Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/318 E. 2021/872 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/318
KARAR NO : 2021/872

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kullanıcısı olduğu … tesisat numaralı abonelikte, kaçak elektrik kullandığından bahisle davalı şirket tarafından kaçak elektrik faturası düzenlendiğini, İzmir … İcra Müdürlüğü …/…E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını, tahakkuk ettirilen tutarın ödendiğini ve ödenen bu tutarın istirdatı talebi ile işbu davayı ikame ettiğini, davalı … A.Ş.’nin tesisat numarasının … olduğu ticarethanede … adına düzenlenen 05.10.2019 tarihli ve … …seri numaralı Kaçak Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı nedeniyle kaçak elektrik kullanılıp kullanılmadığının tespitine, kaçak elektrik kullanılmış ise kullanım tutarının tespitine, davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kullanıcısı olduğu … tesisat numaralı abonelikte, kaçak elektrik kullandığından bahisle müvekkil şirket tarafından kaçak elektrik faturası düzenlendiğini, İzmir … İcra Müd. …/… E. sayılı dosyası ilamsız icra takibi başlatıldığını, tahakkuk ettirilen tutarın ödendiği ve ödenen bu tutarın istirdatı talebi ile işbu davayı ikame etmişse de açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, davaya konu … Mah. … Sok. No:… …/… adresinde müvekkil Şirket yetkililerince 05.10.2019 tarihinde yapılan kontrolde direkten … … harici hat çekmek ve aynı zamanda mevcut sayacın da ‘R’ ve ‘S’ fazlarına sayaç arkasından delerek müdahale edilmek suretiyle kaçak elektrik tüketimi tespiti yapılarak …-… Seri numaralı kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı düzenlenmiş olup söz konusu kaçak elektrik kullanım tespit tutanağına istinaden itiraza konu …/… numaralı kaçak faturasının tahakkuk ettirildiğini, davacının dava konusu kaçak elektrik faturasının iptali talebi kaçak elektrik itiraz komisyonunca değerlendirildiğini ve kabul görmediğini, tüketici … tarafından tesisata ait kullanım yerinin 15.03.2017 tarihinde kiralandığı, 17.03.2017 tarihli vergi levhası ile desteklendiğini, tüketicinin tesisata ait kullanım yerinde 17.03.2017 tarihinde faaliyete başlamış olsa da, Görevli Perakende Şirketi ile PSS’ni 01.11.2019 tarihinde imzaladığını, tesisatın tüketimleri incelendiğinde, tüketimlerin tarifelere dağılım oranı ve saatlik tüketimleri incelendiğinde 3 vardiya 21 saat üzerinden yapılan hesaplamanın doğru olduğunu, tüketici … tarafından 01.11.2019 tarihinde PSS ile aboneliği üzerine almış olsa da, 15.03.2017 tarihinde kullanım yerinde faaliyete başlamış olması hem kira kontratı hem de vergi levhası ile desteklendiğinden dolayı tesisatın endeks okuma dökümünden demant bilgileri kontrol edildiğinde müdahaleli sayacın demantlarının 12.000,00 W ile 13.000,00 W aralığında olduğunu, sağlıklı ölçümlemeye geçtikten sonra ise 40.376,00W yükseldiği ve 3.000,00W sözleşme gücünün üzerinde güç çektiği tespit edildiğini, yargıtay kararları gereği kaçak elektrik kullanımı haksız fiil olmakla sonuçlarından haksız fiili işleyen kişinin sorumlu olduğunu, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün …/…E. sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkil söz konusu icra takibinin kesinleşmemesi adına 30.01.2020 tarihinde “istirdat hakkını saklı tutmak” şeklindeki ihtirazi kaydıyla dosyaya ilişkin gerekli ödemeleri yaptığını, davalı tarafından müvekkil hakkında başlatılan icra takibi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, hukuka uygun ölçüm yapılmadığını, müvekkilin iş yerine davalı kurumun çalışanları gelmiş ve elektrik saatinin ölçümü için geldiklerini bu sebeple iş yerindeki tüm elektrikli ürünlerin çalıştırılması gerektiğinden bahsettiklerini ve müvekkilim de yaz mevsimi olmasına rağmen UFO marka ısıtıcıyı bile davalı kurum çalışanlarının isteği üzerine çalıştırdığını, yaklaşık olarak 2 saatlik ölçüm sonrasında kurum çalışanları gitmiş ve akabinde bu ölçüme istinaden müvekkilimin davaya konu iş yerini kiralamadan önceki dönemlere dahi dair “kaçak kullanım” iddiasına istinaden fatura tanzim ettiklerini, müvekkil aleyhine tanzim edilen faturada yasa ile öngörülen hangi kriterler uyarınca saptandığının belli olmadığını, dava konusu işyeri ticarethane olduğunu, davanın kabulü ile müvekkilin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 222.732,30 TL’nin ödeme tarihi olan 03.01.2020 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte istirdatına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkiline ait işyerinde bulunan … tesisat numaralı elektrik sayacına ilişkin olarak davalı şirket yetkilileri tarafından kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini, bu tutanağa istinaden müvekkili adına kaçak kullanım bedeline ilişkin borç tahakkuk belgesi/faturası düzenlendiğini, söz konusu faturaya dayanılarak müvekkili aleyhinde İzmir … İcra Müdürlüğünün …/…esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin işyerinde elektrik enerjisine yoğun ihtiyaç duyulması ve haciz baskısı ile müvekkili tarafından icra dosyasının ödendiğini, söz konusu icra takibine dayanak kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, tutanakta belirtilen hususların gerçeği yansıtmadığını, davalı şirket yetkilileri tarafından yapılan ölçümün yerinde olmadığını, bu ölçüme dayalı faturanın fahiş olduğunu, sayacın davalı kurum yetkilileri tarafından sökülüp götürülmesi nedeniyle müvekkilinin işyerindeki gıda ürünlerinin bozulduğunu ve bu sebeple müvekkilinin maddi zararının oluştuğunu, icra takibine konu faturaların büyük bir kısmının müvekkilinin bu işyerini kiralamasından önceki döneme ait olduğunu, müvekkili tarafından aboneliğin üzerine alınmamasına rağmen fiili kullanıcı olarak tükettiği elektrik bedellerini düzenli olarak ödediğini, sayaca hangi tarihte ve kim tarafından müdahale edildiğinin saptanmadığını, tüm sorumluluğun müvekkiline hasredilmesinin hukuki dayanağı olmadığını iddia ederek, müvekkilinin İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/…esas sayılı dosyası nedeniyle ödediği 222.732,30 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan istirdatıyla müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın yasada belirtilen sürelerde açılmadığını ve bu nedenle zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiğini, müvekkili şirket yetkilileri tarafından yapılan kontrolde davacıya ait işyerinde direkten harici hat çekilmek ve aynı zamanda mevcut sayacın R ve S fazlarına sayaç arkasından delerek müdahale edilmek suretiyle kaçak elektrik tüketimi yapıldığının tespit edildiğini, bu tespite ilişkin tutanak tutulduğunu ve kaçak elektrik kullanımı faturası tahakkuk ettirildiğini, yapılan tahakkuk işleminin ve diğer tespit işlemlerinin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine uygun bir şekilde yapıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, Kaçak Elektrik kullanımına ilişkin faturaya dayalı icra takibi kapsamında istirdat istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosya Elektrik Mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmıştır. 29.04.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı …’ın ticarethanede kaçak elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle, döneme ait tek tarifeli aktif enerji tarifesi dikkate alınarak ticarethane grubundan (gecikme cezasi hariç) toplam Kaçak Elektrik Enerji Tüketim bedelinin 185.769,30 TL olduğu yönündeki tespitine yer verilmiştir.
Mahkememizce dosya Elektrik Mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor aldırılmıştır. 20.09.2021 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; davaya konu tesisatta sayacın girişinden önce harici hat çekilerek ve elektrik sayacını delip R ve S fazlarına müdahale edilerek elektrik sayacının ölçmesi gereken elektrik enerjisi yaklaşık b 60 oranında eksik ölçüldüğünü, … adına kayıtlı ticarethane aboneliğinde kaçak elektrik enerjisi kullanıldığını, kaçak kullanım şekli; ayrı bir hat çekmek ve elektrik sayacına müdahale olduğundan ve kaçak elektrik kullanım şekli ortadan kaldırıldığından yerinde keşif yapmanın doğru olmayacağını, elektrik sayacına yapılan müdahale ile ilgili keşif veya kontrol yapılması isteniyor ise elektrik sayacının, dağıtım şirketinin ölçü laboratuvarından istetilmesi veya dağıtım şirketinin ölçü laboratuvarında keşif yapılmasının mahkemenin takdirinde olduğunu, davacı … adına kayıtlı ticarethane aboneliğinde kaçak elektrik kullanımına ait dönemin tek tarifeli aktif enerji tarifesi dikkate alınarak ticarethane grubundan (gecikme cezası hariç) hesaplanan 185.769,30 TL’sı Kaçak Elektrik Enerji Tüketim bedelinin doğru olduğunu belirten tespitlerine yer verildiği sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir. Oluşa, dosya içeriğine ve bilimsel verilere uygun bulunan raporlar mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınabilir kabul edilmiştir.
2004 sayılı İİK’nun 72. Maddesinde borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabileceği, dava sırasında borç ödenmiş olursa davaya istirdat davası olarak devam edileceği düzenlemesi bulunmaktadır.Davacı bu kapsamda açacağı davada para alacağının hiç doğmadığını ya da sonradan sona erdiğini iddia ederek bu durumun tespitini talep edebilecektir. Menfi tespit davasına ilişkin olarak 6100 sayılı HMK’nun 106. Maddesinde hükümler de bulunmaktadır. Yine bu dava kapsamında davacı borçlu dava konusu borcun mevcut olmadığını iddia ederek mahkemeden alacağın mevcut olmadığının tespitini talep edecek, davalı alacaklı ise alacağın varlığını ispat külfeti altına girecektir. Başka bir söyleyişle İİK 72. Maddesi gereğince açılmış menfi tespit davalarında, alacağın kambiyo senedinden kaynaklanması gibi bazı istisnai durumlar hariç, ispat külfeti davalıdadır. Zira bu davalarda borçlu borcun varlığını inkar etmektedir ve bu halde alacaklı davalı durumunda bulunmasına rağmen alacağın varlığını ispat külfeti altında bulunacaktır. Bu yasal düzenlemeler kapsamında somut olay değerlendirildiğinde, davalı alacaklının dosyada mevcut kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı bu kapsamda davacı hakkında tahakkuk ettirilen faturalar, dosyada mevcut ve mahkememizce benimsenen bilirkişi raporları ile alacağın varlığını ispat ettiği anlaşılmaktadır. Davacı taraf ise bu ispat karşısında alacağın mevcut olmadığı veya herhangi bir sebeple ortadan kalkmış olduğu hususlarını ispat edememiştir. Tüm dosya kapsamından, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/…esas sayılı ilamsız icra takibinin dayanağı olan kaçak elektrik tespit tutanağı ve bu tutanağa istinaden tahakkuk ettirilen faturaların konuya ilişkin enerji mevzuatına uygun olduğu, bu dosya kapsamında davacı tarafça yapılan ödemenin davalıdan istirdatına yer ve gerek olmadığı hususunda mahkememizde vicdani kanı oluşmuştur. Bu itibarla davanın reddine karar vermek gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nederlerle:
Davanın REDDİNE,
Davalı taraf duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT tarifesine göre hesap ve takdir edilen 24,041,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 3803,72 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 3744,42‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili taraflara iadesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi uyarınca kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14 maddesi gereğince ilerde haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320.00 TL zorunlu Arabuluculuk yargılama giderinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, davacı ile vekilinin yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/10/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza