Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/203 E. 2023/174 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/203
KARAR NO : 2023/174

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/04/2020
KARAR TARİHİ : 16/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir … mahallesi … ada … parselde kayıtlı parsel üzerinde hem müvekkilinin hem de davalının işyerlerinin bulunduğunu, müvekkilinin davalının kiracısı olduğunu, 07/01/2019 tarihinde davalının işyerinde çıkan yangın sonucunda taşınmazlarda zarar oluştuğunu, söz konusu bu zararlara yönelik davalı tarafından İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi … D.İş dosyası ile tespit yapıldığını, yapılan bu tespitte pek çok zararın tespit edilmediğini, yapılan hesaplamaların ise yüzeysel kaldığını, İtfaiye ekibince de yapılan tutanakların yüzeysel olduğunu, zarar gören Müvekkiline ait işyerinin … adı altında lokanta olduğunu, yangının meydana geldiği gün lokantada bulunan müşterilerin tahliyesinin sağlanarak 07/01/2019 ile 22/01/2019 tarihleri arasında iş yerinin kapalı kalması nedeniyle hile 22/01/2019 tarihleri arasında iş yerinin kapalı kalması nedeniyle herhangi bir kazanç da elde edilemediğini, pos cihazı Z raporlarından bu durumun anlaşılabileceğini, 07/01/2019 tarihi olan yangın gününden sonra müvekkilinin kazancının ciddi bir şekilde düştüğünü, önceki dönemler ile kıyaslandığında 01/12/2018 ila 31/12/2018 tarihi arasında sağlanmış olan kazanç arasında fark bulunduğunu, zarar gören yerin loka olduğunu, yangın dolayısıyla iş yerindeki elektrik tesisatının büyük zarar gördüğünü, zarar gören bu tesisat nedeniyle uzun süre binaya elektrik bağlanamadığını, 60 kw lık bir jeneratör alındığını,15 gün süreyle bu jeneratörün saatte 10 litre mazot tükettiğini, 15 gün süren tadilat sonrasında sadece zemin katta 7-8 masa da müşteri ağırlanabildiğini, diğer yerlerde tadilat yapılamadığını, yangın dolayısıyla oluşan zarar sadece makine teçhizat yapı da olmayıp iş yerindeki dolapta bulunan meze meşrubat, et vs. diğer gıda ürünlerinin de zarar gördüğünü, iş yeri kapalı olduğu için personel çalışmadığını, ancak sgk primlerinin yatırıldığını, zarar gören tüm malzemeler için tutulan tutanak, itfaiye raporu polis tutanağı, görgü tanığının mevcut olduğunu, yangından dolayı uğranılan zararlar için için şimdilik 200.000,00 TL tazminat talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın kabulüne, müvekkili lehine şimdilik 200.000,00-TL tazminata, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesinde de belirtilen delil tespiti dosyası incelendiğinde görüleceği üzere; delil tespiti talepli dilekçemizin “Netice-i Talep” kısmının 4. Maddesinde; ” yangının komşu işyeri olan …, …’a ait restoranın yangın dumanından etkilenmesi sonucunda, bu durumun iş yerini kapatıp kapatmamayı gerektirip gerektirmediği, kapanmasını gerektirecek ölçüde ise ne kadar zamanda tamirinin yapılacağı ve bununla ilgili maliyetinin ve zararının tespit edilmesinin talep edildiğini, yapılan incelemede davacı tarafta meydana gelen zarar için 28.475,00 TL harcamaya ve hasar gören elektrikli cihazların 15 günde tamamlanacağı kanaatinin belirtildiğini, davacının işyerinin 15 gün kapalı kalmasını gerektirecek bir durum söz konusu olmadığını, 15 gün kapalı kaldığından bahisle zarar talep etmesinin bir gerekçesi olmadığını, davacı vekilince talep edilen 200.000,00 TL’nin hangi zarara ilişkin olduğunun dilekçeden anlaşılamadığını, müvekkilinin şirketi yetkilisi …’ın İzmir Cumhuriyet Savcılığı … soruşturma numaralı dosyasında savcılık tarafından gönderilen ön ödemenin yapılması ile kusurlu olduğunu kabul ettiğinden bahisle soruşturmanın sonuçlandığını ve kusur bakımından bir uyuşmazlığın kalmadığı iddiasında bulunduğunu, müvekkil şirket yetkilisi tarafından yapılan ön ödemenin kendisinin kusurlu olduğu veya suçu kabul ettiği anlamına gelmeyeceğini, ön ödeme miktar itibariyle düşük olması ve ceza davası ve yargılamasına sebebiyet vermemek adına avukatının da yönlendirmesi ve telkini ile yapıldığını, ve bu ödemenin avukat tarafından yapıldığını, hiçbir şekilde suçu kabul ve kusurlu olduğu anlamı doğurmayacak bir durum olduğunu, davacı dilekçesinde uğramış olduğu zararı kalem kalem olay sonrasında tutanak altına aldığını ve zayi olan malları miktarını ve değerini tespit ettiğini belirtmiş ancak davacının tek taraflı böyle bir işlem yapmasının bir geçerliliği bulunmadığını, müvekkil şirketin işyeri ile ilgili … Sigorta Anonim Şirketine … poliçe numaralı işyeri ekstra sigorta poliçesi yaptırmış olduğunu ve bu poliçe içeriğinde komşuluk mali mesuliyet klozu bulunduğunu, sigorta eksperlerinin yangın ile ilgili gerekli inceleme ve araştırmaları yaptığını ve meydana gelen zararların tespit edildiğini, yangın ile ilgili … Sigorta Anonim Şirketi’nde … numaralı hasar dosyası oluşturulduğunu, işbu davanın … Sigorta Anonim Şirketi’ne ihbar edilmesini talep ettiklerini, davacının zarar kalemi olarak belirttiği hususları ve talep ettiği miktarı kabul etmediklerini, yangının müvekkil şirketin binasında çıktığını ve bu yangının çıkışında müvekkil şirket yetkililerinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, mu durumun yangın raporları ve sigorta dosyası ortaya çıkacağını, bu nedenlerle davanın … Sigorta Anonim Şirketi’nin … Plaza … Cad. No:… … / İstanbul adresinde tebligat çıkarılmak suretiyle ihbarına, haksız ve mesnetsiz açılan davanın usulden ve esastan reddine, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Tutanağı,
2-Davacıya ait ticaret sicil kayıtları,
3-Davacıya ait vergi sicil kayıtları,
4-Davacıya ait esnaf sicil kayıtları,
5-İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş Esas … D.İş Karar sayılı dosyası,
6-İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma … Karar sayılı soruşturma dosyası,
7-İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı İtfaiye Yangın ve Acil Müdahale Şube Müdürlüğü tarafından … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın olayına ilişkin olarak düzenlenen yangın raporu ile ilgili kayıt ve belgeler,
8-Dava dilekçesine ekli bulunan ‘Görgü ve Tespit Tutanağı’,
9-… nezdinde bulunan … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerine ait olarak … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde düzenlenen … numaralı sigorta poliçesi, 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda yapılan başvuru neticesinde açılan … numaralı hasar dosyası, hasar dosyası içeriğinde yer alan ekspertiz raporu, yapılan başvuru neticesinde yapılan ödeme ödeme evrakları,
10- İzmir SGK İl Müdürlüğü nezdinde … TC Kimlik numaralı …’a ait …. isimli işyerinde çalışanlara ait olarak yapılan bildirimler kapsamında sigortalı çalışanlara ilişkin olarak bulunan 01/2019-02/2019 aylarını kapsar sigorta ve ödeme kayıtları,
11-… ve ….’a ait … isimli işyerine ilişkin olarak düzenlenen 2019 yılına ait BA/BS formları,
12-Davacıya ait ticari defter ve kayıtlar,
13-Dava konusu hasarın onarımına ilişkin faturalar, tadilat evrakları,
14-…. ve … tarafından sunulan 02/03/2021 tarihli ve … numaralı fatura sureti ile dekont sureti,
15-Tanık beyanları,
16-Keşif tutanağı ve keşif sırasında yapılan tespitler
17-Bilirkişi heyetinin 03/02/2022 havale tarihli raporları,
18-Bilirkişi heyetinin 24/05/2022 havale tarihli ek raporu,
19-Bilirkişi heyetinin 16/08/2022 havale tarihli ek raporu,
20-Bilirkişi heyetinin 03/01/2023 havale tarihli ek raporu,
21-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, …. Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait …. Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda davacıya ait iş yerinde oluşan hasar bedeli ve kazanç kaybı ile tamirat giderlerine yönelik olarak oluşan zarar bedelinin davalı şirketten tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Uyuşmazlığın çözümlenmesi için öncelikle sorumluluk kavramının ve buna ilişkin ilkelerin açıklanmasında yarar bulunmaktadır. Geniş anlamıyla sorumluluk kavramı; bir kişinin başka bir kişiye verdiği zararları giderme yükümlülüğü olarak açıklanmıştır. Hukuki anlamda sorumluluk ise taraflar arasındaki borç ilişkisinin zedelenmesi sonucu doğan zararların giderilmesi (tazmin edilmesi) yükümlülüğünü içerir. Sorumluluk hukukunun tarihsel gelişim süreci içerisinde kusur sorumluluğundan kusursuz sorumluluğa uzayan bir yol izlenmiştir. Kusur sorumluluğunda bir zararı başkasına tazmin ettirmek, ancak zarar onun kusurlu bir fiilinden doğmuş ise mümkündür (Tandoğan, H.: Türk Mes’uliyet Hukuku, Ankara 1967, s.89). Bu sorumlulukta kusur, sorumluluğun öğesi, bir diğer ifade ile kurucu unsurudur (Eren, F.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2014, s. 571). Sorumluluk için mutlaka kusurun aranması bazı hâllerde modern tekniğin ve makineleşmenin icaplarına yabancı düşmektedir. Bu sebeple hukukun, esas prensibi olan kusur sorumluluğu yer yer zayıflamış hatta bazı hâllerde tamamen ortadan kalkarak yerini kusursuz sorumluluğa terk etmiştir. Teknik ilerlemeler ve ona bağlı olan tehlikelerin artması karşısında, kusura dayanan sübjektif sorumluluk artık yalnız başına, zarar görenlere etkili bir koruma sağlamaya elverişsiz ve dolayısıyla adaleti gerçekleştirmek bakımından yetersiz kalmıştır. Kusur yoksa sorumluluk da ortaya çıkmaz görüşü artık geçerliliğini kaybetmiştir. Objektif ihtimam vazifesinin ihlali mülahazası gereğince; bir şeye veya şahsa karşı kendisine, kanuni bir ihtimam vazifesi yükletilen kimse, bu vazifeyi kusuru olmaksızın yerine getirmese dahi, bu yüzden doğan zarardan mesul olmalıdır. Kusura dayanmayan sorumlulukta; sorumluluğu doğuran olay, zarar ve zararla söz konusu olay arasında bir illiyet bağı bulunması sorumluluğu doğurmak için yeterlidir (Tandoğan, H.: Kusura Dayanmayan Sözleşme Dışı Sorumluluk Hukuku, Ankara 1981, s.3-10; Tekinay/Akman/Burcuoğlu/Altop: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 1985,Cilt I,s. 671).
Öğretide kusursuz sorumluluk hâlleri “olağan sebep sorumluluğu-tehlike sorumluluğu” gibi ikili ayırıma tabi tutulduğu gibi; “hakkaniyet sorumluluğu-nezaret ve ihtimam gösterme yükümünden doğan sorumluluk-tehlike sorumluğu” şeklinde üçlü ayrım yapanlar da vardır. Kusursuz sorumluluk, genellikle olumsuz bir biçimde sorumlu kişinin kusurunu gerektirmeyen bir sorumluluk olarak tanımlanır. Burada sorumluluk, kusur yerine kanunun öngördüğü belirli bir olguya bağlanmıştır. Bu tür sorumluluğun kaynağı, sorumlu kişinin ya belirli kişi veya kişiler ya da bir eşya üzerinde sahip olduğu hakimiyet ilişkisidir. Bu hâllerde kişinin objektif nitelikteki gözetim ve denetim yapma yükümlülüğünün ihlali sonucunda sorumluluk doğmaktadır. Bu noktada “yapı malikinin sorumluluğuna ” ilişkin olarak, kusursuz sorumluluk/ağırlaştırılmış sebep/ağırlaştırılmış objektif sorumluluğa ilişkin kuralların uygulanacağında doktrinde ve uygulamada görüş birliği bulunmaktadır. Yapı malikinin sorumluluğu, bir kusur sorumluluğu olmadığı gibi tehlike sorumluluğu da değildir. Bu sorumluluk, niteliği itibariyle bir kusursuz sorumluluk türü olan özen (olağan sebep) sorumluluğudur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 69. maddesinde; ”Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. İntifa ve oturma hakkı sahipleri de, binanın bakımındaki eksikliklerden doğan zararlardan, malikle birlikte müteselsilen sorumludurlar. Sorumluların, bu sebeplerle kendilerine karşı sorumlu olan diğer kişilere rücu hakkı saklıdır.” hükmü düzenlemiştir. Burada, yasa koyucu bozuk yapılan bir yapı eserinden zarar görenlere mümkün olduğu kadar basit ve dolaysız bir tazmin imkânı sağlayarak onları korumaktadır. Bu anlamda sorumlu olabilecek malik, gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişisi olabileceği gibi kamu hukuku tüzel kişisi de olabilir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu, yapı eserinin yapımındaki bozukluğa veya bakımındaki eksikliğe dayanmaktadır. Sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk- bakım eksikliği ayrımının bir önemi bulunmamaktadır. Zira malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir. Her iki olasılıkta da yalnızca malikin sorumluluğu söz konusu olmaktadır. Bir bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesinin ilk şartı olan zararın, yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden doğduğu ispatlanmalıdır. Burada ispat yükü zarar görene aittir. Bununla birlikte sorumluluğun diğer şartı; zararla yapım bozukluğu veya bakım eksikliği arasında uygun illiyet bağının bulunmasıdır. Yani zararın yapımdaki bozukluktan veya bakımdaki eksiklikten dolayı meydana gelmiş olması gerekmektedir. Kanunda, bu illiyet bağının varlığı konusunda bir karine kabul edilmemiştir. Yapım bozukluğunu veya bakım eksikliğini ispat etmesi gereken zarar görenin, bir de illiyet bağının varlığını ispat etmesi gerekir. Ancak doktrindeki baskın görüşe göre, hâkim, zarar görenin bu konudaki ispat külfetini değerlendirirken fazla katı olmamalıdır (Ataay A.: Borçlar Hukuku Genel Teorisi, İstanbul 1995, s.348; Erten A.: Türk Borçlar Hukukuna Göre Bina ve İnşa Eseri Sahiplerinin Sorumluluğu, Ankara 2000, s.203; İmre Z.: Doktrinde ve Türk Hukukunda Kusursuz Mesuliyet Halleri, 1949, s.182; Tunçomağ K.: Borçlar Hukuku, İstanbul 1972, s.357; Baş E.: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Açısından Bina ve Yapı Eserlerinden Doğan Sorumluluk, s.110; Tandoğan H.: Türk Mes’uliyet Hukuku, s:193). Hukuki sorumluluğu doğuran unsurlar arasında illiyet bağı büyük bir önem taşır. İlliyet bağı, sorumluluğun asli şartı, tazminat hukukunun temel ilkesidir. Bu şart olmaksızın bir kişinin sorumluluğu düşünülemez. İnsan düşüncesinin bir kanunu olan illiyet kavramı, zararla söz konusu davranış veya olay arasında bir sebep-sonuç bağının bulunmasını gerektirir. Hukukta, gerçekleşen zararla sorumluluğun bağlandığı olay veya davranış arasındaki sebep- sonuç ilişkisine, genel anlamda illiyet bağı denir (Eren F.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, s.558). İlliyet bağı, temel ve niteliği ne olursa olsun, her türlü sorumlulukta büyük bir önem taşır. Bu yönden illiyet bağı, hukuki sorumluluğun olduğu kadar cezai sorumluluğun da temel şartlarından birini oluşturur. Hukuki sorumlulukta sorumluluk; ister sözleşme dışı sorumluluğa, ister sözleşme sorumluluğuna, ister kusur sorumluluğuna, ister kusursuz sorumluluğa, hatta tehlike sorumluluğuna dayansın, illiyet bağının varlığı mutlaka aranır. Bunlardan sadece kusursuz sorumlulukta illiyet bağı, kusur sorumluluğuna oranla daha fazla önem taşımaktadır. Zira burada illiyet bağı öne geçmekte, sorumluluk kusura değil, belirli bir olay veya tehlike ile gerçekleşen zarar arasındaki sebep-sonuç bağına dayanmaktadır (Eren,s.559). Sözü edilen illiyet bağı, uygun illiyet bağıdır. Uygun illiyet bağı, olayların olağan akışına ve hayat tecrübesine göre sebebin, meydana gelen sonucu yaratmaya elverişli olmasıdır. Ancak bazı durumlarda, sebep, niteliği itibariyle gerçekleşen türde bir sonucu doğurmaya elverişli olmakla birlikte, ortaya çıkan ikinci bir sebep ilkini arkaya atmakta ve onu gerçekleşen olayda elverişsiz hâle getirmektedir. İlliyet bağının kesildiği bu gibi durumlardan birinin varlığı hâlinde yapı malikinin sorumluluğuna gidilemez. İlliyet bağını kesen bu sebepler ise mücbir sebep, zarar görenin kusuru ve üçüncü kişinin kusurudur. Zarar, aradaki illiyet bağını kesecek derecede bir mücbir sebepten, zarar görenin ya da üçüncü bir kişinin kusurundan doğmuş ise yapı malikinin sorumluluğu düşünülemez. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 69. maddesi kapsamında sorumluluğun doğabilmesi için illiyet bağının kesilmemiş olması gerekir. Eldeki davada illiyet bağını kesen bu sebeplerden üçüncü kişinin kusuru tartışma konusudur. Belirtmek gerekir ki üçüncü kişinin kusuru, gerekli objektif yoğunluğa, başka deyişle gerekli ağırlığa ulaşmadıkça illiyet bağını kesmeye yetmeyecektir. Diğer bir anlatımla, üçüncü kişinin kusur yoğunluğu ilk sebebin arzettiği yoğunluktan daha ağır olup, illiyet bağını kesmedikçe sonuç doğurmayacaktır. İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesine müzekkere yazılarak … D.İş Esas … D.İş Karar sayılı tespit dosyası, dosya arasına alınmıştır. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma … Karar sayılı dosya kayıtları dosya muhteviyatında kazandırılmıştır. İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı İtfaiye Yangın ve Acil Müdahale Şube Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın olayına ilişkin olarak düzenlenen yangın raporu ile ilgili kayıt ve belgelerin eksiksiz olarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, gönderilen kayıt ve belgeler dosya arasına alınmıştır. …’ne müzekkere yazılarak … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerine ait olarak … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde düzenlenen … numaralı sigorta poliçesinin, 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda yapılan başvuru neticesinde açılan … numaralı hasar dosyasının, yapılan başvuru neticesinde yapılan ödeme varsa ödeme evraklarının ve sair tüm evrakları celp edilmiştir. İzmir SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … TC Kimlik numaralı …’a ait … isimli işyerinde çalışanlara ait olarak yapılan bildirimler kapsamında sigortalı çalışanlara ilişkin olarak 01/2019-02/2019 aylarını kapsar sigorta ve ödeme kayıtları dosya arasına alınmıştır. İzmir Vergi Dairesine müzekkere yazılarak … TC Kimlik numaralı … ve …’a ait .. isimli işyerine ilişkin olarak düzenlenen 2019 yılına ait BA/BS formlarının ve sair kayıtlar dosyaya kazandırılmıştır. İlgili kurumlara müzekkere yazılarak davacıya ait ticaret sicil kayıtları, vergi sicil kayıtları ve esnaf sicil kayıtları istenilmiş, gönderilen kayıt ve belgeler dosya arasına alınmıştır. … İnşaat isimli iş yerine müzekkere yazılarak … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda davacıya ait .. isimli iş yerinde oluşan hasara ilişkin yapılan tadilat ve tamirat işlemlerini gösterir evrak ve kayıtlar ile tadilat ve tamirat işlemlerine ilişkin olarak düzenlenen faturaların ve sair tüm belgelerin eksiksiz olarak Mahkememize gönderilmesi istenilmiş, gönderilen kayıt ve belgeler dosya arasına alınmıştır. Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde dava değerinin 200.000,00-TL olarak belirtildiği, ancak dava dilekçesinde …. Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda davacıya ait iş yerinde oluşan hasar neticesinde talep edilen tazminat kalemleri ve tazminat kalemleri karşılığında talep edilen tazminat bedellerinin ayrı ayrı ve açık bir şekilde belirtilmediği anlaşılmakla, davacı vekiline 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 31.maddesi uyarınca dava dilekçesi kapsamında talep konusu tazminat kalemlerini ve bu kalemler karşılığında talep miktarlarını ayrı ayrı ve açık bir şekilde mahkememize bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş, kendisine verilen iki haftalık kesin süre içerisinde her bir tazminat kalemi açısından talep edilen tazminat bedellerinin davacı vekilince mahkememize bildirilmemesi durumunda, dava dilekçesinde 40.000,00-TL hasar bedeli, 40.000,00-TL kazanç kaybı, 40.000,00-TL tamirat süresince yapılan elektrik giderleri, 40.000,00-TL lokantada bulunan içecek ve yiyecek malzemeleri, 40.000,00-TL tamirat süresince ödenen işçilik bedelleri olmak üzere belirsiz alacak olarak yürütülecek dava neticesinde tespit edilecek şimdilik 200.000,00-TL maddi tazminat talep edildiği kabul edilerek yargılamaya devam olunacağı ihtar edilmiş, davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 03/03/2021 havale tarihli beyan dilekçesi doğrultusunda dava dilekçesinde; hasar bedeli, tamirat, tadilat ve lokantada bulunan içecek ve yiyecek malzemelerine yönelik olarak 115.000,00-TL, kazanç kaybına yönelik olarak 50.000,00-TL, tamirat süresince yapılan elektrik ve yakıt giderlerine yönelik olarak 25.000,00-TL, tamirat süresince ödenen işçilik bedelleri ve sigorta giderlerine yönelik olarak 10.000,00-TL olmak üzere, belirsiz alacak olarak yürütülecek dava neticesinde tespit edilecek şimdilik 200.000,00-TL maddi tazminat talep edildiği kabul edilerek yargılamaya devam olunmasına karar verilmiştir. Davacı tanığı …. 15/04/2021 tarihli duruşmada aynen; ”Davacının yanında servis personeli olarak çalışıyorum, dava konusu iş yerinde bizzat çalışmaktayım, olay günü akşam servisimiz olduğu saatte bir anda içeriyi duman sardı, fırıncı arkadaşımız o cephede olduğu için alevi görüp bize bağırdı, iş yerimizin sol tarafından depo kısmı vardır, arka kısmında ise imalathane bulunmaktadır, depo kısmında aşırı şekilde bir patlama oldu, biz içerideki müşterilerimizi çıkartmaya çalışırken ortalığı tamamen is kapladı, göz gözü görmüyordu, o ara davacı itfaiyeyi arıyordu, fırıncı arkadaşla beraber imalathanenin bulunduğu arka kısma geçtiğimizde imalathanenin tamamen alevler içerisinde kaldığını gördük, diğer çalışan arkadaşlar müşterileri çıkarmaya çalışırken bizde bir kaç kişiyle birlikte üst kata çıkıp yedek olarak tuttuğumuz malzemeleri kurtarmaya çalıştık, ateş sıçradığı için hiçbir malzemeyi alamadık, sonra itfaiye geldi, suyu bizim olduğumuz yerden bastı, oradan gelen su ile birlikte depoda bulunan tüm etler, bakliyatlar ve işletmeye ait tüm eşyalar zarar gördü, salonda kullanmış olduğumuz sandalyeler ve masalarda tamamen zarar gördü, elektrik aksamı tamamen kesildi, olay kış mevsiminde gerçekleştiği için ısıtma problemi yaşadık, yangın dolayısıyla işletme 17-18 gün kadar kapalı kaldı, dükkanın kapalı kalması akabinde 1 aylık süreçte işletmeyi yeniden hizmete hazırlamaya çalıştık, çıkan yangın sebebiyle müşteri portföyümüzün düşmesi ve işçilerin dağılması sebebiyle bu durumları eski haline getirmek amacıyla uğraştık, elektrik aksamındaki bozukluktan dolayı 3 ay boyunca jeneratör kullanarak işletmenin elektriğini sağladık, çalışmaya başladıktan sonra dahi %25-30 civarında bir müşteri kaybı oldu, olayın yaşandığı gün işletmede bulunan 23 adet masanın tamamı doluydu, yangın çıkınca masalardaki müşterilerin tamamını dışarı çıkartmak zorunda kaldık, her ne kadar davacı işletmenin kapalı kaldığı süre boyunca çalışanlar olarak bizlerin maaşlarını ödese dahi çalışanlar olarak maddi açıdan zorluklar yaşadık, davalı tarafça başvurulan tespit dosyası kapsamında yapılan keşif sırasında bilirkişi heyetine bizzat refakat ettim, bilirkişiler yüzeysel olarak bir kaç fotoğraf çektiler, depo olarak kullanılan alanda üst üste yığılı olan malzemeleri dahi detaylı olarak incelemediler, bilirkişiler bir an önce temizliği yapıp faaliyete geçebileceğimizi söylediler.” şeklinde beyanda bulunmuştur. Davacı tanığı … ise 15/04/2021 tarihli duruşmadaki beyanında aynen; ”Ben davacının yanında dava konusu işletmede aşçı olarak çalışıyorum, olay günü davalıya ait fabrikada yangın çıktığında bu yangını söndürmek için fabrika alanına girmeye çalıştık ancak fabrikanın önünde bulunan köpeklerden korktuğumuz için giremedik, ateş bayağı büyümüştü, bu sebeple işletmede bulunan tüpleri dışarı çıkarmaya karar verdik, itfaiyeyi aradık, itfaiye geldi, itfaiye 1-2 saat boyunca yangınla uğraştı, davalı şirketin sahibi olduğunu düşündüğüm Cengiz beyi aradık, daha sonra kendisi geldi, hiçbir şey olmamış gibi yemek siparişi verdi ve arabasının üzerinde yemeğini yedi, itfaiye fabrikanın camlarını kıramayınca biz diğer tanık ile birlikte elimize taş alarak fabrikanın camlarını kırdık, itfaiye sabah saat 5’e kadar uğraşmasına rağmen yangını söndüremedi, fabrika ve davacıya ait işletme yandı, etler, dolaptaki malzemeler, hamur makinesi ve tüm eşyalar yangın sebebiyle telef oldu.” diyerek, tanıklık yapmıştır. Davalı tanığı … 30/09/2021 tarihli duruşmada aynen; ”Ben davalı şirkette genel koordinatör olarak çalışıyorum, dava konusu yangında davalı şirkete ait işletmenin yanında bulunan .. isimli iş yeri ile arada bulunan duvar vardır, yangın depo kısmında başlamıştır, depo kısmının bahsettiğim iş yeri ile alakası ve bağlantısı yoktur, davacıya ait iş yerinde bulunan çalışanlar yangın sebebiyle oluşan dumandan korkmaları sebebiyle dışarıya çıktılar, yangın kesinlikle davacıya ait iş yerine sirayet etmedi, yangın sebebiyle itfaiye haber verildikten sonra iş yerlerinin elektrikleri kesildi, yangın söndürüldükten sonra iş yerlerine tekrar elektrik verildi, ben her gün davacıya ait iş yerinin önünden geçmek suretiyle çalıştığım yere gider gelirim davacıya ait iş yeri popüler bir yer değildir, davacıya ait iş yerinde üç masadan fazla masa görmedim, yangından sonra davacıya ait iş yerine bilirkişi ile beraber gidildiğinde davacıya ait iş yerinde yangına ait bir emare bulunamadı, sadece is lekeleri vardı, yangının olduğu dönemde ben yeni doğum yapmıştım, alarm sistemi benim telefonuma da kuruludur, alarm çalar çalmaz davalı şirkete ait iş yerine gittim, yangın sırasında oradaydım.” şeklinde ifade vermiştir. Davalı tanığı …. 30/09/2021 tarihli duruşmada; ”Ben davalı şirkette satış bölümünde çalışıyorum, dava konusu yangın mesai saatinden sonra gerçekleşti, akabinde telefonla bizlere haber verildi, bunun üzerine yangının bulunduğu yere geldik, geldiğimizde itfaiye olay yerindeydi, sonra söndürme işlemleri oldu, yangın davalı şirkete ait iş yerinin de yanında bulunan iş yerine sıçramadı, sadece islenme olmuş olabilir. ” şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalı tanığı … ise; ”Ben davalı şirketin ahşap işlerini yaparım, yangından bir gün sonra davalı şirkete ait iş yerine geldim, davalı şirkete ait iş yerinin yanında bulunan restaurant yangından etkilenmemişti, sadece dışında is lekeleri vardı, içine girip görmedim, ancak dışarıdan görünen buydu.” demiştir. Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde, her ne kadar dava konusu yangın olayında davacıya ait iş yerinde meydana gelen hasar ve zararın tespiti amacıyla delil tespiti yapılmış ise de, hali hazırda tamiratı yaptırılmamış alanların mevcut olduğunun beyan edildiği, kaldı ki olay mahallinin bilirkişilerce yerinde görülmesinin, hasar ile zarar miktarının net bir şekilde belirlenebilmesi açısından önem teşkil ettiği anlaşılmakla, mahallinde keşif icra edilmesine karar verilmiş, belirlenen gün ve saatte keşif icra edilmiştir. Keşfin icrası akabinde dosyanın keşif sırasında refakate alınan bir inşaat mühendisi bilirkişi, bir elektrik mühendisi bilirkişi, bir makine mühendisi bilirkişi, bir mobilya ve mutfak malzemeleri alanında uzman bilirkişi ile bu bilirkişilere ilave edilecek bir Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, davacıya ait ticaret sicil kayıtları, davacıya ait vergi sicil kayıtları, davacıya ait esnaf sicil kayıtları, İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş Esas …. D.İş Karar sayılı dosyası, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma … Karar sayılı soruşturma dosyası, İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı İtfaiye Yangın ve Acil Müdahale Şube Müdürlüğü tarafından … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın olayına ilişkin olarak düzenlenen yangın raporu ile ilgili kayıt ve belgeler, dava dilekçesine ekli bulunan ‘Görgü ve Tespit Tutanağı’, dava dilekçesine ekli bulunan belgeler, … nezdinde bulunan … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerine ait olarak … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde düzenlenen … numaralı sigorta poliçesi, 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda yapılan başvuru neticesinde açılan … numaralı hasar dosyası, hasar dosyası içeriğinde yer alan ekspertiz raporu, yapılan başvuru neticesinde yapılan ödeme varsa ödeme evrakları, İzmir SGK İl Müdürlüğü nezdinde … TC Kimlik numaralı …’a ait .. isimli işyerinde çalışanlara ait olarak yapılan bildirimler kapsamında sigortalı çalışanlara ilişkin olarak bulunan 01/2019-02/2019 aylarını kapsar sigorta ve ödeme kayıtları, … ve …’a ait .. isimli işyerine ilişkin olarak düzenlenen 2019 yılına ait BA/BS formları, davacıya ait ticari defter ve kayıtlar, dava konusu hasarın onarımına ilişkin faturalar, tadilat evrakları, … Unlu Mamulleri ve İnşaat tarafından sunulan 02/03/2021 tarihli ve … numaralı fatura sureti ile dekont sureti, tanık beyanları, keşif tutanağı, keşif sırasında yapılan tespitler ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; dava konusu hasar ve hasar kapsamında oluşan zarara neden olan yangın olayının hangi sebepten kaynaklı olarak nereden başlamak suretiyle meydana geldiği, yangın olayının meydana gelmesinde kim veya kimlerin kusurlu olduğu, birden fazla kusurlu var ise kusurluların kusur oranlarının ne olduğu, tespit dosyası, davacıya ait iş yerine ilişkin fotoğraflar ve tanık beyanları dikkate alındığında yangın olayı sebebiyle davacının iş yerinin hangi bölüm veya bölümlerinin hasar gördüğü, davacıya ait iş yerinde oluşan hasar kapsamında iş yerinin eski haline getirilebilmesi amacıyla yapılacak tadilat ve onarım işlemlerinin hangi işlemlerden ibaret olduğu, tadilat ve onarım işlemlerinin tamamlanabileceği makul sürenin ne kadar olduğu, tadilat ve onarım süresince davacıya ait işletmenin kapalı olmasının gerekip gerekmediği, gerekiyor ise kapalı kalması gereken sürenin ne kadar olduğu, tadilat ve onarım işlemleri masraflarının ne kadar olduğu, tadilat ve onarım masrafları sırasında tadilat ve onarım işlemlerinde çalışacak işçilere ödenecek bedellerin ne kadar olduğu, tadilat ve onarım masrafının malzeme ve işçilik bedeli toplamının ne kadar olduğu, meydana gelen yangın olayı sebebiyle dava konusu iş yerinin elektrik tesisatında hasar oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise elektrik tesisatında oluşan hasarın onarılabileceği makul sürenin ne kadar olduğu, elektrik tesisatında oluşan hasarın onarımı süresince davacıya ait iş yerinin elektrik ihtiyacının ne surette karşılanabileceği, elektrik tesisatının onarımı süresince davacıya ait iş yerinin elektrik ihtiyarının karşılanabilmesi için yapılacak masrafların hangi kalemlerden ibaret olduğu ve harcanacak bedelin ne kadar olduğu, davacıya ait ticari defter ve belgelerin usulüne uygun şekilde tutulup tutulmadıkları, davacıya ait ticari defter ve belgelerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun şekilde yaptırılıp yaptırılmadığı, bu kapsamda ticari defter ve belgelerin sahibi olan davacı lehine delil vasfı taşıyıp taşımadıkları, davacıya ait ticari defter ve belgeler ile işletmeye ait sair ticari evraklar dikkate alındığında dava konusu yangın olayının meydana gelmesi akabinde davacıya ait iş yerinde ne kadar içecek ve yiyecek malzemesi bulunduğu, varsa zayi olan yiyecek ve içecek malzemelerinin bedellerinin ne kadar olduğu, dava dilekçesine ekli bulunan listelerde yer alan malzemelerin tamamının ticari defter ve kayıtlarda yer alıp almadığı, dava dilekçesine ekli bulunan ve zayi olduğu iddia edilen yiyecek ve içecekler ile mutfak eşyaları, işletmenin devamlılığı ve güvenliği için gerekli olan malzemeler ile işletmede bulunduğu iddia edilen sair malzemelerin bedellerinin ne kadar olduğu, bahsi geçen malzemelerin yangın sebebiyle zayi olup olmadıkları, zayi olmuşlar ise malzemelerin kullanımlarından ötürü uğradıkları yıpranma sebebiyle oluşacak değer kaybı da göz önünde bulundurulduğunda bu alacak kalemi açısından oluşan zarar miktarının toplamda ne kadar olduğu, dava konusu iş yerinde oluşan hasarın onarım ve tadilat süresince davacıya ait iş yerinin kazanç elde edip etmediği, tadilat ve onarım süresince davacının mahrum kaldığı kazanç kaybının (yangından önce elde edilen kazanç ile yangından sonra elde edilen kazanç miktarları dikkate alınarak) ne kadar olduğu, yine dava konusu iş yerinde oluşan hasarın onarım ve tadilat süresince davacı tarafından sigortalı olarak çalıştırdığı işçileri için ödediği işçilik ücretlerinin ve işçiler için yatırılan sigorta bedellerinin ne kadar olduğu hususları ile sair hususların belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 03/02/2022 havale tarihli raporlarında sonuç olarak; yangından dolayı elektrik tesisatında hasarın oluşmuş olduğu bu hasarın giderilmesi için binadaki elektrik ihtiyacının jenaratör vasıtasıyla giderilmesinin makul olduğu, yangından dolayı binaya elektrik sağlanması ile birlikte tüm onarımlar için makul sürenin 15 gün olacağı, dava dilekçe ekinde verilen jenaratör için harcanan mazot fişlerinin toplamı 7.935,04-TL olduğu, davacıya ait işyerinin yangın sonrasında eski haline getirilmesi amacıyla teknik olarak tadilat onarım bedellerinin piyasa rayiçlerine göre işçilik malzeme yatay düşey taşıma nakliye bedeli dahil kdv hariç bedelinin İnşaat işleri 29.000,00-TL, Mobilya işleri 3.000,00-TL, Makine işleri 1.500,00-TL, Elektrik işleri 12.000,00-TL olmak üzere toplan 45.500,00-TL olduğu, muhasebe yönüyle çalışılamayan 15 gün için gelir kaybının 24.493,05-TL, Jenaratör için kullanılan mazot bedelinin 7.935,04-TL olduğu, davacının talep edebileceği toplam tazminat miktarının, toplam 77.928,09-TL olacağı kanaatine varıldığını mütalaa etmişlerdir.
Tarafların her biri tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuş olduğu dikkate alınarak dosyanın 03/02/2022 havale tarihli raporu tanzim eden bilirkişi heyetine tevdii ile taraf vekillerinin itirazları değerlendirilmek ve karşılanmak suretiyle düzenlenecek ek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 04/05/2022 havale tarihli ek raporlarında sonuç olarak; yangından dolayı elektrik tesisatında hasarın oluşmuş olduğu bu hasarın giderilmesi için binadaki elektrik ihtiyacının jenaratör vasıtasıyla giderilmesinin makul olduğu, yangından dolayı binaya elektrik sağlanması ile birlikte tüm onarımlar için makul sürenin 15 gün olacağı, dava dilekçe ekinde verilen jenaratör için harcanan mazot fişlerinin toplamı 7.935,04 TL olduğu, davacıya ait işyerinin yangın sonrasında eski haline getirilmesi amacıyla teknik olarak tadilat onarım bedellerinin piyasa rayiçlerine göre işçilik malzeme yatay düşey taşıma nakliye bedeli dahil, kdv hariç bedelinin; inşaat işleri 29.000,00 TL, mobilya işleri 3.000,00 TL, makine işleri 1.500,00 TL, elektrik işleri 12.000,00 TL olmak üzere toplam 45.500,00-TL, muhasebe yönüyle çalışılamayan 15 gün için gelir kaybının 11.208,49TL, jeneratör için kullanılan mazot bedeli 7.935,04 TL olduğu, davacının talep edebileceği toplam tazminat miktarının, toplam 64.643,53-TL olacağı kanaatine varıldığını mütalaa etmişlerdir.
Dosyanın 03/02/2022 havale tarihli kök rapor ile 24/05/2022 havale tarihli ek raporu tanzim eden bilirkişi heyetine tevdi ile taraf vekillerinin kök rapora karşı yöneltilen ve ek raporda karşılanan itirazları hariç olmak üzere sair itirazlarının ayrı ayrı ve açık bir şekilde değerlendirilmesi ve gerekçelendirilmesi, ayrıca özellikle dava konusu haksız fiil tarihinde davacıya ait iş yerinin faal durumda olduğu dikkate alınarak iş yerinin günlük kazanç bedeli mukabilinde iş yerinde bulunması muhtemel yiyecek ve içecek bedelinin belirlenmesi, oluşan zararın hasar tarihi itibariyle belirlenmesi gerektiğinden iş yerinde meydana gelen zararın olay tarihi itibariyle hesaplanması, düşülmesi gerekiyorsa amortisman ve yıpranma bedelinin düşülmesi, yine olay tarihinden önceki ve sonraki tarihlerdeki gelir verileri dikkate alınarak ikinci katın kullanılamadığı iddiası çerçevesinde davacının müşteri ve bu kapsamda gelir kaybı yaşayıp yaşamadığının belirlenmesi, işletmenin çalışması durumunda harcanacak elektrik, su, doğalgaz, kömür vs. giderlerinin hesaplama sırasında dikkate alınması, varsa ve belgelendirilmiş ise davacı tarafından keşif tarihinden önce yaptırılan tadilat bedellerinin hesaplanması ve sair hususların gözetilmesi suretiyle düzenlenecek ek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 16/08/2023 havale tarihli ek raporlarında sonuç olarak; yangından dolayı elektrik tesisatında hasarın oluşmuş olduğu bu hasarın giderilmesi için binadaki elektrik ihtiyacının jenaratör vasıtasıyla giderilmesinin makul olduğu, yangından dolayı binaya elektrik sağlanması ile birlikte tüm onarımlar için makul sürenin 15 gün olacağı, dava dilekçe ekinde verilen jenaratör için harcanan mazot fişlerinin toplamı 7.935,04-TL olduğu, davacıya ait işyerinin yangın sonrasında eski haline getirilmesi amacıyla teknik olarak tadilat onarım bedellerinin piyasa rayiçlerine göre işçilik malzeme yatay düşey taşıma nakliye bedeli dahil, kdv hariç bedelinin; inşaat işleri 29.000,00-TL, mobilya işleri 3.000,00 TL, makine işleri : 1.500,00-TL, elektrik işleri 12.000,00-TL olmak üzere toplam 45.500,00-TL, muhasebe yönüyle çalışılamayan 15 gün için gelir kaybının 11.208,49-TL, jeneratör için kullanılan mazot bedeli 7.935,04-TL, davacının talep edebileceği tazminat bedelinin 64.643,53-TL olabileceği, ayrıca bir aylık gıda stokunun bulunacağı varsayımından hareketle, olay tarihinde 4.001,22-TL gıda stokunun olacağı, davacı tarafından dava dosyasına ibraz edilen 02.03.2021 tarihli …. sıra nolu 49.332,26-TL bedelli e-Arşiv faturası ile Murat Temur isimli şahis firmasına malzeme ve işçilikli tadilat ve tamirat yaptırıldığı, bu faturanın içeriği tadilat ve tamirat işinin mahkemece kabulü halinde 64.643,53TL+49.332,26-TL+4.001,22-TL olmak üzere davacının talep edebileceği toplam tazminat miktarının 117.977,01-TL olabileceği kanaatine varıldığını mütalaa etmişlerdir.
Dosyanın 03/02/2022 havale tarihli kök rapor ile 24/05/2022 havale tarihli ek raporu ve 16/08/2022 havale tarihli ek raporu tanzim eden bilirkişi heyetine tevdi ile oluşan zararın hasar tarihi itibariyle belirlenmesi gerektiğinden iş yerinde meydana gelen zararın olay tarihi itibariyle hesaplanması, düşülmesi gerekiyorsa amortisman ve yıpranma bedelinin düşülmesi, düşülmeyecek ise amortisman ve yıpranma payının hangi sebeple düşülmediği, işletmenin çalışması durumunda harcanacak elektrik, su, doğalgaz, kömür vs. giderlerinin hesaplama sırasında dikkate alınması, ayrıca yapılan hesaplamaların davacı vekilinin 03/03/2021 havale tarihli dilekçesinde belirtildiği üzere a)Hasar bedeli, tamirat, tadilat ve lokantada bulunan içecek ve yiyecek malzemeleri bedeli, b)Kazanç kaybı bedeli, c)Tamirat süresince yapılan elektrik ve yakıt giderleri bedeli ve d)Tamirat süresince ödenen işçilik bedelleri ve sigorta giderleri kalemleri olmak üzere ayrı ayrı sınıflandırılarak ve özellikle taraf vekillerinin itirazlarının ayrı ayrı ve gerekçeli olarak değerlendirilmesi suretiyle düzenlenecek ek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti 03/01/2023 havale tarihli ek raporlarında sonuç olarak; yangından dolayı elektrik tesisatında hasarın oluşmuş olduğu bu hasarın giderilmesi için binadaki elektrik ihtiyacının jenaratör vasıtasıyla giderilmesinin makul olduğu, yangından dolayı binaya elektrik sağlanması ile birlikte tüm onarımlar için makul sürenin 15 gün olacağı, dava dilekçe ekinde verilen jenaratör için harcanan mazot fişlerinin toplamı 7.935,04 TL olduğu, davacıya ait işyerinin yangın sonrasında eski haline getirilmesi amacıyla teknik olarak tadilat onarım bedellerinin piyasa rayiçlerine göre işçilik malzeme yatay düşey taşıma nakliye bedeli dahil,kdv hariç bedelinin inşaat işleri 29.000,00TL, mobilya işleri 3.000,00 TL, makine işleri 1.500,00 TL, elektrik işleri 12.000,00 TL olmak üzere Toplam 45.500,00TL olduğu, muhasebe yönüyle çalışılamayan 15 gün için gelir kaybının 11.208,49TL, jenaratör için kullanılan mazot bedeli 7.935,04 TL olduğu, toplamda 64.643,53 TL olduğu, ayrıca; bir aylık gıda stokunun bulunacağı varsayımından hareketle, olay tarihinde 4.001,22-TL gıda stokunun olacağı, davacı tarafından dava dosyasına ibraz edilen 02.03.2021 tarihli … sıra nolu 49.332,26-TL bedelli e-Arşiv faturası ile … isimli şahıs firmasına malzeme ve işçilikli tadilat ve tamirat yaptırıldığı, 49.332.26-TL fatura bedeli – 29.000,00-TL (Teknik bilirkişi tespiti) İnşaat işleri = 20.332,26-TL olduğu, mahkemece, içeriği tadilat ve tamirat işi olan faturanın kabulü halinde; 64.643,53TL + 20.332,26-TL + 4.001,22-TL = 88.977 01-TL olarak hesaplanacağı, davacının talep edebileceği toplam tazminat miktarının 88.977,01-TL olabileceği kanaatine varıldığını mütalaa etmişlerdir. Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …. Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Tutanağı, davacıya ait ticaret sicil kayıtları, davacıya ait vergi sicil kayıtları, davacıya ait esnaf sicil kayıtları, İzmir …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş Esas … D.İş Karar sayılı dosyası, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma … Karar sayılı soruşturma dosyası, İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı İtfaiye Yangın ve Acil Müdahale Şube Müdürlüğü tarafından Diva Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın olayına ilişkin olarak düzenlenen yangın raporu ile ilgili kayıt ve belgeler, dava dilekçesine ekli bulunan ‘Görgü ve Tespit Tutanağı’, … nezdinde bulunan … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerine ait olarak … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde düzenlenen … numaralı sigorta poliçesi, 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda yapılan başvuru neticesinde açılan … numaralı hasar dosyası, hasar dosyası içeriğinde yer alan ekspertiz raporu, yapılan başvuru neticesinde yapılan ödeme ödeme evrakları, İzmir SGK İl Müdürlüğü nezdinde … TC Kimlik numaralı …’a ait .. isimli işyerinde çalışanlara ait olarak yapılan bildirimler kapsamında sigortalı çalışanlara ilişkin olarak bulunan 01/2019-02/2019 aylarını kapsar sigorta ve ödeme kayıtları, … ve …’a ait .. isimli işyerine ilişkin olarak düzenlenen 2019 yılına ait BA/BS formları, davacıya ait ticari defter ve kayıtlar, Dava konusu hasarın onarımına ilişkin faturalar, tadilat evrakları, … Unlu Mamulleri ve … tarafından sunulan 02/03/2021 tarihli ve … numaralı fatura sureti ile dekont sureti, Tanık beyanları, Keşif tutanağı ve keşif sırasında yapılan tespitler, bilirkişi heyetinin 03/02/2022 havale tarihli raporları, bilirkişi heyetinin 24/05/2022 havale tarihli ek raporu, bilirkişi heyetinin 16/08/2022 havale tarihli ek raporu, bilirkişi heyetinin 03/01/2023 havale tarihli ek raporu ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda davacıya ait iş yerinde oluşan hasar bedeli ve kazanç kaybı ile tamirat giderlerine yönelik olarak oluşan zarar bedelinin davalı şirketten tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, davalı … Endüstriyel Mutfak ve Soğutma Cihazları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazda bulunan işyerinde 07/01/2019 tarihinde yangın olayı meydana geldiği, yangının çıkma sebebi olarak binanın arka bahçesinde mevcut binaya ek olarak yapılmış, çatısı ve duvarları sandviç panelden oluşan depoda olduğu görülmüş olup, yapılan araştırma ve soruşturmada; deponun sonunda girişe göre sol tarafta bulunan ana binanın duvarına monte edilmiş elektrik panosundaki sigorta ve kabloların aşırı yıpranma, eskime, ark ve benzeri sebeplerden dolayı meydana gelen kısa devre sonucu çıkan kıvılcımların, kolay yanıcı kablo izolelerini tutuşturarak etrafında bulunan yanıcı malzemelere sirayet ederek hızlı bir şekilde yayılmasının gösterildiği, yangının bir süre sonra davalı şirkete ait iş yerine bitişik konumda bulunan davacıya ait iş yerine sıçradığı, gerek itfaiye raporu gerek tespit dosyası gerekse de mahkememizce icra edilen keşif sırasında yapılan gözlemlerden de anlaşıldığı üzere davacıya ait iş yerinde yangın sebebiyle hasar meydana geldiği, yangından sonra temizlik işlemlerinin yapılmış olduğu, zemin kat duvarlarının boyanmış ve işletmenin zemin katının faaliyete geçmiş olduğu, asma tavan panellerinin ve yer laminantlarının tazyikli suyun etkisiyle kopma ve şişmelerin olduğu, duvardaki alçı sıvanın ve iç boyalarda bozulma olduğu, çatı kaplaması galvanizli saçta eğilmeler olduğu, binanın dış cephesindeki kaplamada bozulmalar olduğu, mobilyaların eski mallar olduğu, eski olmaları ve uzunca bir süredir kullanılmaları sebebiyle üzerilerinde yıpranmalar oluştuğu, mobilyalar açısından yangın olayı sebebiyle zayi durumunun söz konusu olmadığı, gerekli temizliğin yaptırılarak yeniden kullanılabilecekleri, soğutucu teşhir dolabı üzerinde yangın söndürme çalışması sırasında kaplamalar üzerinde kabarma ve derin dondurucu dolap üzerinde darbe izlerinin oluştuğu, yangından sonra elektrik panosunun yerinin değiştirildiği, yangından dolayı elektrik tesisatında genel anlamda sorunlar oluştuğu, oluşan hasarların büyük kısmının onarımının yapılmış olduğu, işletmenin hali hazırda elektriğinin mevcut olduğu, elektrik açısından işletilmesi bakımından problemi olmadığı, yalnızca kablolamada, prizlerde, aydınlatmada bir takım eksikliklerin bulunduğu, yangın sebebiyle hasar gören demirbaşların bedelinin 13.448,02-TL olduğu, yangın sırasında iş yerinde bulunan gıda stokunun 4.001,22-TL olduğu, iş yeri binasında gerek zayi olan eşyaların yenilerinin alınması gerekse de hasar gören ancak onarımı ve temizlenmesi mümkün olan bölümler ve eşyaların tamirat ve temizlik bedelleri açısından hasar gören yerlerin tadilatı, onarımı ve nakliye bedelinin ise inşaat işleri 29.000,00-TL, mobilya işleri 3.000,00-TL, makine işleri 1.500,00-TL ve elektrik işleri 12.000,00-TL olmak üzere toplamda 45.500,00-TL olduğu, davacının kayıtlarında yer alan, 255 Demirbaşlar Hesabı incelendiğinde 255.01.001 … Yazar Kasa : 1.329,71-TL, 255.01.002 Masa Takımı 5.520,00-TL, 255.01.003 … ; 1.948,31-TL, 255.01.004 500 Lt Derin Dondurucu ; 1.900,00-TL, 255.01.005 …. Klima : 2.750,00-TL olmak üzere demirbaşların yer aldığı, demirbaşların toplam bedellerinin 13.448,02-TL olduğu, demirbaşlardaki hasar bedeli, tamirat, tadilat ve lokantada bulunan içecek ve yiyecek malzemeleri açısından talep edilebilecek maddi tazminat bedelinin 62.949,44-TL olduğu, olay tarihinin 07/01/2019 olduğu, davacı tarafça sunulan faturaların tarihlerinin ise 2021 yılı olduğu gözetilerek, dava tarihinden sonra olacak şekilde tanzim edildiği anlaşılan 02/03/2021 tarihli ve 16/07/2021 tarihli faturaların tadilat ve onarım bedelleri yönünden esas alınmasının mümkün olmadığı, davacının iş yerinin yangın olduğu tarihte ve sonrasında15 gün kapalı kaldığı, akabinde faaliyetine devam ettiği, yazar kasa Z raporları ve fatura kesmek suretiyle satış yaptığı, davacının Gelir İdaresi Başkanlığına Beyan ettiği “Yıllık Gelir Vergisi Beyannameleri” incelendiğinde, 2018 Yılına ilişkin Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile 5.556,57-TL Ticari kazanç beyan ettiği, 2019 Yılına ilişkin Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile 8.513,52-TL Ticari kazanç beyan ettiği, 2018 Yılında 5.556,57-TL / 12 ay – 463,05-TL aylık kar beyan ettiği, 2019 Yılında 8.513,52-TL / 12 ay — 709,46-TL aylık kar beyan ettiği, davacı kayıtlarına göre davacının işyerinin kapalı kaldığı tarihlerin 07.01.2019 ile 22.01.2019 tarihleri arasında herhangi bir ticari çalışma gözükmediği, davacının işyerinin 15 gün kapalı kaldığı, bir önceki ay olan Aralık/2018 ayı satış toplamının aylık 35.425,49-TL, günlük ise (35.425,49-TL/30 gün) 1.180,85-TL olduğu, bu kapsamda 15 günlük ciro kaybı (1.180,85-TL x 15 gün) 17.712,75-TL olduğu görülmekle birlikte, davacının vergi beyannamelerinde belirttiği yani vergisini ödediği geliri gözetildiğinde 15 günlük süreçte kazanç kaybının 4.428,19-TL olarak kabul edilmesinin, vergisini ödemediği ciro kaydının dikkate alınmamasının hakkaniyete daha uygun düşeceği kanaatinin hasıl olduğu, davacı vekili tarafından sunulan yakıt faturaları gözetildiğinde yangın neticesinde elektrik şebekesinin zarar görmesi sebebiyle elektrik ihtiyacının karşılanması amacıyla temin edilen jeneratörün çalışması için kullanılan yakıt bedelinin yani tamirat süresince yapılan elektrik ve yakıt giderlerinin 7.935,04-TL olduğu, davacının işyerinin 15 gün kapalı kalması nedeniyle talep edebileceği SGK primi bedelinin 2.453,55-TL, talep edebileceği işçi ücretinin ise 4.326,75-TL, davacının talep edebileceği SGK prim ücreti ve işçilere verilen ücretler toplamının yani tamirat süresince ödenen işçilik bedelleri ve sigorta giderlerinin 6.780,30-TL olduğu anlaşılmakla, açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
1-a)Hasar bedeli, tamirat, tadilat ve lokantada bulunan içecek ve yiyecek malzemelerine yönelik maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 62.949,24-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 08/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 52.050,76-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
b)Kazanç kaybına yönelik maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 4.428,19-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 08/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 45.571,81-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
c)Tamirat süresince yapılan elektrik ve yakıt giderlerine yönelik maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 7.935,04-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 08/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 17.064,96-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
d)Tamirat süresince ödenen işçilik bedelleri ve sigorta giderlerine yönelik maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 6.780,30-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 08/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 3.219,70-TL’ye yönelik fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 5.607,76-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 3.415,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.192,26-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 170,50-TL elektronik tebligat, 38,00-TL tebligat, 3,00-TL kep posta masrafı, 6.750,00-TL bilirkişi ücreti, 40,00-TL tanıklık ücreti, 168,00-TL posta ücreti, 200,00-TL keşif araç ücreti olmak üzere toplamda 7.348,50-TL yargılama giderinden kabul miktarına göre hesap ve takdir olunan 3.016,29-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL başvurma harcı, 3.415,50-TL peşin harç ve 419,90-TL keşif harcı olmak üzere toplam 3.899,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 21,00-TL posta giderinden ret miktarına göre hesap ve takdir olunan 12,38-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 13.134,84-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 18.865,16-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davanın kabul oranları dikkate alınarak 778,19-TL’sinin davacıdan, 541,81-TL’sinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
9-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, ihbar olunan vekilinin yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/03/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı