Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/172 E. 2021/246 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/172 Esas
KARAR NO : 2021/246

DAVA : İtirazın İptali (Cari Hesap İlişkisinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İİtirazın İptali (Cari Hesap İlişkisinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişki olup müvekkilinin davalı şirketten alacaklı bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine davalıya ihtarname çekildiğini ve davalının temerrüde düşürüldüğünü, ardından davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takibe geçildiğini, davalının borca ve ferilerine yaptığı itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, müvekkilinin alacağının davalı şirket kayıtlarında da sabit olduğunu, davalı şirketin borçları sebebiyle zor durumda olduğundan süreci uzatmak amacıyla takibe itiraz ettiğini, yaptığı itirazın haksız olduğunu bildirmiş, itirazın iptali ve takibin devamına, davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı şirket cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında oluşan ticari ilişkiden doğan alacağının ödenmediği iddiası ile davacı tarafın davalı hakkında iddia ettiği alacağın tahsili için yapılan icra takibinde davalının, borca ve ferilerine ilişkin yaptığı itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu icra dosyasında davacı, davalı hakkında ticari ilişkiden kaynaklandığını iddia ettiği alacağının tahsili için ilamsız icra yoluyla takip yapmış, ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal süre içinde davalı adına vekili tarafından sunulan itiraz dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz edilmesi nedeniyle davalı hakkındaki takip durmuştur.
Dava, İİK’nun 67(1) maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Davacı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin defter ve kayıtları ile sabit olduğunu iddia etmiş ve delil olarak defter ve kayıtlara dayanılmış, davalı taraf gerek icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde gerekse cevap dilekçesi sunmaması nedeniyle taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığına ve davanın esasına ilişkin bir beyanda bulunmamış, ödeme iddiasında da bulunmaması nedeniyle tarafların defter ve kayıtları bilirkişi aracılığı ile incelenerek uyuşmazlık çözülmüştür.
Toplanan tüm deliller ve mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen, gerekçeli ve denetime elverişli nitelikteki bilirkişi raporu ile; davacı ve davalı tarafların her ikisinin de incelenen ve lehlerine delil teşkil eder nitelikteki defter ve kayıtları ile taraflar arasında 2018 yılında ticari ilişkinin başladığı ve 27/03/2018 tarihli sözleşmenin düzenlendiği, ticari ilişkinin en son davacı tarafça kesilen 18/06/2019 tarihli faturaya kadar devam ettiği, davacı defter ve kayıtlarına göre taraflar arasındaki ticari ilişkiye bağlı olarak oluşturulan cari hesapta 816.068,48-TL alacaklı göründüğü, buna karşılık davalı taraf defter ve kayıtlarında davalının 645.979,51-TL davacıya borçlu göründüğü, aradaki 170.089,00-TL’lik farkın davalı tarafından davacıya verilen ve davacı tarafın davalı alacaklıya iade ettiği çekten kaynaklandığının bilirkişi tarafından tespit edildiği, çekin 10/01/2019 keşide tarihli miktarı 170.089,00-TL olan davalının keşideci, davacının ise lehtar olduğu çek olduğu, davalı tarafın iade edilen bu çeki ödediğine dair her iki taraf defter ve kayıtlarında bir bilgi ve belge bulunmaması yanında davalının ödeme yaptığına dair dosyaya bir belge de sunmadığı, buna göre davacının her iki taraf defter ve kayıtlarına göre davalıdan 816.068,48-TL alacaklı olduğunun sabit olduğu, davacı tarafın bu alacağın ödenmesi amacıyla davalıya ihtarname gönderdiği 28/11/2019 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile ödeme için yedi gün süre tanıdığı, davalı tarafın ödeme yaptığına dair bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığı, davacı tarafın ihtarname ile davalı tarafı temerrüde düşürdüğü, taraflar arasındaki 27/03/2018 tarihli sözleşmede temerrüde ve faize ilişkin bir hüküm bulunmaması nedeniyle ve ihtarnamede ödeme için yedi gün süre tanınmış olması ve ihtarnamenin 28/11/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olması karşısında davacı tarafın 04/12/2019 tarihinden itibaren icra takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi talep edebileceği, her iki tarafın tacir olup alacağın ticari işletmelerinden ve ticari işten kaynaklanması nedeniyle davacı tarafın avans faizi talep edebileceği, bilirkişi tarafından bu duruma uygun olarak yapılan hesaplamada işlemiş faizin 10.452,38-TL olarak belirlendiği, icra takibine konu edilen asıl alacağın tarafların her ikisinin defter ve kayıtlarında kabulünde olan miktara uygun bulunduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile asıl alacağın tamamına, işlemiş faizin 10.452,38-TL’lik bölümüne ilişkin olan itirazın haksız olduğu anlaşılmakla bu miktarlar üzerinden itirazın iptaline ve takibin devamına davalı tarafın itirazının haksız olması ve alacağın likit olması nedeniyle davalı tarafın %20 oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Davanın Kısmen Kabulü ile;
Davaya konu İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında davalının borca ve ferilerine ilişkin itirazının kısmen iptali ile;
Takibin 816.068,51-TL asıl alacak ile 10.452,38-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 826,520,89-TL alacak üzerinden devamına,
2-Davanın Kısmen reddi ile;
Davacı tarafın fazlaya ilişkin 1.755,11-TL’lik işlemiş faiz isteminin reddine,
3-Hükmedilen 826,520,89-TL toplam alacağın %20’si oranındaki 165.304,17-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 56,469,54-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 9.795,03-TL + 208,47-TL = 10.003,50-TL harcın indirilmesiyle geriye kalan 46.466,04-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 10.003,50-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın kabul edilen bölümü için davacı yararına A.A.Ü.T.’nin 13 (1) mad. uyarınca takdir edilen 58.376,04-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A (14) maddesi uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden oluşan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle davacı tarafça yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 95,00-TL beş adet tebligat gideri, 33,00-TL altı adet elektronik tebligat gideri, 0,50-TL kep reddiyatı ile 850,00-TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.032,90-TL yargılama giderinden 469/470 ‘ünün karşılığı olan 1.030,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1/470 inin karşılığı olan 2,2-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/03/2021

Başkan …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Katip …
e -imzalıdır