Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/263 E. 2021/879 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-GEREKÇELİ KARAR-
ESAS NO : 2021/263
KARAR NO : 2021/879

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının müteahhitlik yaptığını, davacının inşaat işlerinde vasıflı işçi olduğunu, davalıya ait inşaatlarda çalıştığını, davalı tarafça ödenmeyen işçilik ücretinin tahsili için İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ile takip başlattığını, kendisi alacaklı olduğu halde davalının hileyle açık imzalı teminat senedine dayanarak aleyhine takip başlattığını, senedin davalıya ait şirketten araba kiralarken kaza ve cezalara karşı imzalanan boş senet olduğunu, senetlerini geri almak istediyse de davalının vermediğini, kötü niyetli davrandığını beyan ederek İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 23/10/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, senet karşılığı ödenmemiş ve davalının alacaklı olduğunu, bu sebeple icra takibine geçildiğini, davacının borç senedindeki imzayı ikrar etmiş olması karşısında borç senedinin borç sebebinden soyut olduğunu, senedin varlığı halinde borcun varlığına yeterli delil teşkil ettiği ve borçlunun ancak borcu ödemiş olması ve bunu yazılı belge ile ispat etmesi koşulu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı, davacının inşaat işlerinde vasıflı işçi olduğunu, davalıya ait inşaatlarda çalıştığını, davalı tarafça ödenmeyen işçilik ücretinin tahsili için İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ile davalı hakkında ilamsız icra takibi başlattığını, takibe davalı tarafça itiraz edilmesine rağmen kendisince itirazın iptali davası açılmadığını, bu şekilde davalıdan kendisi alacaklı olduğu halde davalının hileyle açık imzalı teminat senedine dayanarak aleyhine takip başlattığını, senedin davalıya ait şirketten araba kiralarken kaza ve cezalara karşı imzalanan boş senet olduğunu, senetlerini geri almak istediyse de davalının vermediğini, kötü niyetli davrandığını beyan ederek İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ve dayanağı bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davacı tarafça bu gerekçelerle İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan …/… Esas, …/… K.sayılı davada mahkemece, uyuşmazlığın bonodan kaynaklandığı, bononun Türk Ticaret Kanununda düzenlendiği ve uyuşmazlığın ticari dava olduğu gerekçeleriyle görevsizlik nedeniyle usulden ret kararı verilmiş, kararın kesinleşmesini müteakiben dosya mahkememize tevzi edilmiş, yargılamaya mahkememizce devamla hüküm kurulmuştur.
Davalı vekili, senet nedeniyle müvekkilinin alacaklı olduğunu, bu sebeple icra takibine geçildiğini, davacının borç senedindeki imzayı ikrar etmiş olması karşısında borç senedinin borç sebebinden soyut olduğunu, senedin varlığı halinde borcun varlığına yeterli delil teşkil ettiği ve borçlunun ancak borcu ödemiş olması ve bunu yazılı belge ile ispat etmesi koşulu olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, icra dosyası ve dayanağı bono nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunun 72.maddesi gereğince borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir.
Somut olayda, davacı tarafça keşide edilerek davalıya verilen bononun teminat amaçlı verildiği ve teminat amacına aykırı bir şekilde takip yapıldığı, bono nedeniyle davacının borcu bulunmadığı iddiasıyla eldeki davanın açıldığı görülmektedir.
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak temelde bir alacak borç ilişkisine dayanmaktadır. Ancak, kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/19-1156 E, 2014/660 K.) Başka bir söyleyişle kambiyo senedinden kaynaklanan alacak hakkı, senedin düzenlenmesi gerektiren temel ilişkiden ve başkaca herhangi bir sebepten mücerrettir.
4721 sayılı TMK’nun 6.maddesinde kural olarak bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran tarafın o iddiayı ispat etmesi gerekmektedir.
Bu ispatın ise 6100 Sayılı HMK’nun 201 vd. Maddelerinde belirtilen deliller ile yapılması mümkündür. Madde metninde senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak nitelikte bulunan işlemlerin ancak yazılı belge ile ispat edilebileceği hususunda düzenlemeler bulunmaktadır.
Dosya kapsamında davacının keşide ederek davalı tarafa verdiği bononun, araç kiralama sözleşmesi kapsamında hasar ve muhtemel cezalara teminat teşkil etmesi amacıyla verildiği, teminat verilmesini gerektiren araç kiralama işleminin ortadan kalkmasına rağmen senedin davalı tarafça iade edilmeyerek takip başlatıldığı iddia edilmiş ise de bu hususlara ilişkin olarak HMK 201 vd.maddelerine uygun bir yazılı delil veya yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilebilecek bir delil davacı tarafça dosyaya sunulmamıştır. Başka bir söyleyişle senedin teminat amacıyla verildiği ve amaca aykırı olarak takibe konu edildiği hususlarında davacının soyut beyanları dışında, kesin ve her türlü şüpheden uzak, yazılı bir delil dosyaya sunulmamıştır. Bu itibarla davanın reddine karar verilmesi gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nederlerle:
Davanın REDDİNE,
Davalı taraf duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT tarifesine göre hesap ve takdir edilen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14 maddesi gereğince ilerde haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320.00 TL zorunlu Arabuluculuk yargılama giderinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/09/2020 tarihli adli yardım talebinin kabul ara kararı ile yargılama masrafları için kullanılmak üzere İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı İdari İşler Müdürlüğü tarafından 19.10.2020 tarihinde dosyaya yatırılan 300,00 TL suç üstü ödeneğinden artan kısmının karar kesinleştiğinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı İdari İşler Müdürülüğü’ne iadesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL başvurma ve 59,30 TL peşin harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/10/2021

Katip …
(E-İmza)

Hakim …
(E-İmza)