Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/727 E. 2021/801 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/727 Esas
KARAR NO : 2021/801

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2020
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu 06.09.2020 tarihinde müvekkili şirkete ait olan … plakalı araç ile davalı …’ın ruhsat sahibi ve kaza tarihinde davalı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı araç arasında kaza olduğunu ve tutanaklar tutulduğunu, kaza tutanağı ve kusur tespit raporunda davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin ise kusuru bulunmadığının tespit edildiğini, yaşanan kaza neticesinde müvekkilinin aracında ciddi boyutta zarar meydana geldiğini, bu nedenle taraflarınca değer kaybı tazminatını alabilmek için SBM sistemine girilerek eksper atanması talep edildiğini ve dava konusu aracın değer kaybı tazminatını hesaplamak için eksper …’in atandığını, kaza kaynaklı araçta meydana gelen değer kaybı olarak eksperin hazırladığı raporda değer kaybı bedelinin 27.787,50-TL olarak belirtildiğini, ancak davalı sigorta şirketinin eksper raporu kabul etmeyerek müvekkiline 6.226,87-TL bedelini 13.11.2020 tarihinde ödendiğini, açıklanan nedenler ile davanın kabulüne, müvekkile ait araçta meydana gelen değer kaybı nedeniyle tüm davalılardan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00-TL değer kaybı bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte tahsiline, davalı … ve …’den müvekkilinin aracının onarım süresince mahrumiyeti gereğince oluşan kazanç kaybı bedeli zararına ilişkin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile şimdilik 20,00-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yeni kanun ve Anayasa mahkemesinin kararı doğrultusunda başvuru neticesinde Sigorta Bilgi Merkezi sisteminden rastgele atanan ekspere taraflarınca ödenen 177,00-TL ekspertiz bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin cevap dilekçesinde özetle;06.09.2020 tarihinde davacının maliki olduğu … Plakalı araç seyir halinde iken müvekkil şirkette 16.05.2020 başlangıç, 16.05.2021 bitiş tarihli … poliçe no lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı … plakalı araç ile çarpışmasından kaynaklı olduğu iddia edilen bakiye değer kaybına ve kazanç kaybına ilişkin tazminat talebi olduğunu, öncelikle, Karayolları Trafik Kanunu 91. Madde gereği ve aynı kanunun 85. Maddesinde düzenlenen işletenin sorumluluğunu mevzuat ve genel şartlar çerçevesinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası poliçesini düzenleyen müvekkili şirketin sigortalı aracın işletilmesinden dolayı üçüncü şahısların uğradığı zararları tazminle mükellef olduğu araç başına teminat limitinin de 41.000,00-TL olduğunu, ancak Karayolları Trafik Kanunu 86/2. maddesi ve Türk Borçlar Kanunu 52. maddesi gereği müvekkilinin doğan zarardan sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, öncelikle yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle davanın usulden reddine, neticeten davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Torbalı Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-Davalı …Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, 06/09/2020 tarihinde meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekilinin tarafından yapılan başvuruya ilişkin dilekçe ve dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, başvuru sonucunda varsa açılan hasar dosyası ve varsa başvuru neticesinde davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtlar,
3-Dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri,
4-06/09/2020 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağı,
5-… plakalı ve … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları,
6-… plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı,
7-Bilirkişi heyetinin 06/04/2021 havale tarihli raporları,
8-06/09/2021 tarihli ıslah dilekçesi,
9-Sair deliller.
DAVA KONUSU:
Açılan dava, 06/09/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybı bedelinin ve ikame araç bedeli miktarının belirlenmesi ile belirlenecek değer kaybı bedelinin davalılardan, ikame araç bedeli ve ekspertiz ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde ”Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde düzenlenmiştir.Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketi tarafından zararı karşılanan kişi sigorta sözleşmesinin tarafı değildir. Sigorta ettiren kendisi ya da sorumluluğu altında bulunan kişiler tarafından üçüncü kişilere verilecek zararları sigorta şirketine ödediği prim karşılığında sigorta ettirmektedir. Sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin üçüncü kişilere vereceği zararları teminat altına alırken hem üçüncü kişiyi hem de sigortalıyı koruma altına alan bir sigorta türüdür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve 1486. maddelerinde yapılan düzenlemeye göre sorumluluk sigortalarını isteğe bağlı sigortalar ile zorunlu sigortalar olarak ikiye ayırmak gerekir.
Tehlike sorumluluklarında üçüncü kişilerin zararının karşılanması amacıyla bazı alanlarda kamu yararı ve zarar görenlerin korunması gerekçesi ile sorumluluk sigortası yaptırmak yasal zorunluluk haline getirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun da 1483 ve 1484. maddelerinde de zorunlu sorumluluk sigortalarında uygulanacak hükümler ayrıca düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre zorunlu sigortalarda sigorta şirketinin zarar gören üçüncü kişiye karşı olan sorumluluğu kanundan doğan bir sorumluluktur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 13. maddesi ile bazı hallerde Bakanlar Kurulu’na da zorunlu sigortalar ihdas etme yetkisi verilmiştir. Zorunlu sorumluluk sigortalarının kamu yararı taşıması ve yapılmasının yasa ile zorunlu kılınması nedeniyle zorunlu sigortalarda zarar görenlerin korunması amacıyla bazı düzenlemeler yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, ”İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/1. maddesinde, ”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/son. maddesinde ise, ”İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmüne yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, ”sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. (EREN Fikret, Borçlar Hukuku, 9. B, s. 631 vd.; KILIÇOĞLU Ahmet, Borçlar Hukuku, 10. B., s. 264 vd.).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hâkimin taktirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nın 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanun’un 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları kapsamında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde; ”Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5. Bölümünde belirtilen ‘Kapsama Giren Teminat Türleri’ başlığı altında bulunan (a) bendinde ‘Maddi Zararlar Teminatı’ kapsamında araçta meydana gelen değer kaybı da sayılmıştır.
İlgili maddede Maddi Zararlar Teminatı; ”Hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır.” olarak tanımlanmıştır.
İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şubesine ve Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şubesine müzekkere yazılarak kazaya karışan araçlara ait ruhsat ve tescil belge ve bilgileri dosya arasına alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’ne müzekkere yazılarak davacı tarafa ait araca ilişkin tramer kayıtları temin edilmiştir.
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, sigortalı araca ait Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin, dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak davacı tarafça şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, varsa açılmış olan hasar dosyası ve varsa davacı tarafa yapılan ödeme ödeme evraklarının eksiksiz olarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, müzekkere cevabında gönderilen evrak ve kayıtlar dosya arasına alınmıştır.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın trafik ve otomotiv alanında uzman bilirkişi ile bir Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 06/09/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin, dava konusu 06/09/2020 tarihli trafik kazasına ilişkin olarak davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından şirkete yapılan başvuru dilekçesinin, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, başvuru neticesinde açılmış olan … numaralı hasar dosyası ve davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine yapılan ödeme evrakları, … plakalı araca ait tramer kaydı, 06/09/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi,
ve sair deliller göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu olan ve 06/09/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususu ile dava konusu aracın makul tamirat süresinin ne kadar olacağının, aracın tamiratı süresince edinilecek ikame araç bedelinin ne kadar olduğunun, araçta oluşan değer kaybı bedelinin yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda aracın dava konusu kazadan önceki hasarsız ikinci el bedeli ile kazadan sonraki hasarlı ikinci el bedeli arasındaki fark esas alınmak suretiyle belirlenmesi akabinde yerleşik Yargıtay içtihatları ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları gereğince dava açılmadan önce sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda sigorta şirketi tarafından yine dava açılmadan önce yapılan ödemenin ödeme tarihinden rapor tarihine kadar işleyecek yasal faizinin belirlenen tazminat bedelinden mahsubu ile sonuç tazminat bedelinin belirlenmesi suretiyle düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 06/04/2021 havale tarihli raporlarında sonuç olarak … plakalı araç sürücüsü …’in park halinde bulunduğu yerden çıkarken taşıt yolunun kullananlar için tehlike doğurabilecek ve bunların hareketlerini zorlaştıracak şekilde davranarak 2918 sayılı KTK 67. maddesine aykırı hareketi nedeni ile aynı kanunun asli kusurları belirleyen 84.maddesi gereği manevraları düzenleyen genel şartlara uymama nedeni ile kazanın oluşumunda kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü … ‘ın şeridinde ve düz istikamette seyir halinde olduğu anlaşıldığından kazanın oluşumundan atfedilecek kusuru bulunmadığından kazanın oluşumundan kusursuz olduğunu, dava konusu aracın kazadan önceki hasarsız ikinci el değerinin 325.000,00-TL, kazadan sonraki hasarlı ikinci el değerinin ise 290.000,00-TL olduğunu, bu kapsamda değer kaybı bedelinin (325.000,00-TL-290.000,00-TL) 35.000,00-TL olduğunu, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 6.442,97-TL tutarındaki ödeme mahsup edildiğinde bakiye değer kaybı bedelinin 28.557,08-TL olduğunu, dava konusu aracın makul onarım süresinin 10 gün olduğunu, aracın emsalinin günlük 200,00-TL bedelle temin edilebileceğini, ikame araç bedelinin (200,00-TL*10) 2.000,00-TL olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Davacı vekilinin 08/09/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde, dava dilekçesinde 100,00-TL olarak belirttikleri dava değerini 28.773,13-TL olarak, 20,00-TL olarak belirttikleri ikame araç bedelini ise 2.360,00-TL olarak ıslah ettiklerini beyan ettiği ve dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırmış olduğu görülmektedir.
Bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilerek mahkememize sunulan raporda ikame araç bedeli açısından KDV dahil olmak üzere hesaplama yapılmamış ise de, yerleşik Yargıtay içtihatları ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları kapsamında kusurlu şahıs veya şahısların davacının gerçek zararını karşılamakla yükümlü oldukları ve ikame araç bedeli yönünden KDV dahil olmak üzere sorumlulukları bulunduğu göz önünde bulundurularak hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, Torbalı Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, davalı …Sigorta Anonim Şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, 06/09/2020 tarihinde meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekilinin tarafından yapılan başvuruya ilişkin dilekçe ve dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakı, başvuru sonucunda varsa açılan hasar dosyası ve varsa başvuru neticesinde davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtlar, dava konusu trafik kazasına karışan araçlara ait ruhsat fotokopileri, 06/09/2020 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağı, … plakalı ve … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları, … plakalı araca ait Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde bulunan tramer kaydı, bilirkişi heyetinin 06/04/2021 havale tarihli raporları, 06/09/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile sair deliller birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasındaki uyuşmazlığın 06/09/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybı bedelinin ve ikame araç bedeli miktarının belirlenmesi ile belirlenecek değer kaybı bedelinin davalılardan, ikame araç bedeli ve ekspertiz ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, bilirkişi heyetinin 06/04/2021 havale tarihli raporlarında … plakalı araç sürücüsü …’in kazanın oluşumunda asli ve tek kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’ın kazanın oluşumundan kusursuz olduğunu, dava konusu araçta oluşan değer kaybı bedelinin 35.000,00-TL olduğunu, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 6.442,97-TL tutarındaki ödeme mahsup edildiğinde bakiye değer kaybı bedelinin 28.557,08-TL olduğunu, ikame araç bedelinin ise 2.000,00-TL olduğunu mütalaa ettikleri, davacı vekilinin 08/09/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde, dava dilekçesinde 100,00-TL olarak belirttikleri dava değerini 28.773,13-TL olarak, 20,00-TL olarak belirttikleri ikame araç bedelini ise 2.360,00-TL olarak ıslah ettiklerini beyan ettiği ve dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırmış olduğu, usu ve yasa hükümlerine uygun olarak, taraflar, mahkememiz ve Bölge Adliye Mahkemesi denetimine uygun ve elverişli şekilde tanzim edilen bilirkişi raporu dikkate alındığında dava konusu araçta oluşan değer kaybı bedelinin ve ikame araç bedeli talebinin davacı tarafça usulüne uygun deliller vasıtasıyla ispat edildiği anlaşılmakla, açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE,
1-a)Değer kaybı bedeli yönünden davanın KABULÜNE, 28.773,13-TL maddi tazminatın 100,00-TL’sinin davalılar … ve … yönünden haksız fiil tarihi olan 06/09/2020 tarihinden, davalı …Sigorta Anonim Şirketi yönünden ise poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla ve rizikonun sigorta şirketine ihbarından itibaren 8 iş gününün sona erdiği 13/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 28.673,13-TL’sinin ise ıslah tarihi olan 08/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
b)İkame araç bedeli yönünden davanın KABULÜNE, 2.360,00-TL maddi tazminatın 20,00-TL’sinin haksız fiil tarihi olan 06/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 2.340,00-TL’sinin ise ıslah tarihi olan 08/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
c)Ekspertiz bedeli yönünden davanın KABULÜNE, 177,00-TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 06/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 2.138,79-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 54,40-TL harç ile 530,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.554,39-TL karar ve ilam harcının (davalı …Sigorta Anonim Şirketinin 1.428,44-TL’sinden sorumlu olması koşuluyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 49,50-TL elektronik tebligat, 304,00-TL normal tebligat, 84,00-TL posta masrafı, 1.000-TL bilirkişi ücreti, 54,40-TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı, 530,00-TL ıslah harcı, 177,00-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 2.259,30-TL yargılama giderinin (davalı …Sigorta Anonim Şirketinin 2.076,23-TL’sinden sorumlu olması koşuluyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 4.696,52-TL nispi vekalet ücretinin (davalı …Sigorta Anonim Şirketinin 4.315,97-TL’sinden sorumlu olması koşuluyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı …, davalı … ve davalı …Sigorta Anonim Şirketi vekilinin yokluklarında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/10/2021

Katip…
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.