Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/683 E. 2022/812 K. 21.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/683 Esas
KARAR NO : 2022/812

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/09/2022
KARAR TARİHİ : 21/11/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 01/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalının … sözleşme hesap nolu abonelik çerçevesinde elektrik tedariki sağlanmış olup, davalı tarafça ödenmeyen elektrik faturalarının tahsili amacı ile Merkezi Takip Sistemi … E. sayılı dosyası ile takibi başlattığını, Davalı aleyhinde başlatılan MTS icra takibi ile, 10.280,62 TL Fatura Alacağı, 194,68 TL işlemiş gecikme zammı, bu gecikme zammı nedeni ile doğan 35,04 TL KDV ve 79,44 TL geçmiş dönem faizi olmak üzere toplam 10.589,78 TL alacağın, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek değişen oranlardaki gecikme faizi ve bu faizin KDV’ sinin tahsili talep edildiğini davalı tarafından 30.12.2021 tarihinde kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurduğunu, bununla birlikte davalı tarafça, söz konusu icra dosya borcu nedeni ile müvekkil şirkete 02.12.2021 tarihinde 5.250,00 TL haricen ödeme yaptığını takibin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Merkezi Takip Sistemi … E. sayılı dosyaya yapılan itirazın iptali ve takibin 5.250,00 TL ödemenin toplam dosya borcundan mahsubundan kalan tutar üzerinden İzmir İcra Dairelerinde devamına, davalının asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin geçirsiz olduğunu, bu nedenle İzmir Mahkemelerinin de yetkisiz olduğundan yetkili Mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirkete gerçeğe aykırı olarak eylül 2021 faturasında iki katı tüketim miktarı yansıtıldığını, elektrik tüketim miktarının hiçbir zaman iki katına çıkmadığını, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin öngördüğü şekilde müvekkili tarafından davacı şirkete kısmi ödeme yapıldığını, davacı tarafla ilgili www.şikayetvar.com isimli internet sitesi üzerinden yüksek fatura nedeniyle yüzlerce tüketici şikayeti yapıldığını, taleplerinin haklı bulunmaması halinde güvence bedelinin davacının alacağından mahsup edilmesini, açıklanan nedenlerle yetki itirazının kabulüne, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davanın kabulüne karar verilmesi halinde davalının ödemiş olduğu 3.000,00 TL nakdi güvence bedelinin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne uygun şekilde davacının alacağından mahsup edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
6100 Sayılı HMK.’nun 116. maddesinde ilk itirazlar düzenlenmiştir. İlk itirazlardan biri de kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazıdır. Aynı Yasa’nın 117. maddesinde ilk itirazların hepsinin ileri sürülmesinin zorunlu olduğu, aksi halde dinlenemeyeceği ve ilk itirazların dava şartlarından sonra ön sorunlar gibi incelenip karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır. Kesin olmayan yetkinin HMK’nın 114. maddesinde sayılan dava şartları arasında bulunmadığı gözetilerek re’sen nazara alınmaması gerekir.
6100 sayılı HMK’nin genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1.fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”
Kesin olmayan yetki hallerinde yetkiye ilişkin ilk itirazın ileri sürülmesi hususu HMK.’nın 19. md. de hükme bağlamıştır. Anılan Yasa’nın 19/2 maddesine göre “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmü düzenlenmiştir.
Para borçlarında yetki, davalı ikametgahı yetkisi, yetkili yer seçimi, yetki itirazı vb hallerini irdeleyen
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin Dosya No: 2022/2984 -Karar No: 2022/836
İlamında değinildiği üzere;
“….
HMK’nın 6/1. maddesi gereğince genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu ve bu yetki kuralı kesin olmadığından HMK’nin 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetki itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Yetki itirazının ileri sürülmesi” başlıklı 19/2. maddesinde; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz” hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde “Kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazını “ilk itiraz” olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise “İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez.” hükmünü içermektedir. Son olarak; “Cevap dilekçesini verme süresi” başlıklı 127/1. maddesi ise “Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkansız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir” şeklinde düzenleme getirmektedir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman şeçme hakkı davalılara geçer.
HMK’nun 10. maddesinde”Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda; Dava, davacıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları genel kredi sözleşmesi uyarınca aleyhlerine başlatılan icra takipleri nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti istemi ile açılan menfi tespite ilişkindir. İİK’nun 72.maddesi uyarınca ,menfi tespit davası icra takibinin yapıldığı yerde ve davalının ikametgahında açılabilir.İcra takibinin yapıldığı yer İzmir ve davalıların 23.1.2018 tarihli genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzaladıkları şube ise Salihli’dir.Eldeki uyuşmazlığa ilişkin bir kesin yetki düzenlemesi bulunmamaktadır.Kesin yetki düzenlemesinin bulunmadığı hallerde seçimlik hak davacıdadır.Davanın yetkisiz mahkemede açılması halinde usulünce yetki itirazının yapılması ile seçim hakkı davalıya geçer.Davacılar davalarını Salihli’de açmışlardır.1.9.2021 tarihi itibariyle açılan davalarda Salihli Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanındadır.Davacı dava dilekçesinde Uzunköprü Şubesi yazmış ise de dosya arasında bulunan genel kredi sözleşmesinde Salihli Şubesi yazılıdır.Davacılar davalarını HMK’nun 10.maddesi uyarınca sözleşmenin ifa yerinde açarak seçim haklarını kullanmışlardır.
Açıklanan nedenlerle yargı yerinin Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar vermek gerekmiştir.
…”
Örnek içtihatta da görüldüğü üzere para borçlarında ifa yeri ile davalının yerleşim yeri kriterleri gerek 1086 sayılı HUMK ve 818 sayılı Borçlar Kanunu, gerekse de 6100 sayılı HMK ve 6098 sayılı Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde mukayeseli ve yer yer birinini diğerine tercih edileceği kriterleri havi olmakla
Somut olayda; davalının süresinde yapmış olduğu yetki itirazının HMK 6 maddesinin” genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” hükmü dikkate alındığında … Perekande sözleşme hükümlerinin yetkiye dair alternatifli şartları, takibin İzmir’de yapılmış olması ancak davalının adresinin Bağcılar İstanbul olduğu;
Bu cihetle işbu davada Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine ve kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde istemde bulunulduğu takdirde dava dosyasının yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar düzenlenmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :
Davalı tarafın yetki itirazının kabulüne, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
Dosyanın karar kesinleştiğinde ve HMK’nun 20.maddesi gereğince talep halinde yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı , verilen karar tebliğden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/11/2022

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza