Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/81 E. 2023/546 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/81 Esas
KARAR NO : 2023/546
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/01/2022
KARAR TARİHİ : 14/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; davalı … (…) tarafından … bank A.Ş. … Şubesiyle imzaladığı genel kredi sözleşmesi gereği ticari kredi kullandırıldığını, kullandırılan kredi sözleşmesinde …’ın asıl kredi borçlusu, … ve … müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, davacının maliki olduğu İzmir İli, Urla İlçesi, Zeytinalanı Köyü, 5115 parsel 2/8 arsa paylı zemin kat 4 no.lu tek katlı meskeni üzerinde bu kredinin teminatı olmak üzere Urla Tapu Sicil Müdürlüğü 25.03.2016 tarih … yevmiye numarası ile 1.000.000,00 TL 1. derece ipotek alındığını, kullanılan kredilerin vadesinde ödenmediği için, alacaklı banka tarafından idari takip süreci başlatıldığını, kefiller tarafından ödeme olmayınca bu süreçte banka için en önemli teminatı olan ipotek sahibi olan davacının arandığını, kredi borcu ödenmezse ipoteğin paraya çevrileceğinin, yasal takip işlemlerinin başlatılacağının belirtildiğini, evini icra yoluyla kaybetme tehdidi altına giren davacının, bankanın fahiş temerrüt faizi işletmesi, takip giderlerinin de ekleneceğini düşünerek alacaklı bankayla görüşmek zorunda kaldığını, … bank A.Ş. … Şubesiyle yapılan görüşmeler sonucunda; 27.02.2019 tarihli yazı gereği toplam 384.350,00 TL ödenmesi halinde kredi borcunun kapanacağı ve ipoteğin fek edileceğinin yazılı beyanının alındığını, davacının eski eşinden ve çevresinden bulduğu borçlarla 27.02.2019 tarihinde muhatap bankaya nakten ödediğini, belirterek; fazlaya ilişkin hakları takip ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, davalıların her ikisinin de ödeme emrine haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazlarının iptaliyle ve takip talebinde sunulan miktarlar üzerinden ayrı ayrı takibin devamına, her iki davalı için %20 oranındaki icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 15.04.2022 tarihli dilekçe ile davalı … tarafından dava konusu alacağa ilişkin 125.000,00 TL ödeme yapıldığı, bu davalı yönünden davadan feragat ettikleri beyan edilmiş, Mahkememizin 12/10/2022 tarihli duruşmasında davalı … yönünden açılan davanın tefriki ile mahkememiz son esasına kaydına karar verilmiştir.
Dava; İİK’nın 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalı ve dava dışı … ve … aleyhine ipotek veren olarak yaptığı ödemenin tahsili talebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yasal süresi içerisinde borca, faize ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, davalı ile … bank A.Ş. arasında 18.03.2016 tarihli, 1.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi ve 03.08.2018 tarihli, 300.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davacının, adına kayıtlı İzmir ili, Urla ilçesi, Zeytinalanı köyü, 5115 parselde kayıtlı 4 nolu bağımsız bölüm niteliğindeki taşınmazı üzerinde davalının kredi borçlarının teminatı olarak banka lehine ipotek tesis edildiği, davacının ipotek veren olarak taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılması için 27.02.2019 tarihinde kredi borcunun tamamı olan 384.350,00 TL’yi ödediği, Türk Medeni Kanunu’nun 884. maddesi “Borçtan şahsen sorumlu olmayan rehinli taşınmaz maliki, borçluya ait koşullar içinde borcu ödeyerek taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını isteyebilir” hükmü uyarınca davacının, ödediği kredi borcunu kredi alacaklısı olan banka yerine geçerek asıl borçluya rücu edebileceği, Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ödeme tarihinden takip tarihine kadar 28.665,50 TL işlemiş faiz alacağı hesaplandığı, Mahkememizce bilirkişi raporu denetime ve hükme esas almaya elverişli mahiyette görülmekle davanın kısmen kabulü ile davalı itirazının 477.425,88 TL yönünden iptali ile takibin devamına, alacak likit olduğundan %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı itirazının 384.350,00 TL asıl alacak ve 93.075,88 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 477.425,88 TL üzerinden iptali ile takibin takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
TBK 100. maddesi gereğince dava tarihinden sonra … tarafından yapıldığı beyan edilen 125.000,00 TL ödemenin icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
Alacağın %20 si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Alınması gereken 32.612,96 TL nisbi ilam harcından, peşin alınan 5.820,26 TL nisbi harcın mahsubu ile kalan 26.792,70 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 69.839,62 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından iş bu davada sarf edilen 5.912,46 TL harç, 1.066,70 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 6.976,16 TL’nin davanın kabul ve ret oranı nazara alınarak 6.914,23 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Karar yazım aşamasında arabuluculuk sarf kararının düzenlenmediği anlaşıldığından, sarf kararı düzenlenmesi halinde zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Bakiye avans hakkında HMK’nın 333. maddesine göre işlem yapılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/06/2023
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza