Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/7 E. 2022/10 K. 06.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/7
KARAR NO : 2022/10

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2017
KARAR TARİHİ : 06/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacının davalı tarafa ait bulunan … ili, … İlçesi, … köyü, … ve … parsel sayılı taşınmazları satın aldığını ve peşinat olarak 190.000,00 TL ödeme yaptığını, davalı taraf taşınmazların tapusunu resmi olarak devredemeyince davacının ödediği parayı geri istediğini, bunun üzerine davalılar tarafından dava konusu senetler tanık huzurunda imzalanarak davacıya verildiğini, senet bedelleri gününde ödenmeyince Ödemiş … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, davalıların Ödemiş İcra Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile dava açarak imza inkarında bulunduklarını, İcra Hukuk Mahkemesinin icra takibinin durdururulmasına karar verilerek kararın kesinleştiğini, İcra Hukuk Mahkemesi davası aşamasında davalıların imzaları ile ilgili olarak yapılan inceleme sonunda davalıların kendi elleri ile farklı imza attıkları için dava konusu senetlerdeki imzaların davalılar eli ürünü olmadığı belirtildiğini, davalılar tarafından yapılan hile incelemeyi yapan kriminal jandarma laboratuvarı tarafından fark edilemediğini, istiktab suretiyle yazı örnekleri de alınarak inceleme yapılması taleplerinin İcra Hukuk Mahkemesi’nin dar yetkili olduğu gerekçesi ile kabul görmediğini, davalılara ait örnek imzaların celbi ve yazı örnekleri de alınmak suretiyle hem bono hem sözleşme üzerinde istiktab suretiyle Adli Tıp incelemesi yapıldığında dava konusu senetler üzerindeki imzaların ve yazıların davalılara ait bulunduğu ortaya çıkacağını belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile cezalandırılmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalılar aleyhine Ödemiş … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve davalılara ödeme emri gönderildiğini, kambiyo senetlerindeki imzaların davalılara ait olmadığını, Ödemiş İcra Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esasına kayıtlı imzaya itiraz davası açıldığını, imzaya itirazlarının kabulüne, Ödemiş … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin durdurulmasına, %20 kötü niyet tazminatına, %10 oranında para cezasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, itirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67.maddesinde “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceğini, kanunun öngördüğü bir yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması halinde alacaklı ancak genel hükümlere göre mahkemede alacağını dava edebileceğini, buna göre davanın bir yıllık yasal süre geçtikten sonra açıldığını, dava şartının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini, davalının itirazında haklı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/12/2021 tarihli ve …/… esas, …/…karar sayılı kararı ile Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile “İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ilinin mülki sınırları” olarak belirlenmesine, kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, mahkemelerin görev hususunun dava şartı olduğu, Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanına giren davalar için Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu kararı gereğince İzmir Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile dava dosyasının görevli İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, esas hükümle birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildiği görülmüştür.
Gönderme kararı ile gelen dosya mahkememize tevzi edilmiş ve yukarıdaki esas numarasını almıştır.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 08/07/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanan 07/07/2021 tarihli 608 nolu kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ilinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olarak belirlenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Kanuni hakim güvencesi ” başlığını taşıyan 37. Maddesi : ” hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” hükmünü öngörmektedir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada kanuni hakim güvencesi uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. …. Dikkat edilecek olursa Anayasadaki bu düzenleme hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemesi ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak ya da yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili bir düzenleme bulunmadığı takdirde, her uyuşmazlık meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/11-10 Esas 2019/401 Karar sayılı 04/04/2019 tarihli kararı)
Dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Somut olayda davanın Ödemiş … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyasında yapılan itirazın iptaline karar verilmesi talepli olarak Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı, davaya Ticaret Mahkemesi sıfatıyla bakıldığının belirtildiği, dava tarihi itibariyle Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görevli olduğu; 08 Temmuz 2021 tarihli 31535 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 numaralı kararı ile “İzmir Asliye Ticaret Mahkemeleri yargı çevresi İzmir ilinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç)” şeklinde belirlendiği, anılan bu kararda, derdest davaların yeni kurulan mahkemeye devredileceğine ilişkin bir düzenlemenin mevcut olmadığı, Türkiye Cumhuriyet Anayasa’sının 37. Maddesindeki “kanuni hakim güvencesi” ilkesinden hareketle uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olayın, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabi olması ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmesi gerektiği, o hâlde İzmir ilindeki Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin genişletilmesine ilişkin kararda ve yasada, zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı, uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenmesi gerektiği, işbu dosyadaki taraflar arasındaki uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olan Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiğinden dosyanın Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği, dava tarihinden sonra yetki alanı HSK kararı ile genişletilmiş olan Mahkememizin davaya bakmasına olanak bulunmadığı, görev hususunun dava şartlarından olup davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilebileceği hususu da dikkate alındığında, dosyanın Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, gönderme kararının nihai karar ve verildiği anda kesin karar olması ve esas karar ile birlikte istinaf yolu açık olmak üzere verilmiş olması nedeniyle yalnız başına temyiz edilemeyeceği anlaşıldığından, Mahkememizce verilen işbu karar ile Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/12/2021 tarihli ve …/… esas, …/…Karar sayılı dosyasından verilen karar arasında oluşan uyuşmazlığın giderilmesi için, dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1- Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 numaralı kararı gereğince 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiği anlaşıldığından dosyanın Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) GÖNDERİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
3-Harç ve masraf hususunun HMK 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Mahkememizce verilen işbu karar ile Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/12/2021 tarihli ve …/… esas, …/…Karar sayılı dosyasından verilen karar arasında oluşan uyuşmazlığın giderilmesi için, dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kesin olarak karar verildi. 06/01/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza