Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/473 E. 2023/245 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/473 Esas
KARAR NO : 2023/245

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2022
KARAR TARİHİ : 22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İzmir 6. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra takibine dayanak gösterilen senedi … isimli kişiden aldığı hayvanlara karşılık, kendisine sadece imzalı şekilde aralarındaki ilişkiye dayanarak, bedel dahi girilmeksizin bir nevi teminat olarak verdiğini, müvekkil … …’tan almış olduğu hayvanlara karşılık, kendi aralarında anlaştıkları 90.000TL bedeli satıştan belli bir süre sonra elden ödediğini, bu ödemeye karşılık …, ekte sunacağımız küçük bir kağıda müvekkil Süleyman’ın 90.000TL’lik borcunun tamamını ödediğini, başka borcu kalmadığını yazmış bu kağıdı müvekkiline verdiğini, fakat müvekkilinin sadece imzası bulunan senedi müvekkiline teslim etmemiş, senedin yırtıp atıldığını dile getirdiğini, fakat müvekkillerinin İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı ihtiyati haciz kararı ile, karşılıksız kalan bahse konu senedin yırtılmadığını, ihtiyati haciz kararında alacaklı görünen kişi adına ve borç ile alakası olmayan bir bedelle doldurulduğunu öğrendiklerini, hatta bedelsiz kalan senedin İzmir 6.İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra takibine konu edildiğini, müvekkillerinin alacaklı görünen … isimli kişiye kesinlikle bir borçları bulunmadığını, İhtiyati hacze konu edilen senede konu borç asıl alacaklı …’a ödenmiş ve senet bedelsiz kaldığını, buna rağmen söz konusu icra dosyası kapsamında müvekkillerinin tüm malvarlıklarına haciz konulduğunu, bu hususta İzmir Cumhuriyet Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası kapsamında davalılardan şikayetçi olunulduğunu, öncelikle ileride telafisi imkansız zararların ortaya çıkması ihtimaline binaen dava konusu icra takibi ilgili olarak müvekkili hakkında başlatılan takibin teminatsız dava sonuna kadar durdurulmasına bu talep uygun görülmez ise davacı müvekkiller icra dosyası alacağını dosyaya depo edeceklerinden; icra takibinin durdurulmasını ve dosyadaki hacizlerin kaldırılmasını, müvekkilinin İzmir 6. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra dosyasında borçlu olmadığının tespiti ve davalı taraf kötüniyetli olarak senedi doldurup icra takibi başlattığından takip konusu senedin %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesi, icra takibinin öncelikle teminatsız olarak durdurulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu senet metni ile davacı tarafın iddialarının bağdaşmadığını, öncelikle menfi tespit davasına konu bono bir kıymetli evrak olup illetten mücerret bir evrak olduğunu, davacıların iddialarının tersine bononun … ile ilgisini gösterir bir ibarenin senet metninde veya arkasında bulunmadığını, aynı doğrultuda davacıların iddia ettiği gibi senedin teminat olarak verildiğine dair senet metnin de veya arkasında herhangi bir ibare de bulunmadığını, senedin teminat olarak verildiğine dair herhangi bir sözleşmenin olmadığını, senet metninde meblağ bakımından da uyum olmadığını, davacıların asıl borçla ilgili olarak iddialarında 90.000,00 TL rakamını belirttiklerini, oysa bono meblağı 150.000,00 TL tutarında olduğunu, bir kıymetli evrakın hükümden düşmesinin ancak kıymetli evrakın ödendiğine dair senedin geri alınması veya o senet borcunun ödendiğine dair kuvvetli bir ödeme vesikasının bulunması (banka dekontu gibi) veya mahkeme kararı ile mümkün olduğunu, dava dilekçesinden anlaşıldığı kadarı ile davacı borçluların menfi tespite dair icra dosyasındaki bonoyu işaret eden böyle bir vesikaları bulunmadığını, davacıların müvekkilini ve üvey amcasını savcılığa şikayet ettiklerini, şikayet sonrası açılan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma dosyasından olayla ilgili herkesin yazı imza örneklerinin alındığını, bu yapıldıktan sonra senet metni üzerindeki bilirkişi incelemesinde senet metni üzerinde bulunan imzalar davacı borçlulara ait çıktığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, İİK gereğince %20’den aşağı olmamak üzere davacıların müştereken ve müteselsilen kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini belirtmiştir.
İncelenen İzmir 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına ilişkin UYAP evraklarında, takibin … tarafından borçlular … ve … aleyhine asıl alacak ve ferileri toplamı 151.353,70 TL üzerinden 28/02/2022 tarihinde başlatıldığı belirlenmiştir.
Davacı vekilinin icra takibinin durdurulmasına yönelik talebinin değerlendirildiği ve mahkememizin 14/06/2022 tarihli ara kararı “Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin İİK’nun 72/3.maddesi gereğince kabulü ile İzmir 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra veznesine GİRECEK PARANIN ALACAKLIYA ÖDENMEMESİ YÖNÜNDE İHTİYATİ TEDBİR KARARI VERİLMESİNE,” karar verildiği ancak dosya borcunun ödendiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 15/03/2023 tarihli celsesinde davacı vekilinin tanıklarını dinletme talebinde bulunduğu, mahkememizce aynı celsede verilen ara karar ile Dava değerinin 150.000 TL olması, HMK 201 kapsamında tanık dinletme yasağı kapsamında davacı vekilinin tanık dinletme talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; İzmir 6.İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında takibe konu edilen kambiyo senedinin hayvan satışı için verilip verilmediği, senet bedelinin ödenip ödenmediği, teminat senedi ise buna ilişkin yazılı belgenin bulunup bulunmadığı, savcılık dosyasında yapılan soruşturmada senetteki imzaların borçlulara ait olup olmadığı, ispatın taraflardan hangisi üzerinde olduğu anlaşılmakla iş bu davanın menfi tespit istemine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Dava; Menfi Tespit talebine ilişkindir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davalı tarafından davacılar aleyhine İzmir 6. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası ile yapılan icra takibinde davacıların borçlu olmadıklarının tespiti talep edilmiş ise de dosya kapsamına göre; davacıların İzmir 6. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı icra takibine dayanak gösterilen senedi … isimli kişiden aldıkları hayvanlara karşılık, kendisine sadece imzalı şekilde aralarındaki ilişkiye dayanarak, bir nevi teminat olarak verildiği, davacı …’ın …’tan almış oldukları hayvanlara karşılık, kendi aralarında anlaştıkları 90.000TL bedeli satıştan belli bir süre sonra elden ödendiği, bu ödemeye karşılık …’ın küçük bir kağıda davacı …’ın 90.000TL’lik borcunun tamamını ödediğini, başka borcu kalmadığını yazarak bu kağıdı davacıya verdiği iddiasına yönelik mahkememizin 11/01/2023 tarihli celsesinde verilen ara karar ile davaya konu ettiği kambiyo senedinin teminat senedi olarak verildiğine ilişkin elinde var ise buna ilişkin belgeleri sunması için iki hafta kesin süre verildiği, davacı vekili tarafından kesin süreye riayet edilmeyerek beyanda bulunulmadığı ve senedin teminat senedi olup olmadığına ilişkin herhangi bir belge sunmadığı, kural olarak bir senedin teminat senedi vasfını taşıyabilmesi için; ya senet metninde açık olarak teminatın hangi hususta verildiği belirtilmeli ya da ayrı bir sözleşmeyle söz konusu teminat senedine atıf yapılarak senedin teminat senedi olduğunun belirlenebilir olması sağlanmalıdır. Teminat senedi şarta bağlı olması yönüyle bir kambiyo senedi olan bonodan (borç senedi) ayrılır. Zira teminat senedinde kambiyo senetlerinin en temel özelliklerinden biri olan kayıtsız şartsız ödeme taahhüdü söz konusu değildir; aksine, ödeme şarta bağlanmıştır. Bir başka ifadeyle teminat senedi, düzenlenmesine neden olan sebebe/asıl borç ilişkisine (iş, söz veya mal ve hizmet) sıkı sıkıya bağlıdır; bu ilişkiden bağımsız olarak ileri sürülemez. Teminat senetlerinde bonoda olduğu gibi mücerretlik ilkesi (soyutluk) söz konusu olamayacağı ve davacı tarafça iddiaları doğrultusunda icra takibine konu edilen senedin teminat senedi olduğu hususunun ispatlanamadığı anlaşılmakla davacının davasını ispatlayamadığından reddine karar verilmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasını ispatlayamadığından Reddine,
2-Alınan 2.561,63 TL peşin harçtan 179,90 TL maktu karar ve ilâm harcının mahsubuyla, bakiye 2.381,73‬ TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde davacıya iade edilmesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen iadesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm gününde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 23.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı okunup usulden anlatıldı.
22/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır