Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1004 E. 2021/896 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1004
KARAR NO : 2021/896

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2019
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı … arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, akdedilen sözleşme uyarınca adı geçen borçluya krediler açıldığını ve kullandırıldığını, akdedilen kredi sözleşmelerini davacı/borçlu … müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi borçlarının zamanında ödenmemesi nedeniyle müvekkil banka alacağına muacceliyet verildiğini, alacağın ödenmesi için davalı borçlulara Beşiktaş …. Noterliğinin 18.01.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, ihtarname keşide edilmesine rağmen müvekkil banka alacağının ödenmemesi nedeniyle borcun müteselsil kefili olan davalı borçlular hakkında İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası ile takibe yapıldığının, davalıların takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası,
3-… nezdinde davalı asıl borçlu … TC Kimlik numaralı … tarafından kullanılan ve davalı …Limited Şirketinin müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı 09/04/2018 tarihli 200.000,00-TL bedelli krediye ilişkin olarak Genel Kredi Sözleşmesinin onayı sureti, krediye bağlı hesaba ait hesap özeti ile ekstre ve sair belgeler,
4-Beşiktaş …. Noterliğinin 18/10/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtarnamenin muhataplarına tebliğine ilişkin evraklar,
5-Bankacılık alanında uzman bilirkişinin 08/07/2021 havale tarihli raporu,
6-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, davalı … ile dava dışı …arasında imzalanan 09/04/2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden davalı …’e kullandırılan kredi borcunun, davalı … ve sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’nden tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde İcra Takibine İtirazın İptali; ”Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süresinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukuku, 2006, s. 219, 223).
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m.67/1). Alacaklı, alacağının varlığını Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre caiz olan her türlü delil ile ispat edebilir. Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödeme iddialarının da nazara alınması zorunludur. Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olup olmamasına bakılmaksızın, bütün itiraz sebeplerini ileri sürebileceğinden; mahkemenin, borcun sonradan ödendiği itirazını araştırarak, ödemenin takip konusu alacakla ilgili olduğunu belirlemesi halinde, alacaklının dava tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı üzerinden hüküm kurması gerektiğinde duraksama bulunmamaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, alacak miktarının, takip ya da dava tarihindeki koşullara göre belirlenmesinin, itirazın iptali davasında hükmolunan miktar üzerinden tahsiline karar verilebilecek bir tazminat türü olan ve bağımsız bir dava konusu yapılamayan icra inkar tazminatının miktarına da etkili olacağı açıktır.
Yargıtay Daireleri ile Hukuk Genel Kurulunun kararlılık kazanmış uygulamasına göre; itirazın iptali davalarında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak icra inkâr tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada, borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz.
Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlarının bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Nitekim aynı ilkeler Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2020 tarihli ve 2017/3-957 E., 2020/99 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davacı … olduğu, borçluların davalılar … ile … olduğu, davacı alacaklı vekilinin davalılar boçlular aleyhine 200.289,21-TL asıl alacak, 25.182,84-TL işlemiş faiz + BSMV ve 1.159,38-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 226.631,43-TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış olduğu itirazları üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın bankacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir …. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası, davalı … ile davacı …arasında imzalanan 09/04/2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi, sözleşmeye konu krediye ilişkin hesap hareketleri ve ekstreleri, hesap kat ihtarnameleri ve ihtarnamelerin muhataplara tebliğine ilişkin tebligat evrakları ve sair deliller birlikte değerlendirilerek; davalı … ile davacı …arasında imzalanan 09/04/2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davacı bankanın davalı asıl borçlu … ile kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan …Limited Şirketinden alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı, icra dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinde talep edilen asıl alacak ve faiz miktarlarının usulüne uygun olup olmadığı hususlarının belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bankacılık alanında uzman bilirkişi 08/07/2021 havale tarihli raporunda sonuç olarak, davacı banka ile davalı/asıl borçlu … arasında 09.04.2018 tarihinde 200.000,00-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiğini, söz konusu sözleşmeyi davalı … müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, …Limited Şirketinin müteselsil kefaletinin bulunduğu bölümde, elyazısı ile kefalet tarihi, kefalet limiti (300.000,00-TL) ve kefalet türü olarak müteselsil ibaresi yazılı olduğunu, bu nedenle …Limited Şirketinin müteselsil kefil sıfatıyla davacı bankaya karşı sorumlu olduğunu, davalı/asıl borçlu …’in davacı bankaya yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle Beşiktaş …. Noterliğinin 18.01.2019 tarih, … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi ile kullandığı kredilerin kat edildiğini, hesap kat ihtarnamesinin her iki davalıya da 24.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı bankanın İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası ödeme emrinde talep ettiği temerrüt faiz oranının sözleşmeye uygun olduğunu, İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası ödeme emrinde olması gereken alacak kalemlerinin; 200.000,00-TL asıl alacak, 13.905,50-TL İşlemiş Faiz + BSMV ve 1.159,38-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplamda 215.064,88-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Usul ve yasa hükümleri çerçevesinde, taraflar, mahkememiz, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay’ın denetimine uygun ve elverişli olarak düzenlenen bilirkişi raporu çerçevesinde, davacı bankanın asıl borçlu davalı …’den 200.000,00-TL asıl alacak, 13.905,50-TL İşlemiş Faiz + BSMV ve 1.159,38 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 215.064,88-TL tutarında alacağının bulunduğu, ilgili mevzuata uygun olarak düzenlenen sözleşme kapsamında davalı …Limited Şirketinin kefaletinin geçerli olduğu ve kefil olan davalı şirketin davalı asıl borçlunun borcu miktarında davacı bankaya karşı sorumluluğu bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun …/… Dosya …/… Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası, … ile davalı asıl borçlu … TC Kimlik numaralı … tarafından kullanılan ve davalı …Limited Şirketinin müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı 09/04/2018 tarihli 200.000,00-TL bedelli krediye ilişkin olarak Genel Kredi Sözleşmesinin onayı sureti, krediye bağlı hesaba ait hesap özeti ile ekstre ve sair belgeler, Beşiktaş …. Noterliğinin 18/10/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtarnamenin muhataplarına tebliğine ilişkin evraklar, bankacılık alanında uzman bilirkişinin 08/07/2021 havale tarihli raporu ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın davalı … ile dava dışı …arasında imzalanan 09/04/2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden davalı …’e kullandırılan kredi borcunun, davalı … ve sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalı …’nden tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsili taleplerine ilişkin olduğu, İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasında davacı alacaklı vekilinin davalılar boçlular aleyhine 200.289,21-TL asıl alacak, 25.182,84-TL işlemiş faiz + BSMV ve 1.159,38-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 226.631,43-TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalıların süresinde yapmış olduğu itirazları üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, bankacılık alanında uzman bilirkişinin 08/07/2021 havale tarihli raporunda İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası ödeme emrinde olması gereken alacak kalemlerinin; 200.000,00-TL asıl alacak, 13.905,50-TL İşlemiş Faiz + BSMV ve 1.159,38 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 215.064,88-TL olduğunu mütalaa ettiği, usul ve yasa hükümleri çerçevesinde, taraflar, mahkememiz, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay’ın denetimine uygun ve elverişli olarak düzenlenen bilirkişi raporu çerçevesinde, davacı bankanın asıl borçlu davalı …’den 200.000,00-TL asıl alacak, 13.905,50-TL İşlemiş Faiz + BSMV ve 1.159,38-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 215.064,88-TL tutarında alacağının bulunduğu, ilgili mevzuata uygun olarak düzenlenen sözleşme kapsamında davalı …Limited Şirketinin kefaletinin geçerli olduğu ve kefil olan davalı şirketin davalı asıl borçlunun borcu miktarında davacı bankaya karşı sorumluluğu bulunduğu anlaşılmakla, açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
1-Davalılar … ve …Limited Şirketinin İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki icra takibine ilişkin İTİRAZLARININ 200.000,00-TL asıl alacak, 13.905,50-TL işlemiş faiz+BSMV bedeli, 1.159,38-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplamda 215.064,88-TL üzerinden İPTALİNE, İzmir …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin 200.000,00-TL asıl alacak, 13.905,50-TL işlemiş faiz+BSMV bedeli, 1.159,38-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplamda 215.064,88-TL alacak bedeli üzerinden, asıl alacağa 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uyarınca yıllık %39 oranında faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacak miktarı likit olduğundan takip konusu kabul edilen asıl alacak miktarı olan 215.064,88-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılar … ve …Limited Şirketinden alınarak davacı … verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30-TL başvurma harcı ve 14.691,08-TL karar ve ilam harcı olmak üzere toplamda 14.750,38-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 23.504,54-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 27,50-TL elektronik tebligat, 304,00-TL tebligat, 149,10-TL posta masrafı, 500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 980,60-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 930,55-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluklarında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/10/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.