Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/368 E. 2022/396 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/368
KARAR NO : 2022/396

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/06/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile 24/05/2019 tarihinde müvekkilinin idaresindeki … plakalı aracına çarptığını, kaza da müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini, … plakalı araç sürücüsünün kazada %100 oranında kusurlu olup aracın davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesini tanzim eden sigorta şirketi olduğunu, müvekkilinin aracının meydana gelen değer kaybından poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davalı sigorta şirketine 02/07/2020 tarihinde başvuru yapıldığını, müvekkili adına 1.075,30-TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin aracının kilometresinin düşük olduğunu ve ödenen değer kaybı bedelinin düşük olduğunu, ayrıca müvekkilinin aracının tamiri için serviste uzun süre kaldığını, müvekkilinin aracını kullanmakta mahrum kalması nedeni ile ikame araç bedelini davalı araç sahibinin karşılaması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 50,00-TL değer kaybı bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve 50,00-TL ikame araç bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın 24/05/2019 tarihinde olduğunu, 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zararı nispetinde olduğunu, davalıya değer kaybına ilişkin ödeme yapıldığını belirterek haksız ve mesnetsiz açılanı davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı … beyan dilekçesinde özetle; davaya bakmakla yetkili mahkemenin kazanın olduğu yer mahkemesi olan Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, kaza tespit tutanağının tamamen acil bir durum nedeniyle ve sağlık sorunu endişesiyle karşı tarafa olan güven nedeniyle düzenlendiğini, davacının iyi niyetini suiistimal ettiğini, kazanın iftar saatinde olduğunu, araçta bulunan eşi ve iki çocuğunun çok korktuğu için onları hastaneye götürmek için acele ile eline tutuşturulan tutanağı imzalamak zorunda kaldığını, yapılan inceleme neticesinde %100 kusurlu olmadığının anlaşılacağını, davacının aracının ön tarafı ile kendi aracının tam ortasına vurduğunu, bu hususun rapor ile sabit olduğunu, ayrıca 19/01/2021 tarihli …/… Karar sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Kararı’nda da bu durumunun ortaya çıktığını belirterek aracına ait hasardan kaynaklanan değer kaybı bedeline ilişkin dava hakkını saklı tutmak üzere açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-… Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen …-…-… numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi,
3-Hasar dosyası,
4-Dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri,
5-24/05/2019 tarihli trafik kazası tespit tutanağı,
6-… ve … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları,
7-… plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı,
8-Sigorta Tahkim Komisyonunun …E…. Başvuru, …/… Karar sayılı dosyası,
9-Bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporu,
10-Davacı vekilinin 14/10/2021 havale tarihli dava değeri artırım dilekçesi,
11-Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 21/12/2021 havale tarihli raporu,
12-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, 24/05/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’ya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybı bedeli ve ikame araç bedeli miktarının belirlenmesi ile belirlenecek değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, ikame araç bedelinin ise davalı …’dan tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde ”Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde düzenlenmiştir. Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketi tarafından zararı karşılanan kişi sigorta sözleşmesinin tarafı değildir. Sigorta ettiren kendisi ya da sorumluluğu altında bulunan kişiler tarafından üçüncü kişilere verilecek zararları sigorta şirketine ödediği prim karşılığında sigorta ettirmektedir. Sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin üçüncü kişilere vereceği zararları teminat altına alırken hem üçüncü kişiyi hem de sigortalıyı koruma altına alan bir sigorta türüdür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve 1486. maddelerinde yapılan düzenlemeye göre sorumluluk sigortalarını isteğe bağlı sigortalar ile zorunlu sigortalar olarak ikiye ayırmak gerekir.
Tehlike sorumluluklarında üçüncü kişilerin zararının karşılanması amacıyla bazı alanlarda kamu yararı ve zarar görenlerin korunması gerekçesi ile sorumluluk sigortası yaptırmak yasal zorunluluk haline getirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun da 1483 ve 1484. maddelerinde de zorunlu sorumluluk sigortalarında uygulanacak hükümler ayrıca düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre zorunlu sigortalarda sigorta şirketinin zarar gören üçüncü kişiye karşı olan sorumluluğu kanundan doğan bir sorumluluktur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 13. maddesi ile bazı hallerde Bakanlar Kurulu’na da zorunlu sigortalar ihdas etme yetkisi verilmiştir. Zorunlu sorumluluk sigortalarının kamu yararı taşıması ve yapılmasının yasa ile zorunlu kılınması nedeniyle zorunlu sigortalarda zarar görenlerin korunması amacıyla bazı düzenlemeler yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, ”İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/1. maddesinde, ”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/son. maddesinde ise, ”İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmüne yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, ”sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. (EREN Fikret, Borçlar Hukuku, 9. B, s. 631 vd.; KILIÇOĞLU Ahmet, Borçlar Hukuku, 10. B., s. 264 vd.).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hâkimin taktirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nın 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanun’un 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları kapsamında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde; ”Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5. Bölümünde belirtilen ‘Kapsama Giren Teminat Türleri’ başlığı altında bulunan (a) bendinde ‘Maddi Zararlar Teminatı’ kapsamında araçta meydana gelen değer kaybı da sayılmıştır.
İlgili maddede Maddi Zararlar Teminatı; ”Hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır.” olarak tanımlanmıştır.
Her ne kadar davalı … tarafından yetkili mahkemenin kazanın olduğu yer mahkemesi olduğundan bahisle yetki ilk itirazında bulunulmuş ise de, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda aynı Kanun’un 10. maddesi gereğince sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de dava açılabileceğinin düzenlendiği, burada özel yetkiye ilişkin bir düzenleme söz konusu olup, davacı davasını genel yetkili mahkemede açabileceği gibi özel yetkili mahkemede de açabileceği, yetki itirazının ileri sürülmesi usulünün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19. maddesinde; “Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” şeklinde düzenlendiği, davalı … adına çıkartılan dava dilekçesi ve ekleri ile tensip tutanağını içerir ön inceleme duruşma gününü bildirir tebligatın 09/08/2021 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, tebligatın tebliğ tarihinin adli tatil süresine rastlaması sebebiyle davalı …’nın cevap dilekçesi sunma süresinin 08/09/2021 tarihinde sona erdiği, ancak davalı vekilinin cevap dilekçesini 20/10/2021 tarihinde mahkememize sunmuş olduğu, bu kapsamda cevap dilekçesinin süresinde mahkememize sunulmadığı, ilgili Yasa hükümleri ve yerleşik Yargıtay içtihatları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararları kapsamında yetki ilk itirazının cevap dilekçesi sunma süresi olan dava dilekçesinin tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde yapılması gerektiği, davacının yerleşim yerinin İzmir İli, Çiğli ilçesinde bulunduğu, bu kapsamda davalı süresinde cevap dilekçesi sunmayan davalı …’nın Manisa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle mahkememizin yetkisiz olduğuna yönelik itirazının usul ve yasa hükümlerine uygun olmadığı anlaşılmakla, davalı …’nın yetki ilk itirazının reddine karar verilmiştir.
Aydın İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğü ve Manisa İl İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğü müzekkere yazılarak kazaya karışan araçlara ait ruhsat ve tescil belge ve bilgileri dosya arasına alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine müzekkere yazılarak davacı tarafa ait araca ilişkin tramer kayıtları temin edilmiştir.
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, sigortalı araca ait Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin, dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak davacı tarafça şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, varsa açılmış olan hasar dosyası ve varsa davacı tarafa yapılan ödeme ödeme evraklarının eksiksiz olarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, müzekkere cevabında gönderilen evrak ve kayıtlar dosya arasına alınmıştır.
… Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen …-…-… numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin incelenmesinde, poliçenin 12/11/2018 ile 12/11/2019 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigorta teminatının maddi hasar yönünden araç başına 36.000,00-TL olduğu görülmektedir.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın trafik alanında uzman ve otomotiv alanında uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 24/05/2019 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, hasar dosyası, … plakalı araca ait tramer kaydı ve sair deliller göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücülerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu olan ve 24/05/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususu ile trafik kazası sonucunda … plakalı aracın makul tamirat süresinin ne kadar olacağının, aracın tamiratı süresince edinilecek ikame araç bedelinin ne kadar olduğunun, … plakalı araçta oluşan değer kaybı bedelinin yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda aracın dava konusu kazadan önceki hasarsız ikinci el bedeli ile kazadan sonraki hasarlı ikinci el bedeli arasındaki fark esas alınmak suretiyle belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 12/10/2021 havale tarihli raporlarında sonuç olarak, … plaka sayılı araç sürücüsü …’nın 2918 sayılı Karayolu Trafik Kanunun 57. maddesini ihlal ettiğini, …’nun maliki olduğu … plaka sayılı araç sürücüsü …’nun bu kazanın oluşumunda atfi kabil kusurunun bulunmadığını, davacı tarafa ait araçta meydana gelen bakiye değer kaybının 3.224,70-TL olduğunu, davacı tarafın araç mahrumiyet zararının 1.050,00-TL olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Davacı vekilinin 14/10/2021 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava değerini değer kaybı bedeli yönünden 3.224,70-TL ve ikame araç bedeli yönünden 1.050,00-TL’ye arttırdıklarını beyan ettiği ve dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırdığı görülmüştür.
Davalı …’nın beyan dilekçesinde belirttiği üzere Sigorta Tahkim Komisyonuna müzekkere yazılarak 21/09/2020 başvuru, 19/01/2021 karar tarihli …E… Başvuru…/… Karar sayılı dosya celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce dosyanın tevdi edildiği bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları ile 19/01/2021 karar tarihli …E…. Başvuru…/… Karar sayılı dosyası ile karar içeriğinde yer alan Sigorta Tahkim Komisyonunun …E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü arasında çelişki oluştuğunun dikkate alınmasıyla İstanbul Adli Tıp Kurumuna müzekkere yazılarak dosyanın Trafik İhtisas Dairesine tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 24/05/2019 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, hasar dosyası, … plakalı araca ait tramer kaydı, bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları, Sigorta Tahkim Komisyonuna müzekkere yazılarak 21/09/2020 başvuru, 19/01/2021 karar tarihli …E… Başvuru…/… Karar sayılı dosyası ile karar içeriğinde yer alan Sigorta Tahkim Komisyonunun …E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü ile sair deliller göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücülerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu olan ve 24/05/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususunun bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları ile 19/01/2021 karar tarihli …E…. Başvuru…/… Karar sayılı dosyası ile karar içeriğinde yer alan Sigorta Tahkim Komisyonunun …E… sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü arasındaki çelişki kati şekilde giderilmek suretiyle belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize gönderilmesi istenilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21/12/2021 havale tarihli kusur raporunda sonuç olarak, davalı sürücü …’nın %85 (yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu ve sürücü …’nun %15 (yüzde on beş) oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonunun …E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü ile bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21/12/2021 havale tarihli kusur raporu arasında çelişki bulunduğu ve kusur durumunun netleştirilemediği göz önünde bulundurularak; İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanlığı bünyesinde görevli üç kişilik öğretim görevlisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 24/05/2019 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, hasar dosyası, … plakalı araca ait tramer kaydı, bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları, Sigorta Tahkim Komisyonuna müzekkere yazılarak 21/09/2020 başvuru, 19/01/2021 karar tarihli 2020.E… Başvuru…/… Karar sayılı dosyası ile karar içeriğinde yer alan Sigorta Tahkim Komisyonunun 2020.E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü ile sair deliller göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücülerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu olan ve 24/05/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususunun Sigorta Tahkim Komisyonunun 2020.E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü ile bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21/12/2021 havale tarihli kusur raporu arasındaki çelişki kati şekilde giderilmek suretiyle belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize gönderilmesine karar verilmiş ve bu rapor açısından davacı vekiline mahkememizce talimat yazılmak suretiyle yaptırılacak bilirkişi incelemesi açısından dosya gidiş dönüş masrafı (100,00-TL*2) 200,00-TL ve bilirkişi ücreti olarak kullanılmak üzere 1.800,00-TL olmak üzere toplamda 2.000,00-TL delil avansını mahkememiz veznesine yatırmak üzere iki haftalık kesin süre verilmiş, ancak davacı vekili mahkememizce usulüne uygun şekilde yapılan ihtara rağmen eksik delil avansı bedelini mahkememize yatırmamış ve neticeten davacı tarafın bilirkişi incelemesine dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin eksik delil avansını verilen kesin süre içerisinde mahkememiz veznesine yatırmaması sebebiyle davacı tarafın İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanlığı bünyesinde görevli üç kişilik öğretim görevlisinden oluşan bilirkişi heyeti nezdinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi delilinden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi ve bu kapsamda Sigorta Tahkim Komisyonunun 2020.E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitin komisyonca kabulü ile bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporları ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21/12/2021 havale tarihli kusur raporu arasında çelişkinin giderilememesi sebebiyle, dosyada mevcut bulunan kusur raporlarından davacı açısından aleyhe olan kusur raporu esas alınmak suretiyle hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
Davalı …’nın … plakalı aracın maliki ve aynı zamanda kaza anındaki sürücüsü olduğu, haksız fiili gerçekleştiren şahıs olması sebebiyle davalı …’nın açısından temerrüt olgusunun haksız fiil tarihi olan 24/05/2019 itibariyle vuku bulduğu izahtan varestedir.
Dava açılmadan önce davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu, davalı sigorta şirketi tarafından mahkememize sunulan hasar dosyası içeriğinde yer alan bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere rizikonun 02/07/2020 tarihi itibariyle davalı sigorta şirketine ihbar edildiği, bu çerçevede davalı sigorta şirketinin rizikonun ihbarı akabinde 8 iş gününün sona erdiği 15/07/2020 tarihinde temerrüte düşeceği, ancak davalı sigorta şirketinin 06/07/2020 tarihinde davacı tarafa kısmi ödemede bulunduğu, belirtilen gerekçeler dahilinde davalı sigorta şirketinin başvuru neticesinde kısmi ödemede bulunduğu tarih itibariyle temerrüte düştüğü kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen …-…-… numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, hasar dosyası, dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri, 24/05/2019 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, … ve … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları, … plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı, Sigorta Tahkim Komisyonunun 2020.E… Başvuru, …/… Karar sayılı dosyası, bilirkişi heyetinin 12/10/2021 havale tarihli raporu, davacı vekilinin 14/10/2021 havale tarihli dava değeri artırım dilekçesi, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 21/12/2021 havale tarihli raporu ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın 24/05/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’ya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybı bedeli ve ikame araç bedeli miktarının belirlenmesi ile belirlenecek değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, ikame araç bedelinin ise davalı …’dan tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, 24/05/2019 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı aracın davalı sürücüsünün %75 oranında asli kusuru, davacıya ait … plakalı aracın %25 oranında tali kusuru neticesinde dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, kaza neticesinde davacının aracında hasar oluştuğu ve davanın oluşan hasar sebebiyle aracın değerinde meydana gelen azalma miktarının ve aracın tamirat işlemleri sırasında edinilmek durumunda kalınan ikame araç bedelinin davalılardan tahsili talebi ile ikame edildiği, … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen …-…-… numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin incelenmesinde, poliçenin 12/11/2018 ile 12/11/2019 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigorta teminatının maddi hasar yönünden araç başına 36.000,00-TL olduğu, davacı tarafça rizikonun 02/07/2020 tarihi itibariyle davalı sigorta şirketine ihbar edildiği, ancak davalı sigorta şirketinin 06/07/2020 tarihinde 1.075,30-TL tutarında kısmi ödemede bulunduğu, kaza neticesinde oluşan hasar sebebiyle davacı tarafa ait araçta meydana gelen bakiye değer kaybının 3.224,70-TL olduğu, davacı tarafın araç mahrumiyet zararının 1.050,00-TL olduğu, davacı vekilinin eksik delil avansını verilen kesin süre içerisinde mahkememiz veznesine yatırmaması sebebiyle davacı tarafın İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanlığı bünyesinde görevli üç kişilik öğretim görevlisinden oluşan bilirkişi heyeti nezdinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi delilinden vazgeçmiş sayılmasına karar verildiği, bu sebeple dosyada mevcut bulunan kusur raporlarından davacı açısından aleyhe olan ve davalı tarafın da kabulünde olan Sigorta Tahkim Komisyonunun 2020.E…. sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında, … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki kusur oranlarının kabulünün hakkaniyete uygun düşeceği, davalı …’nın açısından temerrüt olgusunun haksız fiil tarihi olan 24/05/2019 itibariyle vuku bulduğu, davalı sigorta şirketinin 06/07/2020 tarihinde davacı tarafa kısmi ödemede bulunduğu, davalı sigorta şirketinin başvuru neticesinde kısmi ödemede bulunduğu tarih itibariyle temerrüte düştüğü anlaşılmakla, açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
1-a)Değer kaybı bedeli talebinin KISMEN KABULÜNE, 2.418,53-TL maddi tazminatın davalı … yönünden haksız fiil tarihi olan 24/05/2019 tarihinden, davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden ise poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla kısmi ödeme tarihi olan 06/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ya verilmesine, 806,17-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
b)İkame araç bedeli talebinin KISMEN KABULÜNE, 787,50-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 07/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine, 262,50-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 219,02-TL karar ve ilam harcından, 59,30-TL peşin harç ile 71,30-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 88,42-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 715,30-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 49,50-TL elektronik tebligat, 83,00-TL tebligat, 83,20-TL posta masrafı, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 700,00-TL Adli Tıp Kurumu rapor ücreti, 59,30-TL peşin harç, 59,30-TL başvurma harcı ve 71,30-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.305,60-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 1.729,35-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 1.316,90-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 3.206,03-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 2.441,39-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 806,17-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta Anonim Şirketine verilmesine,
6-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta Anonim Şirketi 1.005,18-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı … ve … Sigorta Anonim Şİrketi vekilinin yokluklarında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesi gereğince kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/05/2022

Katip …
[E-İMZA]

Hakim …
[E-İMZA]

TASHİH ŞERHİ

Her ne kadar mahkememizce 10/05/2022 tarihli ve 2021/368 Esas 2022/396 Karar sayılı hükmün 1 numaralı fıkrasının b bendinde “İkame araç bedeli talebinin KISMEN KABULÜNE, 787,50-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 07/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine, 262,50-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,” şeklinde ibareye yer verilmiş ise de, davacı vekilinin ikame araç bedeline yönelik talebinin sadece davalı …’ya yöneltildiği ve bu talep açısından … Sigorta Şirketinin taraf olmadığı anlaşılmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 304. maddesi gereğince 10/05/2022 tarihli ve 2021/368 Esas 2022/396 Karar sayılı hükmün 1 numaralı fıkrasının b bendinin “İkame araç bedeli talebinin KISMEN KABULÜNE, 787,50-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 07/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, 262,50-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,” olarak tashihine karar vermek gerekmiştir.10/05/2022

Katip …
[E-İMZA]

Hakim …
[E-İMZA]

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.