Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1224 E. 2021/1141 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1224 Esas
KARAR NO : 2021/1141

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2019
KARAR TARİHİ : 09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasında tanzim ve imza olunan 01.06.2017 başlangıç tarihli sözleşme gereğince davalı, “… Mah…. Cad.No:… Bolu “ adresindeki (“…” isimli) işletmede, sözleşme süresince sözleşme konusu ürünleri (…, …, vs.) davacı şirket veya yetkili bayiinden (aylık asgari 8,61 HL, yıllık asgari 103,33 HL, toplamda ise asgari 310 HL) satın almayı, diğer rakip ürünleri (…,…,…,vs) ve bunlara ilişkin her türlü malzemeyi satın almamayı, bulundurmamayı, tanıtımını üstlenmemeyi, işletmede sözleşme konusu ürünleri bulundurmadığı, satmadığı, asgari satın alma taahhüdü veya işbu sözleşme hükümlerinden herhangi birisine aykırı hareket ettiği takdirde davacı şirketten almış olduğu 17.521,00.-TL tutarındaki katkıyı iade ile birlikte 9.900,00 USD cezai şartı davacı şirkete nakten ve def’aten ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşme doğrultusunda davalıya, 17.521,00.-TL tutarında katkı sağlandığını, 17.521,00.-TL katkının, davalı tarafından davacı şirketten alındığı, davalının tanzim ettiği Teslim Alındı Tutanağı ve sair evrakla da sabit olduğunu, davacı şirket sözleşmeden doğan yükümlülüklerini eksiksiz ifa ettiği halde davalının sözleşme konusu işletmede, sözleşme konusu biraları satmadığı, bulundurmadığı, davacı şirketten sözleşme konusu ürünleri satın almadığı, taahhüt ettiği asgari satın alma yükümlüğüne uymadığı bu ve diğer suretlerle sözleşmenin davalı tarafından ihlal edildiği görüldüğünü, sözleşmenin davalı tarafından ihlali Bolu ….Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ve bilirkişi raporu ile de sübuta ermiş bulunduğnu,9.900,00.-USD cezai şartın dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek en yüksek döviz mevduat faizi ile birlikte (fiili ödeme tarihindeki TCMB döviz satış kuru üzerinden TL karşılığının) davalıdan tahsiline, 17.521,00.-TL katkı tutarının dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, Delil tespit gideri, delil tespit avukatlık ücreti,yargılama gideri, harç, masraf ve dava vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 13/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında imzalanan 01/06/2017 başlangıç tarihli Satın Alma Sözleşmesi 01/06/2020 tarihine kadar 3 yıl süreli bir sözleşme olduğunu, iş bu sözleşmede … Mah. … cad. No:… de bulunan … isimli davalınının işletmiş olduğu işletmede sözleşme süresince sözleşme konusu ürünleri davacı şirket veya yetkili bayiinden almayı kabul ve taahhüt ettiği belirtildiğini, şeklinde davacı vekilinin dilekçesindeki beyandan hareketle; taraflar arasındaki sözleşme süresi sona ermediğini, davacı tarafından sözleşmenin sona erdiğine dair bir beyan bulunmamakla birlikte resmi bir yazı da gerek dosya içeriğinde gerekse tarafımızda bulunmadığını, davacı tarafından dilekçede belirtilen Bolu …. Sulh Hukuk Mahk. … D.İş sayılı dosyasında sözleşmeye aykırırlık oluşturacak herhangi bir unsura rastlanılmadığı açıkça belirtildiğini, taraflar arasında 3 yıl süreli bir satın alma sözleşmesinde sözleşme süresi sona ermeden , sözleşme süresince almayı taahhüt ettiği ürünleri almadığı hususu öne sürülerek dava açılamayacağını, kaldı ki sözleşmede bulunan Cezai Şartın istenebilmesi için öncelikle sözleşmenin feshedilmiş olması gerektiğini, taraflar arasındaki Satın Alma Sözleşmesi 01/06/2020 tarihinde sona ereceğini, sözleşmenin tek taraflı haklı olarak feshine ilişkin de yazılı herhangi bir ihtarname de tarafımıza gönderilmediğini, Bolu …. Sulh Hukuk Mahkemesince yaptırılan Delil tespitine ilişkin … D.İş dosyası içerisinde davalının karşı Firma olan … ; … , … vs ürünleri sattığına dair de bir delil tespit edilemediğini, davalının dava açıldığı bu tarihe kadar sözleşme maddelerine açıkça bir aykırılığı da kesinlikle bulunmadığını, kaldı ki Rekabet Kurulu tarafından 20.06.2019 tarih ve …. sayı ile alınan kararın ilgili bölümünde …’a18.03.2010 tarih ve 10-24/331-119 sayılı Kurul Kararı ile tanınan bireysel muafiyetin açık bira pazarı bakımından 4054 sayılı Rekabetin Korunması kanununun 13. Maddesinin 1. Fıkrasının (a) bendi çerçevesinde geri alınmasına , söz konusu kararın …’a tebliğine karar verildiğini, yukarıda bahsi geçen Rekabet Kurulu kararının akabinde davacı … davalıya tespit yaptırarak Cezai Şart hususunda haklı hale gelmek adına kötü niyetli davrandığını, bu sebeple anılan karar ve davacı … aleyhine verilen iş bu karar davacının davalıya yönelik iş bu davayı açmasının asıl sebebi olduğunu belirterek haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında 01.06.2017 başlangıç tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşme gereğince davalıya ait işletmede, sözleşme süresince sözleşme konusu ürünleri müvekkili şirket veya yetkili bayiinden satın almayı, diğer rakip ürünleri ve bunlara ilişkin her türlü malzemeyi satın almamayı, bulundurmamayı, tanıtımını üstlenmemeyi, işletmede sözleşme konusu ürünleri bulundurmadığı, satmadığı, asgari satın alma taahhüdü veya işbu sözleşme hükümlerinden herhangi birisine aykırı hareket ettiği takdirde müvekkili şirketten almış olduğu 17.521,00.-TL tutarındaki katkıyı iade ile birlikte 9.900,00 USD cezai şartı davacı şirkete nakten ve def’aten ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşme doğrultusunda davalıya, 17.521,00.-TL tutarında katkı sağlandığını, 17.521,00.-TL katkının, davalı tarafından müvekkili şirketten alındığı, sözleşmenin davalı tarafından ihlali Bolu ….Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ve bilirkişi raporu ile de sübuta ermiş bulunduğunu iddia ederek 9.900,00.-USD cezai şartın dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek en yüksek döviz mevduat faizi ile birlikte (fiili ödeme tarihindeki TCMB döviz satış kuru üzerinden TL karşılığının) davalıdan tahsiline, 17.521,00.-TL katkı tutarının dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, delil tespit gideri, delil tespit avukatlık ücreti, yargılama gideri, harç, masraf ve dava vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında imzalanan 01/06/2017 başlangıç tarihli Satın Alma Sözleşmesi 01/06/2020 tarihine kadar 3 yıl süreli bir sözleşme olduğunu, davacı tarafından sözleşmenin sona erdiğine dair bir beyan bulunmamakla birlikte resmi bir yazı da gerek dosya içeriğinde gerekse taraflarında bulunmadığını, davacı tarafından dilekçede belirtilen Bolu …. Sulh Hukuk Mahk. … D.İş sayılı dosyasında sözleşmeye aykırırlık oluşturacak herhangi bir unsura rastlanılmadığı açıkça belirtildiğini, taraflar arasındaki Satın Alma Sözleşmesi 01/06/2020 tarihinde sona ereceğini, sözleşmenin tek taraflı haklı olarak feshine ilişkin de yazılı herhangi bir ihtarname de taraflarına gönderilmediğini, Bolu …. Sulh Hukuk Mahkemesince yaptırılan Delil tespitine ilişkin … D.İş dosyası içerisinde müvekkilinin karşı Firma olan …, … , … vs ürünleri sattığına dair de bir delil tespit edilemediğini iddia ederek davanın reddini savunmuştur.
Dava, cezai şart alacağı istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosya SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmıştır. 28/10/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; Davacının incelenen ve usulüne uygun tutulan ticari defterlerinin davacının lehine delil vasfına haiz olduğu, Davacının incelenen ticari defter kayıtları ile TTBOS dökümlerine göre; Davacının Sözleşmenin 9. Maddesindeki 35.042,40 TL (KDV Dahil) Ön İskonto Bedeline karşılık Yeniden Satıcı’ya 06.07.2017 tarihli Teslim Alındı Tutanağı ile 17.521,00 TL.nın ödediği, davalı …’nın 17.521 TL.lık katkı bedeline ait 06.07.2017 tarih ve A/… nolu faturayı … Ltd.Şti. adına keşide ettiği buna karşılık … Ltd.Şti.’nin 08.07.2017 tarih ve A/… nolu 14.017,45 TL. bedelli faturayı davacı …Ş. adına keşide ettiği, ve bu faturanın davacı …Ş.’nin ticari defterlerinde 08.07.2017 tarihli yevmiye fişi ile kayda alındığı, Davalının, Sözleşmenin 13. Maddesi gereği aylık asgari 8,61 HL., yıllık asgari 103,33 HL. ve toplam asgari 310 HL. … Ve … Ürünü satın alma taahhüdüne rağmen (davalının defter kayıtlarının incelenmesinin takdiri Sayın Mahkemede olmak üzere) davacı tarafından sunulan TTBOSS dökümlerine göre davalının 2017 yılında 78,20 HL, 2018 yılında 85,94 HL. ve 2019 yılında 21,23 HL. olmak üzere davalının toplam aldığı ürünün 185,37 HL. olduğu, dolayısıyla alımı taahhüt edilen asgari miktarların toplamda tutturulamadığı, Şayet Sayın Mahkeme tarafından davacının cezai şart talebinin kabulü halinde 2018 ve 2019 kaydi mali verilerine göre, davalının kaydi Özvarlığı cezai şart miktarına yetmediğinden davalının borca batık duruma düşeceği sonucuna varıldığı tespitlerine yer verilmiştir. Oluşa, dosya içeriğine ve bilimsel verilere uygun bulunan rapor mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınabilir kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, taraflar arasında satın alma sözleşmesi kapsamında davalı tarafın davacıya ait ürünleri kendisine ait içkili lokanta/birahanede satmayı, aylık ve yıllık asgari alım taahhüdünde bulunduğu, bu taahhüdün yerine getirilmemesi durumunda davalının cezai şart ödemeyi kabul ettiği, sözleşmede bu konuda hüküm bulunduğu, sözleşmede belirtilen taahhüdün davalı tarafça yerine getirilmediği, bu durumun bilirkişi raporu ve taraflarca dayanılan ticari kayıtlar ile anlaşılmıştır. Her ne kadar bilirkişi raporunda davacının cezai şart talebinin kabulü halinde 2018 ve 2019 mali verilerine göre davalının kaydi öz varlığının cezai şart miktarına yetmediği tespiti yapılmış ise de davalının tacir olduğu, basiretli hareket etme yükümlülüğü bulunduğu, sözleşme kapsamındaki ürünleri alkollü restorantında satışa sunan davalının iş yerinin gelir ve gider dengesini en iyi bilmesi gereken kişi olduğu, kendisini ödeyemeyeceği bir borç altına sokabilecek cezai şart içeren sözleşmeyi sözleşme serbestisi kapsamında düzenleyip düzenlememekte özgür olduğu ve bu husustan kaynaklanabilecek sorumluluğu bertaraf edemeyeceği mahkememizce kabul edilmiştir. Yine cezai şart bedelinin davalının ekonomik mahvına neden olabileceği hususunda davalı tarafça bir iddiada bulunulmadığı gibi böyle bir sonuca yol açacağına dair hiçbir delil de sunulmamıştır. Tarafların sıfatları, paranın alım gücü, ekonomik durumlar birlikte değerlendirildiğinde cezai şart bedelinin davalının ekonomik mahvına neden olmayacağı ve bu itibarla cezai şart bedelinde herhangi bir indirim yapılmasına gerek görülmemiştir. Bu gerekçelerle sözleşmede kararlaştırılan cezai şart bedelinin, sözleşmedeki asgari alım taahhüdünü yerine getirmeyen davalıdan talep edilmesi mahkememizce sözleşmeye ve hukuka uygun görülmüştür. Bu itibarla davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır.
Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜNE,
9.900 USD cezai şartın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4A maddesine göre işleyecek faiziyle birlikte fiili ödeme tarihindeki T.C Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
17.521 TL katkı tutarı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesap ve takdir edilen 10.477,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar yasası gereğince alınması gereken 5.085,40 TL harç olmak üzere 1.271,36 TL peşin harçtan mahsubuna, 3.814,04‬ TL eksik harç ile 7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14 maddesi gereğince ilerde haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320.00 TL zorunlu Arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafından yapılan 19,00 TL tebligat, 27,50 TL elektronik tebligat, 1,00 TL KEP, 59,40 TL dosya masrafı, 1.271,36 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplamda 2.172,66‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/12/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza