Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/492 E. 2021/718 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/492 Esas
KARAR NO : 2021/718

DAVA : Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/08/2021
KARAR TARİHİ : 28/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesini özetle, müvekkili … İnşaat Ticaret Limited Şirketi İzmir Orman İşletme Müdürlüğü’nce 15.04.2021 tarihinde açılan …/… ihale kayıt numaralı İzmir Orman İşletme Müdürlüğü Kameralı Yangın Gözetleme Sistemi Hizmet Alımı İş’inin ihalesine 4.500-TL (dörtbinbeşyüztürklirası) geçici teminat bedelini nakden yatırmak suretiyle katıldığı ve ihalenin 142.250-TL bedel ile müvekkilim şirket üzerinde kaldığı, 15.04.2021 tarih ve 1 sayılı elektronik ileti ile şirketlerinden 8.535,00-TL kesin teminat, 1.348,53-TL sözleşme damga vergisi, 809,40-TL Karar pulu yatırmaları ve sözleşme için gerekli belgeleri temin ederek sözleşme imzalamaları için davet yapıldığı, bilahare idare yetkilisi … …’in şirketlerini arayarak yanlış hesap yaptıklarını ve kesin teminat tutarının 20.437,50-TL olduğunu şirketlerine bildirdikleri, geçici teminat olarak yatırılan 4.500-TL’nin ayrıca iadesi yapılacaktır denilerek bu kez 20.500-TL’lik kesin teminat mektubu alınarak İdareye sunulduğu ve 06.05.2021 tarihinde sözleşme imzaladıkları, Muhasebat kanunu gereğince emanet hesaplarda tutulması gereken ve harcanmayacak olan bu bedel taraflarına iade edilmediği, iadesini talep ettiklerini, fazlaya ilişkin haklarımız saklı tutularak davanın kabulünü, 4.500-TL’nin 06.05.2021 tarihinden itibaren yasal faizi ile, 20.000-TL manevi Tazminatın, 1.000-TL maddi tazminatın, 10.000-TL mahrum kaldıkları karın ise fesih tarihi olan 15.06.2021’den itibaren işleyecek avans faizleri ile birlikte olmak üzere toplam 35.400,00-TL’nin davalı İdareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, haksız feshe dayalı olarak uğranılan zararların maddi-manevi tazminatı talebine yöneliktir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5.maddesini değiştiren ve 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 sayılı yasanın 2.maddesi ile “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usül hükümleri uygulanır ” şeklindeki düzenleme ile , artık 01/07/2012 tarihinden sonra açılacak davalarda sözü edilen iki mahkeme arasındaki ilişki görev ilişkisi olup , görevin 6100 sayılı HMK’nun 137,138 maddeleri gereğince dava şartları arasında sayılmış olması nedeniyle, mahkemenin görevli olup olmadığının yargılamanın her hal ve safhasında talep üzerine veya mahkemece re’sen incelenip gözetilmesi, mahkemenin görevsiz olduğunun tespiti halinde ise dosya üzerinde inceleme yapılarak bu konuda bir karar verilmesi gereği ortaya çıkmıştır.
Bir davanın veya işin Asliye Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için ; her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya uyuşmazlığın 6102 sayılı T.T.K.’da düzenlenen hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya TTK’nun 4.maddesinde( b-c-d-e-f) sayılan dava veya işlerde bulunması yahut özel bir yasal düzenleme ile dava Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinin açıkça belirtilmesi şarttır.
Somut olayda, taraflardan birinin İzmir Orman İşletme Müdürlüğü olduğu, diğerinin davacı şirket olduğu, bir davanın yukarıda belirtildiği gibi ticari dava olabilmesi için, salt bir tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yetmeyip, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili bulunması gereklidir.
Davalı İdare tacir vasfına haiz ya da ticari işletme sahibi bulunmadığından ve kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla hareket ettiğinden davanın Türk Borçlar Kanunu’nun genel hükümlerine göre, genel mahkemede çözümlenmesi gerekmektedir. Dava, mutlak ya da nisbi ticari dava olarak tabir edilen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesi kapsamına girmemektedir.
Bu açıklamalara göre; somut olayda davalı taraf tacir olmayıp, sadece davacı tarafın tacir olması, uyuşmazlığı ticari bir iş saysa dahi, ticari bir dava niteliğine getirmeyeceği, uyuşmazlığın TTK.’nun 4.maddesinde sayılan uyuşmazlıklar arasında yer almadığı, davanın ticaret mahkemelerinde bakılacağına ilişkin açık bir yasa hükmünün de bulunmadığı, bu itibarla davanın; ticari bir dava olmaması nedeniyle davaya bakma görevi mahkememize ait olmayıp, genel hükümlere göre çözülmesi gereken ve genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup davaya bakma görevinin genel mahkeme olan İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olması, HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. (Yargıtay 13.HD. 12/05/2014 tarih, 2014/8115 Esas ve 2014/15041 Karar, Yargıtay 13.HD. 21.06.2018 gün, 2018/2010 Esas ve 2018/7126 sayılı Karar, 26.04.2018 gün, 2015/42688 Esas ve 2018/5188 Karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. H.D.2018/3186 Esas ve 2018/2431 sayılı Karar)
HÜKÜM:
1-HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli İZMİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 28/09/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)