Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/373 E. 2022/651 K. 06.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/373 Esas
KARAR NO : 2022/651

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/08/2020
KARAR TARİHİ : 06/09/2022

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 27.09.2018 tarihinde yapılan şifahi bir cari hesap sözleşmesinin mevcut olduğunu, bu sözleşeme gereği davalının; davacı firmaya ait muhtelif yerlerdeki inşaatların PVC doğrama, demir doğrama, mobilya, cam vb. işlerlerini yapmakta olduğunu, davacının da yapılan işlerin bedelini çek, banka havalesi vb. yollarla ödemekte olduğunu, davalıya çek ve banka havalesi yoluyla 2.074.608,00-TL ödeme yaptığını, buna karşılık davalı tarafından 936.084,22-TL’lik iş yapıldığını ve fatura edildiğini, davalının; yapılan ödemenin yarısının altında iş yaptığını, verilen siparişleri yapmadığını, yapılan araştırma neticesinde, işyerindeki makine, araç ve gereci boşalttığını, işyerini fiili olarak kapattığının tespit edildiğini, davalıya fazla yapılan 1.138.523,78-TL’nin şimdilik 100.000,00-TL’sinin talep edildiğini, arz edilen hususlar gereği; fazlaya ilişkin hususların saklı kalması kaydıyla, şimdilik 100.090,00-TL’nin yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının dava dilekçesi ve tensip tutanağının kendisine usulüne uygun tebliğine rağmen davaya herhangi bir cevap vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun ……. Dosya …….Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-Davacı şirkete ait ticaret sicil kayıtları,
3-Davalı tarafa ait vergi sicil kayıtları,
4-Davalı tarafa ait esnaf sicil kayıtları,
5-Davalı tarafa ait ticaret sicil kayıtları,
6-Davacı şirket ve davalı tarafa ait ticari defter ve belgeler,
7-Talimat mahkemesi aracılığıyla alınan Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi …in 17/03/2021 havale tarihli raporu,
8-Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişinin …’in 08/09/2021 tarihli ek raporu,
9-Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi …’in 07/03/2022 havale tarihli raporu,
10-Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi …’in 07/06/2022 havale tarihli ek raporu,
11-Yapı ve Kredi Bankası Anonim Şirketinin 09/07/2021 havale tarihli davalı …’a ilişkin hesap hareketlerini içerir cevabi yazısı,
12-Denizbank Anonim Şirketinin 27/09/2020 havale tarihli davacı şirkete ait tespit edilen hesap bilgilerini içerir cevabi yazısı,
13-QNB Finansbank Anonim Şirketinin 06/10/2020 havale tarihli davacı şirkete ait hesap ekstrelerini içerir cevabi yazısı,
14-İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun ……. soruşturma sayılı dosyası,
15-Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin……Esas sayılı dosyası,
16-Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin ……. Esas sayılı dosyası,
17-Sair deliller,
DAVA KONUSU :
Açılan dava,taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlendiği iddia edilen 27/09/2018 tarihli şifahi cari hesap sözleşmesinden bakiye alacağın 100.000,00-TL’lik kısmının davalıdan tahsili taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Taraflar arasında imzalanan Akhisar Organize Sanayi Bölgesi Atıksu Arıtma Tesisi Yapımı ve İşletilmesi İşi başlıklı sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddeleri anlamında eser sözleşmesi niteliği arz etmektedir.
Taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin niteliği itibariyle —- olduğu ve eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesini düzenleyen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. maddesi uyarınca yüklenicinin edimi bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin edimi ise, karşılığında bedel ödemeyi üstlenmesidir. Eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici sonucu garanti etmektedir. Burada sözleşme yapılmasının nedeni belli bir sonucun ortaya çıkmasıdır. Eser yüklenicinin sanat ve becerisini gerektiren bir emek sarfı ile gerçekleşen sonuç olup, yüklenici eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde ve ona hiçbir zarar vermeden meydana getirmek yükümlülüğü altındadır.
Diğer yandan yüklenicinin borçları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 471. maddesinde; ”Yüklenici, üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır.” şeklinde düzenlenmiş olup, yüklenici olan hekimin de bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere edimini sadakat ve özenle ifa etmek yükümlülüğü bulunmaktadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunda benzer alanlardaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kuralların esas alınacağı da açıklanmıştır. Yine eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici sonucu garanti etmiş sayılmalıdır.
Eserin; sözleşmede kararlaştırılan niteliklerine ya da işsahibinin beklediği amaca uygun olmaması veya lüzumlu bazı vasıflardan bir ya da birkaçının bulunmaması halinde, ayıplı ifa edildiğinin kabulü gerekir.Ayıp, Kanun ya da sözleşme hükümleri gereğince bir eser veya malda bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır.
QNB Finansbank Anonim Şirketine müzekkere yazılarak ……numaralı hesaba ait hesap dökümleri celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Denizbank Anonim Şirketine müzekkere yazılarak … numaralı hesaba ait hesap dökümleri celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Yapı ve Kredi Bankası Anonim Şirketine müzekkere yazılarak ………iban numaralı hesaba ait 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait hesap özetleri ve ekstreleri celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 219. maddesinde; ”Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir.
Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir.” hükmü bulunmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 220. maddesinde ise; ”İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir.
Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir.
Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.” hükmü düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesinde de; ”Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.
21/01/2021 tarihli duruşmanın 6 numaralı ara kararında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 219/2. ve 222/1. maddelerinde tarafların delil olarak dayandığı ticari defter ve kayıtları ibraz ile yükümlü olduğu hüküm altına alındığından, taraf vekillerine bilirkişi incelemesine esas olmak üzere dava konusu ticari defter kayıt ve belgelerin bulunduğu yeri mahkememize bildirmek üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 220/1. fıkrası uyarınca iki haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş olup, taraf vekilleri taraflara ait ticari defter ve belgelerin bulunduğu yerleri verilen kesin süre içerisinde mahkememize bildirmişlerdir.
Davalıya ait ticari defter ve belgelerin incelenmesi amacıyla Manisa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak dosyanın re’sen belirlenecek Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, davalıya ait ticari defter ve belgeler, QNB Finansbank Anonim Şirketi Manisa Şubesi nezdinde bulunan 32349828 numaralı hesaba ait kayıtlar, Denizbank Anonim Şirketi Manisa Şubesi nezdinde bulunan 6011924 numaralı hesaba ait kayıtlar, taraflara ait ticaret sicil kayıtları, davalıya ait vergi sicil kayıtları, davalıya ait esnaf sicil kayıtları ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; davalıya ait ticari defter ve belgelerin usulüne uygun şekilde tutulup tutulmadığı, davalıya ait ticari defter ve belgelerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun şekilde yaptırılıp yaptırılmadığı, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, var ise hangi sebeplerden kaynaklı olarak ticari ilişki bulunduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında şifahi olarak düzenlendiği iddia edilen 27/09/2018 tarihli cari hesap sözleşmesinden kaynaklı olarak davacı şirketin davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı, icra takibinde işletilen faiz miktar ve oranının usulüne uygun şekilde işletilip işletilmediği hususlarının belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi 17/03/2021 havale tarihli raporunda sonuç olarak; davalı …’ın e-yoklama fişleri ilede tesbit edildiği üzere işyerini 28.08.2020 tarihinde terk ettiğini ve işyerinin boşaltılmış bir vaziyette olduğunu, işyerinde başka bir kişinin faaliyette olduğunu, davalı tarafın ONB Finansbank Manisa şubesi ve Denizbank Manisa şubesi nezdinde yapılan incelemeler sonunda, adı geçen bankalarda hesabının bulunmadığı bilgisinin alındığını, bildirilen hesapların davacı tarafa ait olduğunu ve Manisa dışında bir şubede olduğu bu nedenle banka hesapları üzerinde inceleme yapılamadığını, davalı tarafından davacı tarafa kesilen 2018-2019 yıllarına ait faturaların işletme defterinin gelir kısmına kaydedildiğini, işbu faturaların toplamının 739.074,92-TL olduğunu, davacı şirket tarafından yapılan ödemelerin İşletme defterinde bulunmadığını, davalı tarafından davacı tarafa kesilen 2020 yılına ait faturaların yevmiye defterinde kayıt altına alındığını, işbu faturalar toplamının 197.487,20-TL olduğunu, davacı tarafından yapılan ödemelerin kayıtlarda görünmediğini, davacı tarafa kesilen faturaların toplam tutarının 936.562,12-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Taraf vekillerinin itirazları üzerine ve Yapı ve Kredi Bankası Anonim Şirketi nezdinde bulunan ……iban numaralı hesaba ait 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait hesap özetleri ve ekstrelerinin değerlendirilmesi amacıyla Manisa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak dosyanın 17/03/2021 havale tarihli raporu tanzim eden Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdi ile taraf vekillerinin itirazları ayrı ayrı ve açık bir şekilde değerlendirilmek suretiyle ek rapor düzenlenmesi istenilmiş, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi 17/03/2021 havale tarihli raporunda sonuç olarak; davacı şirket vekilince dile getirilen Itirazların fatura numaralarına ilişkin maddi hata olduğunu, kök raporda tespit altına alınan bakliye tutarları etkilemediğini, davalı taraf vekilinin banka hesap hareketleri üzerinde inceleme yapılmasına muvafakatları olmadığı yönündeki iddiasının hukuken mahkemece değerlendirilmesi gerektiğini, davalı tarafından davacı şirkete kesilen 2018-2019 yıllarına ait faturaların İşletme defterinin gelir kısmına kaydedildiğini, işbu faturaların toplamının 739,074,92 TL olduğunu, davalı tarafından davacı şirkete kesilen 2020 yılına alt faturaların yevmiye defterinde kayıt altına alındığıni, işbu faturalar toplamının 197.487,20 TL olduğunu, davacı tarafa kesilen faturaların toplam tutarının 936.562,12-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin incelenmesi amacıyla dosyanın Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdii ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, davalıya ait ticari defter ve belgeler, QNB Finansbank Anonim Şirketi Manisa Şubesi nezdinde bulunan …….. numaralı hesaba ait kayıtlar, Denizbank Anonim Şirketi Manisa Şubesi nezdinde bulunan 6011924 numaralı hesaba ait kayıtlar, taraflara ait ticaret sicil kayıtları, davalıya ait vergi sicil kayıtları, davalıya ait esnaf sicil kayıtları ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin usulüne uygun şekilde tutulup tutulmadığı, davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin onaylarının usulüne uygun şekilde yaptırılıp yaptırılmadığı, taraflara ait ticari defter ve belgelerin birbirini doğrulayıp doğrulamadığı, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, var ise hangi sebeplerden kaynaklı olarak ticari ilişki bulunduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında şifahi olarak düzenlendiği iddia edilen 27/09/2018 tarihli cari hesap sözleşmesinden kaynaklı olarak davacı şirketin davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı, icra takibinde işletilen faiz miktar ve oranının usulüne uygun şekilde işletilip işletilmediği hususlarının belirlenerek talimat dosyası ve içeriğindeki bilirkişi raporu da gözetilmek suretiyle rapor düzenlenmesi istenilmiş, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi 07/03/2022 havale tarihli raporunda sonuç olarak; taraflar arasında 27.09.2018 tarihinde başlayan iş ilişkisinin yazılı bir sözleşmeye dayanmadığının, davacı firmaya ait, muhtelif yerlerdeki inşaatların PVC doğrama, demir doğrama, mobilya, cam vb. işlerlerinin davalı tarafından yapıldığının, yapılan işlerin bedelinin çek ve banka havalesi vb. yollarla ödendiğinin, davalıya çek ve banka havalesi yoluyla 2.074.608,00-TL ödeme yapıldığının, buna karşılık davalı tarafından yapılan işin 936.084,22-TL olarak fatura edildiğinin, davalı tarafından yapılan ödemenin yarısının altında iş yaptığının, verilen siparişlerin yapılmadığının, davalı firmaya ait işyerindeki makine, araç ve gerecin boşaltıldığı, işyerinin fiili olarak kapandığının ifade edildiğini, davalı … işletmesinin defter kayıtları üzerinde, Bilirkişi SMMM … tarafından inceleme yapılmış olduğunu, tanzim edilen 17.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda; davalı tarafından, davacı adına tanzim edilen faturaların (2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait faturalar) işletme defterinin gelir kısmına kaydedildiğinin, faturaların toplamının 936.562,12-TL olduğunun, davacı tarafından yapılan ödemelerin davalıya ait işletme defterinde yer almadığının tespit edilmiş olduğunu, davacı firmanın defter kayıtlarının incelendiğini, davacı nezdinde davalı cari hesabının 320.1.029 Satıcılar cari hesap kodunda tutulduğunu, 3112.2018 tarih 125.yevmiye maddesi 85, Yevmiye sayfasında davalıya 60.000,00-TL bakiye borcun olduğunu ve sonraki yıla devrettiğini, 31.12.2019 tarih 155.yevmiye maddesi 107. Yevmiye sayfasında 391.533,08-TL davalıya fazla ödeme yapıldığını, yapılan fazla ödemenin bir sonraki yıla devrettiğini, 3112.2020 tarih 160.yevmiye maddesi 103. Yevmiye sayfasında 1138.523,79-TL davalıya fazla ödeme yapıldığını, yapılan fazla ödemenin bir sonraki yıla devrettiğini, davacı cari hesap ekstrelerinin rapora eklendiğini, davalı faturaları ile davacı ödemelerinin karşılaştırıldığını, 2018, 2019 ve 2020 yılında 2.089.608,00-TL davacı ödemeleri toplamı, 936.562,12-TL davalı faturalar toplamı, 1.153.045,88-TL davacı ödemeleri farkı, 15.000,00-TL davacı düzeltme kaydı, ve 477,91-TL faturalardan eksik kayıt edilen miktar olmak üzere 1.138.523,79-TL tutarında davacı şirket tarafından fazla yapılan ödeme miktarı belirlendiğini, 11.08.2020 dava tarihi itibariyle davacı tarafından davalıya 1.138.523,79-TL fazla ödeme yapıldığının tespit edildiğini mütalaa etmiştir.
Taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda dosyanın 07/03/2022 havale tarihli raporu tanzim eden Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdi ile dosya içeriğinde mevcut olan Denizbank Anonim Şirketi Manisa Şubesi nezdinde davacı …ne ait … numaralı hesaba ilişkin olarak bulunan hesap hareketlerini içerir kayıtlar, QNB Finansbank Anonim Şirketi Manisa Şubesi nezdinde davacı …ne ait …….numaralı hesaba ilişkin olarak bulunan hesap hareketlerini içerir kayıtlar ve davalı Yapı ve Kredi Bankası Anonim Şirketi nezdinde …’a ait …….numaralı hesaba ilişkin olarak bulunan hesap hareketlerini içerir kayıtlar göz önünde bulundurularak, davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin incelenmesi neticesinde tespit edilen ödemelerin banka kayıtlarında bulunup bulunmadığı, davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerde yer alan ancak davalıya ait ticari defter ve belgelerde bulunmayan ödeme kayıtlarının doğru olup olmadığı, banka kayıtlarının davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerdeki kayıtları doğrulayıp doğrulamadığı, ödemelerin gerçekten var olup olmadığı ile taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında şifahi olarak düzenlendiği iddia edilen 27/09/2018 tarihli cari hesap sözleşmesinden kaynaklı olarak davacı şirketin davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı, icra takibinde işletilen faiz miktar ve oranının usulüne uygun şekilde işletilip işletilmediği hususlarının belirlenerek talimat dosyası ve içeriğindeki bilirkişi raporu da gözetilmek suretiyle ek rapor düzenlenilmesi istenilmiş, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi 07/06/2022 havale tarihli ek raporunda sonuç olarak; Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin….. E…….. Karar sayılı gerekçeli kararından anlaşılacağı üzere; davalı … ile … isimli şahsın birlikte çalıştığı, “gayri resmi ortak olduğu”, resmi iş ve işlemlerin davalı üzerinden yürütüldüğü, davacı tarafından verilen çeklerin mülkiyetinin davalıya geçmesinden itibaren davacının ödeme sorumluluğunu yerine getirmiş olacağı, çeklerin bedelinin kim tarafından ne şekilde çekildiğinin davacı tarafından takibinin mümkün olamayacağı anlaşılmakla, kök raporlarında değişiklik yapılmasını gerektirecek bir unsur bulunmadığını mütalaa etmiştir.
Davalı vekilinin Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişinin 07/06/2022 havale tarihli ek raporuna karşı itirazlarının, Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin ……. Esas ……Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamanın, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalıya verilen çekler açısından davalının beyanlarını içerdiği, davalının beyanında davacı şirket tarafından kendisi adına keşide edilen çeklerin varlığını kabul ettiği, ayrıca davacı şirketin veya temsilcisinin bahsi geçen ceza dosyasının tarafı olmadığı, ceza dosyasına konu suç ile herhangi bir bağlantısının da bulunmadığı, çeklerin dava dışı … tarafından davalının imzasının taklit edilmesi suretiyle keşide edilmesi noktasında davacı şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, belirtilen hususun davalı ile dava dışı … arasındaki ilişki ile ilgili olduğu, bu kapsamda bahsi geçen dosyanın mahkememiz dosyası ile ilgili bulunmadığı ve yargılamaya herhangi bir etkisi bulunmayacağı anlaşılmakla reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları,İzmir Arabuluculuk Bürosunun …… Dosya …….Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, davacı şirkete ait ticaret sicil kayıtları, davalı tarafa ait vergi sicil kayıtları, dacı şirket ve davalı tarafa ait ticari defter ve belgeler, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi …’in 17/03/2021 havale tarihli raporu, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişinin …’in 08/09/2021 tarihli ek raporu, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi …’in 07/03/2022 havale tarihli raporu, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi …’in 07/06/2022 havale tarihli ek raporu, Yapı ve Kredi Bankası Anonim Şirketinin 09/07/2021 havale tarihli davalı …’a ilişkin hesap hareketlerini içerir cevabi yazısı, Denizbank Anonim Şirketinin 27/09/2020 havale tarihli davacı şirkete ait tespit edilen hesap bilgilerini içerir cevabi yazısı, QNB Finansbank Anonim Şirketinin 06/10/2020 havale tarihli davacı şirkete ait hesap ekstrelerini içerir cevabi yazısı, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun …… soruşturma sayılı dosyası, Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin …… Esas sayılı ceza dava dosyası, Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin …….Esas sayılı ceza dava dosyası ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlendiği iddia edilen 27/09/2018 tarihli şifahi cari hesap sözleşmesinden bakiye alacağın 100.000,00-TL’lik kısmının davalıdan tahsili taleplerine ilişkin olduğu, her iki tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalıya 2.089.608,00-TL tutarında ödeme yapıldığı, davalı tarafından ise aradaki ticari ilişki kapsamında davacı şirket adına tanzim edilen fatura bedelleri toplamının 936.562,12-TL olduğu, bu kapsamda ticari ilişki çerçevesinde davacı şirket tarafından davalıya fazladan 1.138.523,79-TL tutarında ödeme yapılmış olduğu, ödeme kayıtlarının davacı şirkete ait ticari defter ve belgeler ile banka kayıtlarında yer aldığı, fazla ödenen bedel karşılığında davalı tarafından davacı şirket adına düzenlenen herhangi bir fatura bulunmadığı, Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin …… Esas ……. Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamanın, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalıya verilen çekler açısından davalının beyanlarını içerdiği, davalının beyanında davacı şirket tarafından kendisi adına keşide edilen çeklerin varlığını kabul ettiği, ayrıca davacı şirketin veya temsilcisinin bahsi geçen ceza dosyasının tarafı olmadığı, ceza dosyasına konu suç ile herhangi bir bağlantısının da bulunmadığı, çeklerin dava dışı … tarafından davalının imzasının taklit edilmesi suretiyle keşide edilmesi noktasında davacı şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, belirtilen hususun davalı ile dava dışı … arasındaki ilişki ile ilgili olduğu, neticeten davacı şirketin davalıya 1.138.523,79-TL tutarında fazla ödeme yapmış olduğu, dava dilekçesinde dava değerinin 100.000,00-TL olarak gösterildiği ve harcın bu bedel üzerinden mahkememiz veznesine yatırıldığı anlaşılmakla, davacı vekilinin talebi ile bağlı kalınarak açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE,
1-100.000,00-TL alacak bedelinin dava tarihi olan 11/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacı …ne verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 6.831,00-TL nispi karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 1.707,75-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.123,25-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 58,00-TL elektronik tebligat, 57,00-TL tebligat, 147,88-TL posta masrafı, 1,00-TL kep posta masrafı, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti, 54,40-TL başvurma harcı, 1.707,75-TL peşin harç ve 16,30-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 3.042,33-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 15.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.06/09/2022

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
¸e-imza