Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/514 E. 2021/1160 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-GEREKÇELİ KARAR-
ESAS NO : 2021/514
KARAR NO : 2021/1160

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 27/08/2021
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili 27/08/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı firma sondaj işi yaptığını, bu amaçla müşterisinden almış olduğu … … çek numaralı, 06/09/2021 vade tarihli, 77.223,04 tutarlı çek 26/08/2021 tarihinde şirket yetkilisi
…’in zilyedinde iken telefonu ile birlikte kaybolduğunu, kaybolan bu çek piyasada ticari itibari yüksek olan firmalar tarafından keşide edilmiş olduğundan çeklerin vadelerinin henüz gelmediğinden çek vadeleri geldiğinde çeklerin karşılığının bankadan tahsil edilme imkanı bulunduğunu, çekler davacının yedinde bulunduğu sırada çalınmış veya kaybolmuş bulunduğundan tahsilatı mümkün olmamakta ve bu durumda davacının mağduriyetine neden olduğunu belirterek bu çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 651. maddesi “Kıymetli evrak zayi olduğu taktirde mahkeme tarafından karar verilebilir. Kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyanı ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.” hükmünü içermektedir.
Zayi nedeniyle çek iptali davası açılabilmesi için öncelikle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 780. ve 781. maddeleri uyarınca yasal unsurlara haiz bir çekin bulunması esastır.
Türk Ticaret Kanunu’nun poliçenin iptaline dair 757 ilâ 763. maddeleriyle 764. maddesinin birinci fıkrası hükümlerinin çekin iptalinde de uygulanması zorunludur.
Kıymetli evrak iptali veya çek iptali davalarında amaç, kıymetli evrakı ibraz mecburiyetinde olan ve çekin zilyetliğini kaybetmesi nedeniyle bu zorunluluğu yerine getiremeyen lehtar veya hamile hakkının mevcudiyetini kanıtlamak bakımından bir imkan sunmak, aynı zamanda lehtar veya hamilin çeki ibraz edememekten dolayı alacak hakkını kullanmaktan mahrum kalmasını önlemektir.
”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun iptali düzenleyen “Önleyici önlemler” başlıklı 757. maddesinde;
(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir
(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.” hükmü düzenlenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “İade davası” başlıklı 763. maddesinde ise;
” (1) Elden çıkan poliçe mahkemeye sunulursa, mahkeme, iade davası açması için dilekçe sahibine uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi bu süre içinde dava açmazsa, mahkeme, poliçeyi, sunmuş olana geri verir ve muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “İptal kararı” başlıklı 764. maddesi uyarınca;
”Elden çıkan poliçe, verilen süre içinde mahkemeye sunulmazsa, iptaline karar verilir.
Poliçenin iptaline karar verilmiş olmasına rağmen, dilekçe sahibi kabul edene karşı poliçeden doğan istem hakkını ileri sürebilir.”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 651/2 maddesi uyarınca, kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyanın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi senedin iptalini karar verilmesini isteyebilir.” denilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamalar göz önünde bulundurulduğunda, davacının dava konusu çeki yetkili hamil sıfatıyla elinde bulundurduğu ve dava konusu çeke ilişkin çek iptali davası açmakta hukuki yararı bulunduğu ortadadır.
Talep, Türk Ticaret Kanununun 757. vd. maddeleri hükümlerine dayalı olarak açılmış olup, çekin zayi nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Mahkememizce davaya konu çekin muhataba ibrazı halinde ödenmemesi için ödeme yasağı konulmasına karar verilmiş, davaya konu çekin ibraz edilip edilmediği hususunda bankaya yazı yazılmış, yazı cevabında çekin şubelerine ibraz edilmediğinin bildirildiği görülmüştür. Çek ile ilgili Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde gerekli ilanlar yaptırılmış, ilk ilanın 18/11/2021 tarihinde yapıldığı ve 3 aylık yasal süre içinde Mahkememize dava konusu çek yönünden herhangi bir müracaatın olmadığı, davanın TTK 818 maddesine atıfla 761.-762. madde kapsamına göre sübut bulduğu sonucuna ulaşılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
… A.Ş … Şubesine ait … seri nolu, 77.223,04 TL bedelli, keşide yeri İstanbul, 06/09/2021 vade tarihli çekin ZAYİ NEDENİYLE İPTALİNE
Mahkememizce verilen ödemeden men yasağına ilişkin tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleştiğinde kendiliğinden kalkmış sayılmasına ve tedbir nedeniyle sunulan teminatın davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
HMK ‘nun 333. Maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansından kararın tebliğ gideri düşüldükten sonra kalan kısmın karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/12/2021

Katip…
(E-İmza)

Hakim …
(E-İmza)