Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/485 E. 2021/225 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/485 Esas
KARAR NO : 2021/225

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/09/2020
KARAR TARİHİ : 02/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekili davacı … ile davalı/borçlu … A.Ş. arasında 01.04.2019 tarihinde Koli Satış Sözleşmesi gereğince sözleşmeye konu malların davalı şirkete teslim edildiğini, davalı/borçlu …. A.Ş.’nin Karşıyaka … Noterliğinin …. yevmiye numaralı 17.06.2019 tarihli ayıp ihbarnamesi müvekkil şirkete göndererek “sözleşmeye konu teslim edilen kolilerdeki gizli ayıplar yüzünden zarara uğradıkları,13.05.2019 tarihli tır yüklemesi sonunda bir koli için 1 cm’lik büyüklük olduğunu, bunun 2640 kolinin yan yana geldiğinde anlaşıldığını, satış sözleşmesinin ana edimini oluşturan 6’lık kolilerin satış sözleşmesini kararlaştıran ölçülerde ve teslim edilen numunelerden daha büyük yapıştırılarak hazırlandığını bu şekilde hazırlanan kolilerin sözleşmeye aykırı olduğu ve imalat hatası olan malların iade edileceğini ve bu mallara ilişkin iade faturasının düzenleneceğinin ihtar edildiğini, davalı tarafça gönderilen ihtarnameye İzmir …. Noterliğinin … yevmiye numaralı ve 27.06.2019 tarihli ihtarnamesiyle cevap verilerek taraflar arasındaki satış sözleşmesine dayanarak hazırlanan malların satış sözleşmesinden belirtilen ölçülere uygun ve ayıpsız olarak imal edilerek davalıya teslim edildiğini, mallar ile ilgili gizli ayıbın söz konusu olmadığını, teslim ve yükleme anında kolayca fark edilebilecek kusurların 2 ay sonra gizli ayıplı olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, malların büyük bir çoğunluğunun davalı firmaca kullanıldığını malların iadesinin kötü niyetli ve haksız bir eylem olduğunu bildirdiğini söz konusu malların bedellerin ödenmemesi durumunda yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, söz konusu ihtar sonrası davalı tarafça hazırlanan 68.957,68 TL iade faturası e- fatura düzenlenerek gönderildiğini, söz konusu iade fatura müvekkil davacı şirketçe kabul edilmediğini, ihtara rağmen malların bedelini ödemeyen davalı/borçlu aleyhine, müvekkil davacı şirketin alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasından cari hesap alacağı kadar miktar üzerinden ilamsız icra takibine başlanıldığını ancak davalı/borçlu işbu takibe itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu, dava öncesi zorunlu arabuluculuğa başvurusunun olumsuz sonuçlandığını davalı/borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takip sonrası tahsilatların mahsubu suretiyle takibin 68.957,68- TL üzerinden davamına, davalı/borçlu hakkında, müvekkil şirket lehine %20’den az olmamak üzerine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama giderlerini ile vekalet ücretinin davalı/borçluya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı alacaklı olduğuna dair iddiaları ile müvekkil şirketi aleyhine başlatılmış olan …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına konu icra takibine karşı haklı itirazlarının üzerine açılan hukuki dayanaktan yoksun olduğunu açılan davanın taraflarınca mümkün olmadığını, müvekkil şirketi … A.Ş. ile davacı …. A.Ş. arasında mal alım satımına ilişkin bir ticari ilişkin bulunduğunu, taraflar arasındaki anlaşma gereğince müvekkil şirket tarafından taahhüde konu koliler gönderildiğini, müvekkil şirket tarafından teslim alındığını, 13.05.2019 tarihi itibariyle tır yüklemesi sırasında 1(1) koli için fazladan 1 (1) cm’lik büyüklük olduğunu, 2640 (iki bin altı yüz kırk) adet koli yan yana geldiğinde anlaşıldığını, ilgili satış sözleşmesinin ana edimini oluşturan 6 8ALTI)LIK koliler, sözleşmede kararlaştırılan ölçülerden ve teslim edilen numuneden daha büyük yapılarak hazırlandığını, müvekkil şirkete özensizce ve dikkatsizce gönderilen kolilerin kararlaştırılan ebattan büyük olması navlun masrafını arttırdığını, dolayısıyla tıra eksik mal yüklenmesine sebep olduğunu müvekkil şirketinin ciddi zarara uğramasına yol açtığını, TTK maddesinin 23/1-c’de gizli ayıbın satıcıya bildirilmesi düzenlendiğini, ilgili maddeye göre alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğunu, müvekkil şirketi ile davacı şirket arasında gerçekleşen koli satış sözleşmesine ilişkin yapılan ifanın gizli ayıp içermesi nedeniyle ticari teamül ve hayatın olağan akışına uygun olarak 14/05/2019 tarihinde davacı şirkete edimlerin ayıplı olduğuna dair müvekkil şirket tarafından yazılı ve sözlü bildirimde bulunulduğunu, satıcıya ihbar yükümlüğünü yerine getirdiğini, sözleşmeye konu 47.195 (kırk yedi bin yüz doksan beş) adet 6’lık REWE olarak adlandırılan kolilerden 44.595 (kırk dört bin beş yüz doksan beş) adedinin ölçüdeki ve yapıştırmadaki hatalı imalat sebebi ile müvekkil şirketi ciddi zarara uğratacağı anlaşıldığından artık müvekkil şirket tarafından kullanılmayacağını davacı şirket ile görüşüldüğünü, yapıştırma farkı ve ölçülerin anlaşılan ebatlarda olmaması sebebiyle 3.200 (üç bin iki yüz) adet koliyi müvekkil şirket son tıra yükleyemediğini, müvekkil şirketin yazılı ve sözlü olarak davacı şirkete iletmiş olduğu iade talebine ilişkin hiçbir geri dönüşün olmaması sebebiyle Karşıyaka …. Noterliği kanalı ile …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini söz konusu ihtar sonrasında davalı müvekkil şirket tarafından 70.601,76- TL iade e- fatura düzenlendiğini ve gönderildiğini “Ayıplı malların davacı tarafça teslim alındığını” iade edilen malların davalı şirketten teslim alındığını, davalı şirketin dava dilekçesinde de beyan edildiğini, bu nedenle müvekkil şirketin alamadığı bir hizmetten dolayı icra takibine maruz kaldığını haklı itirazları nedeniyle de …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasının durdurulduğunu, zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, açıklanan nedenler ile davacı tarafça müvekkil şirketten haksız kazanç elde etmeye yönelik olarak açılmış olan bu davanın reddedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-…. Arabuluculuk Bürosunun … Dosya …. Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanak aslı,
2-…. tarih ve 32.756,80- TL tutarlı iade fatura, …. tarih ve 35.300,88- TL tutarlı iade fatura,
3-Davalı tarafça keşide edilen 17.06.2019 tarihli noter ihtarnamesi,
4-Davacı tarafın keşide edilen 27.06.2019 tarihli noter cevabi ihtarnamesi,
5-…. İcra Müdürlüğünün …. sayılı takip dosyası,
6-01.04.2019 tarihli satış sözleşmesi,
7-Sair deliller.

DAVA KONUSU:
Açılan dava, taraflar arasında imzalanan 01/04/2019 tarihli Koli Satış Sözleşmesi çerçevesinde koli satımına ilişkin olarak bulunan ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine davalı şirket tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsili taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili dosyaya sunduğu 01/03/2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili 01/03/2021 havale tarihli dilekçesinde, davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan etmiştir.
Feragat, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde; ”Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir.
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesinde, davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır, hükmü yer almaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, vekaletnamesinde davadan ve kanun yollarından feragat etmeye ilişkin özel yetkisi bulunan davacı vekilinin ön inceleme duruşması yapıldıktan sonra 01/03/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan ettiği anlaşılmakla, açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca alınması gereken 39,53-TL karar ve ilam harcının, davanın açılışı sırasında peşin olarak alınan 54,40-TL harçtan mahsubu bakiye 14,87-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından gerçekleştirilen yargılama giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekilinin vekalet ücreti talebi olmadığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluklarında, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 311. maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi.02/03/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.