dosyanın işlemden kaldırılması tarihinden itibaren 3 aylık süre içerisinde yenilenmediği anlaşılmakla, davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememize ait iş bu dava dosyası müracaata kaldığı 13/07/2023 tarihinden itibaren üç ay içerisinde taraflarca yenilenmediğinden ve herhangi bir başvuru yapılmadığından 6100 sayılı HMK’nun 150/5 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Mahkeme esasının bu şekilde kapatılmasına,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken 970,00-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak alınan 242,51-TL harcın mahsubu ile bakiye 727,49-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 14.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.23/10/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı