Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/421 E. 2021/361 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/703 Esas
KARAR NO : 2021/355

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın …/İzmir Şubesi ile … arasında genel nakdi gayrinakdi kredi sözleşmesi imzalanarak kredi kullandırıldığını, karşı taraf …’nın müşterek müteselsil kefil sıfatı ile kredi sözleşmesini imzaladığını, karşı taraf davalı borçluların ödenmesi gereken borç bakiyesinin müvekkil bankaya ödenmediğini, borcun ödenmesi hususunda asıl borçlu … ile kefil …’ya ayrı ayrı Bornova …. Noterliğinin 24.04.2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini iş bu borcun ödenmemesi üzerine İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararı İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına sunularak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ve söz konusu ihtiyati haciz kararı söz konusu icra dosyasında infaz edilmi, borçlu-davalılara 7 örnek ödeme emrinin gönderildiğini, davalılar tarafından icra takibine itiraz edildiğini, ve takibin durdurulduğunu, açıklanan nedenler ile davanın kabulü ile İzmir …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe vaki itirazın iptaline, takibin itiraz eden davalı yönünden devamına, borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
DELİLLER:
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanak aslı,
2-İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası,
3-… …/İzmir Şubesi nezdinde davalı … ile imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinin onaylı sureti, krediye ilişkin olarak ödemeleri de gösterir hesap özeti ve ekstreler, kredi sözleşmesine konu borcun tahsili amacıyla borçlular adına çıkartılan ihtarnameler ve ihtarnamelerin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları,
4-Bornova …. Noterliğinin 24.04.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrak fotokopileri,
5-Davalı asil ve aynı zamanda davalı şirket yetkilisinin 27/04/2021 tarihli duruşmadaki kabul beyanı,
6-Davalı şirkete ait ticaret sicil kayıtları,
7-Davalı asile ait temsil ve yetki belgesi,
8-Sair deliller.
DAVA KONUSU:
Açılan dava, davalı … ile davacı … arasında imzalanan Genel Nakdi Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi kapsamında davalı …ne kullandırılan krediden kaynaklanan alacağın davalı asıl borçlu ve kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süresinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukuku, 2006, s. 219, 223).
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m.67/1). Alacaklı, alacağının varlığını Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödeme iddialarının da nazara alınması zorunludur. Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olup olmamasına bakılmaksızın, bütün itiraz sebeplerini ileri sürebileceğinden; mahkemenin, borcun sonradan ödendiği itirazını araştırarak, ödemenin takip konusu alacakla ilgili olduğunu belirlemesi halinde, alacaklının dava tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı üzerinden hüküm kurması gerektiğinde duraksama bulunmamaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, alacak miktarının, takip ya da dava tarihindeki koşullara göre belirlenmesinin, itirazın iptali davasında hükmolunan miktar üzerinden tahsiline karar verilebilecek bir tazminat türü olan ve bağımsız bir dava konusu yapılamayan icra inkar tazminatının miktarına da etkili olacağı açıktır.
Yargıtay Daireleri ile Hukuk Genel Kurulunun kararlılık kazanmış uygulamasına göre; itirazın iptali davalarında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak icra inkâr tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada, borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlarının bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Nitekim aynı ilkeler Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2020 tarihli ve 2017/3-957 E., 2020/99 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davacı … Bankası Anonim Şirketi olduğu, borçluların davalılar … ile … olduğu, davacı vekilinin davalılar aleyhine 324.336,40-TL asıl alacak, 56.111,70-TL işlemiş faiz, 2.805,59-TL BSMV ve 345,78-TL masraf bedeli olmak üzere toplamda 383.599,47-TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış oldukları itirazlar üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.
Davalı asil ve aynı zamanda davalı şirket yetkilisi …, 27/04/2021 tarihli duruşmada davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 308. maddesinde; ”Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir.
Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur.” hükmü düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309. maddesinde ise; ”Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir.
Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükmüne yer verilerek kabulün şekli ve usullerine yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 310. maddesinde; ”Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 311. maddesinde ise; ”Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” denilerek, kabulün sonuçlarına yer verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanak aslı, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası, … …/İzmir Şubesi nezdinde davalı … ile imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinin onaylı sureti, krediye ilişkin olarak ödemeleri de gösterir hesap özeti ve ekstreler, kredi sözleşmesine konu borcun tahsili amacıyla borçlular adına çıkartılan ihtarnameler ve ihtarnamelerin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları, Bornova … Noterliğinin 24.04.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrak fotokopileri, davalı asil ve aynı zamanda davalı şirket yetkilisinin 27/04/2021 tarihli duruşmadaki kabul beyanı, davalı şirkete ait ticaret sicil kayıtları, davalı asile ait temsil ve yetki belgesi ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı … ile davacı … arasında imzalanan Genel Nakdi Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi kapsamında davalı …ne kullandırılan krediden kaynaklanan alacağın davalı asıl borçlu ve kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkin olduğu, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında alacaklının davacı … Bankası Anonim Şirketi olduğu, borçluların davalılar … ile … olduğu, davacı vekilinin davalılar aleyhine 324.336,40-TL asıl alacak, 56.111,70-TL işlemiş faiz, 2.805,59-TL BSMV ve 345,78-TL masraf bedeli olmak üzere toplamda 383.599,47-TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış oldukları itirazlar üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, davalı asil ve davalı şirket yetkilisinin davayı kabul beyan karşısında davacı bankanın davalılardan takip talebinde yer alan miktarlar dahilinde alacaklı olduğu anlaşılmakla, açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE,
1-Davalılar … ve …nin İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibine İTİRAZININ İPTALİNE, İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin 324.336,40-TL asıl alacak, 56.111,70-TL işlemiş faiz, 2.805,59-TL BSMV ve 345,78-TL masraf bedeli olmak üzere toplamda 383.599,47-TL üzerinden devamına,
2-Alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen asıl alacak miktarı olan 324.336,40-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılar … ve …nden alınarak davacı … Şirketine verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 26.203,68-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 4.632,92-TL harcın mahsubu ile bakiye 21.570,76-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 5,50-TL elektronik tebligat, 114,00-TL tebligat, 200,63-TL posta masrafı, 4.632,92-TL peşin harç ve 54,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 5.007,45-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 35.307,96-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı asil ve davalı şirket yetkilisi …’nın yüzlerine karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulden anlatıldı.25/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır