Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/334 E. 2021/383 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/334
KARAR NO : 2021/383

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2019
KARAR TARİHİ : 03/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ortaklarının tarımsal üretimlerini geliştirmek; ekonomik ve sosyal yönden gelişmelerine yardımcı olmak ve ekonomik güçlerini arttırmak amacıyla kurulan davacı kooperatifin faaliyet konularının, Anasözleşmenin 7. maddesiyle belirlendiğini; Anasözleşmenin 14. maddesine göre kooperatif ortaklarının, kooperatifin çıkarlarına aykırı hareket etmemek, alınan kararlara uymak, kooperatife olan her türlü yükümlülüklerini yerine getirmek ve borçlarını ödemekle yükümlü olduklarını; ortaklığa girişlerinde kooperatif ortaklarının, finansman müesseselerinden kooperatif adına ortakların müteselsil kefaleti ile kredi alınması sonucunda bu teşekküllere karşı doğan borçların yerine getirilmesinde payına düşeni zamanında yerine getirmeyi üstlendiklerini, davalı …’ın, babası … adına tesis edilen ortaklığı devir almak suretiyle davacı kooperatife ortak olduğunu; Anasözleşmedeki hak ve yükümlülükleri kabul ederek kooperatife ortak olduğu, 2015 yılında …’ın, Anasözleşme ve genel kurul kararlarına aykırı hareket ederek, kooperatife teslim etmesi gereken mandalina ürününü 3’üncü kişilere sattığının haricen öğrenildiğini; üstelik üretim yapması kooperatif tarafından harcanan 7.488,00 TL tutarındaki gübre, ilaç ve genel giderlere katılım bedelini ödemediğini; bunun üzerine İzmir … Noterliği kanalı ile keşide edilen 12.11.2015 tarih ve … yev. nolu ihtarname ile davalıdan, 2015 yılına ait ürünü teslim etmesinin yanı sıra kredili olarak kooperatiften aldığı üretim malzemelerinin bedeli (7.488,00 TL) ve payına isabet eden kredi tutarı olan 26.295,70 TL’yi ödemesinin istendiğini, 16.11.2015tarihli dilekçesiyle, kooperatife teslim etmesi gereken ürünü 3’üncü bir şahsa sattığını kabul eden davalının, borcunu ödeyeceği ve kooperatiften çıkmak istemediği yönünde beyanda bulunduğunu; bu gelişmelerden sonra 02.12.2015 tarihli yazı ile davalıya, ortaklıktan ayrılmadan borç ödeme isteğinin 17.12.2015 tarihinde yapılacak olan genel kurul toplantısında görüşüleceğinin bildirildiğini,17.12.2015 tarihinde yapılan genel kurulda, “kooperatife karşı yükümlülüklerini yerine getirmeyen ortakların borçlarını ödeyerek ortaklıktan çıkartılmaları, tekrar ortaklığa girmek isterlerse yapılacak ilk toplantıda değerlendirmeye alınması” yönünde karar alındığını; kooperatif tarafından keşide edilen ihtarname ile davalıya, ortaklıktan çıkarıldığının ve tüm borçlarını 10 gün içinde ödenmesi gerektiğinin tebliğ edildiğini; bunun üzerine …’ın, ortaklıktan çıkarma kararının iptali için dava açtığını; İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen davanın reddedildiğini, ortakların yükümlülüklerinin, Anasözleşmenin 14. maddesi ve genel kurul kararları ile açıkça belirlendiğini; Kısım kısım ödeme yapılmış olmasına rağmen kredi borcunun halen kapatılmadığını; Seferihisar İcra Dairesi’nin …/… sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı ile takibin durduğu, kredi ve genel giderlere katılım payı borçlarını ödemeyen ortakların, davacı kooperatifi, neredeyse kapanmanın eşiğine getirdiklerini ve mağdur ettiklerini, Haksız itirazın iptaline ve takibin devamına, Alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davanın (E…./…), genel kurul kararının iptali ile ilgili olduğunu; taraflar arasındaki borç/alacak ilişkisi le bir ilgisinin olmadığını; kaldı ki, bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunduklarından, davanın derdest olduğunu; tahakkuk etmiş kredi borcu bulunmadığının, gerek bilirkişi raporunda ve gerekse mahkemenin kararında açıkça belirtildiğini, bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, müvekkilinden talep edilen kredi payının, ortaklığı devam edenlerden talep edilmediğini; kooperatifin talebinin eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, Kooperatif ortaklarından …’ın da benzer gerekçelerle ortaklıktan ihraç edildiğini; İzmir … Asliye Ticaret. Mahkemesinde açılan …/… Esas sayılı dosya kapsamında yaptırılan bilirkişi incelemesinde de, benzer hususların tespit edildiğini belirterek, Haksız ve dayanaksız açılan davanın reddedilmesini, Asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Uyuşmazlığın, davacı kooperatifin Ana Sözleşmesine göre davalının 2015/2016 dönemi mandalina ürününü kooperatife teslim etmeyerek ana sözleşmeye aykırı davrandığı bu sebeple ortaklıktan çıkartıldığı akabinde davalı adına çekilen krediler ve yapılan masraflara karşılık kendi sorumluluğunu yerine getirmediğinden gübre , ilaç ve genel giderlere katılım bedeli ve kullandırılan krediye istinaden ödenmeyen borca ve giderlerin tahsiline ilişkin Seferihisar İcra Müdürlüğünün …/… Takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür. Tüm deliller toplanmış, Seferihisar İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı takip dosyası UYAP üzerinden getirtilmiş olup, incelenmesinde; alacaklısının …, borçlusunun …, 33.783,80-TL asıl alacak, 9.620,97-TL işlemiş faiz, toplam 43,404,67-TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, borçlu vekilinin 19/09/2018 tarihli dilekçesi ile borca, faize ve fer’ilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden getirtilerek incelenmiştir.
Dava, İİK 67. madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, davacı koopratife ait ticari defter ve belgeler, Seferihisar İcra Dairesi’nin …/… esas sayılı dosyası, davacı kooperatif tarafından kullanılan kredilere ilişkin sözleşme, hesap özeti ve ekstre evrakları ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; davacı kooperatifin ana sözleşmesi ve genel kurul kararları kapsamında kooperatifçe kullanılan krediler ve davalının üye olmasından kaynaklanan yükümlülükleri çerçevesinde davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı, icra takibinde işletilen faiz miktar ve oranının usulüne uygun şekilde işletilip işletilmediği hususlarında kooperatif hukuku alanında uzman bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişinin mahkememize verdiği 11/12/2020 havale tarihli raporunda özetle; Davalı …’ın, davacı … Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin ortağı iken, ortaklıktan ihraç edildiğini, Ortaklıktan çıkarma kararının iptali için dava açıldığı; yapılan yargılama sonunda davanın reddedildiği ancak istinaf başvurusunda bulunulduğundan kararın henüz kesinleşmediğinin anlaşıldığı, davacı kooperatif tarafından, tarım ürünleri işleme tesisi kurmak amacıyla muhtelif tarihlerde değişik bankalardan kredi kullanıldığı; son olarak 2015 yılında … Bankasından 1.400.000,00 TL kredi kullanılarak, hem öteki bankalara olan borçların kapatıldığı, hem de tesisin yapımının tamamlandığının anlaşıldığı, kredinin kooperatife maliyetinin 1.446.264,00 TL olduğu, kredi taksitlerinin, faaliyet gelirleri ile ödendiği, değişik bir anlatımla, kredi taksitlerini ödeyebilmek için ortaklığı devam edenlerden herhangi bir para talep edilmemesine karşılık, ortaklığı sona erenlerden kredi payı olarak 26.295,70 TL talep edilmekteyse de, delillerin nihai takdiri Mahkemeye ait olmak üzere, ortaklıktan ayrılanların, tesis üzerinde herhangi bir hakları kalmayacağından, Kredi taksitleri için ortaklığı devam edenlerden herhangi bir para talep edilmezken, sadece ortaklığı sona erenlerden, kredi payı olarak 26.295,70 TL talep edilmesinin, eşitlik ilkesi ile bağdaşmayacağından, kredi payı olarak talepte bulunulmayacağı sonucuna varıldığı, 20.09.2015 tarih ve … nolu faturaya göre davalı …’ın davacı kooperatiften 7.488,00 TL’lik gübre aldığı, davalının, faturayı kabul etmekte ancak fatura bedelinin ödendiğini iddia ettiği, fatura bedelinin ödendiğine dair, davalı tarafça herhangi bir belge ibraz edilmediği gibi davacı kooperatifte de bu nitelikte bir belgeye rastlanmadığı, fatura bedelinin ödendiği belgelendirilemediği takdirde, davalı …’ın, davacı kooperatife 7.488,00 TL borçlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği, fatura borcu nedeniyle davalı …’ın, 17.12.2015 tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğünün kanıtlanması halinde, takip tarihi itibariyle talep edilebilecek faiz miktarının 1.847,67 TL olarak hesaplandığını belirtmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesinde; ”(Değişik birinci fıkra: 6/10/1988 – 3476/4 md.) Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme,çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir.
Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarılma kararları kesinleşir.
(Ek: 6/10/1988 – 3476/4 md.) Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” hükmü bulunmakta olup, hükümde kooperatif ortaklığından çıkarılma esasları ve ortaklıktan çıkarılma kararlarına itiraz usulleri düzenlenmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinde; ”Ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler.” hükmüne yer verilmiştir.
… Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne ait Kooperatif Ana Sözleşmesi’nin incelenmesinde, sözleşmenin 22/6. maddesinde yer alan “Haklarında çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların, ortaklık hak ve yükümlülükleri çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” hükmünün, 34. maddesinde ise ”Ortaklar bu ana sözleşmenin kabul ettiği esaslar içinde hak ve vecibelerde eşittirler.” hükmünün bulunduğu görülmektedir.
Davacı vekilinin rapora karşı itirazda bulunduğu, davalı vekilinin de rapora kısmen itirazda bulunduğu görülmüş, alınan bilirkişi raporu hüküm vermeye elverişli olduğundan yeniden rapor alınmamış, 03/06/2021 tarihli oturumda, tahkikat aşaması kapsamında toplanması gerekli başka bir delil bulunmadığı anlaşıldığından sözlü yargılamaya geçilmesine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu esas alınarak; davalı …’ın, davacı … Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin ortağı iken, ortaklıktan ihraç edildiğini, Ortaklıktan çıkarma kararının iptali için dava açıldığı; davacı kooperatif tarafından, tarım ürünleri işleme tesisi kurmak amacıyla muhtelif tarihlerde değişik bankalardan kredi kullanıldığı; son olarak 2015 yılında … Bankasından 1.400.000,00 TL kredi kullanılarak, hem öteki bankalara olan borçların kapatıldığı, hem de tesisin yapımının tamamlandığının anlaşıldığı, kredinin kooperatife maliyetinin 1.446.264,00 TL olduğu, kredi taksitlerinin, faaliyet gelirleri ile ödendiği, kredi taksitlerini ödeyebilmek için ortaklığı devam edenlerden herhangi bir para talep edilmemesine karşılık, ortaklığı sona erenlerden kredi payı olarak 26.295,70 TL talep edilmekteyse de, ortaklıktan ayrılanların, tesis üzerinde herhangi bir hakları kalmayacağından, Kredi taksitleri için ortaklığı devam edenlerden herhangi bir para talep edilmezken, sadece ortaklığı sona erenlerden, kredi payı olarak 26.295,70 TL talep edilmesinin, eşitlik ilkesi ile bağdaşmayacağı kredi payı olarak talepte bulunulmayacağı, 20.09.2015 tarih ve … nolu faturaya göre davalı …’ın davacı kooperatiften 7.488,00 TL’lik gübre aldığı, davalının, faturayı kabul etmekte ancak fatura bedelinin ödendiğini iddia ettiği, fatura bedelinin ödendiğine dair, davalı tarafça herhangi bir belge ibraz edilmediği gibi davacı kooperatifte de bu nitelikte bir belgeye rastlanmadığı, fatura bedelinin ödendiğinin belgelendirilemediği, davalı …’ın, davacı kooperatife 7.488,00 TL borçlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği, fatura borcu nedeniyle davalı …’ın takip tarihi itibariyle 1.847,67 TL faiz miktarı talep edebileceği, davanın kısmen kabulü ile; Seferihisar İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyada vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 7.488,00-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren 1.847,67- TL yasal faiziyle birlikte devamına, Asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Kötü niyet tazminatı talebinin reddine, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Seferihisar İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyada vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 7.488,00-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren 1.847,67- TL yasal faiziyle birlikte devamına,
Asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 637,71-TL harcın başvurma harcı ve peşin harç olarak alınan 568,63-TL ile Seferihisar İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyasında alınan 217,02-TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 147,94-TL harcın isteği halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 5.110,35-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf olunan 1 KEP gideri 0,50-TL, 6 tebligat gideri 32,00-TL, 5 posta gideri 82,20-TL, bilirkişi ücreti 500,00-TL olmak üzere toplam 614,70-TL’nin davanın kısmen kabulü nazara alınarak 132,21-TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
7-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden 283,91-TL’sinden davalının, 1.036,09-TL’sinden davacının sorumlu tutulmak kaydı ile davacı ve davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. Maddesi uyarınca kabul edilen miktar yönünden kesin, reddedilen miktar yönünden karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/06/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)