Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/106 E. 2021/711 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/106
KARAR NO : 2021/711

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2021
KARAR TARİHİ : 28/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında 06.09.2017 tarihli 4.000.000,00-TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, sözleşmeye istinaden borçluya muhtelif taksitli ticari krediler, ticari artı para ürünleri kullandırıldığını, kullandırılan kredilere ilişkin geri ödeme planının bir örneği borçluya verildiğini, Genel Kredi Sözleşmelerine davalı … el yazısı ve ıslak imzası ile TBK’da düzenlenen şekliyle tüm kredi miktarlarına müteselsil kefil olduğunu, geri ödeme planına borçlu tarafça uyulmadığını ve ödemeler yapılmadığını, müvekkili banka tarafından Bornova … Noterliği’nin 11.11.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini ve karşı taraf borçluya tebliğ edildiğini, borçlular kendilerine gönderilen hesap kat ihtarnamesine karşı herhangi bir itirazda bulunmadığını ve temerrüte düştüklerini, borcun ödenmemesi üzerine İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını ve kararın İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasıyla takibi yapıldığını, ödeme emrini tebliğ alan davalılarnı icra dosyasına verdiği dilekçede ödeme emrine, faize ve diğer alacak kalemlerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek haksız itirazın iptaline ve %20 icra inkar tazminatın hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalıların icra dosyasında gönderilen ödeme emrinde yer alan bedeller mukabilinde davacıya borçları bulunmadığını, genel kredi sözleşmesinin sadece bankanın çıkarları esas alınarak düzenlendiğini, kredi sözleşmesinin genel işlem koşullar açısından değerlendirilmesi gerektiğini, talep edilen faiz oranının yüksek olduğunu, tacir olmayan … açısından yüksek faiz oranı uygulanmasının mümkün olmadığını, davalılar adına çıkartılan ihtarnamelerin tebliğ edilmeksizin iade edildiğini, kefalet sözleşmesinin kanunun aradığı şartları taşımadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun…/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-Davacı … Anonim Şirketi … Şubesi nezdinde borçlusu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve kefili … olan 4.000.000,00-TL bedelli krediye ilişkin olarak bulunan 06/09/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin onaylı sureti, Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine kullandırılan … numaralı Ticari Kredi, … numaralı Ticari Artı Para ve kullandırılan … numaralı Ticari Kredi Kartına ilişkin düzenlenen tüm evraklar ile hesap ekstreleri ve kat ihtarnamesi ile kat ihtarnamesinin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları,
3-Bornova … Noterliğinin 11/11/2020 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi,
4-İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası,
5-İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D.İş Esas sayılı dosyası,
6-Bankacılık alanında uzman bilirkişinin 05/07/2021 havale tarihli raporu,
7-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davacı … Anonim Şirketi arasında imzalanan 06/09/2017 tarihli ve 4.000.000,00-TL bedelli Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine kullandırılan krediden kaynaklanan alacağın davalı asıl borçlu …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süresinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukuku, 2006, s. 219, 223).
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m.67/1). Alacaklı, alacağının varlığını Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödeme iddialarının da nazara alınması zorunludur. Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olup olmamasına bakılmaksızın, bütün itiraz sebeplerini ileri sürebileceğinden; mahkemenin, borcun sonradan ödendiği itirazını araştırarak, ödemenin takip konusu alacakla ilgili olduğunu belirlemesi halinde, alacaklının dava tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı üzerinden hüküm kurması gerektiğinde duraksama bulunmamaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, alacak miktarının, takip ya da dava tarihindeki koşullara göre belirlenmesinin, itirazın iptali davasında hükmolunan miktar üzerinden tahsiline karar verilebilecek bir tazminat türü olan ve bağımsız bir dava konusu yapılamayan icra inkar tazminatının miktarına da etkili olacağı açıktır.
Yargıtay Daireleri ile Hukuk Genel Kurulunun kararlılık kazanmış uygulamasına göre; itirazın iptali davalarında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak icra inkâr tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada, borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlarının bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Nitekim aynı ilkeler Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2020 tarihli ve 2017/3-957 E., 2020/99 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davacı … Anonim Şirketinin olduğu, borçluların davalılar … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile … olduğu, davacı alacaklı vekilinin davalılar aleyhine 121.312,01-TL asıl alacak (Ticari Krediler) (Yıllık % 60,72), 4.816,88-TL uygulanmış akdi faiz, 220,84-TL uygulanmış Bsmv, 175.126,64-TL asıl alacak (Ticari Krediler) (Yıllık % 21,12), 4.089,19-TL uygulanmış akdi faiz, 204,46-TL uygulanmış Bsmv, 48.939,44-TL asıl alacak (Kredi Kartı) (Yıllık % 21,12), 1.471,64-TL uygulanmış akdi faiz, 73,58-TL uygulanmış Bsmv, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri, 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 357.345,58-TL toplam alacak bedeli üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış olduğu itirazları üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın bankacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davacı … Anonim Şirketi arasında imzalanan 06/09/2017 tarihli ve 4.000.000,00-TL bedelli Genel Kredi Sözleşmelerinin onaylı suretleri, hesap özetleri ile ekstreler, Bornova … Noterliğinin 11/11/2020 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtarnamenin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davacı … Anonim Şirketi arasında imzalanan 06/09/2017 tarihli ve 4.000.000,00-TL bedelli Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine kullandırılan krediden kaynaklı olarak davacı bankanın davalı asıl borçlu …Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile kredi sözleşmelerini müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’dan alacağının bulunup bulunmadığının, alacağı var ise miktarı, icra dosyası ile davalılar aleyhine başlatılan icra takibinde talep edilen asıl alacak ve faiz miktarlarının usulüne uygun olup olmadığı hususlarının belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bankacılık alanında uzman bilirkişi 05/07/2021 havale tarihli raporunda sonuç olarak, davacı banka ile davalı/asıl borçlu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında, 06.09.2017 tarihinde 4.000.000,00-TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiğini, diğer davalı …’nın da söz konusu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, …’nın müteselsil kefaletinin bulunduğu bölümde el yazısı ile kefalet limitini, kefalet tarihini, ‘müteselsil kefalet’ ibaresini yazmış olduğunu, davacı bankanın davalı şirketten 121.312,01-TL asıl alacak (Ticari Krediler)(Yıllık %60,72), 4.810,78-TL uygulanmış akdi faiz, 240,53-TL uygulanmış Bsmv, 175.126,64-TL asıl alacak (Ticari Krediler) (Yıllık %21,12), 4.089,19-TL uygulanmış akdi faiz, 204,46-TL uygulanmış Bsmv, 48.887,74-TL asıl alacak (Kredi Kartı) (Yıllık %21,12), 1.347,99-TL uygulanmış akdi faiz, 67,40-TL uygulanmış Bsmv, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri, 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 357.157,64-TL alacaklı olduğunu, müteselsil kefil …’nın toplam alacağın 306.854,51-TL tutarındaki kısmından sorumlu olduğunu, ödeme emrinde talep edilen temerrüt faiz oranlarının sözleşme ve yasal düzenlemelere uygun olduğunu mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporunun usul ve yasa hükümlerine uygun olarak mahkememiz ara kararı doğrultusunda, taraflar, mahkememiz, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay’ın denetimine uygun ve elverişli düzenlendiği kanaatiyle, rapor doğrultusunda hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
Davalılar adına çıkartılan kat ihtarnamelerini içerir tebligatların bila tebliğ iade edildiği görülmekte ise de, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına çıkartılan kat ihtarnamesini içerir tebligatın davalı şirketin kredi sözleşmesinde bildirdiği adresine tebliğe çıkartıldığı, kredi sözleşmesinde yer alan sözleşmenin imzalanması sırasında bildirilen adrese çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi durumunda dahi usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş sayılacağına ilişkin hükmün davalı şirketi bağlayacağı, ancak bahsi geçen hükmün sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan … açısından bağlayıcılığının bulunmadığı, bu kapsamda davalı …’nın icra takibinden önce usulüne uygun şekilde temerrüte düşürülmediği kanaatiyle, davalı … yönünden işlemiş faiz taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası, … Anonim Şirketi ile davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan 06/09/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ve hesap ekstreleri, bankacılık alanında uzman bilirkişinin 05/07/2021 havale tarihli raporu ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davacı … Anonim Şirketi arasında imzalanan 06/09/2017 tarihli ve 4.000.000,00-TL bedelli Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine kullandırılan krediden kaynaklanan alacağın davalı asıl borçlu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkin olduğu, İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasında davacı alacaklı vekilinin davalılar aleyhine 121.312,01-TL asıl alacak (Ticari Krediler) (Yıllık % 60,72), 4.816,88-TL uygulanmış akdi faiz, 220,84-TL uygulanmış Bsmv, 175.126,64-TL asıl alacak (Ticari Krediler) (Yıllık % 21,12), 4.089,19-TL uygulanmış akdi faiz, 204,46-TL uygulanmış Bsmv, 48.939,44-TL asıl alacak (Kredi Kartı) (Yıllık % 21,12), 1.471,64-TL uygulanmış akdi faiz, 73,58-TL uygulanmış Bsmv, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri, 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 357.345,58-TL toplam alacak bedeli üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış olduğu itirazları üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, bankacılık alanında uzman bilirkişinin 05/07/2021 havale tarihli raporunda davacı banka ile davalı/asıl borçlu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında, 06.09.2017 tarihinde 4.000.000,00-TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiğini, diğer davalı …’nın da söz konusu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, …’nın müteselsil kefaletinin bulunduğu bölümde el yazısı ile kefalet limitini, kefalet tarihini, ‘müteselsil kefalet’ ibaresini yazmış olduğunu, davacı bankanın davalı şirketten 357.157,64-TL alacaklı olduğunu, müteselsil kefil …’nın toplam alacağın 306.854,51-TL tutarındaki kısmından sorumlu olduğunu, ödeme emrinde talep edilen temerrüt faiz oranlarının sözleşme ve yasal düzenlemelere uygun olduğunu mütalaa ettiği, davalılar adına çıkartılan kat ihtarnamelerini içerir tebligatların bila tebliğ iade edildiği görülmekte ise de, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına çıkartılan kat ihtarnamesini içerir tebligatın davalı şirketin kredi sözleşmesinde bildirdiği adresine tebliğe çıkartıldığı, kredi sözleşmesinde yer alan sözleşmenin imzalanması sırasında bildirilen adrese çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi durumunda dahi usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş sayılacağına ilişkin hükmün davalı şirketi bağlayacağı, ancak bahsi geçen hükmün sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan … açısından bağlayıcılığının bulunmadığı, bu kapsamda davalı …’nın icra takibinden önce usulüne uygun şekilde temerrüte düşürülmediği kanaatiyle, açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
1-a)Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki icra takibine ilişkin İTİRAZININ 121.312,01-TL asıl alacak, 4.810,78-TL işlemiş faiz, 240,53-TL BSMV, 175.126,64-TL asıl alacak, 4.089,19-TL işlemiş faiz, 204,46-TL BSMV, 48.887,74-TL asıl alacak, 1.347,99-TL işlemiş faiz, 67,40-TL BSMV, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri ve 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 357.157,64-TL yönünden İPTALİNE, İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden 121.312,01-TL asıl alacak, 4.810,78-TL işlemiş faiz, 240,53-TL BSMV, 175.126,64-TL asıl alacak, 4.089,19-TL işlemiş faiz, 204,46-TL BSMV, 48.887,74-TL asıl alacak, 1.347,99-TL işlemiş faiz, 67,40-TL BSMV, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri ve 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 357.157,64-TL üzerinden, 121.312,01-TL tutarındaki asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %60,72 oranında, 175.126,64-TL tutarındaki asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %21,12 oranında, 48.939,44-TL tutarındaki asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %21,12 oranında faiz uygulanmak suretiyle, 357.157,64-TL mukabilinde davalı … ile müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
b)Davalı …’nın İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki icra takibine ilişkin İTİRAZININ 121.312,01-TL asıl alacak, 175.126,64-TL asıl alacak, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri ve 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 297.509,55-TL yönünden İPTALİNE, İzmir … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin davalı … yönünden 121.312,01-TL asıl alacak, 175.126,64-TL asıl alacak, 164,10-TL ihtar gideri, 151,80-TL ihtiyati haciz gideri ve 755,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 297.509,55-TL üzerinden, 121.312,01-TL tutarındaki asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %60,72 oranında, 175.126,64-TL tutarındaki asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %21,12 oranında, 48.939,44-TL tutarındaki asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %21,12 oranında faiz uygulanmak suretiyle, 297.509,55-TL mukabilinde borçlu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen asıl alacak miktarı olan 357.157,64-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının (davalı … yönünden 297.509,55-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatından sorumlu olmak kaydıyla) davalılar … ve … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden alınarak davacı … Anonim Şirketine verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 24.397,44-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 4.315,84-TL harcın mahsubu ile bakiye 20.081,60-TL karar ve ilam harcının (davalı …’nın 16.727,97-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 22,00-TL elektronik tebligat, 38,00-TL tebligat, 3,00-TL posta masrafı, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 59,30-TL peşin harç ve 4.315,84-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 4,938,14-TL yargılama giderinden davanın kabul ret oranı dikkate alınarak 4,935,54-TL yargılama giderinin (davalı …’nınn 4.111,26-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 33.451,03-TL nispi vekalet ücretinin (davalı …’nın 27.529,86-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalıların kendilerini vekille temsil ettirdikleri göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 8.578,68-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/09/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.