Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/268 E. 2021/757 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/268 Esas
KARAR NO : 2021/757

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 26/06/2020
KARAR TARİHİ : 06/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket adına cirolanmış ve aşağıda özellikleri verilen bir adet çekin davacı şirket bünyesinde yapılan işlemler esnasında kaybolmuş ya da çalındığı, yapılan araştırmalara rağmen, çeki bulmak mümkün olmadığı, çek bilgilerinin Banka: Vakıf Katılım … Şubesi, Keşideci:… İmalat Nakliye Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. (…), Seri No :…, Keşide Tarihi : 10.07.2020, Bedeli : 80.917,56.-TL olduğu, davacının hak ve menfaatlerinin korunması ve alacağın tahsilini temin amacıyla ödeme yasağı konulmasını ve çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 651. maddesi “Kıymetli evrak zayi olduğu taktirde mahkeme tarafından karar verilebilir. Kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyanı ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.” hükmünü içermektedir.
Zayi nedeniyle çek iptali davası açılabilmesi için öncelikle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 780. ve 781. maddeleri uyarınca yasal unsurlara haiz bir çekin bulunması esastır.
Türk Ticaret Kanunu’nun poliçenin iptaline dair 757 ilâ 763. maddeleriyle 764. maddesinin birinci fıkrası hükümlerinin çekin iptalinde de uygulanması zorunludur.
Kıymetli evrak iptali veya çek iptali davalarında amaç, kıymetli evrakı ibraz mecburiyetinde olan ve çekin zilyetliğini kaybetmesi nedeniyle bu zorunluluğu yerine getiremeyen lehtar veya hamile hakkının mevcudiyetini kanıtlamak bakımından bir imkan sunmak, aynı zamanda lehtar veya hamilin çeki ibraz edememekten dolayı alacak hakkını kullanmaktan mahrum kalmasını önlemektir.
”6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun iptali düzenleyen “Önleyici önlemler” başlıklı 757. maddesinde;
(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.
(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.” hükmü düzenlenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “İade davası” başlıklı 763. maddesinde ise;
” (1) Elden çıkan poliçe mahkemeye sunulursa, mahkeme, iade davası açması için dilekçe sahibine uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi bu süre içinde dava açmazsa, mahkeme, poliçeyi, sunmuş olana geri verir ve muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “İptal kararı” başlıklı 764. maddesi uyarınca;
”Elden çıkan poliçe, verilen süre içinde mahkemeye sunulmazsa, iptaline karar verilir.
Poliçenin iptaline karar verilmiş olmasına rağmen, dilekçe sahibi kabul edene karşı poliçeden doğan istem hakkını ileri sürebilir.”
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 651/2 maddesi uyarınca, kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyanın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi senedin iptalini karar verilmesini isteyebilir.” denilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamalar göz önünde bulundurulduğunda, davacının dava konusu çeki yetkili hamil sıfatıyla elinde bulundurduğu ve dava konusu çeke ilişkin çek iptali davası açmakta hukuki yararı bulunduğu ortadadır.
Talep, Türk Ticaret Kanununun 757. vd. maddeleri hükümlerine dayalı olarak açılmış olup, çekin zayi nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Davaya konu çekin ibraz edilip edilmediği hususunda bankaya yazı yazılmış, yazı cevabında çekin takas aracılığıyla dahil henüz sorulmadığı, banka kayıtlarında koçanda konumunda olduğunun bildirildiği görülmüştür. Çek ile ilgili Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde gerekli ilanlar yaptırılmış, ilk ilanın 16/07/2020 tarihinde yapıldığı ve 3 aylık yasal süre içinde Mahkememize dava konusu çek yönünden herhangi bir müracaatın olmadığı, davanın TTK 818 maddesine atıfla 761.-762. madde kapsamına göre sübut bulduğu sonucuna ulaşılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ ile -Vakıf Katılım Bankası … Şubesi’ne ait keşidecisi … İmalat Nakliye Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. Olan, … seri no’lu, 10/07/2020 keşide tarihli, 80.917,56-TL bedelli çekin zayi sebebi ile İPTALİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının, davanın açılışı sırasında yatırılan 54,40-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 4,90-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansının artan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 06/10/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)