Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/330 E. 2021/745 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/330 Esas
KARAR NO : 2021/745

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2020
KARAR TARİHİ : 04/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü ile akdedilen abonelik sözleşmesi ile müvekkili şirketin … İzmir adresinde bulunan tesislerinin su hizmetinin … Genel Müdürlüğü tarafından temin edildiğini, Haziran 2019 dönemine ait … Seri Numaralı 42.464,00- TL bedelli ve … seri numaralı 72.825,00 -TL bedelli faturaların müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, bu faturalardan … seri numaralı 72.825,00-TL bedelli faturada müvekkili şirkete 41.550,71-TL katı atık tutarı bedelinin tahakkuk ettirildiğini, tahakkuk ettirilen katı atık tutarı bedelinin müvekkili şirketin abonmanlık sözleşmesine ve 27.10.2010 tarihli Atık Su Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğe aykırılıklar teşkil ettiğini, bu konuda … Belediye Başkanlığına 04.07.2019 tarihinde … nolu kayıt numarasıyla 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde yazılı başvuru yapıldığını fakat bu başvurularına bir cevap verilmediğini, aykırılık durumu hakkında 30/09/2019 tarihinde … Genel Müdürlüğüne … kayıt numarası ve … Belediye Başkanlığına … kayıt numarasıyla başvuru yapıldığını, anılan fatura bedelinin ihtirazi kayıt ile ödendiğini, davalı … Genel Müdürlüğü tarafından gönderilmiş olan cevapta davalı idare Atık Su Alt Yapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tariflerinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik çevresinde söz konusu katı atık bedeli hesabının … Belediyesi tarafından hesaplanarak kendilerine bildirildiğini, söz konusu bildirilen bedellerin su faturalarına yansıtıldığını, bu nedenle itirazların hesabı yapan … Belediyesine yöneltilmesi gerektiğini ileri sürüp itiraz ettiğini, söz konusu başvuru üzerine davalı … Belediyesinin ise ihtarnameye cevap vermediğini belirterek fazlaya dair ve her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile; davalılar tarafından haksız işlem ile müvekkili şirket hakkında Haziran 2019 dönemine ait … seri numaralı 72.825,00-TL bedelli su faturasına yansıtılan ihtirazi kayıtla ödenmiş olan 41.550,71-TL tutarındaki katı atık bedeli alacağının fatura ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Belediye Başkanlığı Vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın istirdat davası mahiyetinde olup, 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, esasen müvekkili belediyeye husumet yöneltilemeyeceğini, esas yönünden de davanın reddi gerektiğini, Atıksu altyapı ve evsel katı bertaraf tesisleri tarifelerinin belirlenmesinde uyulacak usul ve esaslara ilişkin yönetmelik’in 3.maddesinde yönetmeliğin, 2872 sayılı Çevre Kanunun 11.maddesine dayanılarak hazırlandığının belirtildiği, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin dosyasında taraf gösterilen davalılardan İzmir Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü yönünden dosya tefrik edilerek …/… Esas sayılı dosyası üzerinden Arabuluculuk Dava Şartı Yokluğu Nedeniyle Usulden Reddine karar verilmiştir.
Bir davanın veya işin Asliye Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için ; her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya uyuşmazlığın 6102 sayılı T.T.K.’da düzenlenen hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya TTK’nun 4.maddesinde( b-c-d-e-f) sayılan dava veya işlerde bulunması yahut özel bir yasal düzenleme ile dava Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinin açıkça belirtilmesi şarttır.
Somut olayda, taraflardan birinin İzmir … Belediye Başkanlığı olduğu, diğerinin davacı şirket olduğu, bir davanın yukarıda belirtildiği gibi ticari dava olabilmesi için, salt bir tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yetmeyip, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili bulunması gereklidir.
Davalı İdare tacir vasfına haiz ya da ticari işletme sahibi bulunmadığından ve kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla hareket ettiğinden davanın Türk Borçlar Kanunu’nun genel hükümlerine göre, genel mahkemede çözümlenmesi gerekmektedir. Dava, mutlak ya da nisbi ticari dava olarak tabir edilen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesi kapsamına girmemektedir.
Bu açıklamalara göre; somut olayda davalı taraf tacir olmayıp, sadece davacı tarafın tacir olması, uyuşmazlığı ticari bir iş saysa dahi, ticari bir dava niteliğine getirmeyeceği, uyuşmazlığın TTK.’nun 4.maddesinde sayılan uyuşmazlıklar arasında yer almadığı, davanın ticaret mahkemelerinde bakılacağına ilişkin açık bir yasa hükmünün de bulunmadığı, bu itibarla davanın; ticari bir dava olmaması nedeniyle davaya bakma görevi mahkememize ait olmayıp, genel hükümlere göre çözülmesi gereken ve genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup davaya bakma görevinin genel mahkeme olan İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olması, HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. (Yargıtay 13.HD. 12/05/2014 tarih, 2014/8115 Esas ve 2014/15041 Karar, Yargıtay 13.HD. 21.06.2018 gün, 2018/2010 Esas ve 2018/7126 sayılı Karar, 26.04.2018 gün, 2015/42688 Esas ve 2018/5188 Karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. H.D.2018/3186 Esas ve 2018/2431 sayılı Karar)
HÜKÜM:
1-HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli İZMİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 04/10/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)