Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/817 E. 2021/434 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/817 Esas
KARAR NO : 2021/434

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu banka ile davalı … arasında 28.12.2016 tarihli 500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmeye istinaden borçluya taksitli Krediler, Kredi Kartı kullandırıldığını, imzalanan sözleşmeye … TBK’da düzenlenen şekliyle el yazısı ve ıslak imzası le müteselsil kefil olduğunu, ödenmesi gereken kredi borçlarının ödenmediğinden dolayı 05.04.2019 tarihinde Gebze … Noterliğinin … nolu hesap kat ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtara itirazda bulunmadığını, temerrüde düşürüldüğünü, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı kabulüne karar verildiğini, ihtiyati haciz kararı yasal süresi içinde 29.07.2019 tarihinde icraya konulduğunu ve İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibinin başlatıldığını, davalı tarafça icra dosyasına itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verildiğini, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, borçluların itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunun iddia edilerek ikame edilen davanın itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, masraf ve avukatlık ücretinin davalıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
DELİLLER:
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanak aslı,
2-İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası,
3-… ile imzalanan 28/12/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı …’ye kullandırılan … numaralı kredi, … numaralı krediye ait olarak bulunan genel kredi sözleşmesinin onaylı ve okunaklı sureti ile ilgili krediye ilişkin hesap özeti, ekstreler, hesap kat ihtarnameleri ve ihtarnamelerin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları,
4-Gebze … Noterliğinin 05/04/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve ihtarnamenin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları,
5-Bankacılık alanında uzman bilirkişinin 09/04/2021rihli raporu,
6-Sair deliller.
DAVA KONUSU:
Açılan dava, davalı … ile davacı … arasında imzalanan 28/12/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden davalı …’ye kullandırılan … numaralı kredi, … numaralı kredi kartı ve ticari artı para borcunun davalı borçlu … ve sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’den tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süresinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukuku, 2006, s. 219, 223).
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m.67/1). Alacaklı, alacağının varlığını Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödeme iddialarının da nazara alınması zorunludur. Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olup olmamasına bakılmaksızın, bütün itiraz sebeplerini ileri sürebileceğinden; mahkemenin, borcun sonradan ödendiği itirazını araştırarak, ödemenin takip konusu alacakla ilgili olduğunu belirlemesi halinde, alacaklının dava tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı üzerinden hüküm kurması gerektiğinde duraksama bulunmamaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, alacak miktarının, takip ya da dava tarihindeki koşullara göre belirlenmesinin, itirazın iptali davasında hükmolunan miktar üzerinden tahsiline karar verilebilecek bir tazminat türü olan ve bağımsız bir dava konusu yapılamayan icra inkar tazminatının miktarına da etkili olacağı açıktır.
Yargıtay Daireleri ile Hukuk Genel Kurulunun kararlılık kazanmış uygulamasına göre; itirazın iptali davalarında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak icra inkâr tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada, borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlarının bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Nitekim aynı ilkeler Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/02/2020 tarihli ve 2017/3-957 E., 2020/99 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı vekilinin davalı borçlular aleyhinde 15.049,48-TL asıl alacak, 1.100,25-TL işlemiş faiz, 30146-TL işlemiş faiz, 70,09-TL BSMV, 16.964,97-TL asıl alacak, 591,45-TL işlemiş faiz, 196,63-TL işlemiş faiz, 39,40-TL BSMV, 56.111,53-TL asıl alacak, 8.830,96-TL işlemiş faiz, 2.303,29-TL işlemiş faiz, 556,71-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz gideri, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 103.371,56-TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış oldukları itirazlar üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın bankacılık alanında uzman Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası, davalı … ile davacı … arasında imzalanan 28/12/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi, sözleşmeye konu kredi, kredi kartları ile ticari artı paraya ilişkin hesap hareketleri ve ekstreleri, hesap kat ihtarnameleri ve ihtarnamelerin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; davacı banka tarafından 28/12/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden davalı …’ye kullandırılan … numaralı kredi, … numaralı kredi kartı ve ticari artı para kapsamında davacı bankanın davalılardan alacağının bulunup bulunmadığının, alacağı var ise miktarının, icra dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinde talep edilen asıl alacak ve faiz miktarlarının usulüne uygun olup olmadığı hususlarının belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bankacılık alanında uzman bilirkişi 09/04/2021 havale tarihli raporunda sonuç olarak, davacı bankanın davalı …’ye kullandırdığı krediden dolayı asıl borçlu …’den 87.806,29-TL asıl alacak, 10.129,39-TL işlemiş faiz, 502,36-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 99.693,38-TL tutarında alacağının bulunduğunu, müteselsil kefil …’nin ise kredi borcunun 87.806,29-TL asıl alacak, 8.733,98-TL işlemiş faiz, 431,09-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 98.226,70-TL’sinden sorumluluğu bulunduğunu mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporunun usul ve yasa hükümlerine uygun olarak tanzim edildiği kanaatiyle, davalıların bilirkişi raporunda yer alan miktarlar dahilinde davacı bankaya borçlu oldukları kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanak aslı, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası, … ile imzalanan 28/12/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı …’ye kullandırılan … numaralı kredi, … numaralı krediye ait olarak bulunan genel kredi sözleşmesinin onaylı ve okunaklı sureti ile ilgili krediye ilişkin hesap özeti, ekstreler, hesap kat ihtarnameleri ve ihtarnamelerin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları, Gebze … Noterliğinin 05/04/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve ihtarnamenin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları, bankacılık alanında uzman bilirkişinin 09/04/2021rihli raporu ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu uyuşmazlığın davalı … ile davacı … arasında imzalanan 28/12/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden davalı …’ye kullandırılan … numaralı kredi, … numaralı kredi kartı ve ticari artı para borcunun davalı borçlu … ve sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’den tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkin olduğu, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasında davacı alacaklı vekilinin davalı borçlular aleyhinde 15.049,48-TL asıl alacak, 1.100,25-TL işlemiş faiz, 30146-TL işlemiş faiz, 70,09-TL BSMV, 16.964,97-TL asıl alacak, 591,45-TL işlemiş faiz, 196,63-TL işlemiş faiz, 39,40-TL BSMV, 56.111,53-TL asıl alacak, 8.830,96-TL işlemiş faiz, 2.303,29-TL işlemiş faiz, 556,71-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz gideri, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 103.371,56-TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış oldukları itirazlar üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, bankacılık alanında uzman bilirkişinin 09/04/2021 havale tarihli raporunda davacı bankanın davalı …’ye kullandırdığı krediden dolayı asıl borçlu …’den 87.806,29-TL asıl alacak, 10.129,39-TL işlemiş faiz, 502,36-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 99.693,38-TL tutarında alacağının bulunduğunu, müteselsil kefil …’nin ise kredi borcunun 87.806,29-TL asıl alacak, 8.733,98-TL işlemiş faiz, 431,09-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 98.226,70-TL’sinden sorumluluğu bulunduğunu mütalaa ettiği, davalıların bilirkişi raporunda yer alan miktarlar dahilinde davacı bankaya borçlu oldukları anlaşılmakla, bu kapsamda davacı bankanın davalı … ile imzalanan kredi sözleşmesi kapsamında Mahkememizce kabul gören kısım açısından davalılardan alacaklı olduğunu usulüne uygun deliller vasıtasıyla ispat ettiği anlaşılmakla, taraflar, mahkememiz ve Bölge Adliye Mahkemesi denetimine uygun ve elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Hükmün tashihi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 304. maddesinde; ”Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.
Tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yukarıdaki madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların mahkemece re’sen veya tarafların talepleri üzerinde düzeltilebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce sehven hükmün 2 numaralı fıkrasında icra inkar tazminatı bedelinin davalılardan ayrı ayrı tahsiline ilişkin hüküm kurulmuş ise de, davalıların kredi sözleşmesinden kaynaklanan sorumluluklarının müştereken ve müteselsilen sorumluluk olduğu, bu kapsamda her bire davalı yönünden ayrı ayrı icra inkar tazminatına hükmedilmesinin davacı banka yönünden haksız kazanç sağlayacağı, müşterek ve müteselsil sorumlular açısından ise birlikte sorumlu oldukları icra inkar tazminatı bedelinin ayrı ayrı ödemelerinin davalılar yönünden haksız bir külfet olacağı dikkate alındığında, hükmün ”a)Davalı … yönünden icra inkar tazminatı talebinin KABULÜNE, alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 99.693,38-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacı … Şirketine verilmesine, b)Davalı … yönünden icra inkar tazminatı talebinin KABULÜNE, alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 98.226,70-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacı … Şirketine verilmesine,” fıkrasının, ”Asıl alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 99.693,38-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’nin 98.226,70-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatından sorumlu olması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … Şirketine verilmesine,” şeklinde tashihine karar vermek gerekmiştir.
7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 27. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen 305/A. maddesinde; ”Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İcra takibinde yer alan 16.96442-TL asıl alacak bedeli yönünden hükmün 1 numaralı fıkrasının a ve b bentlerinde yer alması gereken ancak sehven yer verilmeyen icra takibinin devam edeceği faiz oranının ”16.964,42-TL’sine yıllık %28,08 oranından” ibaresinin eklenmesine karar vermek gerekmiş ve gerekçeli kararın hüküm kısmına bahsi geçen husus eklenmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
1-a)Davalı … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE, davalı …’nin İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibine ilişkin İTİRAZININ 87.806,29-TL asıl alacak, 10.129,39-TL işlemiş faiz, 502,36-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 99.693,38-TL yönünden İPTALİNE, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin davalı … yönünden 87.806,29-TL asıl alacak, 10.129,39-TL işlemiş faiz, 502,36-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 99.693,38-TL üzerinden, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca asıl alacağın 55.841,87-TL’sine yıllık %91,20 oranında, 16.964,97-TL’sinde yıllık %28,08 oranından, 15.000,00-TL’sinde yıllık %48 oranından fazla olmamak üzere temerrüt faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
b)Davalı … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE, davalı …’nin İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibine ilişkin İTİRAZININ 87.806,29-TL asıl alacak, 8.733,98-TL işlemiş faiz, 431,09-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 98.226,70-TL yönünden İPTALİNE, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin davalı … yönünden 87.806,29-TL asıl alacak, 8.733,98-TL işlemiş faiz, 431,09-TL BSMV, 525,44-TL ihtar gideri, 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplamda 98.226,70-TL üzerinden, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca asıl alacağın 55.841,87-TL’sine yıllık %91,20 oranında, 16.964,97-TL’sinde yıllık %28,08 oranından, 15.000,00-TL’sinde yıllık %48 oranından fazla olmamak üzere temerrüt faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-a)Davalı … yönünden icra inkar tazminatı talebinin KABULÜNE, alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 99.693,38-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacı … Şirketine verilmesine,
b)Davalı … yönünden icra inkar tazminatı talebinin KABULÜNE, alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 98.226,70-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacı … Şirketine verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 6.810,05-TL karar ve ilam harcından, 1765,33-TL peşin harcının mahsubu ile bakiye 5.044,72-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 22,00-TL elektronik tebligat, 206,40-TL posta masrafı, 400,00-TL bilirkişi ücreti, 44,40-TL başvurma harcı, 1.765,33-TL peşin harç harcı olmak üzere toplam 2.628,63-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 2.535,09-TL’sinin davalılardan alınarak müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca davanın kabul oranı dikkate alınarak 13.420,87-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluklarında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

TASHİH ŞERHİ
Hükmün 2 numaralı fıkrasında sehven yer alan ”a)Davalı … yönünden icra inkar tazminatı talebinin KABULÜNE, alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 99.693,38-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacı … Şirketine verilmesine, b)Davalı … yönünden icra inkar tazminatı talebinin KABULÜNE, alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 98.226,70-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacı … Şirketine verilmesine,” ibaresinin, ”Asıl alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen miktar olan 99.693,38-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı …’nin 98.226,70-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatından sorumlu olması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … Şirketine verilmesine,” şeklinde tashihine karar verilmiştir.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır