Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/245 E. 2022/119 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/245 Esas
KARAR NO : 2022/119

DAVA : Çekişmeli Alacağın Tespiti Ve Konkordato Hükümleri Uyarınca Tahsili İstemli
DAVA TARİHİ : 05/08/2020
KARAR TARİHİ : 09/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Çekişmeli Alacağın Tespiti Ve Konkordato Hükümleri Uyarınca Tahsili İstemli davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacı banka ile davalı şirket arasında akdedilen kredi çerçeve sözleşmeleri uyarınca davalıya kredi kullandırıldığını, davalı tarafından kredi borcunun ödenmediğini, davalı tarafın konkordato talebinin mahkemece kabul edilmesi nedeniyle kredi alacağı için icra takibi yapamadıklarını, alacak kaydı taleplerinin borçlu tarafından itiraza uğrayıp komiser raporunda nisaba katılmadığını, konkordato dosyasında alacağa ilişkin bütün belgelerini sunmalarına rağmen mahkemenin itirazlarını dikkate alarak bilirkişi incelemesi yaptırmadan komiser raporuna göre müvekkilinin alacağının çekişmeli görülerek konkordatonun kabulüne karar verip kararında konkordatonun tasdiki ile beraber alacaklılar listesi ve ödeme planında yer almayan dava konusu çekişmeli alacağın İİK’nun 308(b)maddesi uyarınca banka hesabına yatırılmasına karar verilerek kararın 24/07/2020 tarihinde yayımlandığını, İİK’nun 308(b) maddesi uyarınca bu davayı açmak durumunda kaldığını bildirmiş alacaklarının tespiti ile tahsiline karar verilmesine ve davalı taraftan İİK’nun 308(b) maddesinin ikinci fıkrası uyarınca teminat alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davacı vekili, cevap dilekçesinde; uyuşmazlığın zorunlu arabuluculuk yoluna tabi olup, davacı tarafça bu yola başvurulmadan dava açılması nedeniyle davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddinin gerektiğini, davacının alacak iddiasının müvekkili şirket defter ve muhasebe kayıtlarıyla uyuşmadığının, bu itibarla alacağın ”çekişmeli” olduğu hususunun, konkordato komiserinin nihai raporunda, bilirkişi raporunda ve mahkeme kararında hüküm altına alındığını, bu itibarla bilirkişi raporu alınmadan hüküm kurulduğu iddiasının yersiz olduğunu, müvekkili şirketin davacıya toplamda 45.752,61 TL borcunun bulunduğunu, davacı tarafından müvekkili şirkete gönderilen 11/05/2020 tarihli yazıda yapılandırmaya tabi borcun 100.747,65 TL olduğunu belirtildiğini, konkordato dosyasına ise alacak miktarının 195.752,61 TL olarak bildirildiğini, akabinde 100.000,00 TL ve 50.000,00 TL bedelli iki çekin davacı tarafından tahsil edilerek bloke konulduğunu ve müvekkili şirkete bu bedellerin ödenmediğini, bununla ilgili ihtiyati tedbir talebinde bulunduklarını, mahkemenin 24/10/2018 tarihli kararı ile blokajın kaldırılmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verildiğini, bu karara rağmen müvekkilinin her türlü alacağına davacı tarafça bloke konulduğunu, tahsil edilen çek bedellerinin müvekkili şirketin borcundan mahsup edilmediği gibi ihtiyati tedbir kararının yerine getirilmeyerek müvekkili şirketin maddi zarara sokulduğunu, çek tahsilatlarının yapıldığı tarihte müvekkilinin borcunun bulunmadığını, borcu bulunsa dahi yapılan tahsilatın borcu karşılayıp bakiyesinin müvekkili şirket lehine faizlendirilmesinin gerektiğini, davacı yanın 400.000,00 TL tutarındaki teminat mektuplarına ilişkin iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, her iki teminat mektubunun geçici kabul eksikliklerinin teminatı olarak Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat ve Emlak Dairesi Başkanlığı’na verildiğini, geçici kabulün 25/02/2019 tarihinde yapılıp teminat mektuplarının uzatılması talebine muvafakat etmediklerini 16/10/2019 tarihli dilekçe ile davacı bankanın Çiğli Şube Müdürlüğü’ne ilettiklerini, bu itibarla teminat mektuplarının vadelerinin 17/10/2019 tarihinden sonra uzatılmadığı gibi nakte de çevrilmediğini, teminat mektuplarının geçerlilik tarihlerinin dolmuş olup borca esas teşkil etmelerinin mümkün olmadığını, bu nedenle faiz tahakkuk ettirilemeyeceğini, faiz ve diğer eklentiler adı altında talep edilen 44.602,14 TL’nin de gerçeği yansıtmadığını, İİK’nun 294.ve 288.maddeleri hükümleri ile davacının alacağının rehinli alacak statüsünde yer almaması, konkordato projesinin %0 faiz ile yapılması ve alacaklılar tarafından kabul edilmesi nedeniyle faiz isteminin dayanaksız olup, davanın haksız ve yersiz olduğunu bildirmiş, davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; İ.İ.K’nun 308(b) maddesi hükmü uyarınca çekişmeli alacağın tespiti ve konkordato hükümleri uyarınca tahsili istemine ilişkindir.
İİK’nun 308(b) maddesinde alacakları itiraza uğramış olan alacaklıların, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilecekleri düzenlenmiş, dava, ilgili maddede belirtilen yasal süre içinde açılmıştır.
Davacı bankanın davalı şirketle akdettiği kredi çerçeve sözleşmeleri uyarınca kredi kullandırmış, davalı şirketin İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında açtığı konkordato talebinin kabul edilmiş, 17/07/2020 tarihli kararla konkordatonun tasdikine karar verilmiş, davacının davaya konu kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağı, itiraza uğraması nedeniyle çekişmeli alacak olarak kabul edilmiş, davacı tarafça İİK’nun 308(b) maddesi hükmü uyarınca davaya konu alacağın tespiti ile konkordato hükümleri uyarınca tahsili talep edilmiştir.
İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin …… esas sayılı dosyasında verilen kararın istinaf edilmesinden sonra İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 02/12/2020 tarihli kararı ile kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesine karar verilmiş, İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında devam edilen yargılama sonrasında bu kez 11/03/2021 tarihli kararla ikinci defa konkordato talebinin kabulüne ve tasdikine, davacı bankanın talep edilen 545.156,22 TL’lik alacağının çekişmeli olarak kabulüne karar verilmiş, bu kararın istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin …… esas sayılı dosyasında kararın kaldırılmasına, yargılamaya devam edilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiş, bu karar sonrasında İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile yargılamaya yeniden başlanmış olup, dava dosyası hüküm tarihi itibariyle derdesttir.
Davanın, İİK’nun 308/b maddesi uyarınca konkordato tasdik kararı ile birlikte dava konusu alacağın çekişmeli alacak olarak kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle davacı tarafın alacağının tespiti ile konkordato hükümleri uyarınca tahsili istemli dava niteliğinde olmasına göre bu davanın tasdik kararı verilen 17/07/2020 tarihli karar gereğince ve İİK’nun 308/b maddesi hükmünde gösterilen süreye bağlı olarak açıldığı, bu davadaki hükmün çekişmeli kabul edilen alacak miktarına göre tespiti ile ilgili karardaki ödeme koşulları göz önünde tutularak oluşturulacağı, dolayısıyla 17/07/2020 tarihli kararın kesinleşmesine bağlı olarak çözümlenmesinin gerektiği, konkordato kararının kaldırılması halinde yapılacak yeniden yargılamada konkordato projesi koşullarının ve çekişmeli alacak miktarının değişebilmesinin mümkün olup, davanın da İİK’nun 308/b maddesinde belirtilen süre içinde ve verilecek karar sonrasında açılmasının gerekmesi karşısında kararın kaldırılmasına bağlı olarak Mahkememizdeki davanın konusuz kaldığı, bu davanın açılmasına neden olan tasdik kararının kaldırılmış olması nedeniyle bu davaya devam etmenin mümkün olmadığı dikkate alınarak davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Tarafların yargılama giderlerinden sorumluluklarının tespiti için haklılık durumlarının belirlenmesi gerekmektedir. Dava, konkordato tasdik kararını veren mahkemenin bu davaya konu alacağı çekişmeli alacak olarak kabul eden kararı üzerine açılmıştır. Tarafların haklılık durumu tüm deliller toplanarak belirlenecektir. Ancak, konkordato komiserinin, raporunda dava konusu alacağın çekişmeli alacak olarak kabulü yanında konkordato tasdik kararını veren mahkemede alınan bilirkişi raporu sonrasında konkordato kararı veren mahkeme tarafından davaya konu alacağın çekişmeli olarak kabul edilmesine bağlı olarak bu davanın açılmasında davalının hakkında dava açılmasına sebebiyet vermediği, davacı tarafın da iddia ettiği alacağı için kanunda belirtilen yasal süre içinde konkordato tasdik kararına ve çekişmeli alacak kararına bağlı olarak dava açtığı birlikte değerlendirildiğinde, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi ve taraflarca yapılan yargılama giderinin üzerlerinde bırakılması gerektiği dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş ve taraflarca yapılan yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Gerektirici Nedenlerle:
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin yatırılan 54,40 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına
5-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından arta kalanın HMK.’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okundu. 09/02/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza