Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/828 E. 2022/505 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/828 Esas
KARAR NO : 2022/505

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/10/2019
KARAR TARİHİ : 14/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili davalı dilekçesinde; 15.04.2017 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracıyla seyrederken sürücü … idaresindeki … plakalı motosiklete arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, bu nedenle tedavi gördüğünü, kaza nedeniyle ceza mahkemesinde yargılama yapıldığını, ceza yargılaması sırasıtıda alınan bilirkişi raporuna göre … plakalı araç sürücüsü …’ın asli ve davacı müvekkili …’ın tali kusurlu olduğunu, … plaka aracın davalı … şirketi nezdinde ZMMS poliçesi bulunduğunu, davalı şirkete 09/03/2019 tarihinde başvuruda bulunulduğunu ancak 15 gün içinde cevap verilmediğini, yine arabuluculuk başvurusu sonunda görüşmelerin olumsuz sonuçlandığını belirterek müvekkilinin kalıcı maluliyet oranının tespiti ile belirsiz alacak davası niteliğinde olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan sigortalısının kusuru oranında tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davayı kabul anlamı taşımamak kaydıyla … plakalı aracın 09.05.2017-2018 tarihlerini kapsayan trafik sigorta poliçesi bulunduğunu, limitinin 330.000,00 TL olduğunu, davacının başvurusu üzerine 17.05.2018 tarihinde sigortalı araç sürücüsünün %25 kusuruna istinaden 10.660,86 TL tazminat ödemesi yapıldığını, bakiye tazminat bulunmadığını, yapılan ödeme ile müvekkili şirketin sorumluluğunun sona erdiğini, herhangi bir tazminat sorumlulukları doğsa dahi ödeme tarihinden itibaren faiz güncellemesi yapılarak tazminattan mahsubunun gerektiğini, öncelikle kusur oranlarının tespiti gerektiğini, yine davacının kalıcı sakatlığının bulunup bulunmadığının ilgili yönetmeliğe uygun olarak belirlenmesi ve tazminat hesaplamasında TRH 2010 tablosunun esas alınması gerektiğini, ceza yargılaması sırasında davacının şikayetten vazgeçme yada uzlaşma bildirimi bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, yine hesaplanacak tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Uyuşmazlığın, 15/04/2017 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazasında davacının yaralanması ile ilgili olarak sürekli iş göremezlik tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarı, davalı … şirketinin ZMMS kapsamında sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise ne kadarından sorumlu olduğu hususlarında toplandığı görülmüştür
Davacı vekili dosyaya sunduğu 27/05/2022 havale tarihli dilekçesi ile, davadan feragat ettiklerini, davalıdan hiçbir masraf, yargılama gideri, vekalet ücreti talepleri bulunmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili dosyaya sunduğu 01/06/2022 havale tarihli dilekçesi ile, davacı vekili ile ibraname doğrultusunda sulh olunduğunu, vekalet ücreti ve yargılama gideri hususunda hiçbir talepleri olmadığını, feragat beyanı doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davadan feragat HMK’nun 307 ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatına da bağlı olmayan bir taraf işlemidir.
HMK.nun 310.maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragate yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de HMK.nun 310 .maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Feragat nedeniyle davanın reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70-TL harcın 2/3 ‘ü olan 53,80-TL harcın, davanın açılışı sırasında yatırılan 44,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 9,40-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,
5-Vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak dava açılmasına sebebiyet veren davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesi gereğince kesin olmak üzere karar verildi.14/06/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)