Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/16 E. 2022/672 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/16
KARAR NO : 2022/672

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/01/2021
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin davalı … Anonim şirketinin … tesisat no’lu, … karne no’lu, … sözleşme no’lu abonesi olduğu, müvekkil tarımsal faaliyetlerini sürdürmekte olduğu ve ”ticarethane” tarifesi uygulanmakta olan yerine ait aylık elektrik fatura bedellerini düzenli olarak ödemekte iken 2020 yılının temmuz ayı içerisinde elektriğinin kesilmiş olduğunu fark ettiği bunun üzerine bilgi almak adına davalı şirkete başvurduğu, yapmış olduğu başvuru neticesinde müvekkile ”sözlü” olarak ”kaçak kullanım bedeli” adı altında 32.552,00 TL tutarında borcu olduğu ve bu borcun ödenmemesi halinde elektrik kesintisinin devam edeceği beyan edildiği, müvekkilin kesinlikle kaçak elektrik kullanması gibi bir durum söz konusu olmayıp, müvekkil tarımsal faaliyetlerinin devamlılığı ve 100’den fazla hayvanının telef olması riski nedenleriyle borçlu olduğu iddia edilen meblağı (32.552,00 TL) ödemek zorunda bırakıldığı, müvekkile çıkartılan ve ödemek durumunda bırakıldığı borcu kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydı ile; yapılan sözlü bildirimin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği m.13’e de aykırılık teşkil ettiği, hiçbir tespit yapılmaksızın, müvekkile hiçbir ihbar ve bildirimde bulunulmaksızın elektrik kesintisinin uygulanması ve ödeme yapmaya mecbur bırakılması tamamen haksız ve hukuksuz olduğu, davalarının kabulü ile, müvekkilin davalı şirkete borcunun olmadığının tespitine, müvekkilden haksız ve usulsüz olarak tahsil edilen 32.552,00 TL bedelin ödeme tarihi olan 23.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkile iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu fatura hakkında müvekkil şirketçe yapılan incelemede; 07.05.2020 tarihinde … Mahallesi …/İZMİR adresine yapılan kontrolde, “ölçü ayar mühürleri açılarak sayaç içerisinden akım uçlarını şöntlemek” suretiyle kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirildiği tespit edildiği, tespite istinaden …-… seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı düzenlenmiş ve … adına …/… seri numaralı 32.551,49 TL kaçak kullanım faturası düzenlendiği, yapılan iş ve işlemler usul ve yasaya uygun yapıldığı, söz konusu kaçak elektrik kullanım faturası incelendiğinde; 07.05.2020 tarihinde sayaç arızası üzerine sayaç değişiminin yapıldığı görülmekte olup sayaç atölyesinde yapılan kontroller sonucunda sayaç ölçü ayarları açılarak sayaç içerisinde akım uçlarına müdahale edildiği tespit edilerek kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğinin görüldüğü, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Uyuşmazlığın, davalı kurum bünyesinde abone olarak bulunan davacıya temmuz 2020 tarihli kaçak elektrik kullanım bedeli, borç dökümünden kaynaklı kesilen fatura nedeniyle elektrik piyasası yönetmeliğe aykırı olduğu iddiasıyla borçlu olunmadığının tespiti ile ödenen bedelin iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır.
Menfi tespit ve istirdat davalarına ilişkin hususlar 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 72. maddesinde; ”Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.
İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.
İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.
Talimat mahkemesiyle beyanı alınan davacı tanığı …, geçtikleri yıllarda elektriğin kesilmiş olduğunu fark ettiklerini, bunun üzerine elektrik saatinin olduğu yere bakmaya gittiklerini, saate yıldırım düştüğünü, bu sebeple saatin durmuş olduğunu fark ettiklerini, kendilerinin bilgi sahibi olmadıkları için saate bir müdahalede bulunmadıklarını, saat durduktan 1-2 saat sonra elektrik kendiliğinden geri geldiğini, kendilerinin de sorun halloldu diye düşünerek üzerine düşmediklerini, davacı babasının kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, faturalarını her ay düzenli olarak yatırdığını, davalı … Elektrikin davacının taşınmazında hiçbir tespit yapmadıkları, elektrik kullanımı ile ilgili davacıya hiçbir bildirimde bulunulmadığı, davalı saati kendisi söktüğü halde saate müdahale olduğunu söylediği, davacının saate hiçbir müdahalesi olmadığı, kaçak elektrik kullanmadıklarını, benzer durumun etraftaki tarla sahiplerinin başına geldiği, onların hiçbiri de kaçak elektrik kullanmamalarına rağmen cezalı fatura geldiğini, davacı tanığı …, trafoya baktıklarını, davacının saatine yıldırım düştüğü, bu sebeple saatin durduğu, saate bir müdahale de bulunulmadığı, saat durduktan 1-2 saat sonra elektrik kendiliğinden geri geldiği hatta depodaki aletler kendi kendine kesintiden sonra çalışmaya başladığı, davacının kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığı, davacının taşınmazında bulunan saate müdahale ettiğini söylemiş ise de davacının bir müdahalesi olmadığı, hatta … elektrikten kaçak elektrik kullanıyorsunuz cevabı verildiğinde durumdan haberdar oldukları, davalı şirketin saati kendisi söktüğü halde saate müdahale olduğunu söylediği, davacının kaçak elektrik kullanmadığı, benzer durumun etraftaki tarla sahiplerinin de başına geldiği, onların hiçbiri de kaçak elektrik kullanmamalarına rağmen cezalı fatura geldiğini beyan etmiştir.
Dosya ve davacı tarafa ait abonelik dosyası ve ekleri, davacıya düzenlenen faturalar, kaçak elektrik tespit tutanağı üzerinde uyuşmazlık konularında bilirkişi incelemesi yaptırılmış dosyaya verilen 18/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda, davaya konu anlaşmazlığın “Davaya dayanak teşkil eden faturanın mevzuata uygun olup olmadığı, davacının, davalı şirketten alacağının bulunup bulunmadığı, alacak var ise miktarı ne olduğu” hususunda olduğu belirlendiğini, buna göre; davacı tarafından sunulun faturalar ayrı ayrı incelendiğini, … A.Ş yetkililerince 07.05.2020 tarih ve Seri K No: … nolu “Kaçak /Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı ile ;” yapılan incelemede sayacın ölçü ayar mühürleri açılarak sayaç içerisinden akım uçlarına ana karta fiziki müdahalede bulunarak kaçak elektrik kullandığı tespit edildi. Kaçak tutuldu.” ifadesiyle tutanak tanzim edildiği,” ifadesiyle kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği iddia edilmekte olup, … nolu “İdari Şikayetli Elektronik/ Mekanik sayaçlara ait İnceleme Raporu” ile sayacın “Sayaç Müdahaleli” ifadesi ile uygun olmadığının belirlendiği, sayacın müdahaleli olduğunun anlaşılmasına karşın abonenin sayaca yapmış olduğu müdahale sonucunda tüketimin doğru kaydedilmesini engelleyip engellemediği, şayet engellemiş ise abonenin hangi tarihten itibaren engellemeye başladığının tespiti için Mahkemece uygun görüldüğü takdirde davalı şirket … A.Ş’den; Abonenin enerji tüketim ekstresinin (ilk okuma + son okuma + ilk endeks + son endeks bilgilerini gösteririr) istenmesine, … seri nolu sayacın ölçü ayar mühürlerinin hangi tarihte açılarak sayaca müdahale edildiğini gösterir sayaç fabrika test raporunun istenmesine karar verilmesi gerektiği, bilirkişinin bildirdiği hususlarda davalı şirkete müzekkere yazıldığı, bilirkişiden incelemesi yaptırıldığı dosyaya verilen 04/08/2022 havale tarihli bilirkişi ek raporunda, Mahkemenin 18.04.2022 tarihli müzekkeresi cevabı … A.Ş’nin 07.06.2022 tarih ve … sayılı yazısı ile sayaç inceleme raporu ile abonenin tesisat endeks dökümünün gönderildiği, “Sayaç fabrika test raporunun” gönderilmediğinin görüldüğünü, tüketim tablosunun incelenmesinden de görüleceği üzere abonenin kaçak tespit öncesi tüketimlerinin maksimum 3907 kwh/ ile minimum 1027 kwh aralığında kaydedildiğinin görüldüğü, abonelikte kaçak tespiti yapılması ve davaya konu sayacın sökülerek yeni sayacın takılması ve tüketimlerin ihtilafsın bir şekilde doğru kaydedilir hale getirilmesinden sonra kaydedilen tüketimlerin beklenildiği gibi artmadığı aksine bir miktar azaldığı maksimum 3645 kwh/ay ile minimum 831 kwh/ay olarak kaydedildiğinin görüldüğü, kaçak faturası incelendiğinde; 22.07.2020 tarihli fatura ile 07.05.2020- 07.02.2020 tarihleri arasındaki 90 gün için 12374 kwh kaçak, 07.02.2020- 08.05.2019 tarihleri arasındaki 275 gün için 37809 kwh geriye dönük kıyas ve 07.05.2020- 08.05.2019 tarihleri arasında sayacın kaydettiği 22613 kwh tenzil miktarı üzerinden toplam 32.551,49TL borç tahakkuku yapıldığının anlaşıldığı, dolayısıyla faturadan açıkça anlaşıldığına göre kaçak faturası 07.05.2020 tarih ve Seri K No: … nolu “Kaçak /Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı için tahkkuk ettirildiği, 16.07.2020 tarih ve Seri … nolu Periyodik Kontrol Tespit Protokolü” – için (“arazide nereye gittiği belli değil. 3. Şahıs kimseye rastlanmadı.” ifadesi nedeniyle ) kaçak tahakkuku yapılmadığının anlaşıldığı, bu durumda; Davaya konu sayacın … seri nolu Luna marka elektronik olduğu, tutanak üzerinde “sayaç iç bilgisi alınamıyor” ifadesinin mevcut olduğu dikkate alındığında abonenin sayaca fiziki müdahalede bulunmuş olsa bile müdahalenin başarısız olabileceği ve sayacın tüketimleri doğru kaydediyor durumda olabileceği, Abonenin kaçak tespit öncesi (1874 kwh/ay ) ve tespit sonrası (1610 kwh/ay) tüketimlerinin benzer olduğunu, kaçak elektrik kullanıldığını gösterir bariz bir farkın oluşmadığını, Davaya konu sayacın ölçü ayar mühürlerinin hangi tarihte açılarak sayaca müdahale edildiğini gösterir “Sayaç fabrika test raporunun” dosyaya sunulmadığı hususlarını dikkate alarak abonenin yönetmeliğin 42/1C maddesi kapsamında sayacın tüketimleri doğru kaydetmesini engellemediği, tüketimlerin doğru kaydedildiği görüşde olduğunu, bu durumda abonenin 07.05.2020 tarihli tutanak kapsamında kaçak elektrik kullanmadığı ve 07.05.2020- 08.05.2020 tarihleri arasında sayacın kaydettiği 22613 kwh tüketim karşılığı bedeli ödediğini dikkate alarak abonenin kaçak elektrik tüketimi karşılığı tahakkuk ettirilen 32.551,49-TL’den sorumlu olmadığı görüş ve kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; abonenin 07.05.2020 tarihli tutanak kapsamında kaçak elektrik kullanmadığı ve 07.05.2020- 08.05.2020 tarihleri arasında sayacın kaydettiği 22613 kwh tüketim karşılığı bedeli ödediğini dikkate alarak abonenin kaçak elektrik tüketimi karşılığı tahakkuk ettirilen 32.551,49-TL’den sorumlu olmadığı, Davanın kabulü ile; Davacının 22/07/2020 tarih ve … sayılı fatura nedeniyle davalı şirkete 32.551,49 TL borçlu olmadığının tespitine, Davacı tarafından ödenen 32.551,49 TL nin 23/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacıya iadesine,
Dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacının 22/07/2020 tarih ve … sayılı fatura nedeniyle davalı şirkete 32.551,49 TL borçlu olmadığının tespitine,
Davacı tarafından ödenen 32.551,49 TL nin 23/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacıya iadesine,
2-Harçlar Yasası gereğince hesaplanan alınması gerekli 2.223,59-TL harçtan peşin olarak alınan 555,91-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.667,68-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3- Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden dava tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T gereğince hesap ve takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 615,21-TL peşin ve başvurma harcı, 10 tebligat gideri 99,0-TL, 4 müzekkere/posta gideri 94,90-TL, talimat gideri 71,10-TL, bilirkişi ücreti 600,00-TL olmak üzere toplam 1.480,21-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf olunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/09/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)