Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/275 E. 2022/363 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/275
KARAR NO : 2022/363

DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 01/04/2022
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Yukarıda tarafları yazılı olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ve davalı …, ortaklık kurma niyetiyle bir araya geldiklerini ve aralarında anlaştıklarını, sözlü olarak mutabakata varıp … Müzik Şirketini kurduklarını, davalı tarafın başlangıçta ortaklık kurallarına riayet edilerek hareket edilmesine rağmen sonrasında üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, müşterek amaç için birlikte çaba gösterilmesi hususunun ihlal edildiğini, müvekkiline hakaret boyutuna ulaşan söylemlerde bulunulduğunu, bütün bunlara rağmen müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, müşterek amaç doğrultusunda emeğini ortaya koyduğunu, davalı tarafça tutum ve davranışlarında herhangi bir değişiklik sergilenmediği gibi, taraflar arasında sonrasında da çözüme ulaşmayan çeşitli tartışmalara sebebiyet verildiğini, bu nedenle müvekkili nezdinde ortaklığın devamı imkansız hale geldiğini belirterek dava sonuçlanıncaya kadar şirket devrinin engellenmesi için şirket kaydına ihtiyadi tedbir konulmasına ilişkin talebin ve davalarının kabulü ile adi ortaklığın tespitine, Adi ortaklığın haklı nedenle feshine, Mezkur adi ortaklığın tasfiyesine müvekkiline ödemesi yapılmayan kar paylarına uygulanacak faiz ile işbu bedellerin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Türk Ticaret Kanunu’na 06/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Abonelik Sözleşmesinden kaynaklanan para alacaklarına ilişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki Kanunun 20. maddesi ile eklenen 5/A mad gereğince TTK nun 4 maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak getirilmiştir.
HMK 115/1 md. gereğince ”Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır…” hükmü düzenlenmiştir.
Dava dilekçesi ekinde davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanak evrakının sunulmadığı anlaşıldığından mahkememizin 07/04/2022 tarihli tensip zaptının 16 nolu ara kararı ile “Davacı vekili tarafından 6325 sayılı yasaya 7155 sayılı yasanın 23. Maddesi ile eklenen 18/A maddesinin 2. Fıkrası gereğince arabuluculuk tutanağı aslı veya arabulucu tarafından onaylı örneğinin dosya içine ibrazı için 7 günlük kesin süre verilmesine, kesin süreye uyulmadığı takdirde davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin ihtarına,” şeklinde ara karar kurulduğu ve davacı vekiline tebliğe çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve yasal mevzuat birlikte değerlendirildiğinde; dava konusunun dava konusunun adi ortaklığın tespitine, Adi ortaklığın haklı nedenle feshine, Mezkur adi ortaklığın tasfiyesine müvekkiline ödemesi yapılmayan kar paylarına uygulanacak faiz ile işbu bedellerin müvekkiline ödenmesi talebini içerdiği, davanın tespit istemli olarak ikame edildiği belirtilmiş ise de aynı zamanda fesih ve ortaklığın tasfiyesi de talep edildiğinden ve bu nedenle de arabuluculuğa başvurulmadığı ve Türk Ticaret Kanunu’na 06/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan para alacaklarına ilişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki Kanunun 20. maddesi ile eklenen 5/A mad gereğince dava açılmadan önce “Arabulucuya” başvurulması gerektiği ancak mahkememize Arabulucuya Başvurma dava şartı yerine getirilmeden dava açıldığı anlaşılmakla dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1- Davanın Türk Ticaret Kanunu 5/A maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114 ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi.19/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır