Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/823 E. 2022/911 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/823
KARAR NO:2022/911

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İstirdat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2022
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ: 23/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İstirdat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; taraflar arasında finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme ile asansör alındığını ve ilgili asansör firmasına kiralayan tarafından mal bedeli ve %1 KDV ödemesi yapılmasının kararlaştırıldığını, sözleşmede ödemelerin döviz cinsinden olacağının belirlendiğini ve gerekli ödemelerin yapıldığını, bu ödeme içinde mal bedeli olduğu gibi %1 KDV’nin de ödendiğini ancak kiralayanın satıcı firmaya mal bedelini peşin olarak ödediğini, davacı firmanın KDV tutarı kadar döviz kuru karşılığı Türk Lirasının faiziyle birlikte kiralayana ödendiğini, kiralayanın davacı firmadan ödemiş olduğu tutar için döviz kur farkı talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, sözleşmenin 7.2.b) maddesinin davacı firma açısından uygulama olanağı bulunmadığını, kiralayan ile satıcı firma … arasındaki ilişkide uygulanması gerekli olan bir hüküm olabileceğini, kesin ödeme planında kiraların TL olarak belirlendiğini ve ödemelerin de TL olarak yapıldığını, ödemelere %1 KDV dahil edilerek hesaplama yapıldığını ve bu tutar üzerinden faiz tahakkuk ettirildiğini, kiralayan ile davacı firma arasındaki ilişkinin sözleşmenin 7.2.a maddesindeki belirtilen şekilde kira TL ve ödeme TL cinsinden olup bu koşulda herhangi fark talep etme hakkı bulunmadığını, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin eki olan kesin ödeme planına göre KDV’nin o günkü kur üzerinden peşin olarak tahsil edildiğini ve anılan tutara faiz işletilerek TL olarak tahsil edildiğini beyan ederek haksız olarak ödemek zorunda kalınan ve geri alınma talep hakkı saklı kalmak kaydıyla yapılan 9.977,46 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek ticari faiziyle birlikte istirdadına, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle; davalı şirketin adresi itibariyle Mahkemenin yetkisiz olduğunu, taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin 16. maddesinde yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunun belirlendiğini, davacı tarafından düzenlenen 15.04.2021 tarih ve … nolu proforma fatura konusu 4 adet asansörün kendisine teslimini beklemeden, satıcıya yapılacak ilk avans ödemeyi takiben kira bedellerini ödemek istediğini belirterek kabulünü talep ettiği, 4 adet asansöre ilişkin kira dönemi başlangıç tarihi satıcıya ilk avans ödemenin yapıldığı tarih esas alınarak, kiralananın yani asansörlerin satış bedeli ve davalı tarafından teklifte belirtilen masraflar dikkate alınarak kesin ödeme planı oluşturulduğu, davacı finansal kiracı ve müteselsil kefillere Beşiktaş 16. Noterliği’nin 17.05.2021 tarih ve … yevmiye nolu ihbarnamesi gönderildiği beyan ederek yetkisizlik kararı verilmesini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
Taraflar arasında akdedilen 16.04.2021 tarihli “Finansal Kiralama Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin 16. maddesinde “Sözleşmenin yorum ve uygulamasından doğabilecek her türlü ihtilaf halinde başvurulacak merci İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleridir.” hükmüne yer verilmiştir.
HMK’nın 17. maddesinde “Tacirler veya Kamu Tüzel Kişileri aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmü yer almıştır.
Tarafların tacir olduğu, HMK’nın 17. maddesine uygun olarak taraflar arasında yetki sözleşmesinin yapıldığı, bu yetki sözleşmesinde İstanbul Mahkemeleri’nin yetkili kılındığı, yetki sözleşmesinde yetkili kılınan mahkemeden başka bir mahkemede davanın görülebileceği yönünde bir kararlaştırmanın olmadığı, dolayısıyla davayı görmeye İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğu kanaatine varılmakla Mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-İşbu davada Mahkememizin yetkili olmadığı, yetkili Mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla HMK.nun 116. maddesi uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-HMK.nun 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde istemde bulunulduğu takdirde dava dosyasının yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
Aksi takdirde HMK 20/1.maddesi son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar düzenlenmesine,
3-HMK.nun 331/2. maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/12/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza