Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/269 E. 2021/1021 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/269 Esas
KARAR NO : 2021/1021

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2021
KARAR TARİHİ : 09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; iş bu davaya konu icra takibine dayanak senetler üzerinde yer alan imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkili aleyhine resmi belgede sahtecilik suçunun işlenmesine ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu, … Soruşturma sayılı dosya ile soruşturmanın başlatıldığını, müvekkilinin icra ve haciz işlemleri karşısında hem maddi hem manevi olarak zarar gördüğünü, müvekkiline ait taşınmazların haciz işleminin tesis edildiğini, müvekkilinin mezkur icra takibi sebebiyle uğradığı ve uğraması muhtemel telafisi imkansız zararlara engel olmak adına İİİK 72/3 uyarınca tedbir talebinde bulunmanın zorunlu olduğunu, takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin senetten dolayı borçlu olmadığının tespit edilmesini, ve davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile senette yazılı miktar olan 260.000,00-TL’nin %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine yargılama sürecince teminatsız olarak, veya mahkemenin uygun göreceği teminat karşılığında İİK 72/3 uyarınca takip hakkında tedbir kararı verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu davaya konu olan icra takibi davacı aleyhine borçlu sıfatı ile müvekkili adına alacaklı sıfatı ile başlattıklarını, İzmir …İcra Müdürlüğüne ait … Esas sayılı dosyasında icra takibinin başlatıldığını, takibe konu borcun sebebi davacı/borçlu tarafından imzalanarak müvekkilime verilen ve vadesinde ödenmeyen toplam 260.000, 00 TL bedelli ve aşağıda belirtilen vade ve tutardaki toplam 6 adet “kambiyo senedi” olduğunu,13.03.2020 tanzim T. 13.04.2020 vade T.15.000 TL bedelli, 13.03.2020 tanzim T. 13.05.2020 vade T. 15.000 TL bedelli 13.03.20220 tanzimT. 13.06.2020 vade T. 15.000 TL bedelli, 09.12.2020 tanzim T. 02.01.2021 vade T. 15.000 TL bedelli,10.12.2020 tanzim T. 01.02.2021 vade T. 100.000,00 TL bedelli, 10.12.2020 tanzim T. 01.03. 2021 vade T. 100.000,00 TL bedelli vadesinde ödenmeyen senetler nedeni ile icra takibinin başlatıldığını ödeme emri borçluya 18.03.2021 tarihinde bizzat tebliğ edildiğini, taraflarınca takibin kesinleşmesi üzerine davacının üzerine kayıtlı ve intikal eden miras hisseleri üzerinden Taşınmaz haczinin yapılarak tüm taşınmazlarına haciz konulduğunu, açıklanan nedenler ile davacı tarafından müvekkilinin huzurunda düzenlenen senetlerin vadesinin geldiği halde ödeme yapmadığı için icra takibine konu edildiğini ve alacağın tahsili zamanında icra işlemleri yapıldığını, davanın haksız ve kötü niyetli olarak açıldığını, davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, verilen tedbir kararının müvekkilinin alacağına kavuşmasını geciktireceğinden alacağına geç kavuşacak olması nedeniyle doğan zararlarını da gözetecek şekilde daha yüksek bir oranda teminat miktarının belirlenerek ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı son anlaşamama tutanağı,
2-İzmir …. İcra Dairesinin ait … Esas sayılı dosyası,
3-İzmir Cumhuriyet Başsavcılığın
ü,,… Soruşturma sayılı soruşturma dosyası,
4-Keşidecisi …, lehtarı … olan, 13/03/2020 tanzim, 13/04/2020 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 13/03/2020 tanzim, 13/05/2020 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 13/03/2020 tanzim, 13/06/2020 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 09/12/2020 tanzim, 02/01/2021 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 10/12/2020 tanzim, 01/02/2021 vade tarihli, 100.000,00-TL bedelli bono, 10/12/2020 tanzim, 01/03/2021 vade tarihli, 100.000,00-TL bedelli bono suretleri,
5-İzmir … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası,
6-İzmir … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası,
7-Sair deliller,
DAVA KONUSU:
Açılan dava, taraflar arasında herhangi bir sözleşmesel ve ticari ilişki bulunmadığı iddiası çerçevesinde davalı tarafından düzenlendiği iddia olunan 13/03/2020 tanzim, 13/04/2020 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 13/03/2020 tanzim, 13/05/2020 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 13/03/2020 tanzim, 13/06/2020 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 09/12/2020 tanzim, 02/01/2021 vade tarihli, 15.000,00-TL bedelli bono, 10/12/2020 tanzim, 01/02/2021 vade tarihli, 100.000,00-TL bedelli bono, 10/12/2020 tanzim, 01/03/2021 vade tarihli, 100.000,00-TL bedelli bononun tahsili amacıyla İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında davacı aleyhine başlatılan icra takibinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davaların birleştirilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 166. maddesinde; ”Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.
Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.
Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.
Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 168.maddesinde ise; ”Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Şu kadar ki, bu husus tek başına, bölge adliye mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme; Yargıtayda ise bozma sebebi teşkil etmez.” hükmüne yer verilerek, birleştirme kararına karşı ancak esas hakkındaki hükümle birlikte istinaf ve temyiz yasa yollarına başvurulabileceği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı üzerinden yapılan değerlendirme sonucunda, iş bu dosya ile mahkememizin … Esas sayılı dosyasının taraflarının ve davaya dayanak hukuki ilişkinin aynı olduğu, tarafların aynı olmasına binaen yargılama sırasında yaptırılacak bilirkişi incelemelerinin tek bir dosya üzerinden yapılmasının her iki tarafın menfaatine uygun olduğu, buna göre 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 166/4. maddesinde belirtilen şekilde davaların aynı nedenlerden doğduğu ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle davalar arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu, davaların birlikte görülmesinde gerek usul ekonomisi gerekse delillerin birlikte değerlendirilmesi ve birbiri ile çelişmeyen hükümlere ulaşılması yanında yargılamanın hızı ve bütünlüğü açısından yarar ve zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 166. maddesi uyarınca mahkememizin 2021/269 Esas sayılı dosyasının mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin 2021/269 Esas sayılı dosyasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 166. maddesi uyarınca aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunan mahkememizin … Esas Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Mahkememizin 2021/269 sayılı Esasının birleştirme nedeniyle kapatılmasına,
3-Yargılamaya mahkememizin … Esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine,
4-Yargılama harç ve giderlerinin birleştirilen dosyada hükümle birlikte değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 168. maddesi uyarınca nihai kararla birlikte istinaf yolu açık olmak üzere bu aşamada kesin olmak üzere karar verildi. 09/11/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.