Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/179 E. 2021/1118 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/179
KARAR NO : 2021/1118

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/03/2021
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı … Anonim Şirketi tarafından zorunlu trafik sigortası ile sigortalı olan maliki …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın İzmir İli Bornova İlçesi Şahin Tepesi istikametindeyken, maliki
… olan ve kazada …’nın idaresinde bulunan … plakalı aracın müvekkilinin aracına arkadan çarptığını, bu kaza sonucu müvekkilinin maliki olduğu araçta maddi hasarın oluştuğunu, sürücü beyanlarından anlaşılacağı üzere meydana gelen kazada asli kusurlu olan aracın kaza tarihi itibari ile … Anonim Şirketine … nolu poliçe ile zorunlu trafik sigortalısı olduğunu, müvekkilinin aracındaki hasarın tazmini amaçlı ZMMS poliçesini tanzim eden davalı
… Sigortaya başvurulduğunu … numaralı hasar dosyasının açıldığını, hasar dosyası kapsamında müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, davaya konu hasar nedeniyle taraflarınca araçtaki hasar miktarının tespiti amaçlı bağımsız bir eksperden rapor alındığını bilirkişi raporunda hasar bedelinin 4.484,00-TL olarak tespit edildiğini, açıklanan nedenler ile belirsiz alacak davası kapsamında fazlaya ilişkin müvekkil hak ve alacaklarının saklı kalması kaydıyla 100,00-TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, taraflarınca alınan Eksper rapor ücreti olan 350,00-TL gider ile birlikte iş bu davada yapılan yargılama giderleri ile birlikte vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı aslı,
2-Davalı … Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen… numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, 09/12/2020 tarihinde meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı … TC Kimlik numaralı … tarafından yapılan başvuruya ilişkin dilekçe ve dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, başvuru sonucunda açılan … numaralı hasar dosyası,
3-Dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopisi,
4-09/12/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı,
5-… ve … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları,
6-… plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı,
7-Davacı vekili tarafından sunulan 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporu,
8-Bilirkişi heyetinin 02/02/2021 havale tarihli raporları,
9-Davacı vekilinin 05/07/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi,
10-Sair deliller.
DAVA KONUSU:
Açılan dava, 09/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan hasar bedelinin belirlenmesi ve belirlenecek hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsili talebine taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları ; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde ”Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde düzenlenmiştir. Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketi tarafından zararı karşılanan kişi sigorta sözleşmesinin tarafı değildir. Sigorta ettiren kendisi ya da sorumluluğu altında bulunan kişiler tarafından üçüncü kişilere verilecek zararları sigorta şirketine ödediği prim karşılığında sigorta ettirmektedir. Sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin üçüncü kişilere vereceği zararları teminat altına alırken hem üçüncü kişiyi hem de sigortalıyı koruma altına alan bir sigorta türüdür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve 1486. maddelerinde yapılan düzenlemeye göre sorumluluk sigortalarını isteğe bağlı sigortalar ile zorunlu sigortalar olarak ikiye ayırmak gerekir.
Tehlike sorumluluklarında üçüncü kişilerin zararının karşılanması amacıyla bazı alanlarda kamu yararı ve zarar görenlerin korunması gerekçesi ile sorumluluk sigortası yaptırmak yasal zorunluluk haline getirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun da 1483 ve 1484. maddelerinde de zorunlu sorumluluk sigortalarında uygulanacak hükümler ayrıca düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre zorunlu sigortalarda sigorta şirketinin zarar gören üçüncü kişiye karşı olan sorumluluğu kanundan doğan bir sorumluluktur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 13. maddesi ile bazı hallerde Bakanlar Kurulu’na da zorunlu sigortalar ihdas etme yetkisi verilmiştir. Zorunlu sorumluluk sigortalarının kamu yararı taşıması ve yapılmasının yasa ile zorunlu kılınması nedeniyle zorunlu sigortalarda zarar görenlerin korunması amacıyla bazı düzenlemeler yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, ”İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/1. maddesinde, ”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/son. maddesinde ise, ”İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmüne yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, ”sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. (EREN Fikret, Borçlar Hukuku, 9. B, s. 631 vd.; KILIÇOĞLU Ahmet, Borçlar Hukuku, 10. B., s. 264 vd.).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hâkimin taktirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nın 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanun’un 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şubesi’ne müzekkere yazılarak kazaya karışan araçlara ait ruhsat ve tescil belge ve bilgileri dosya arasına alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’ne müzekkere yazılarak davacı tarafa ait araca ilişkin tramer kayıtları temin edilmiştir.
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, sigortalı araca ait Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin, dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak davacı tarafça şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, varsa açılmış olan hasar dosyası ve varsa davacı tarafa yapılan ödeme ödeme evraklarının eksiksiz olarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, müzekkere cevabında gönderilen evrak ve kayıtlar dosya arasına alınmıştır.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan uzman görüşü raporunda, dava konusu trafik kazasının …plakalı araç sürücüsünün %70 oranında asli, … plakalı araç sürücüsünün %30 oranında tali kusuru sonucunda meydana geldiğinin belirlendiği anlaşılmaktadır.
Gerekli evrak ve belgelerin temini akabinden yatırılan gider avansından karşılanmasına, dosyanın bir trafik alanında uzman bir otomotiv alanında uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 09/12/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde bulunan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi ve poliçe kapsamında açılmış bulunan hasar dosyası, … plakalı araca ait tramer kaydı, dava konusu trafik kazasına karşılan araçlara ait tescil kayıtları ve sair hususlar göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle 09/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususu ile trafik kazası sonucunda davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar oluşumunun ve dava konusu araca ait tamirat evraklarının birbiri ile uyumlu olup olmadığının, dava konusu trafik kazası sebebiyle … plakalı araçta oluştuğu iddia olunan hasar miktarının belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 02/02/2021 havale tarihli raporlarında sonuç olarak, 09/12/2020 tarihli kazanın oluşumunda … plaka sayılı davacı sürücüsü …’ın %70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğunu, davalı sigorta poliçeli …plaka sayılı araç sürücüsü …’ın % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğunu, davaya konu … plaka sayılı araçta kaza nedeniyle yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 4.484,00.-TL’lik hasarın meydana geldiğini, davaya konu kazanın oluşumunda davalı … Anonim Şirketi tarafından sigortalı olan …plaka sayılı aracın %30 oranında kusurlu olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu hasar tazminat tutarının 1.345,20-TLolduğunu, davaya konu … plaka sayılı aracın hasar ekspertiz ücretinin 350,00-TL olduğunu, davaya konu kazanın oluşumunda davalı … Anonim Şirketi tarafından sigortalı olan …plaka sayılı aracın %30 oranında kusurlu olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin söz konusu hasar ekspertiz ücretinin 105,00-TL’sinden sorumlu olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Davacı vekilinin 05/07/2021 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava dilekçesinde 100,00-TL olarak belirttikleri dava değerini 1.245,20-TL arttırarak 1.345,20-TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği görülmektedir.
Bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporları ile davacı vekili tarafından sunulan 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporu arasında çelişki meydana geldiği ve davalı vekilinin bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporlarına karşı itirazları dikkate alınarak, İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak, İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanlığı bünyesinde görevli üç kişilik öğretim görevlisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 09/12/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde bulunan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi ve poliçe kapsamında açılmış bulunan hasar dosyası, … plakalı araca ait tramer kaydı, dava konusu trafik kazasına karşılan araçlara ait tescil kayıtları ve sair hususlar göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle 09/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususu ile trafik kazası sonucunda davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar oluşumunun ve dava konusu araca ait tamirat evraklarının birbiri ile uyumlu olup olmadığının, dava konusu trafik kazası sebebiyle … plakalı araçta oluştuğu iddia olunan hasar miktarının belirlenmesi, davalı vekilinin bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporlarına karşı itirazları değerlendirilmek ve bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporları ile davacı vekili tarafından sunulan 26/02/2021tarihli uzman görüşü raporu arasında çelişki giderilmek suretiyle düzenlenecek raporun mahkememize gönderilmesi istenilmiş, bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporlarına karşı itiraz dilekçesi sunmuş olduğu göz önünde bulundurularak davalı vekiline mahkememizce yaptırılacak inceleme açısından dosya gidiş dönüş masrafı (100,00-TL*2) 200,00-TL ve bilirkişi ücreti olarak kullanılmak üzere 2.250,00-TL olmak üzere toplamda 2.450,00-TL delil avansını mahkememiz veznesine yatırmak üzere iki haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş, delil avansının verilen kesin süre içerisinde mahkememiz veznesine yatırılmaması durumunda bilirkişi incelemesi delillerine başvurmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve dosyanın mevcut durumuyla değerlendirileceği ihtar edilmiş olup, davalı vekili kendisine verilen kesin süre içerisinde eksik delil avansını mahkememiz veznesine yatırmamıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 324. maddesinde; ”Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler.
Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır.
Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır.” hükmü düzenlenmiştir.
Davalı vekilinin usulüne uygun şekilde yapılan ihtara rağmen kendisine verilen kesin süre içerisinde delil avansı bedelini mahkememiz veznesine yatırmadığı dikkate alınarak bilirkişi incelemesi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi gerektiği izahtan vareste olup, ayrıca davalı vekilinin dava değeri karşısında yatırılması gereken delil avansının yüksekliği ve taleplerinin Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmasına yönelik olduğu göz önünde bulundurularak dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilerek Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınması talebinin, alınacak rapor açısından kusur incelemesi ile birlikte trafik kazası sonucunda davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar oluşumunun ve dava konusu araca ait tamirat evraklarının birbiri ile uyumlu olup olmadığının, dava konusu trafik kazası sebebiyle … plakalı araçta oluştuğu iddia olunan hasar miktarının belirlenmesi gerektiği, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin daha çok kusur oranı belirlemesi alanında uzmanlık taşıdığı, mekanik belirlemeler yönelik incelemelerin makine mühendisleri tarafından incelenmesinin daha yerinde ve sağlıklı sonuçlara ulaşılabilmesi açısından gerekli olduğu, kaldı ki mahkemenin bilirkişi tayini açısından tarafın talebiyle birebir bağlı olmadığı, ayrıca davalının sigorta şirketi olduğu, yatırılması amacıyla kesin süre verilen delil avansı bedelinin makul olduğu göz önünde bulundurularak reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Her ne kadar bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporları ile davacı vekili tarafından sunulan 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporu arasında çelişki meydana gelmesi noktasında çelişkinin giderilmesine yönelik raporun alınması açısından delil avansının davacı tarafa yüklenmesi gerektiği düşünülebilir ise de, davacı vekilinin 05/07/2021 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi çerçevesinde 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporuna göre daha aleyhte olan mahkememizce alınan bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporlarında yapılan kusur izafesini kabul ettiği göz önünde bulundurularak, mahkememizce alınan raporda yapılan tespit ve belirlemeler esas alınarak hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, davalı … Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen… numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, 09/12/2020 tarihinde meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı … TC Kimlik numaralı … tarafından yapılan başvuruya ilişkin dilekçe ve dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, başvuru sonucunda açılan … numaralı hasar dosyası, dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopisi, 09/12/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, … ve … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları, … plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı, davacı vekili tarafından sunulan 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporu, bilirkişi heyetinin 02/02/2021 havale tarihli raporları, davacı vekilinin 05/07/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu uyuşmazlığın 09/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan hasar bedelinin belirlenmesi ve belirlenecek hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsili talebine taleplerine ilişkin olduğu, bilirkişi heyetinin 02/02/2021 havale tarihli raporlarında davaya konu kazanın oluşumunda davalı … Anonim Şirketi tarafından sigortalı olan …plaka sayılı aracın %30 oranında kusurlu olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu hasar tazminat tutarının 1.345,20-TLolduğunu, yine kusur oranları mukabilinde davalı sigorta şirketinin söz konusu hasar ekspertiz ücretinin 105,00-TL’sinden sorumlu olduğunu mütalaa ettikleri, davacı vekilinin 05/07/2021 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava dilekçesinde 100,00-TL olarak belirttikleri dava değerini 1.245,20-TL arttırarak 1.345,20-TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, davalı vekilinin usulüne uygun şekilde yapılan ihtara rağmen kendisine verilen kesin süre içerisinde delil avansı bedelini mahkememiz veznesine yatırmadığı dikkate alınarak bilirkişi incelemesi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi gerektiği izahtan vareste olup, ayrıca davalı vekilinin dava değeri karşısında yatırılması gereken delil avansının yüksekliği ve taleplerinin Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmasına yönelik olduğu göz önünde bulundurularak dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilerek Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınması talebinin, alınacak rapor açısından kusur incelemesi ile birlikte trafik kazası sonucunda davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar oluşumunun ve dava konusu araca ait tamirat evraklarının birbiri ile uyumlu olup olmadığının, dava konusu trafik kazası sebebiyle … plakalı araçta oluştuğu iddia olunan hasar miktarının belirlenmesi gerektiği, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin daha çok kusur oranı belirlemesi alanında uzmanlık taşıdığı, mekanik belirlemeler yönelik incelemelerin makine mühendisleri tarafından incelenmesinin daha yerinde ve sağlıklı sonuçlara ulaşılabilmesi açısından gerekli olduğu, kaldı ki mahkemenin bilirkişi tayini açısından tarafın talebiyle birebir bağlı olmadığı, ayrıca davalının sigorta şirketi olduğu, yatırılması amacıyla kesin süre verilen delil avansı bedelinin makul olduğu göz önünde bulundurularak reddine karar verildiği, her ne kadar bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporları ile davacı vekili tarafından sunulan 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporu arasında çelişki meydana gelmesi noktasında çelişkinin giderilmesine yönelik raporun alınması açısından delil avansının davacı tarafa yüklenmesi gerektiği düşünülebilir ise de, davacı vekilinin 05/07/2021 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi çerçevesinde 26/02/2021 tarihli uzman görüşü raporuna göre daha aleyhte olan mahkememizce alınan bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporlarında yapılan kusur izafesini kabul ettiği anlaşılmakla, usul ve yasa hükümleri ile yerleşik Yargıtay içtihatları ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları doğrultusunda bilimsel, gerekçeli ve denetime elverişli şekilde düzenlenen bilirkişi heyetinin 02/07/2021 havale tarihli raporları doğrultusunda açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE,
1-Hasar bedeli tazminatı talebinin KABULÜNE, 1.345,20-TL maddi tazminatın rizikonun sigorta şirketine ihbarı akabinde 8 iş gününün sona erdiği 16/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Anonim Şirketinden tahsili ile davacı …’a verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 91,89-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 59,30-TL harç il 21,26-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 11,33-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 22,00-TL elektronik tebligat, 76,00-TL tebligat, 57,00-TL posta masrafı, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti, 105,00-TL ekspertiz ücreti, 59,30-TL peşin harç ve 59,30-TL başvurma harcı, 21,26-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.399,86-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.345,20-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluklarında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesi gereğince kesin olmak üzere karar verildi.07/12/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.