Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/371 E. 2022/692 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/371 Esas
KARAR NO : 2022/692

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/06/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …, … tarihinde, sürücü …’ ın kullanmakta olduğu … plaka sayılı araçta yolcu iken trafik kazası meydana geldiğini, kaza sebebiyle araçta yolcu olarak bulunan davacı … yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması ve yapılacak bilirkişi incelemeleri neticesinde alacakları belirlenebilir hale geldiğinde HMK 107. Madde gereği arttırım yapmak üzere; 100,00-TL daimi iş gücü kaybı tazminatı, 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00-TL bakım giderleri ve 50,00-TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri için olmak üzere şimdilik toplam 300,00-TL’nin temerrüt tarihi itibari ile birlikte işleyecek olan avans faizi ile birlikte, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi gereği davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Şirketi vekili tarafından 20/11/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracı zorunlu mali mesuliyet sigortasının 02.09.2020- 2021 tarihleri arasında davalı şirket tarafından yapıldığını … tarihinde sigortalı aracın karıştığı kazada davacı … ‘in yaralandığı iddiasıyla maddi tazminat talebi ettiğini, tazminat talebi ile açılan davanın yetkisiz olan İzmir mahkemelerinde ikame edildiğini, davalı sigorta şirketinin İzmir’de Bölge Müdürlüğü bulunmadığından ve kazanın meydana geldiği yer olan İzmir’in Ödemiş ilçesine yetkili mahkemenin İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi olmadığını seçimlik yetkinin kendilerinde olması nedeniyle Dosyanın İstanbul Asliye Ticaret mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiğini, davacı tarafın davalı şirkette yapmış olduğu başvuruda eksik evrak bulunması nedeniyle davanın usulden reddinin gerektiğini belirterek yetki itirazlarının kabulünü, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddini aksi halde davanın esastan reddini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle sürekli ve geçici işgöremezlik ve bakıcı giderinden oluşan tazminat taleplerine ilişkindir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili 26/08/2021 tarihli cevap dilekçesi ile; yetki itirazında bulunarak, davalı şirket merkez adresinin İstanbul olduğu ve yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir. Yetki itirazının süresinde olduğu anlaşılmıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 5. maddesinde; “Mahkemelerin yetkisi, diğer kanunlarda yer alan yetkiye ilişkin hükümler saklı kalmak üzere, bu Kanundaki hükümlere tabidir.” hükmü düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesinde; ”Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir.” hükmü yer almaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 16. maddesinde; ”Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Yetki itirazının ileri sürülmesi usulü, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19. maddesinde; “Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir.
Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.
Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir.
Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” şeklinde belirlenmiştir.
Yerleşik ve güncel Yargıtay içtihatları ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları çerçevesinde, tazminat talebi ile sigorta şirketine yöneltilen davalarda, davalı sigorta şirketinin Bölge Müdürlüğünün bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu kararlaştırılmış bulunmaktadır.
Somut olayda davalı … Sigorta Anonim Şirketinin şirket merkezinin İstanbul İlinde olduğu, davalı şirketin İzmir İlinde Bölge Müdürlüğünün bulunmadığı, tarafların yerleşim yerlerinin ve haksız fiilin meydana geldiği yerin veya davacının zarar görme ihtimalinin bulunduğu yerin kaza ve dava tarihi itibari ile (HSK’nun 608 sayılı kararı ile Ticaret Mahkemeleri kurulması ile mevcut Ticaret Mahkemelerinin yargı çevrelerinin belirlenmesine ilişkin karar 7.7.2021 tarihinde verilmiş olup 1.9.2021 tarihinden itibaren uygulanacağı belirtilmiştir. Uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir. Eldeki dava 16/06/2021 tarihinde açılmıştır.) yetki alanımız içerisinde olmadığı bu itibarla davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin süresinde ve usulüne uygun olarak sunmuş olduğu cevap dilekçesinde yetki ilk itirazında bulunduğu anlaşıldığından HMK 114-115 maddeleri gereğince yetki yönünden dava şartının mevcut olmadığı kanaatine varılmış ve mahkememizin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada gerek kazanın meydana geldiği yer, gerekse davacının ikametgahının bulunduğu yer İzmir ili olmadığından, süresi içerisinde davalı yetki itirazında bulunduğundan Mahkememizin yetkili olmadığı, yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla HMK.nun 116. maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Kararın gönderilmesi hakkında başvuru talebinde bulunulmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-HMK.nun 331/2. maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulden anlatıldı.15/09/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza