Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/299 E. 2021/694 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/299 Esas
KARAR NO : 2021/694

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2020
KARAR TARİHİ : 23/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı şirket yetkilisi …, aralarında her hangi bir ticari ilişki, alacak borç ve sair hukuki ilişki bulunmamasına rağmen, davacı şirkete ait … -… şubesine ait …seri numaralı 20.11.2019 tarihli 150.000.TL bedelli tacir çekini keşide ederek davalı …’a hatır çeki olarak verdiğini, davacı tarafça davalı …’a bu çekin davacı tarafça verilmesinden sonra, davalı …’ın iddiasına göre; diğer davalı … ve başkaca faillerin tehdit, şantaj, örgüt kurmak suretiyle kumpas kurarak dolandırmak ve sahte imzalar kullanmak suretiyle hem dava konusu çeki ve diğer başka senetleri elinden suç işlenmek suretiyle , rızası hilafına aldıklarını beyan ettiğini, akabinde bu hususta (bu dava konusu çeki de kapsayacak şekilde) İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet yolu ile suç duyurusunda bulunulduğu bildirildiğini, Davalı lehdar …, davacı şirket yetkilisine, diğer davalı hamil … ile aralarında her hangi bir ticari, alacak borç ilişkisi ve sair hukuki ilişki bulunmadığını, diğer davalı …’ü veya bu kişinin her herhangi bir temsilcisi veya vekilini hiç tanımadığını, hiç görmediğini beyan ettiğini, dava konusu edilen ve yasal süresinde ibraz edilmeyen davacıya ait çeki iddia edildiği biçimde haksız ve kötü niyetle ele geçiren davalı …, kambiyo vasfını yitirdiğini, bu çek ile ilgili İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesine müracaat ederek …/… D.İş sayılı dosyası ile davacı şirket ile davalı … aleyhinde ihtiyati haciz kararı alarak bu kararı ile İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyasında infaz ettiğini ve çekle ilgili ilamsız takip yolu ile icrai hacze başlayarak davacı şirket ve davalı …’a yönelik olarak 7 örnek ödeme emri gönderdiğini belirterek davacı şirketin …-…şubesine ait keşidecisinin müvekkil şirket olduğu, …seri numaralı 20.11.2019 tarihli 150.000.TL bedelli , (çek vasfını yitirmiş bulunun) tacir çeki ile bu çeke dayalı olarak müvekkil aleyhinde başlatılan İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı ilamsız takibe dayanak belge ve icra takibi nedeniyle, davalılara borçlu olmadığının tespitine, bu çeke dayalı olarak başlatılan İzmir … İcra Müdürlüğü …/… Esas sayılı icra takibinin iptaline, davacı şirket tarafından 5.3.2020 tarihli banka dekontu ile davalı … vekili Av…. hesabına İzmir … İcra Md. …/… sayılı dosya borcuna mahsuben cebri icra tehdidi altında yatırılan 10.000.TL paranın ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalı …’ten istirdadına, davacı şirket hakkında haksız ve kötüniyetli olarak icra takibi başlatan davalı … aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D.İş dosyasında 11.3.2020 tarihinde verilen İzmir .. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyasına müvekkil tarafından yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik ihtiyati tedbirin kararının , karar kesinleşinceye kadar devamına, yargılama giderlerinini ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı … vekilinin sunduğu 16/09/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; malum olunduğu üzere keşideci ile lehtar arasında bulunan şahsi def’iler hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, davacının, diğer davalı lehtara hatır çeki verdiği iddiası da bir şahsi def’i niteliğinde olup yalnızca diğer davalıya karşı ileri sürülebileceğini, hamil olan davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, davalının davacının iddia ettiği hiçbir şeyden haberi olmadığı gibi müvekkilim alacağını alabilmek için davacının da içinde olduğu bin türlü oyunun içinde kendisini bulan gerçek mağdur davalı olduğunu belirterek harcı eksik ikmal edilen davanın tefrik edilerek işlemden kaldırılmasına, görevsiz mahkemede açılan davanın usulden reddine, hukuka aykırı olarak ikame edilen davanın reddine, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi …/… D. İş dosyasından verilen icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesine dair tedbir kararının ivedilikle kaldırılmasına, davacının tazminat talebi de dahil olmak üzere bütün taleplerinin reddi ile müvekkilimin alacağını alması haksız yere sürüncemede bırakıldığından tazminat hakkımız saklı kalmak kaydı ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 01/10/2020 tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; dava açılırken, takip çıkışı dikkate alınarak nisbi harç yatırıldığını, davalı … vekili dosya borcunun 202.380,54 TL olduğunu iddia ettiğini, davalı vekilinini bildirdiği miktar güncel dosya borcu olduğunu, menfi tespit davalarında nisbi harç, takip çıkışı üzerinden belirlendiğini, bu nedenle eksik yatırılmış bir harç söz konusu olmadığını davacı şirket, tacir olup düzenlenen çekte tacir çek olduğunu, her ne kadar süresinde ibraz edilmemesi ve ibraz süresinden sonra davalı …’in eline geçmiş olması nedeniyle kambiyo senedi vasfını yitirmiş olsa da , çekle ilgili uyuşmazlıklarda görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davalı … vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde olmadığından görev itirazının reddi gerektiğini, takibe konu çekin süresinde bankaya ibraz edilmediği, bu nedenle ibraz süresinden sonra davalı …’ün eline geçen çek nedeniyle alacağın devri hükümleri uygulanacağı sabit olduğundan davacının bu çek nedeniyle temel ilişkiden doğan def’ ilerini hamile karşı ileri sürebileceğini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin dosyaya sunduğu 21/10/2020 tarihli ikinci cevap dilekçesinde özetle; Harcı eksik ikmal edilen davanın tefrik edilerek işlemden kaldırılmasına, görevsiz mahkemede açılan davanın usulden reddine, hukuka aykırı olarak ikame edilen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkiline ait … şubesinin …seri numaralı 20/11/2019 tarihli, 150.000 TL bedelli çekin müvekkili şirket yetkilisi tarafından keşide edilerek davalılardan …’a hatır çeki olarak verildiğini, bu çekin … tarafından aralarında herhangi bir ticari ilişki bulunmayan diğer davalı …’e ciro edildiğini, davalı … çeki davalı …’ün tehtit, şantaj, örgüt kurmak suretiyle kumpas, dolandırıcılık ve sahte imza kullanmak gibi eylemleri nedeniyle rızası ilafına davalı …’e ciro ettiğini, bu hususların davalı …’in beyanları olduğunu, bu hususlara ilişkin İzmir CBS’na şikayette bulunulduğu ve soruşturmanın …/… soruşturma numaralı dosyasında yürütüldüğünü, çekin ibraz süresinin geçmesi nedeniyle bankaya ibraz edilmediğini, müvekkili ile çek hamili davalı … arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, hamilin kötü niyetli bir şekilde çeki ele geçirdiğini iddia ederek İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyası ve dayanağı çek nedeniyle davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, takip dosyasına istinaden davalı vekiline ödendiği iddia edilen 10.000 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı …’ten istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, harcın eksik yatırıldığını, mahkemenin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, keşideci ile lehtar arasındaki şahsi defilerin hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin söz konusu çeki temlik aldığı sırada bunun bir hatır çeki olduğunu bilmesini mümkün olmadığını, müvekkilinin iyi niyetli olduğu yönündeki karinenin aksini ispatlamanın davacıya ait olduğunu ve davacının bunu ispat edemediğini, bu ispatın mümkün de olmadığını, müvekkilinin mağdur olduğunu, keşideci davacının bedelsizlik iddiasını yazılı belge ile ve senede karşı senetle ispat yükümlülüğü gereklerine uygun olarak ispatlaması gerektiğini, tanık dinletilmesine muvafakatlarının bulunmadığını, savcılık şikayetinden davacı tarafça vazgeçildiğini, icra dosyasının haricen tahsil nedeniyle icra müdürlüğüne yapılan bildirim üzerine kapatıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, icra dosyası ve dayanağı çek nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK’nun 72. Maddesinde borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabileceği, dava sırasında borç ödenmiş olursa davaya istirdat davası olarak devam edileceği düzenlemesi bulunmaktadır. Somut olayda, davacı hatır çeki olarak keşide edilen ve davalı …’a teslim edilen çekin bu davalı tarafından diğer davalı …’e ciro edildiğini, söz konusu bu çekin aslında davalı …’e hatır çeki olarak verildiğini ve bedelsiz olduğunu, davalı … tarafından bu çekin davalı …’e karşı tehdit, kumpas gibi suç teşkil eden eylemler işlenmek suretiyle ele geçirildiğini iddia ederek eldeki davayı açmıştır. Davada bu çek ve çekin takibe konu edildiği icra dosyasındaki alacak nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti ve yapılan ödemenin istirdadının talep edildiği anlaşılmaktadır. Yine davalı … vekilinin beyanları kapsamında icra dosyasının tahsil nedeniyle infazen kapatıldığı da anlaşılmaktadır. Davacı tarafın icra dosyasına dayanak yapılan çekin hatır çeki olarak verildiği, lehtar tarafından hamile rızası dışında devir ve temlik edildiği, hamil davalının çeki iktisabında ağır kusurlu ve keşideci zararına hareket ettiği hususlarında kesin ve her türlü şüpheden uzak, 6100 sayılı HMK’nun 290.maddesinde belirtilen senede karşı senetle ispat külfeti hükümlerine uygun bir delil davacı tarafça dosyaya sunulmamıştır. Davalının muvafakatının bulunmaması ve uyuşmazlığın tanıkla ispatının az yukarıda değinilen yasa maddesi gereğince mümkün bulunmaması nedeniyle, davacı tarafın iddiaları kapsamında tanık dinletme talebi mahkememizce kabul görmemiştir. Diğer yandan, davacının davalılar arasındaki ciro ilişkisi ve çekin devrine ilişkin iddiaları da somut ve her türlü şüpheden uzak bir delil ile ispatlanamamıştır. Kaldı ki, davacı tarafın söz konusu hususlara ilişkin şikayetinden vazgeçtiği, davalı tarafça davacı hakkında iftira nedeniyle şikayette bulunulduğu, icra dosyasının ise tahsilat nedeniyle kapatıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle, davacının davasını ispat edemediği ve bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır. Diğer yandan, talep bulunmadığı için davalı yararına kötü niyet tazminatı hükmedilmesi hususunda mahkememizce herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nederlerle:
Davanın REDDİNE,
Davalı … duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT tarifesine göre hesap ve takdir edilen 4.080 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyası hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleşince kaldırılmasına,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin olarak alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi uyarınca kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14 maddesi gereğince ilerde haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320.00 TL zorunlu Arabuluculuk yargılama giderinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalı …’ın yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/09/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imza)