Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/353 E. 2021/234 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/353 Esas
KARAR NO : 2021/234

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasındaki ticari ilişki (ürün satışı) neticesinde davalı, davacı şirketten satın aldığı biraların bedelini ödemediğinden, veresiye (açık) faturalardan ve hesap mutabakatından kaynaklanan 39.933,27 -TL (bakiye) borcu doğduğunu, tüm uyarılara rağmen davalı borcunu ödemekten imtina etmiş ve bakiye (açık fatura) cari hesap alacağının tahsili talebiyle davalı hakkında İzmir ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla icra takibine girişildiğini, borçlu sırf alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla (7 Örnek ödeme emrindeki) yetkiye , borca, faize ve tüm ferrilerine itiraz ederek, icra takibinin durdurulmasını sağladığını belirterek İzmir ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasındaki yetkiye ve borca itirazın iptaline, icra takibinin devamına, %20’den az olmamak üzere icra-inkar tazminatının kötüniyetli davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı tarafça 24/08/2020 tarihli … muhabere numaralı cevap dilekçesinde özetle; dava ve icra takibi tamamen mesnetten yoksun olduğunu, davalı şirketin davacıya hiçbir nam altında borcu olmadığını, taraflarına karşı başlatılan takibe istinaden tebliğ edilen ödeme emrinde bakiye cari hesap adı altında bir alacak talep edilmişse de taraflarınca tebliğ edilen herhangi bir cari hesap sözleşmesi olmadığını, TTK’nun cari hesap sözleşmesine ilişkin 89.maddesinde de belirtildiği üzere cari hesap sözleşmesinin yazılı olarak yapılmadıkça geçerli olmayacağı açık olduğunu, şirketlerinin yerleşim yeri Beyoğlu/İSTANBUL olup huzurdaki davaya bakmakta yetkili mahkeme İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, yetkisizlik kararı talep ettiklerini, şirketlerinin davacıya borcu olmadığını, takip kötü niyetli olarak başlatıldığını belirterek yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik nedeniyle davanın reddine, haksız ve kötü niyetli davanın esastan reddine, davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği tutarın %20’si oranında tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkilinin ticari ürün satışı ilişkisi nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için İzmir ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden girişilen icra takibine davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle müvekkiline ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafça, davacı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını, takibin kötü niyetli olarak başlatıldığını, şirketlerinin yerleşim yeri Beyoğlu/İSTANBUL olduğunu, huzurdaki davaya bakmakta yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu ileri sürerek yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik ile davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dava, cari hesap ilişkisi ve faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 6.maddesinde genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin dava tarihindeki yerleşim yeri olduğu açıkça düzenlenmiştir. Somut olayda davalının Beyoğlu/İstanbul adresinde mukim olduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu bu genel yetki kuralı icra takibinde icra dairesinin yetkisine ilişkin olarak ta uygulama alanı bulmaktadır. Bu kapsamda icra takibinde de genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesidir. Anılan yasal düzenleme ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde davacı icra takibini yetkisiz İzmir …. İcra Müdürlüğünde başlatmıştır. Oysa söz konusu takip İstanbul İcra Dairelerinde başlatılmalıdır. Şu halde İzmir …. İcra Müdürlüğü takip bakımından yetkisizdir. Davalı tarafça icra takibine yapılan itirazda ayrıca ve açıkça icra dairesinin yetkisine de itiraz edilmiş, yetkili icra dairesi de gösterilmiştir. Bu durumda öncelikle bu husus mahkememizce tartışma konusu yapılmış ve az önce değinilen yasal düzenleme ve kabuller kapsamında İzmir …. İcra Müdürlüğünün yetkisiz olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. İtirazın iptali davalarında geçerli bir icra takibi bulunması dava şartıdır. Somut olayda ise yetkisiz icra dairesinde yapılan ve süresinde yetki itirazında bulunulan geçersiz bir icra takibi vardır. Bu itibarla davanın reddine karar vermek gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
Takibin yetkisiz icra dairesinde yapılmış olduğu anlaşıldığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Harçlar yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 482,30 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 423,00 TL harcın karar kesinleştiğinde ve isteği halinde davacı tarafa iadesine,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça peşin olarak yatırılan gider avansından arta kalanın HMK 333 maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun 2020/3340 sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. maddesi uyarınca davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/03/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza