Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/127 E. 2021/985 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/640 Esas
KARAR NO : 2021/989

DAVA : İtirazın İptali (Huzur Hakkı Alacağından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/10/2019
KARAR TARİHİ : 09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Huzur Hakkı Alacağından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı/Borçlu tarafından ödenmeyen müvekkilinin huzur hakkı alacağı için davaya konu icra takibi yapıldığı, müvekkilin yönetimde bulunduğu süre içerisinde almaya hak kazanıp da kendisine ödenmeyen 01.08.2017 ila 01.08.2018 tarihleri arasındaki huzur hakkı alacakları İzmir …. İcra Dairesinde …/… Esas Sayılı icra takip dosyasına konu edildiği, yapılan icra takibine karşı Borçlu/Davalı tarafça yapılan haksız ve kötü niyetli itiraz ile icra takibinin durduğu, İş bu davaya konu icra takibi ile müvekkilin ödenmeyen 7.500,00 TL net huzur hakkı alacağı talep olunduğu, Takip konusu alacak davalı/borçlu tarafça bilinen ve likit bir alacak olduğu, Ödenmediğinin de şirket kayıtları ile sabit olduğu, davalarının kabulü ile davalı borçlunun İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı İcra takibine, borca ve ferilerine yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına, Takibe konu edilen borcun davalı borçlu yönünden likit ve muayyen olduğu biliniyor ve yapılan itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu nazara alınarak, davalı borçlunun asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve belirlenecek bu bedelin davalı borçludan alınarak müvekkil alacaklıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının şirketten huzur hakkı alacağı olmadığı, huzur hakkı alacağı şirketin …/… karar numaralı 01.07.2019 tarihli yönetim kurulu kararı mali durum da gözetilerek kaldırıldığı, ilgili genel kurul kararı ile her ne kadar hem şirketin %75 pay sahibi …’ya hem de şirketin %25 pay ortağı …’e huzur hakkı ödenmesine karar verilmişse de bu huzur hakkı, şirket yönetim kurulunun 01.07.2017 tarihinde almış olduğu …/… Karar Nolu kararı ile şirketin içinde bulunduğu mali durum gözetilerek kaldırıldığı, hiçbir suretle davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı kendisine tanınan huzur hakkını zaten hak etmediği, müvekkil tarafından yapılan itirazın haklı ve hukuka uygun olduğu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Uyuşmazlık, davacının davalı şirkette yönetimde bulunduğu süre içerisinde 01/08/2017-01/08/2018 tarihleri arasında huzur hakkı alacağının bulunup bulunmadığı, buna dayalı olarak tahsili yönünde İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… Takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün …/… takip sayılı dosyası, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası gerekçeli karar sureti, İzmir CBS …/… soruşturma sayılı dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelenmiş, davacı vekilince İzmir ….Sulh Ceza Mahkemesi’nin …/… Değişik İş sayılı dosyasına ilişkin kanun yararına bozma dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Dava, İİK 67. madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşme ile ve genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı, ücret, ikramiye, pirim ve yıllık kardan pay ödenebilir. (TTK.m. 394)
TTK’nın 408/(b) maddesinde; Yönetim kurulu üyelerinin seçiminde ve yönetim kurulu üyelerine ödenecek ücret, huzur hakkı, ikramiye ve primlerin tespitinde şirket genel kurulu yetkilendirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, alacağın varlığı ve miktarı, davacının huzur hakkı alacağının olup olmadığı yönünde ticaret sicil kayıtları, ana sözleşmesi ve genel kurul tutanakları celp edilip incelenmek suretiyle bilirkişi incelemesi konularında bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişinin mahkememize verdiği 26/04/2021 havale tarihli raporunda özetle; yaptığı incelemeler neticesinde; 02.02.2017 tarihinde yapılan olağan üstü genel kurul ile; Yönetim Kurulu üyelerinden …’e görevi karşılığında aylık net 7.500.000 TL Huzur hakkı, …’ya görevi karşılığında aylık net 6.000.000 TL huzur hakkı ödenmesine, ayrıca şirketin yönetim ve temsili için yaptıkları harcamaların ilgili mevzuat dairesinde karşılanmasına oy birliği ile karar verildiği, ancak 10 Ağustos 2018 tarih ve 9640 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde … in yönetim kurulu üyeliğinin sona erdiğinin ilan edildiği, davacıya ilişkin dava konusu döneme ilişkin Huzur hakkı ödemesinin kaldırıldığına dair herhangi bir genel kurul kararına ve bunun TTSG ilan edildiğine ilişkin bilgilere yaptığı incelemeler sonucu rastlanılmamış olmakla 01.08.2017-01.08.2018 tarih aralığına ilişkin davalı Şirket Mali verileri incelendiğinde huzur hakkı ödemesine ilişkin herhangi bir kayda rastlanmadığı, tüm bu açıklamalar neticesinde; taleple sınırlı olarak, davacı …’in 01.08.2017-01.08.2018 tarihleri aralığına ilişkin toplam huzur hakkı alacağı (12ay X 7.500 >) 90.000,00 TL olarak hesaplandığını belirtmiştir.
Davalı vekilinin kök rapora karşı beyan ve itirazları doğrultusunda mevcut dosya kapsamına göre bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişinin mahkememize verdiği 02/11/2021 havale tarihli ek raporunda özetle; yönetim kurulu üyeleri kanundan veya esas sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmedikleri takdirde meydana çıkan zarardan şirkete, pay sahiplerine ve şirketin alacaklılarına karşı sorumlu oldukları, Şirket ortaklarından seçilen yönetim kurulu başkan ve üyelerine verilen yetki ve sorumlulukları dolayısıyla aldıkları riskler, şirket için vermiş oldukları hizmetler ve yönetim kurulu toplantılarına katılmaları karşılığında, şirket ortaklarına “huzur hakkı” adı altında ücret verilebileceği, huzur hakkı olarak ödenen ücretler, ticari faaliyetin sürdürülmesi için katlanılan genel giderler kapsamında değerlendirildiğinden ve emsallerine ve şirketin mali durumuna uygun olması halinde kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabileceği, yönetim kurulu üyesinin yönetim kurulu üyesi olmakla birlikte aldığı sorumluluklar açıkça TTK. da belirtilmiş olup bu sorumlulukların bedeli olarak dahi bu ücretin yönetim kurulu üyesine ödenmesi gerektiği, bu ödemeye ilişkin şirket genel kurulu kararı olması sebebi ile davacının talep ettiği huzur hakkının bordrolara yansıtılarak ödenmesi gerekeceği neticede kök raporunu tekrar ettiğini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Yargıtay yerleşik içtihatlarında ücret hakkının verilen bir emeğin karşılığı olduğu ve Anayasa’da angaryanın yasaklanmış bulunduğu, esasen genel kurulda kararlaştırılmasa dahi yöneticiye yaptığı hizmet karşılığı aylık ücretin sonraki genel kurullarda açıkça kaldırılmadığı ve değiştirilmediği sürece ödenmesi gerektiği, TTK’nın 333. maddesi uyarınca yönetim kurulu üyesine ana sözleşmede aksine bir düzenleme olmadıkça ana sözleşme ya da genel kurulda kararlaştırılan aylık ücret hakkı ödemesinin yapılması gerektiği ve hak edilen huzur hakkının belirlenerek karar verilmesi gerektiği, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları esas alınarak; davacı …’in 01.08.2017-01.08.2018 tarihleri aralığına ilişkin toplam huzur hakkı alacağı (12ay X 7.500 >) 90.000,00 TL olduğu, davanın kısmen kabulü ile; İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyada vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 90.000,00-TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle devamına, Asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin talebin reddine dair hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyada vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 90.000,00-TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte devamına,
Asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Yasası gereğince hesaplanan alınması gerekli 6.147,90-TL harçtan mahkememiz dosyasında peşin olarak alınan 1.291,12-TL harç ile İcra dosyasında peşin olarak alınan 534,51-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.322,27-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 12.500,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf olunan 1.291,12-TL harç, 3 KEP ücreti 1,50-TL, 10 tebligat gideri 82,00-TL, bilirkişi ücreti 500,00-TL olmak üzere toplam 1.874,62-TL’nin davanın kısmen kabulü nazara alınarak 1,578,22-TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili taraflara iadesine,
7-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinden 1.111,29-TL’sinden davalının, 208,71-TL’sinden davacının sorumlu tutulmak kaydı ile davacı ve davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)