Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/323 E. 2022/345 K. 15.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/323
KARAR NO : 2022/345

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde, … Caddesi’nde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında, davalı …’nın sevk ve idaresinde bulunan ve maliki olduğunu sonradan öğrendiğimiz … plakalı aracı ile müvekkilinin maliki olduğu ve olay günü sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araca arkadan çarptığını, kaza meydana geldikten çok kısa bir süre sonra davalı …’in sevk ve idaresindeki maliki diğer Davalı … olduğunu … plakalı araç arkadan çarptığını, olayda aralarında illiyet bağı bulunan iki kaza meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazasında, müvekkili kendi aracı ile …’ya ait … plakalı araç arasında sıkışarak ağır şekilde yaralandığını, kollarında, omuzunda ve bacaklarında başta olmak üzere vücudunun bir çok yerinde kırık oluşmuş ve vücudunun çeşitli yerlerinde sabit izler kaldığını, kaza mahalline gelen trafik polisi ekibi tarafından tutulan Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda kazanın, aşırı hız ve hava şartları nedeniyle gerekli tedbirlerin alınmamasından kaynaklı kontrolünü kaybeden davalıların sevk ve idaresindeki otomobillerin, normal seyrinde bulunan müvekkilinin sevk ve idaresindeki araca arkadan çarpması sonucu meydana geldiği tespit edilmiş ve davalılar kusurlu bulunduğunu, meydana gelen kaza üzerine İzmir 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …/… Esas ve İzmir 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …/… E. sayılı dosyalarında ceza yargılaması başladığını, daha sonra bu iki dosya birleştirilmiş ve Davalılar … ve …’in suçları verilen kararla sabit hale geldiğini, görülen ceza yargılaması sırasında İstanbul Adli Tıp Kurumu Raporuna göre davalı … asli kusurlu, Davalı … üst derece tali kusurlu bulunduğunu, sanıklar bu rapora göre cezalandırıldığını, meydana gelen kazada müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, meydana gelen kazalar nedeniyle Borçlar Kanunun haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanması olay bir haksız fiil olduğunu ve söz konusu kaza tarihinde … plakalı aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası … poliçe no ile, Kasko sigortası ise … poliçe no ile … Sigorta A.Ş tarafından, … plakalı aracın sigortası …poline no ile … Sigorta A.Ş tarafından yapıldığını, meydana gelen kazada sigorta şirketlerinin sigorta poliçesi kapsamındaki zararlar ve poliçe limitleri ile sınırlı olarak müstereken ve müteselsilen sorumlulukları bulunduğunu, kaza tarihinde (…) herhangi bir başvuru zorunluluğu olmamasına rağmen müvekkili başvurmuş ve müvekkiline herhangi bir cevap verilmemiş ve ödeme yapılmamış olduğunu, müvekkilinin dava sonucunda mağdur olmasını önlemek amacıyla Davalı gerçek kişiler işleten … ve sürücüler … ve … ‘nın taşınır taşınmaz malları ile bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, Bedensel ve ruhsal zarara uğrayan Müvekkil için; 6100 sayılı yasanın 107. maddesi uyarınca yapılacak hesaplamadan sonra arttırılmak üzere şimdilik toplam 3.000,00-TL maddi tazminatın ve 45.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek gerçek kişi Davalılardan yasal faizi ile Sigorta şirketlerinden (poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) ticari faizi ile müştereken ve müteselsilen alınarak davacı müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkili şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde, sigortalısı araç sürücünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davanın Yetkisiz yerde açılmış olması nedeniyle usulden reddi’ne, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi’ne, davacı delillerinin kendilerine tebliğine, Adli Tıp Kurumu’ndan kusura ilişkin rapor alınmasına, Hazineye kayıtlı aktüer aracılığı ile bilirkişi incelemesi yapılmasına, emniyet kemeri takılmamış olması sebebi ile davacının müterafik kusurunun tazminattan indirilmesine, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, müvekkili şirket dava açılmasına sebep olmadığından tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep emiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
Mahkememizin …/… Esas sayılı dosyasının 11/04/2022 tarihli celsesinin 5 nolu ara kararı gereğince karşı dava yönünden Davalı … vaki dava bakımından evrakın tefrik edilmesine ve mahkememizin ayrı bir esasına kaydına karar verildiğinden, mahkememizin 2022/323 Esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 22/01/2019 dilekçesi ile davalı ile yapılan protokol gereği davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekilinin bila tarihli dilekçesi ile iş bu davada feragatı kabul ettiklerini, yargılama giderleri ve vekalet ücreti talep ve alacakları taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davadan feragat, 6100 Sayılı HMK nun 307. maddesinde düzenlenmiş olup davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
Feragat, davaya son veren hem usul, hem maddi hukuka ilişkin taraf (davacı) işlemlerinden biri olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Feragatin geçerliliği için davalının veya mahkemenin kabul beyanına ihtiyaç yoktur.
Açıklanan nedenlerle, davanın feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Feragat muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanunu madde 22 gereğince alınması gerekli harcın 2/3’ü olan 40,35 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Davalı tarafından yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-HMK.nun 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
6-Davalı tarafın masraf ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair ; davacı vekili ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/04/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza