Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/37 E. 2021/960 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-GEREKÇELİ KARAR-
ESAS NO : 2019/37
KARAR NO : 2021/960

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2019
KARAR TARİHİ : 04/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında taşeron sözleşmesi yapıldığını, davacı firma sözleşmeye dayalı olarak işini yaparak teslim etmiş ve faturasını kestiğini, ancak … ve … nolu faturalarla belirtilen iş bu hizmetlerin karşılığını davalı firmadan alamaması veçhile alacağının icra yoluyla tahsili amacıyla davalı firma aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı icra dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu borçlu tarafından icra dairesinin yetkisiz olduğu yönündeki itirazı sonrası dosya yetkili Seferihisar İcra Müdürlüğü
…/… Esas sayılı dosya ile devam etmekte olduğunu, davalı firma faturalarda belirtilen tarihlerdeki almış bulunduğu hizmetlerin bedelini ödemediği gibi davacı tarafından defalarca istenmesine rağmen yine ödememe yoluna gidildiğini, tüm bunlara dayalı olarak davacı firma tarafından icra takibinde bulunulmak zorunda kalındığını, ancak davalı firma tarafından iş bu icra takibine de itirazda bulunulmuş ve borçlarını ödememiş olmalarına rağmen hiçbir borcu olmadıklarını belirttiklerini, davalı borçlu iş bu borcunu ödemediği gibi yapmış bulunduğu itiraz da usulüne uygun olmadığını belirterek davalı borçlunun icra takibine vaki haksız, mesnetsiz gerçeğe ve yasaya alenen aykırı itirazının iptaline, takibin devamına, davacının alacağını sürüncemede bırakmak amacıyla suiniyetli olan davalı borçlunun aleyhine davacının alacağını sürüncemede bırakmak amacıyla yapılan itiraz sebebiyle dava konusu alacağın %20’den az olmamak kaydıyla lehimize icra inkar tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline ,fazlaya ilişkin dava, talep, takip ve diğer yasal haklarının mahfuz kalması kaydıyla karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 30/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalı, davacıya, faturalar dolayısıyla borçlu olduğunu kabul anlamına gelmemek üzere, davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde gerek fatura tarihleri gerekse de takip tarihi itibariyle yapılan incelemede davacıya herhangi bir borcunun olmadığı görüldüğünü, taraflar arasında farklı zamanlarda gerçekleşmiş ticari ilişkiler çerçevesinde doğan tüm alacağın davacıya ödendiğini, takip tarihi itibariyle davalı şirketin, davacıya hiçbir borcu olmadığını, davalı aleyhine takip başlatılması haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının icra takibinde belirttiği faturalar incelendiğinde faturaların 22/04/2016 tarihli 674.520,70 TL bedelli ve 24/05/2016 tarihli 47.200,00 TL bedelli olduğunu, takibe konu alacağın ise 122.745,84 TL olduğunu, bunun dışında 31.608,35 TL işlemiş faiz talep edildiğini, fatura içeriğini ve anılan faturalar sebebiyle borçlu olunduğu iddiasını kabul manasına gelmemekle birlikte davacının faiz talep edebilmesi için davalının anılan faturalar sebebiyle usulüne uygun olarak temerrüde düşürülmüş olması gerektiği açık olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 17/01/2020 tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davalı taraf borcunu kabul etmeyip borca itiraz etse de davalı tarafın beyanları gerçeği yansıtmadığını, davacı ile davalı taraf aralarındaki sözleşme gereği üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, davacı ile davalı taraf aralarındaki sözleşmeye uygun olarak hareket ettiğini, davalı tarafından yapılan itiraz haksız ve kötüniyetli olup takibi uzatma çabası ile yapıldığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 17/02/2020 tarihli ikinci cevap dilekçesinde özetle; davacının icra takibinde belirttiği faturalar incelendiğinde faturaların 22.04.2016 tarihli 674.520,70-TL bedelli ve 24.05.2016 tarihli 47.200,00-TL bedelli olduğu, takibe konulan alacağın ise, 122.745,84-TL olduğu görüldüğünü, yani davacı taraf, iki faturanın tüm bedelini değil bir kısmını talep etmiş görünmesine rağmen faturaların toplam bedelleri ile talep ettiği bakiye bedele dair bir açıklamada bulunmadığını, oysa taraflar arasında farklı zamanlarda gerçekleşmiş ticari ilişkiler çerçevesinde doğan tüm alacak ödenmiş, taraflar arasındaki sözleşme gereğince yapılması gerekli kesintiler de göz önüne alındığında davacıya ödenmesi gerekli başka bir borç kalmadığını belirterek davacının haksız davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Seferihisar İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporları, cevap dilekçleri ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkili şirket ili davalı şirket arasında Taşeron Sözleşmesinden kaynaklanan … ve … no’lu faturalarda belirtilen hizmetlerin karşılığını alamadığını, bu alacakların tahsili amacıyla Seferihisar İcra Dairesinin …/… E Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiğini, davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu iddia ederek davalının icra takibine vaki itirazının iptali, fazlaya ilişkin dava, talep, takip ve diğer yasal haklarının mahfuz kalması kaydı ile müvekkili yararına alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde gerek fatura tarihleri gerekse de takip tarihi itibariyle yapılan incelemede davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, taraflar arasında farklı zamanlarda gerçekleşmiş ticari ilişkiler çerçevesinde doğan tüm alacağın davacıya ödendiğini, takip tarihi itibariyle müvekkili şirketin, davacıya hiçbir borcu olmadığını, davalı aleyhine takip başlatılması haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının icra takibinde belirttiği faturalar incelendiğinde faturaların 22/04/2016 tarihli 674.520,70 TL bedelli ve 24/05/2016 tarihli 47.200,00 TL bedelli olduğunu, takibe konu alacağın ise 122.745,84 TL olduğunu, bunun dışında 31.608,35 TL işlemiş faiz talep edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, 2004 sayılı İİK 67.maddesine göre açılan ve faturaya dayalı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ödetilmesi istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından, taraflar arasında ticari girişimden doğan ilişki bulunduğu, davacı tarafça bu ilişki kapsamında düzenlenen faturalar nedeniyle davalı tarafça bir ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine Seferihisar İcra Müdürlüğü …/… Esas sayılı dosya üzerinden ilamsız takibe geçildiği, davalı tarafça yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, davacı tarafça eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce dosya davacı şirket defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak ve rapor hazırlanmak suretiyle İstanbul Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmıştır. 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; yapılan mali inceleme neticesinde, davacı şirketin davalı şirketten 22.745 84 TL talep edebileceği, davacı şirketin ticari defterlerinin kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, ibraz edilen tüm fatura ve sair belgelerin davacı şirketin ticari defterleri ile uyumlu olduğu tespit edildiği sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir.
Mahkememizce dosya SMMM bilirkişiye tevdi edilerek davalı şirket defterleri ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak rapor aldırılmıştır. 18/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; Davalı …-… İnş. Petrol Ürünleri ve Turizm San. Ve Tic. A.Ş.’ne ait 2016 yılına ait ticari defterler incelemeye tabi tutulmuş, yapılan inceleme sonucunda davalı firmanın, 6102 sayılı Y. TTK nun 64/3. Mad. Göre, ticari defterlerin e.defter beratlarının mevzuatına uygun olarak alınmış olduğu, yerinde inceleme tarihi itibariyle ticari defterlerin 6100 sayılı HMK nun 222. Maddesine göre delil niteliğini haiz olduğu, 6100 sayılı HUMK nun 222. Maddesi gereği ticari defterlerin davacı lehine delil olması hususu Sayın Mahkemenin Takdirinde olduğu, Davalı şirket e.defter kayıtlarının tetkikinde taraflar arasında ticari iş ilişkisinin 2014 yılı 24.12.2014 tarihli fatura kaydı ile işlemlerin başladığı, davalı şirket kayıtları üzerinden inceleme yapılması neticesinde 31.12.2017 tarihi itibariyle davacı firmaya 117.592,55-TL borç bakiyesi mevcut olduğu, takip talebindeki 122.745,84-TL tutarı ile farkın 5.153,29-TL olduğu, tespit edilen farkın davacı ticari kayıtları ile karşılaştıırlması halinde nedeninin belirlenmesinin mümkün olacağı, Dava dosyasında mübrez taraflara arsında tanzim edilen “Taşeron Sözleşmesi” hükümlerine göre, fatura tarihi itibariyle 90 gün vadeli çek vasıtasıyla ödemelerin yapılacağı belirlendiğinden, buna göre yapılan avans faiz hesabına göre takip talebinde şüphesiz Sayın mahkemenin Takdirinde olmak üzere işlemiş avans faizi 28.502,41-TL olarak hesaplandığı hususlarına yer verilmiştir.
09/04/2021 havale tarihli bilirkişi ek raporunda; Dava dosyasındaki tüm deliller ile taraflara ait ticari kayıtlarının tetkiki ve değerlendirmeleri sonucunda; Davacı ticari kayıtları yönünden; davacı şirketin davalı şirketten 122.745 84-TL talep edebileceği sonucuna varılmış, ibraz edilen tüm fatura ve sair belegelerin davacı şirketin ticari defterleri ile uyumlu olduğu, Davalı şirket e.defter kayıtlarının tetkikinde taraflar arasında ticari iş ilişkisinin 2014 yılı 24.12.2014 tarihli fatura kaydı ile işlemlerin başladığı, davalı şirket kayıtları üzerinden inceleme yapılması neticesinde 31.12.2017 tarihi itibariyle davacı firmaya 117.592,55 TL borç bakiyesi mevcut olduğu, takip talebine konu davacı tarafından Tanzim edilen faturaların davalı şirket kayıtlarına yansıtılmış olduğu, davalı şirketin mal ve hizmet almadığına ilişkin faturalara yönelik itirazının bulunmadığı tespit edildiği sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir.
Mahkememizce dosya SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmıştır. 31/08/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; Dosya içinde yapılan incelemelerde , bir tarafta taşeron olarak … Telekominikasyon Tur. Gıda Hay. San. Tic. Ltd Şti., diğer tarafta şirket olarak …-… Petrol Ürünleri ve Tur. San. Ve Tic. Aş arasında yapılan ve konusu “ Taşeronun gerçek leştireceği iş ana hatları ile İstanbul genelinde yaya üst geçitlerinin yapılması ” inşaatı işi kapsamındaki iş verenin vermiş olduğu yerlerdeki yaya üst geçitlerinin yıkım yapılması işi olan ve 650,-TL / ton * KDV birim fiyatlı …/03/2014 tarihli sözleşmenin olarak görüldüğünü, İncelemelere devamla, Alacaklı olarak görülen … Telek. Tur. İnş. Gıda San. Ve Dış Tic. Ltd’ nin, İstanbul … İcra Dairesinden Borçlu olarak gösterilen …-… İnş. Petrol Ür. Ve Tur. San Tic.AŞ’ ye 18/09/2018 tarihinde hazırlanmış olan 122.745,84 TL Asıl Alacak, 31.680,35 TL İşlemiş faiz olarak belirlenmiş Örnek No: 1 takip talebi ve aynı borçlu ve alacaklılar ve aynı tutarlar olan Örnek No: 7 ilamsız takipte ödeme emri görüldüğünü, …-… İnş. Petrol Ür. Ve Tur. San ve Tic. Aş nin 2015 defterlerinin incelenmesinde davalı şirket …-… AŞ.’nin davacı şirket … Telekom Tur. İnş Ltd Şti’ne 9.936,27 TL borç bakiyesi görüldüğünü, 2016 Yılı defter kayıtlarının incelenmesinde 2015 devri olan 9.936,27 TL nin 2016 yılı açılış kayıtlarında 4.033,84 TL olarak yansıtıldığını, aradaki 5.902,43 TL’nin nedeni tespit edilemediğini, hesapların devrinden sonra davalı …-… İnşaat Petrol Ürünleri ve Turizm San ve Tic. Aş nin davacı … Telekominikasyon Turizm İnş Gıda San ve Dış Tic. Ltd Şti ne, 117.592,55 TL defter üzerinde görülen hesaplardan, 5.902,43 TL de hesapların yanlış devrinden dolayı fark tutarından olmak üzere toplam 123.494,98 TL olarak tespit edildiği sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir.
Oluşa, dosya içeriğine ve bilimsel verilere uygun bulunan raporlar mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınabilir kabul edilmiştir.
2004 sayılı icra ve iflas kanununun 67. Maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği, devam eden ikinci fıkrada ise dava sonunda borçlunun haksızlığına karar verilir ise borçlunun, alacaklının haksız olduğu kanaatine varılır ise karşı tarafın talebi üzerine alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulmasına karar verileceği hususları düzenlenmiştir. Yukarıda değinilen tespit ve somut durumlar ile mezkur yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde davacının fatura, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporları, icra dosyası ve tüm dosya kapsamıyla davalı taraftan takip tarihi itibariyle 154.426,19 TL tutarında alacaklı bulunduğu, davacının alacağını bu şekilde ispatladığı, davalı tarafça borcun ödendiği veya başka bir sebeple ortadan kalktığının ispatlanamadığı, diğer yandan takibe ve davaya konu alacağın likit ve taraflarca bilinebilir durumda olduğu, bu itibarla takibe itirazında haksız çıkan davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerektiği, takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere.
Davanın KABULÜNE,
Davalının Seferihisar İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptaline,
Takibin takip talebindeki kayıt ve şartlarla ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla devamına,
Alacak likit bulunduğundan asıl alacak tutarı olan 122.745,84 TL’nin %20’si oranında 24.549,16 TL icra inkar tazminatının itirazında haksız bulunan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesap ve takdir edilen 18.620,49 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar yasası gereğince alınması gereken 10.548,85 TL harç olmak üzere 1.865,09 TL peşin harç ve 772,13 TL icra dairesine yatan peşin harçtan mahsubuna 7.911,63 TL eksik harç ile 7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14 maddesi gereğince ilerde haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320.00 TL zorunlu Arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafından yapılan 54,20 TL tebligat, 110,00 TL elektronik tebligat, 40,00 TL dosya masrafı, 1.865,09 TL peşin harç, 772,13 TL icra dosyasına yatırılan peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 2.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplamda 4.885,82 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/11/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza