Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/54 E. 2022/735 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/54
KARAR NO : 2022/735

Mahkememizin …/… Esas
Sayılı Asıl Dava Dosyasında

DAVA : Şirketin Feshi ve Tasfiyesi İle Kar Payı Alacağı İstemli
DAVA TARİHİ : 05/09/2019

Mahkememizin Birleştirilen
…/… Esas Sayılı Dosyasında
DAVA : Şirket Ortağının, Ortaklıktan Çıkarılması İstemli
DAVA TARİHİ : 05/09/2019
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan asıl dava dosyasında Şirketin Feshi ve Tasfiyesi İle Kar Payı Alacağı İstemli ve birleşen dava dosyasındaki Şirket Ortağının, Ortaklıktan Çıkarılması İstemli davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Asıl dosya davacısı … vekili, asıl dosyadaki dava dilekçesi ile açıklamalarını bildirir dilekçesinde; müvekkilinin …. Şirketine … tarihli kurul kararı ile ortak olduğunu, şirketin %25 oranındaki payının müvekkiline, %55 oranındaki payın ortak …’e, %20 oranındaki payın ise …’e ait olduğunu, şirketi temsile yetkili müdürün … olup … tarihli ihtarname ile şirket payının devri ve kar payı ödenmesi konusunda görüşmelere başlandığını, olumlu sonuca varılamadığını …’in hissesinden %5’ini oğlu …’e, %20’sini ise kızı …’e … tarihinde bedelsiz olarak devrettiğini, ortaklığın başından biri hiçbir kar payı ödemesi yapılmadığını, … ile oğlu ve kızının şirkete ait paraları kendi özel harcamalarında, gayrimenkul alımlarında kullandıklarını, şirket adına satın alınan evlerin dahi …’in oğlu ve kızına devredildiğini, gayriresmi faturalar masraf gösterilerek şirketin kar oranının düşürüldüğünü, yapılan masraflarla cironun uyumlu olmadığını, bu durumun öğrenildikten sonra davalıya düzeltilmesi konusunda uyarıların yapıldığını ancak hiçbir karşılık verilmediğini, davalının TTK’nun 549. maddesi çerçevesinde sorumluluğunun doğacağını, kar payının dağıtılmaması yanında ortaklar arasında uyuşmazlık çıkması ve davalı şirketin bu konuda direngen hale gelmesi nedeniyle davacının, dava yoluyla kar payı isteme hakkının doğduğunun kabulünün gerektiğini, davalı şirketten paralar çekilerek yada hesaba gönderilerek, davalı …’in sahibi olduğu …. Şirketine … tarihinde bir gayrimenkul alımı yapıldığını, bu gayrimenkulün, senet ve çekleri nedeniyle toplam 280.000,00-TL’nin davalı şirket tarafından ödendiğini, ortaklıktan çıkma görüşmeleri devam ederken müvekkli aleyhine hiçbir gerçeğe dayanmayan görevi kötüye kullanma ve şirket aracını çalma ile ilgili suç duyurusunda bulunulması nedeniyle davalı ve çocuklarının asıl amaçlarının şirketin içini boşaltmak ve hiçbir bedel ödememek olduğunun ortaya çıktığını, diğer ortakların yaptıkları işlemler nedeniyle şirketi borçlandırıp demirbaşlarda azaltamaya gidebileceklerini, müvekkili açısından telafisi mümkün olmayan sonuçların ortaya çıkabileceği için şirket mallarına tedbir konulması gerektiğini bildirmiş, davalı şirket üzerinde kayıtlı taşınmazlara tedbir konulmasına, ödenmesi gereken kar payının tespiti ile ödenmesine ve şirketin haklı sebepler nedeniyle tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davacı … Şirketi vekili, birleşen dosyadaki dava dilekçesinde; davalının eşinin daha evvle davacı şirketin çalışanı iken %25 payla ortağı olup bu payı eşi davalıya … tarihinde devrettiğini, davalının ve eşinin davacı şirkette hissedar olmalarının yanı sıra çalışmalarının da devam etmekte iken davalının … tarihinden sonra herhangi bir bilgi vermeksizin görevine devam etmediğini, yapılan araştırma ile davalının eşi ile ortak hareket ederek müvekkili şirketi maddi ve manevi zarara uğrattığının tespit edildiğini, TTK’nun 613(2)maddesine aykırı olarak ortaklığının gerektirdiği özen ve sorumluluklarını yerine getirmekten kaçındığının ve şirketin itibarına zarar veren davranışlar sergilediğinin ortaya çıktığını, şirkete bağlılık yükümlülüğüne aykırı davrandığını, eşi ile birlikte ve eşinin ismi üzerinden, aynı sektörde faaliyet gösteren … Ltd. Şti.’ne davacı aleyhine yardımlarda bulunduğunu, davacı şirket tarafından şirket müşterilerine verilen fiyat ve iş tekliflerini dava dışı … isimli şirkete bildirmek suretiyle müvekkili şirketi kar kaybına uğrattığını, davacı şirkete ait yazılım programlarını ile logo ve fotoğrafları dava dışı … isimli şirket ile başkaca şirketlerle paylaştığını, bu kapsamda … Anonim Şirketi ile olan ilişkilerde davacı şirketin zarara uğratıldığını, adı geçen şirket tarafından davacı şirkete kesilen faturanın sağlanan iletişim sonucunda iptal edildiğini, davalının şirkette çalıştığı 3 yıllık süre içinde davacı için bir yazılım programı hazırladığını, ancak bu programın … şirketinin bilgisayarlarına da kurdurulduğunun öğrenildiğini, bu durumun davalı tarafından kabul ve ikrar edildiğini, davalının, anılan programı rakip firmaların bilgisayarlarına kurarak kullanmalarını sağlamanın yanı sıra müvekkili şirketin yıllarca biriktirip arşivlediği tüm logo ve fotoğrafları da dava dışı şirketlerle paylaştığını, bu kapsamda … isimli şirkete hazırlamış olduğu resimli indirim ve tanıtım broşürlerinde kullanılan fotoğrafların müvekkili şirketin kullanmış olduğu fotoğraflarla birebir aynı olduğunu, bu faaliyetlerin ortaya çıkmasından sonra taraflar arasında tartışmaların yaşandığını, davalı ve eşinin davacı şirketten ayrılmasından sonra davalının anılan … isimli programın … tarihinde patent başvurusunu yaptığını ve kendi adına tescilini sağladıktan sonra müvekkili şirkete … tarihinde ihtarname keşide edip programın kullanılmamasını ihtar ettiğini, ayrıca davalının ….net ve ….com domeine bağlı mail adreslerine ait mail şifrelerini kullanılamaz hale getirdiğini, bunun yanında müvekkili şirketin sosyal medyada kayıtlı sayfalarının silinmeye çalışıldığını, müvekkili şirketin maddi zararları için daa açma hakkını saklı tuttuklarını, davalının açıklanan eylemleri nedeniyle … tarihinde şirket ortaklığından çıkarılmasına oy çokluğu ile karar verildiğini bildirmiş davalının haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Asıl dosya davalılar vekili, asıl dosyadaki cevap dilekçesinde; davalı gerçek kişilere davada taraf sıfatının bulunmaması nedeniyle husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, husumetin yalnız şirkete yöneltilmesi gerektiğini, davacının, dava dilekçesindeki taleplerinin muğlak olup anlaşılamadığını, HMK’nun 194.maddesi uyarınca talebini somutlaştırması gerektiğini, kar payı istemi yönünden ortaklar kurulunca bir karar alınmadan dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, zarar eden şirkette kar dağıtılmasının mümkün olmadığı gibi ancak genel kurul tarafından karar verilmesinden sonra kar payı alacağının muaccel olacağını, şirket genel kurulu tarafından alınmış kar payı dağıtımı kararının bulunmadığını, davacının da katıldığı … tarihli olağan genel kurul toplantısında 2012 – 2013 – 2014 faaliyet dönemi karından kanun ve esas sözleşme gereği yapılması gereken miktarlar ayrıldıktan sonra kalan kısmın tamamının dağıtılmamasına oy birliği ile karar verildiğini, davacının genel kurula katılıp karın dağıtılmaması konusunda oy kullandıktan sonra dava açmasının kötü niyetini ortaya koyduğunu, davacının şirketin tasfiyesini talep edemeyeceğini, bu yöndeki talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, ancak sona erdirilmesine karar verilen şirketin tasfiye haline girebileceğini, davacının ön koşulların varlığı halinde ancak şirketin haklı sebeple feshini isteyebileceğini, dava dilekçesinde gerçek kişi davalılara yönelik iddiaların tamamen asılsız ve dayanıksız olduğunu, iddia edildiği gibi şirketten bir para aktarımının söz konusu olmadığını, müvekkillerinin taşınmazları kendi öz varlıkları ile edindiklerini, davacının …’e yönelik gayri resmi faturaları masraf göstererek kardan düştüğüne ilişkin iddialarının da tamamen asılsız olduğunu, şirketin ticari defterlerinin davacının eşinin öz yeğeni ve davacının eşi tarafından tutulduğunu, dava dilekçesinde ileri sürülen davalı …’in sahibi olduğu …. Şirketine … tarihinde bir gayrimenkul alımı yaptığını, bu gayrimenkulün senetleri ve çeklerinin davalı şirket tarafından ödendiği konusundaki iddiaların doğru olmadığını, taşınmazın edinilmesinin doğru olmasına rağmen senet ödemelerinin tamamının … Şirketi tarafından yapıldığını, davacının, davalı …’in 2015 yılı içerisinde …. Şirketine 551.000 TL bedelle şirketten para çekerek ortak olduğuna ilişkin iddiasının doğru olmayıp müvekkilinin … Elektrik Ltd.Şti isimli bir şirkette ortaklığının bulunmadığını, müvekkilinin ortak olduğu şirketin … Aydınlatma Enerji Taah. San. Ve Tic.A.Ş olduğunu, bu ortaklığın 2015 yılında değil 2016 yılında olduğunu, davacı tarafın iddia ettiği gibi davalı şirketten para çekmek sureti ile edinilmiş bir hisse bulunmadığını, davacı hakkında İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… sayılı esasına kayıtlı dava dosyasında haklı sebeple ortaklıktan çıkarma davası açtıklarını, bu davanın bekletici mesele yapılmısı gerektiğini bildirmiş, davalılar …, … ve … yönünden davanın husumet nedeniyle reddine, İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına, haksız, mesnetsiz ve hukuki koşullardan yoksun olması nedeniyle davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalısı … vekili, cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde dile getirilen tüm iddiaların hukuki mesnetten yoksun olduğunu, müvekkili davalının mülkiyeti kendine ait olan programın düzenli çalışması ve çıkardığı hataları düzeltmesi yönünde davacı şirkete sürekli olarak şirkete giderek teknik destek sağladığını ve kontrollerde bulunduğunu, davalının programı istediği kurum ve işte kullanma hakkına sahip olduğunu, şirket aleyhine hareket eden kişinin şirket müdürü … olup hiçbir zaman kar payı dağıtmadığını, şirket adına alınan evleri çocuklarına devrettiğini, gayri resmi faturalar temin edip kar oranını düşürdüğünü, yapılan masrafların ciroyla orantılı olmadığını, bu durumun düzeltilmesi konusunda uyarılar yapılmasına rağmen bir karşılık verilmediğini, müvekkilinin şirket aleyhine hiçbir eylem ve işlem yapmadığını, davalının eşinin, davacı şirkete ait facebook hesabının bilgisayarda otomatik açılması nedeniyle bu hesabı kaldırmak konusunda işlem yaparken kendi bilgisayarından silmek yerine sehven sayfayı sildiğini, hatanın davalının eşinin teknolojik olarak bilgi ve yeterlilliğe sahip olmamasından kaynaklandığını, bu hatanın davacı şirketin ortağı …’in aranarak bildirildiğini, davalının İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… sayılı dosyasında ortaklıktan çıkma, şirketin tasfiyesi ve kar payı ödenmesi talepli dava açtığını bildirmiş, …/… esas sayılı davanın bekletici mesele yapılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Asıl dava; davalı limited şirketin, TTK’nun 636(3) maddesi uyarınca haklı sebepler nedeniyle feshi ve tasfiyesi ile dağıtılmayan kar payının tespiti ve tahsili istemine ilişkindir.
Birleşen dava; TTK’nun 640(3) maddesi uyarınca, şirket ortağının, haklı sebeple ortaklıktan çıkarılması istemine ilişkindir.
Her iki dava dosyasının taraflarının aynı olup uyuşmazlığın aynı şirket ortaklığından kaynaklanması nedeniyle davalılar arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunması nedeniyle HMK’nun 166.maddesi uyarınca davaların birleştirilerek görülmesine karar verilmiştir.
Ticaret sicil kayıtları örneklerinden, davalı şirketin limited şirket olduğu, %55 payının davalı …’e, %25 payının davacıya, %20 payının davalı …’e ait olup şirketi temsil ve ilzama, davalı … ile davalı …’in, … tarihinde başlayan ve … tarihinde sona erecek süre ile münferiden yetkili oldukları görülmüştür.
TTK’nun 640. maddesinde şirket sözleşmesinde bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkarılabileceği sebeplerin öngörülebileceği çıkarma kararına karşı ortağın iptal davası açabileceği, şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararı ile haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılması halinin saklı olduğu düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile şirket ortaklığından çıkarma talepli davanın ancak alınacak genel kurul kararı ile şirket tarafından açılabilmesi mümkündür.
Birleşen davada şirket, ortağının ortaklıktan çıkarılmasını talep etmekle yukarıda açıklanan yasal düzenleme gereği davanın ön şartı niteliğindeki … tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı kararını dosyaya sunmuş, davacı tarafça bu kararın iptali konusunda yasal bir başvuru yapılmamıştır.
TTK’nun 636 (3) maddesinde; haklı sebeplerin varlığında her ortağın, mahkemeden şirketin feshini isteyebileceği, mahkemenin istem yerine davacı ortağın payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen kabul edilebilir bir diğer çözüme hükmedebileceği düzenlenmiştir. Aynı maddenin son fıkrasında ise sona ermenin sonuçlarına anonim şirketlere ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir.
Gerek asıl davada, davacı tarafından, davalı şirket yetkilileri ile şirket ortağı …’e yönelik iddialar, gerekse birleşen davada, davacı şirket tarafından davalı ortak yönünden dava dilekçesinde konu yapılan iddialar, taraflarca karşılıklı olarak inkar edilmiştir. Asıl davada davanın, kar payı alacağı dışında şirketin feshi ve tasfiyesi, birleşen dosyada ise davalının, şirket ortaklığından çıkarılması talepli olup her iki dava konusu taleplerin haklı sebep iddiasından kaynaklanması nedeniyle tarafların tanık dahil sundukları ve mahkememizce toplanan tüm deliller ile özellikle şirkete ait defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiştir.
Asıl davada davacı taraf, şirketin feshi için haklı sebepler olarak; şirket müdürleriyle ortak …’in şirketin için boşaltacak işlemler yaptıkları özel harcamalarını şirket parasıyla yaptıkları, şirket parasıyla mal varlığı edindikleri, şirketi zarara uğrattıkları ve şirketin kuruluşundan itibaren hiç kar payı dağıtılmadığı iddialarına dayanmıştır.
Birleşen dosyada davacı şirket, ortaklıktan çıkarma talebi için haklı sebepler olarak; davalının, … tarihinden sonra herhangi bir bilgi vermeksizin şirketteki görevine devam etmediği, eşi ile ortak hareket ederek şirketi maddi ve manevi zarara uğrattığı, ortaklığın gerektirdiği özen ve sorumluluklarını yerine getirmekten kaçındığı ve şirketin itibarına zarar veren davranışlar sergilediği, eşi adına aynı sektörde faaliyet gösteren … Ltd. Şti.’ne yardımlarda bulunduğu, davacı şirket tarafından şirket müşterilerine verilen fiyat ve iş tekliflerini dava dışı … isimli şirkete bildirmek suretiyle müvekkili şirketi kar kaybına uğrattığı, davacı şirkete ait yazılım programları ile logo ve fotoğrafları dava dışı … isimli şirket ile başkaca şirketlerle paylaştığı, bu kapsamda … Anonim Şirketi ile olan ilişkilerde davacı şirketin zarara uğratıldığı, davacı şirkete ait bilgisayar programının … Şirketi bilgisayarlarında da kurulduğu, davalının ve eşinin şirketten ayrılmasından sonra davalının … isimli programın … tarihinde patent başvurusunu yaptığı ve kendi adına tescilini sağladıktan sonra müvekkili şirkete … tarihinde ihtarname keşide edip programın kullanılmamasını ihtar ettiği, davalının ….net ve ….com domeine bağlı mail adreslerine ait mail şifrelerini kullanılamaz hale getirdiği, davacı şirketin sosyal medyada kayıtlı sayfalarını silmeye çalıştığı, bu eylemleriyle şirkete bağlılık yükümlülüğüne aykırı davrandığı iddialarına dayanmıştır.
Davacı-birleşen dosya davalı tanığı … beyanında; … şirketinde 2008 yılından 2013 mart ayına kadar staj dahil çalıştığını, ayrıldıktan sonra da şirketle ortak çalışmalarım devam ettiğini, … Şirketinin kendisinin hizmet almış olduğum bir firma olduğunu, bu firmaya yaptırdıkları bir işi …şirketine fatura ettiğini, yanlışlığı farkedip faturayı iptal ettiğini ve kendilerinin şirketi olan … Tanıtım şirketine faturayı kestiğini, … firması ile ticari ilişkilerinin yaklaşık bir buçuk iki yıldır var olduğunu, davalı-birleşen dosya davacı tanığı … beyanında; … şirketinde 2008 yılından 2019’un sonuna kadar fotoğraf ve grafik tasarım bölüm şefi olarak çalıştığını, 2018 yılında dışarıda çalışırken iş ilişkilerinin olduğu bir mağazada … firmasına ait broşür çalışmasının basıldığını gördüğünü, şirket yetkililerine durumu bildirdiğini, bu çalışmanın bu tedarikçiye kendileri tarafından gönderilmediğinin söylendiğini, bunun üzerine kimin gönderdiğini araştırdıklarını, görevinin yalnız bildirimle ilgili olduğunu, şirket ortakları … ve … Beyin görüşmelerinde seslerinin yükseldiğini, … Beyin çalıştığı odaya gelip eşyalarını toplayıp çıkmak istediğini, kendisini yakalayıp ve durumu sorduğunu, … Beyin kendisine kızdığını, … firması için ürettikleri programı …firmasına kurduğunu, bunun için kızdığını söylediğini, … firması için yapılan programın … şirketi bünyesinde … Beyin geliştirmesi ve kendilerinin yönlendirmeleriyle yapıldığını, davalı -birleşen dosya davacı tanığı …beyanında; 6 yıldan bu yana grafik tasarımcı olarak … ..şirketinde çalıştığını, … şirketinin broşürlerini yaptıklarını, broşür hazırlanmasının uzun süren bir işlem olup, kısaltmak üzere şirket içinde bir program yazıldığını, programı …’in yazdığını, kendisinin de grafik aşamasında yardımcı olduğunu, programın şirket çalışanları ile geliştirilen bir program olup yıllar içinde geliştirildiğini, çalışanlarla iştişare edilerek güncellemeler yapıldığını, 5-6 yıldan beri de kullanıldığını, … için yazılmış programın bir başka firma için kullanılmasının zor olup, yeniden güncellenmesi gerektiğini, programın hızlandırılması için ürün görselinin tek tek girilmesi gerektiğini, bunun 5-6 yıl içinde şirket çalışanları tarafından yapıldığını, davalı-birleşen dosya davacı tanığı … beyanında; 2015 yılı Mart ayından bu yana …şirketinde grafiker olarak çalıştığını, … Şirketinin … firması ile çalıştığını, bu firma ile birebir yazışmalar yapan grafikerlerden biri olduğunu. zamanını hatırlayamadığını, bu firmadan bir yıldan uzun olmayan bir süre içinde bir yazı gelmemeye başladığını, bunun üzerine … ile konuştuğunu, kendisine maillerin ele geçirildiğini söylediğini, başka bir mail adresi açtıklarını, … çalışanlarını buraya yönlendirmeye çalıştıklarını, bundan kaynaklı bir süre iş kaybı olduğunu, ancak eski yoğunlukta yazışma olmadığını, işlerin azalmaya devam ettiğini, 2018-2019 yılı kışında en az yazışmayı yaptıklarını, …’in yaptığı programın işi hızlandırdığını, normal bir grafikerin bu işi bir günde yapabileceğini, bu programla işi yarım saatte bitirebildiklerini, bu programın çekeceği etiket ve görselleri önceden hazırladıklarını ve ayrıca güncellediklerini, her hafta yaklaşık 150-200 ürünün eklendiğini, yaklaşık girilmiş 10.000’in üzerinde ürünün bulunduğunu, bu veri tabanı olmadan programın bir anlamının olmayacağını, birleşen dosya davacı-asıl dosya davalı tanığı … talimatla alınan beyanında; şirketin tedarikçisi olup … Yayıncılık’ta matbaada çalıştığını ve satış pazarlamadan sorumlu olduğunu, kendisini iş yaptırmak için birden fazla kişinin aradığını, sayabileceği isimlerin … Hanım, … Hanım, … Hanım olduğunu, çalışanların kendisini arayıp baskı yapılacak işlerinin olduğunu söylediklerini, maillerinin ise muhasebe ile yapıldığını, ismini saydıklarının orada çalışan muhasebe elemanı olduğunu, yılın başında fiyat sözleşmesi yaptıklarını, talepleri de bu elemanların kendisini arayıp bildirdiklerini, kendisinin de baskı yapıp gönderdiğini, kendisinin … …’in …’da çalıştığını zannettiğini, … Hanım ile … Beyin ortak çalıştıklarını fakat … Hanımın oradan ayrılmış olduğunu kendisinin bilmediğini, kendisini oradan birilerinin arayarak iş verdiği için faturasını …’ya kestiğini, … Hanımın başka bir şirket adına çalışmaya başladığını … Şirketinden kestiği faturanın iade edilmesiyle öğrendiğini, bunun üzerine … Şirketine fatura kestiğini, halen iş ilişkisinin … Reklam ve … Şirketi ile sürdüğünü beyan etmişlerdir.
Bilirkişiler rapor ve ek raporlarında; … tarihi itibariyle şirketin aktifler toplamının 2.675.415,14TL, pasifler toplamının ise 1.401.006,75TL, şirket öz varlığının 1.838.561,96TL, ödenmiş sermayesinin 100.000,00TL, … tarihi itibariyle kaydi manada özvarlığının 1.099.141,63TL, rayiç değerler itibariyle … tarihinden şirket özvarlığının 3.715.389,81TL, 2013 yılında zarar eden şirketin 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarında kar ettiğini, 2019 yılını 189.087,07TL zararla kapattığını, … tarihli 2012, 2013 ve 2014 yılı genel kurul toplantısında karın dağıtılmamasını oy birliği ile karar alındıktan sonra 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarında karın dağıtılmasına yönelik bir karar alınmadığını, davalı şirketin 2019 yılında 189.087,07TL zarar etmesine rağmen 2013 ve 2019 yılları dahil olmak üzere yedi yılda elde ettiği karın zararından fazla olup toplamda 868.022,77TL olduğunu, ödenmiş sermayesinin 100.000,00TL olmasına rağmen bu miktarın çok üzerinde elde edilen kar ve kaydi manada özvarlık değerine sahip olması nedeniyle şirketin genel anlamda kötü yönetilmiş olmasından söz etmenin mümkün olmadığını, davalı ortak ve şirket yöneticisi …’in 2019 dönemi itibariyle şirketten almış olduğu paralar nedeniyle şirkete 327.683,00TL tutarında borçlandığını, davalı …’in davalı şirketin varlıklarını 2015 yılı içerisinde … Elektrik.. Şirketine ortak olmak için 551.000,00TL şirketten para çekip kullandığı yönünde bir tespit yapılamadığını, … Şirketi ile davalı …’in sahibi olduğu .. Şirketi arasında ticari ilişki bulunduğunu, … Şirketi tarafından düzenlenmiş muhtelif faturalar olup karşılığında … Şirketi tarafından çek ve ödemelerin yapıldığına dair kayıt bulunduğunu, … tarihi itibariyle hesabın 94.772,24TL bakiye verdiğini ve … Şirketinin alacaklı olduğunu, bununla birlikte her iki şirket arasındaki mali ilişkilerin tam bir şeffaflık içermediğini, davalı …’in … Şirketinden 551.000,00TL para çekerek … Elektrik.. Şirketine ortak olduğuna ilişkin bir işleme rastlanılmadığını, … tarihi itibariyle davacı …’in 11.000,00TL, davalı …’in 1.581,00TL, davalı …’in 2.500,00TL … Şirketine borçlu olduklarının tespit edildiğini, davacı-davalı ortak …’in geliştirmiş olduğu … isimli yazılıma ait eser sahibi kayıt belgesini davadan sonra aldığını, davacı firmaya ait görsellerin paylaşıldığına dair herhangi bir detaylı bilginin dosyada yer almadığını, bu nedenle bir değerlendirme yapamadıklarını, … Şirketinin web sayfasının silinmesi teşebbüsünün bu işlemin birkaç onay mekanizmasından geçtiği için yanlışlıkla yapılma ihtimalinin imkansız olmakla birlikte zayıf bir ihtimal olduğunu, … programının … Şirketinde kullanılmakta olup … Şirketinde kullanılmamakta olduğunu, … Şirketinde yer alan medya arşivinin benzerlerinin … Şirketinde yer aldığının ve kullanıldığının tespit edilemediğini bildirmişlerdir.
Asıl dava dosyasında, davacı tarafça, dava konusu edilen kar payının tahsili ile şirketin feshi ve tasfiyesi istemli davanın, şirkete yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup bu konuda şirket ortakları ve yetkililerine husumet yöneltilmesi mümkün bulunmamakla, davalı gerçek kişiler hakkında açılan davanın, pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, ticaret sicil kayıt örnekleri, ayrıntılı, gerekçeli, hükme ve denetime elverişli nitelikteki bilirkişi rapor ve ek raporları ile; her ne kadar asıl dosyada davacı tarafça, şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmesi talep edilmiş ise de; şirketin faal olup yönetim organlarının mevcut olduğu, davanın açıldığı yıl dahil şirketin faal durumda bulunduğu, şirketin 2013 ile 2019 yılları arasında ilk yıl ve son yıl zarar etmesine rağmen bu yıllar arasında kalan yıllarda şirket özsermayesinin yaklaşık dokuz katı tutarında net kar elde ettiği, her ne kadar 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yılı genel kurul toplantılarını yapmamış olsa da geçmiş yıllara ilişkin toplantıların yapılmasının mümkün bulunup bu durumun şirketin feshini gerektiren başlı başına bir sebep olmadığı, asıl dosya davacısı ortak … ile şirketin diğer ortakları arasında ihtilaflar doğsa da bu ihtilafların asıl ve birleşen dosyada dava konusu edilen sebeplerden kaynaklanıp başkaca hukuk veya ceza davalarına konu olacak bir husumete dönüşmediği, tüm dosya kapsamı, iddia ve savunmalar çerçevesinde ortakların birbirine güvenlerini yitirecek ağırlıkta ve nitelikte olayların veya hukuki işlemlerin yaşandığına dair dosyada bir tespit yapılamadığı, asıl dosya davacısı …’in aynı faaliyet alanında eşine ait … isimli bir şirketin varlığı yanında şirket yetkilisi …’in de yine aynı faaliyet konusunda çalışmalar yapan … Şirketi ünvanlı bir şirketin sahibi olduğu, asıl ve birleşen dosya dava taraflarının, bu şirketlerin varlığından haberdar olmalarına rağmen dava dışı bu şirketlerle ilgili geçmişte bir dava açmadıkları, asıl dosya davacısı …, dava dilekçesinde; şirket müdürleriyle ortak …’in şirketin içini boşaltacak işlemler ve özel harcamalarını şirket parasıyla yaptıkları, şirket parasıyla malvarlığı edindikleri, şirketi zarara uğrattıkları iddiasında bulunmuş ise de, dile getirdiği iddiaları ile ilgili şirket defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde iddialarının haklılığını kanıtlayacak tespitlerin yapılamadığı, buna karşın birleşen dava dosyasında davacı şirket tarafından ortaklıktan çıkarma nedeni olarak gösterilen; ortak …’in eşi ile ortak hareket ederek şirketi maddi ve manevi zarara uğrattığı, ortaklığın gerektirdiği özen ve sorumluluklarını yerine getirmekten kaçındığı ve şirketin itibarına zarar veren davranışlar sergilediği, eşi adına aynı sektörde faaliyet gösteren … Ltd. Şti.’ne yardımlarda bulunduğu, davacı şirket tarafından şirket müşterilerine verilen fiyat ve iş tekliflerini dava dışı … isimli şirkete bildirmek suretiyle müvekkili şirketi kar kaybına uğrattığı, davacı şirkete ait yazılım programları ile logo ve fotoğrafları dava dışı … isimli şirket ile başkaca şirketlerle paylaştığı, bu kapsamda … Anonim Şirketi ile olan ilişkilerde davacı şirketin zarara uğratıldığı, davacı şirkete ait bilgisayar programının … Şirketi bilgisayarlarında da kurulduğu, davalının ….net ve ….com domeine bağlı mail adreslerine ait mail şifrelerini kullanılamaz hale getirdiğine ilişkin iddialarının haklılığını kanıtlayacak davacı şirket tarafından dosyaya bir delil ve belge sunulmadığı gibi bilirkişi rapor ve ek raporlarında da ayrıntıları açıklandığı üzere iddiaların haklılığını kanıtlayacak bir tespitin yapılamadığı, dinlenen tanıkların bu iddiaları kanıtlar nitelikte beyanlarda bulunmadıkları, davacı şirket tarafından … isimli yazılımın şirkete ait olmasına rağmen ortak …’in davadan sonra eser hakkını alıp davacı şirkette kullanılmaması konusunda ihtarname çektiği haklı sebep olarak ileri sürülmüş ise de, bu yazılımın şirkete ait olup veya ortak tarafından şirket adına yapıldığına dair hiçbir yazılı belge sunulmaması karşısında şirket çalışanı tanıkların beyanlarına itibar edilmesinin mümkün bulunmaması yanında ortak …’in … isimli yazılımın kendisine ait olduğu tanık ifadeleri ile de sabit olmakla birlikte …’in işçi sıfatıyla şirketin çalışanı olmayıp ortağı olduğu gözetildiğinde Fikir Ve Sanat Eserleri Kanununun 18.maddesinin uygulama yeri olmadığı gibi birleşen dosya davacı şirket tarafından ortak … aleyhinde iptal davası açıldığına dair bir beyanda bulunulmadığı, bu programın … Şirketinde kullanılmakta olup … Şirketinde kullanılmadığı, … Şirketinde yer alan medya arşivinin benzerlerinin … Şirketinde yer aldığının ve kullanıldığının tespit edilemediği göz önünde tutulduğunda davacı şirketin bu konudaki iddiasının haklı sebep niteliğinde bulunmadığı, davacı şirket tarafından, davalının … tarihinden sonra herhangi bir bilgi vermeksizin şirketteki görevine devam etmemesi ortaklıktan çıkarma için bir başka neden olarak ileri sürülmüş ise de, ortak …’in ortaklık sıfatı dışında şirketin işçisi olmadığı, çalışması konusunda herhangi bir sözleşme yapılmadığı, şirket yetkilisi sıfatının da bulunmadığı göz önünde tutulduğunda bu iddianın da ortaklıktan çıkarma konusunda haklı sebep olarak kabul edilmesinin mümkün bulunmadığı, davacı şirketin yalnız ortak …’in … Şirketinin sosyal medyada kayıtlı sayfalarını silmeye çalıştığı iddiasının bilirkişi raporundaki tespitler göz önünde tutulduğunda haklı olup, taraflar arasında yaşanan karşılıklı sorunlar karşısında yalnız bu eylemin açık şekilde kanıtlanamaması ile birlikte ihtimalen ortak … tarafından yapılmış olduğu ancak tamamlanmış bir eylem olmadığı birlikte değerlendirildiğinde ortağın, ortaklıktan çıkarılmasını gerektirecek başlı başına bir haklı sebep teşkil etmediği, şirketin faaliyet amacı çerçevesinde yönetim organları mevcut olup her ne kadar 2019 yılında özsermayesine göre önemli bir miktarda zarar etse de faal durumda bulunan, iki yıl dışında diğer yıllarda kar elde eden, elde ettiği karı özsermayesinin çok üzerinde olan, faaliyetini devam ettirebilecek nitelikte malvarlığı bulunan şirketin, feshi ve tasfiyesi konusunda yasal koşulların oluşmadığı gibi gerek birleşen ortaklıktan çıkarılma davasında ileri sürülen iddiaların, kanıtlanamaması gerekse taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin husumete dönüşmediği, tam bir güvensizlik ortamının oluşmadığı, geçmişte taraflar arasında ceza ve hukuk davalarının açılmadığı, tarafların ve yakınlarının aynı alanda faaliyet gösteren şirketlerin varlığının bilinmesine rağmen bu durumun taraflarca kabullenildiği, asıl dosya davacısı … dışındaki diğer davalıların yakın altsoy-üstsoy ilişkisi bulunan şirket yöneticilerinin, … ve … olup, ortak …’in yönetici sıfatının bulunmadığı, gerek şirketin feshi gerekse ortaklıktan çıkarma talebine ilişkin olarak ileri sürülen haklı sebeplerde, kusuru olanların şirketin feshi, ortaklıktan çıkarma ve ortaklıktan çıkma gibi davalar açamayacak olmalarına göre; bilirkişi rapor ve ek raporlarında yapılan tespitlerle, ortak …’in ortaklıktan çıkarılmasına yeter nitelikte bulunmayan ancak ortaklığa bağlılık ve sadakat ilkesiyle de bağdaşmayan 2019 yılına kadar şirkette çalışmasına rağmen çalışmasını bıraktığı, kendisinin geliştirdiği ancak şirket çalışanlarından da yardım aldığı yazılıma ilişkin eser hakkı sahipliğini alarak eşine ait şirkette kullandığı, … Şirketinin sosyal medyada kayıtlı sayfalarını silmeye teşebbüs ettiğine ilişkin eylemlerine bağlı kusuru nedeniyle şirketin fesih ve tasfiyesini talep edemeyeceği, bunun karşısında şirket ortağı olmamasına rağmen şirket yetkilisi …’in, sahibi olduğu … Şirketi unvanlı şirketle … Şirketinin ticari ilişkisinin bilirkişi rapor ve ek raporlarında da belirtildiği üzere tam bir şeffaflık içermediği, …’in 2019 dönemi itibariyle şirketten yüksek miktarda borç aldığı, şirketin uzun yıllar genel kurul toplantılarını yapmadığı, kar payı dağıtmadığı ve ortaklarına hesap vermediği göz önünde tutularak, dava dilekçesinde dile getirilen iddialara kusuru ile sebebiyet veren şirketin de kanıtlayamadığı iddia konusu haklı sebeplerle ortağın, ortaklıktan çıkarılmasını talep edemeyeceği, asıl davada davacı tarafça her ne kadar kar payı alacağı tahsili talebinde bulunulmuş ise de tüm dosya kapsamı, bilirkişi rapor ve ek raporları ile hiç kar dağıtılmadığı belirli olmasına rağmen şirket ana sözleşmesinin karın dağıtımı başlıklı on üçüncü maddesinde kardan bir kısmını hissedarlara dağıtılması veya şirket adına işletilmesi veya memurlara, hizmetlilere ikramiye olarak verilmesi gibi kararların şirket sermayesinin en az %51’ini temsil eden hissedarların kararına bağlı olduğunun düzenlendiği, buna göre şirketin elde ettiği karın ortaklara dağıtılması konusunda şirket payının salt çoğunluğu ile karar alınmasının zorunlu bulunduğu, bizzat davacının da katıldığı … tarihli 2012, 2013 ve 2014 yılı genel kurul toplantısında karın dağıtılmamasına ilişkin alınan kararda davacının da oy kullandığı ve kararın oy birliği ile alındığı, bu tarihten sonra bir genel kurul toplantısı yapılmadığı, davacının ortak sıfatıyla genel kurulu toplantıya çağırma hakkı bulunmasına rağmen bu hakkını kullanmadığı, dolayısıyla gerek ortaklar kurulu kararı gerekse genel kurul kararı ile elde edilen karın dağıtılması yönünde bir kararın alınmamasıyla birlikte davanın açıldığı gün olan 2019 yılında şirketin zarar edip bu yıl açısından dağıtılacak bir karın bulunmadığı, buna göre davacının, bu konudaki davasının dinlenmesinin mümkün bulunmadığı birlikte değerlendirildiğinde asıl ve birleşen davaların reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1a)Mahkememizin …/… esas sayılı asıl dava dosyasında davalılar …, … ve … hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
b)Mahkememizin …/… esas sayılı asıl dava dosyasında davalı … Şirketi hakkında açılan kar payı alacağı tahsili ve şirketin tasfiyesi istemli davanın reddine,
2-Birleşen Mahkememizin …/… esas sayılı dava dosyasında davalı … hakkında açılan davanın reddine,
3-a-Harçlar Kanunu gereğince asıl davadaki şirketin feshi ve tasfiyesi için alınması gereken 80,70-TL ret harcı ile kar payının tahsili istemli talep yönünden alınması gereken 80,70-TL harcın peşin yatırılan 44,00TL+1.707,75-TL olmak üzere toplam 1.752,15‬-TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 1.590,75‬-TL harcın isteği halinde asıl dosya davacısı-birleşen dosya davalısı …’e iadesine,
b-Harçlar Kanunu gereğince birleşen dava için alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 36,3‬0-TL harcın birleşen dosya davacısı-asıl dosya davalısı … Şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-a-Asıl davada, şirketin feshi ve tasfiyesi istemi yönünden, davalılar …, … ve … yararına AAÜT’nin 7(2) maddesi uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin asıl dosya davacısı …’den alınarak davalılar …, … ve …’e verilmesine,
b-Asıl davada, şirketin feshi ve tasfiyesi istemi yönünden, davalı şirket yararına AAÜT’nin 2.kısım 2.bölümü uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin asıl dosya davacısı …’den alınarak davalı … Şirketine verilmesine,
c-Asıl davada, kar payının tahsili istemi yönünden, davalılar yararına AAÜT’nin 13(1) maddesi uyarınca takdir edilen 16.000,00-TL nispi vekalet ücretinin asıl dosya davacısı …’den alınarak davalılara verilmesine,
d-Birleşen davada, davalı yararına AAÜT’nin 2.kısım 2.bölümü uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı … Şirketinden alınarak davalı …’e verilmesine,
5-Asıl davaya konu 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A (14) maddesi uyarınca taraflardan tahsili gereken yargılama gideri niteliğindeki 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, asıl dosya davacısı …’den tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı ve davalı taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davacı birleşen dosya davalı … vekili ile Asıl dosya davalıları ve birleşen dosya davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/09/2022

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza